9.BÖLÜM TESLİMİYET PART II

56.8K 1.9K 85
                                    


    Dolunayın boynundan yüzüne doğru bir şekilde kızarıklık yayıldı ve başını aşağı eğdi. Kemal parmaklarını Dolunayın pürüzsüz çenesinin altına koyup hafifçe bir baskıyla kendinden sakladığı yüzünü kaldırdı.

      Dolunay neden olduğunu bilmiyordu ama utanmıştı gözlerini kaldırıp bakmadı Kemale

  "Bana bak yağmur gözlüm...O güzel gözlerini benden kaçırma"dedi buğulu bir sesle..."

   Dolunay yelpaze gibi kirpiklerini kaldırdı yavaşça buğulu gözlerini Kemale dikti. Kemal Dolunayın gözlerine baktı çenesinin altındaki eli yavaşça havalandı genç kızı ürkütmeden yanağına yapışmış saç tellerini yine aynı yavaşlıkla kulağının arkasına iteledi. Derin bir nefes alıp yüzünü Dolunaya biraz daha yaklaştırdı. Burnunu çekti başını yana yatırdı.

"Biliyorum doğru başlamadı hiçbirşey...ama doğru devam edebilir...sende istersen. Sana attığım o tokadın telafisi yok ve özrüde yok. " Cigerlerine yetmeyen bir nefes daha çekip devam etti " Önce sana kur yapıp aklını başından almam lazımdı biliyorum... ama ben buyum güzelim bildiğin düz bir adamım. Net ne istediğini bilen ve sonuca ulaşmak için en kestirme yolu seçen biriyim..." Gözlerini kapatıp bir süre genç kızın kokusunu özümsedi tekrar açtı Gözlerini " Seni istiyorum Dolunay yanımda,yatağımda,evimde bütün dünyamda" yutkundu " o güzel vücudunu benden başkası görmesin istiyorum, bana benim tenime ait ol soluduğun hava bile benim olsun istiyorum...Sadece benim." gülümsedi buruk bir şekilde " üç hafta her anım seni düşünmekle geçti ve seni görmeyi heyecan ile beklerken sen benimle dalga geçer gibi kıçını başını ortaya çıkaran bir elbise ile karşıma geldin ve o anda sanki dünyayı tersten gördüm. Gözümün önüne kızılımsı bir perde indi. Kendimi zar zor tutarken sen benim kadınım olacak kız bana Kemal Salvodara adının geçtiği yerde herkesi titremeye salan adama kafa tuttun ve ben contayı yaktım..." Kaşlarını çattı " İstemedim sana vurmayı nasıl oldu İnan bende bilmiyorum... Bildiğim tek şey seni deli gibi istediğim... lütfen lütfen artık savaşmayalım lütfen " alnını Dolunayın alnına dayadı " lütfen " dedi kısık bir sesle ve alnına şakağına mis kokulu saçlarına öpücükler kondurdu.

     Dolunay afallamıştı o,konuşmaya başladığında ne bekliyordu bilmiyordu ama beklediği sözler kesinlikle bu sözlere değildi.Pekala özür dilemişti yada dolaylı yoldan dilemeye çalışmıştı. Peki şimdi ne olacaktı onu hemen affedebilirmiydi. Gecelerdir kabuslarını süsleyen adamı bir kaç cümleyle kendini darmadağınık eden adamı affedebilirmiydi? Ne olduğunu bilmiyordu Dolunay ama o konuşurken sanki iç organları yer değiştirmişti. Kalp atışları hızlanıp bedeni dokunuşları ile titremişti...Onu affedebilirmiydi?

" hayır " dedi dolunay önce fısıltı ile sonra kendini olabildiğince geri çekip Kemalin tutşundan kurtuldu. "Hayır " dedi yine kafasını sağa sola sallayarak. Bir eli saçlarını ensesinden toplayıp sol omzunun üzerine bıraktı. pürüzsüz boynunu meydana çıkardı. Başını hafifçe sola eğip kaşları hafifçe çatılmış Kemalin yüzüne baktı. 

" Hayır... seni affedece bileceğimi sanmıyorum" kemal hafifçe doğruldu burnunu çekti çenesi yine yana kaydı ve yüznü çarpık bir gülümseme kapladı. " yanılıyorsun yavrum... ben senden af dilemedim. Kelimelerini tart ve öyle konuş" dedi hafif bir öfke ile. Genç kız gözlerini kapadı sabır diler gibi. 

" her ne ise. SSenin istediğin gibi birşey olmayacak. Sen gel deyince gelen git deyince giden emir elin değilim. Canın istediğinde ağzımı burnumu kırıp canın istediğinde de sevemessin beni. Benimde bir gururum var ve ben o gururu parçalatmam. Seninle asla yeni bir başlangıç yapmam. yapamam. Kendini ne sanıyorsun ki bana sahip olmak istiyorsun. Sen beni babamdan bir mal gibi satın aldın..."  durdu yüzü sinirden yay gibi gerilmiş adama baktı." ben gecelerdir kabuslarla uğraşıyorum. Sen bana sadece tokat atmadın günlerdir senin hayaletini bana musallat ettin. Ben günlerdir uyku hapları ile uyuyorum. ve sen kalkmış bana mahvettiğin kadını diyorsun ki yeniden başlayalım. " acı bir kahkaha attı tekrar başını iki yana salladı. " asla duydunmu beni asla isteyerek senin olmam" dedi dişlerinin arasından.

      kemal bir anda kızın saçlarını sıkıca kavrayıp kendine yaklaştırdı Dolunay acı ile inledi yüzleri arasında sadece bir parmak kadar mesafe vardı. Bedeni gerilmiş kendisini o konuşurken tutabildiği kadar tutmuştu.

" yine yanılıyorsun yavrum. " başını daha fazla eğdi nerede isedudakları birbirine değiyordu." sana sen benimsin dedim. güzellikle anlatmaya çalıştım. Hatalıyım dedim. Ama sen lafı kıçından anladın sanırım seni istiyorum derken ben fikrini sormadım. Sadece beni tanıman için bir fırsat verdim savaşmayalım dedim." Dudaklarına tüy kadar hafif bir öpücük kondurdu. " madem savaş istiyorsun onada varım....seni istiyorum Dolunay ister, isteyerek ister zorla. Her ikiside bana uyar." tekrar bir öpücük çaldı kızın dudaklarından ve titremesini taa kalbinde hissetti. " gideceğimiz yerde bu anlamsız savaşı biterecek bana alışacaksın. Sen benimle mutlu olup o güzel gözlerin bana aşkla bakmaya başladığı zaman döneceğiz." dedi ve busefer gerçek bir öpücük için Dolunayın dudaklarına yapıştı emiyor ısırıyor örseliyordu. Cezalandırmayla başlayan öpücük onun dudaklarını emmesiyle tutkuya dönüştü ve dolunay alev alacağını hissetti. Kayarcasına bu öpüşmeye dahil olurken onun dudaklarına acemice karşılık verdi. " acemi " diye düşündü kemal kızın belini sarıp kucağına çekti ve şakınlıkla aralanan dudaklardan içeri dilini kaydırdı. Dili bütün ağzının içini işgal ederken elleri yasak bölgelerini işgale çıktı. Eğer birazdaha devam ederse arabanın koltuguna yatırıp üstüne çıkacaktı kızın yavaşça homurdanarak başını geri çekti ve o an şaşkınlıkla genç kızın pantolunu sıyırdığını ve elinin sıçak ıslaklığa keşfe çıktığını gördü Kemal. Şaşırmıştı çünkü bunu nezaman yaptığını bile fark etmemişti. Şaşırmıştı çünkü hiç bir kadın bu küçük narin ateş topu kadar kenddisini yakmamış aklını başından almamıştı. Derin titrek bir nefes çekti içine ve karşısında dudakları öpülmeden tahriş olmuş yanakları al al olan güzelliğe baktı.

" Sende beni istiyorsun... Neden inat ediyorsun ki " dedi fısıltıyla yüzünü mis gibi kokan boynuna gömdü kızın ve dudaklarını usul usul keşfe çıkardı.

     Dolunayın o an aklı başına gelmişti. Ne yapmıştı az önce "Tanrım" diye düşündü. az önce bu barbarın üzerine atlamıştı resmen ve hala eli en olmadık yerde geziniyor ve kendisine inanılmaz şeyler yapıyordu. Uslanmaz herif birde dudakları ile boynunu öpüp bütün tüylerini ayağa kaldırıyordu. Çırpınmaya başladı dolunay. " Bırak beni..." diye bağırdı.

   Kemal ona aldırmadı." uslu dur.." dedi. ama yinede kızı bıraktı. çünkü bunun sonu iyi değildi ve gideceklere yere sadece 3 kiometre kalmıştı. yavaşça kızı kaldırdı ve yanındaki koltuğa bıraktı. gençkız hemen pantolonunu düzeltip kendine çeki düzen verdi ve Kemale döndü.

" Senden nefret ediyorum "dedi hırçınca. " bana yaptıkların ve yaptırdıklarından nefret ediyorum" diye bağırıp yumruk attı Kemale...Kemal kahkahalarla güldü ve genç kıza döndü.

" Sence benden nefret ediyor oluşun  umurumda mı?" dedi sertçe  ve tekrar kızın dibine girdi." sana daha birşey yapmadım ve yaptırmadım..." yüzüne çapkın bir güllümseme yayıldı başını sağa doğru eğip kızın yanağından bir öpücük aldı" inan bana yapsaydım zevkten dört köşe olurdun.... sana gelince senin bana yaptıklarından ben asla nefret etmeyeceğim inana bana bende zevkten dört köşe olacağım" dedi ve  hızla arabayı çalıştırıp gazı kökledi yola çıktı. Bir an önce varmak istiyordu.

......................................................................................................................................................................................

EFENDİM BUDA PART İKİ  KAPAK RESMİMİZ DEĞİŞTİ VE BU RESİM İÇİN GÖKYUZUBENİMM  CANIMA TEŞEKKÜRLER EDİYORUM :) SAOL CANIM HARİKA BİR KAPAK OLDU :D BENİ ÇOK MUTLU ETTİN VE LÜTFEN YORUM YAPIN ARKADAŞLAR KAPAKTAKİ ADAM BENİM HAYALİMDEKİ KEMAL KZIMIZDA DOLUNAY BAKALIM SİZ NE DİYORSUNUZ... ALEX BU MALUM TELEFON SORUNUNDAN DOLAYI BU BÖLÜMÜN 3. PARTI BU GECE GELECEK ÖPÜLDÜNÜZ EFENDİM


      

HUZUR (TAMAMLANDI)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin