11.BÖLÜM

1.6K 385 40
                                    

Ortam biran için gerginleşmişti.. Garson bey masaya geldi misafirleri inceliyordu, yüzlerinden gergin oldukları anlaşılıyordu. " Afedersiniz,izninizle buyrun, başka bir isteğiniz varmı efendim?

Asya hâlâ kızgın yüzüyle Serpil'e bakıyordu, Cody hemen durumu toplamak istedi" teşekkür ederiz şu an birşey istemiyoruz. Garson bey başıyla onaylayıp masadan ayrıldı. Serpil aniden ciddileşti." Hayırdır kızım bana niye dik dik bakıyorsun iyi misin?

Asya resmen kıpkırmızı kesilmişti, gerildikçe gerilmişti. İçinden rakamları sayıyordu. Elleri sinirden titreyerek fincanına uzandı, derin bir oh çektikten sonra ıslak dudaklarına yavaş ve dikkatli bir şekilde götürdüğü Mocha caramel'ini yudumladı, o an gözlerini kapattı birkaç saniyeliğine güzel bir düş kurdu, yanında Cody ile beraber Maldivlerde sahilde yürürken aynı zamanda Bloody Mary'sini yudımladığını düşündü. Ama bu muhteşem düşü fazla uzun sürmedi yine gerçek dünyaya dönmek zorunda kaldı. Ama bu birkaç saniyeliğine kurduğu hayali onun öfkesini biraz dindirmişti.

Cody, Asya'yı sakinleştirmek için konuşamaya başladı. "ne kadar da hoş bir cafeymiş. Ben çok beğendim Asya iyiki burayı seçmişsin gerçekten harika bir zevkin var. Asya gülümsedi, Cody'nin o bebeksi yüzü, normal kalınlıkta olan ses tonu, gülerken o muhteşem dişlerinin ışıltısı, Asya'ya herşeyi unutturuyordu. Cody'le sohbet etmek ona yorucu bir günün ardından alınan ılık bir duş etkisi yaratıyordu.

Asya cevap vermesi gerektiğini biliyordu" evet buraya sık sık gelirim, beğendiğine sevindim"
Serpil çantasından Winston marka sigarasını ve çakmağını çıkarıp hemen yaktı, ve ilk dumanını ona şaşkın gözlerle bakan Cody'nin yüzüne üfledi. Sonra şuh bir kahkaha atarak "nerde kalmıştık" dedi.

Cody dumanın yüzüne gelmesiyle biraz öksürdü "bunu neden yaptın ki şimdi?

" ne yani sigara içmedin mi hiç"

" elbette hayır, hem neden içeyim ki ben spor yapıyorum ayrıca faydalı birşey değil"

"Asya tatlım sen çekmek ister misin bir fırt, çekinme kanka annene söylemem,"  sonra fısıldayarak konuşmasına devem etti" aramızda söz veriyorum şekerim " yine gülmeye başladı.

Asya olanlara anlam veremiyordu, Serpile ne oluyordu, " Allâh aşkına ne söyler misin bugün senin neyin var? Bu saçmalıklar bugün yaptığın bu aptalca şeyler neden?

Serpil yine yüksek bir kahkaha ile cevap verdi, gerçekten yüksekti nerdeyse cafe de herkes duymuştu. " Aa tatlım rahatla biraz, bu benim Serpil sanki beni ilkkez tanıyorsun hayatım. Anın tadını çıkar.

" Hayır bu sen değilsin, bugün sabahtan beri tuhafsın."

" Asıl tuhaf olan sensin, asıl sorunlu sensin! Şu haline bak bu tipe bu ego fazla, kuzum."

" Ama artık yeter ben gidiyorum, " dedi ayağa kalktı, çantasından siyah cüzdanını açtı elli lira çıkarıp masaya bıraktı, hızla masadan ayrıldı i, dışarı çıktı i, Cody hemen arkasından koşturup yetişti, kolundan tuttu, Asya biraz ağlamaya başlamıştı. " Nereye gidiyorsun gitme lütfen benim için!"
" lütfen kolumu bırak Cody başka zaman başka mekanda yalnız görüşelim. Gitmek istiyorum."
" Bekle beni hırkamı alıp geliyorum seni evine bırakayım."
" Cody lütfen yalnız gitmek istiyorum biraz yürüyüp hava almak istiyorum rica ediyorum senden lütfen."
"peki nasıl istersen ama bir şartım var eve vardığın zaman beni arayıp iyi olduğunu söyleyeceksin."
" Anlaştık"
Zavallı Asya tek başıma yürüyüp olanları düşünecekti, biraz da ağlayıp rahatlayalı, arkadaş seçimini masaya yatırıp tekrar gözden geçirmeli.

SANA SOYUNDUM #Wattys2017Where stories live. Discover now