Bulletproof: X [BTS+Yoongi] ✔️

By jininnyx

122K 12K 6.6K

Size olayın ne ara bu hale geldiğini anlatamam ama bu hale gelmesini sağlayan ana karakterleri anlatabilirim... More

Karakter Tanıtımı [Okuyun]
1 •Bulletproof:X•
2 •Bulletproof:X•
3 •Bulletproof: X•
4 •Bulletproof: X•
5 •Bulletproof: X•
6 •Bulletproof:X•
7 •Bulletproof: X•
8 •Bulletproof: X•
9 •Bulletproof:X•
11 •Bulletproof:X•
12 •Bulletproof:X•
13 •Bulletproof:X•
14 •Bulletproof:X•
15 •Bulletproof:X•
16 •Bulletproof:X•
17 •Bulletproof:X•
18 •Bulletproof:X•
19 •Bulletproof:X•
20 •Bulletproof:X•
21 •Bulletproof:X•
22 •Bulletproof:X•
23 •Bulletproof:X•
24 •Bulletproof:X•
25 •Bulletproof:X•
26 •Bulletproof:X•
27 •Bulletproof:X•
28•Bulletproof: X•
29 •Bulletproof:X•
30 •Bulletproof:X•
31 •Bulletproof:X•
32 •Bulletproof:X•
33•Bulletproof:X•
34 •Bulletproof:X•
Şifreler ve Teoriler
35 •Bulletproof:X•
36 •Bulletproof:X•
37 •Bulletproof:X•
38 •Bulletproof:X•
39 •Bulletproof:X•
40 •Final•
Şifreler (Açıklama)

10 •Bulletproof:X•

2.8K 268 29
By jininnyx

"Ben çıkıyorum!" evin içinde haykırarak kapıya ilerledim. Jimin ise mutftaktan elinde koca bir sandviçle çıktı.

"Tamam dikkat et."

Apartmanda salına salına inerken üstümüde düzeltiyordum.

Ve kapıdan çıkmamla tüm hevesim kursağımda kaldı. Yoongi kenarda dikilmiş, maalesef, beni bekliyordu.

"Sonunda süsün püsün bitti," diye mırıldanarak yanıma geldi.

Ona ters bir bakış attım "Süsüm püsüm yok, sadece kendime bakıyorum."

"Neden?"

Ne demek neden? Buna ne denirdi ki? Yani insan kendine niye bakar ki bu çocuk salak mı?

"Çünkü ben bir prensesim," dedim saçımı geriye atarak. Evet, hayatınızda görebileceğiniz en mantıksız yanıttı.

Yoongi'de öyle düşünmüş olacak ki bir kahkaha attı.

Aslında eğlenceli biri gibiydi ama soğuk biri gibiydi de. Yani garipti. Gülünce sanki hep gülen bir insanmış gibi, somurtunca somurtkan şirin gibi. Ama yine şirin.

Onun arabasına bindiğimizde soru sormaya başladım.

"Ne okuyorsun?"

Omuz silkip arabayı çalıştırdı "Okumuyorum."

Şaşkınlıkla kafamı ona çevirdim "Ne?"

"Okulumu dondurdum."

"Ne okuyordun peki, neden dondurdun?"

"Neden merak ettin?"

Saçıımı yanıma alıp yola döndüm "Çünkü abim saf olabilir ama ben değilim. Her gün arabasına binip, peşimde gezdireceğim kişinin kim olduğunu bilmek isterim. Ayrıca hatırlatırım abimin peşinde biri var ve senin en yakın kankan abimi bıçakladı."

Birden direksiyonu sıktı "Bak Taehyung kötü biri değil ve abini isteyerek bıçaklamadı."

Histerik bir kahkaha attım "Asıl sen bak! En başından gelip bize söyleyebilirdi. Onun yerine onu ölümle burun buruna getirdikten sonra söyledi."

Tartışmamız arasında okula gelmiştik bile.

"İnsanları böyle yargılama." ben arabadan inerken arkamdan konuştu. Umursamayıp sadece indim. Beni yeterince sinirlendirdi.

Okul koridorunda yürürken Taeyong karşıdan koşarak yanıma geldi "Hey! Dün olanlardan sonra iyi misin?"

Kafamla onayladım.

"Üzgünüm, öyle bir şey olduğunu bilsem ben koşardım peşinden."

"Hayır sorun değil," dedim gülümseyerek.

"Hey!" bu sefer arkamızdan gelen Jaehyun'un sesiyle rahatladım. Taeyong ile yalnız konuşmak beni germişti. Sonuç olarak o bir erkek ve ben ultra öküz bir abiye sahibim.

"Onu davet ettin mi?" Jaehyun yanımıza gelir gelmez Taeyong'a bu soruyu yöneltti. Taeyong ise ona sinirlice cevap verdi "Bölmeseydin tam o aşamadaydım."

Jaehyun eliyle ağzına sahte bir fermuar çekti ve konuşmayı Taeyong'a devretti.

"Kendi evimde küçük bir parti veriyorum. Yakın arkadaşlarım ve birkaç kişi, kalabalık değil. Sende gelmek ister misin diyecektim." Dedi ve derin bir nefes verdi. Gergin gibiydi.

Şu durumda bu çok zordu. Yani etrafta bizi öldürmeye hazır bir psikopat varken Jimin okula gelmeme bile nasıl izin veriyor anlamıyorum.

"Gelebileceğimi sanmıyorum," dedim yüzüm asılırken. Normal zamanda Jimin böyle küçük çaplı bir şeye izin verirdi. O kadar hödük değil ama şuan olağanüstü bir durumdayız.

"Hiçbir yol yok mu?" dedi o da yüzünü asarken.

"Hadi ama Yeon! Abin mutlaka izin verir, ben konuşsam?" Jaehyun'da ona destek çıkarak şansını zorladı. Abim Jaehyun'u tanıyordu, o yanımda olduğu için bir miktar güvensede, yine de bu işin pek mümkünatı yok.

"Şöyle yapalım siz bana adresi ve tarihi verin. Bende elimden geleni yapayım?"

İkisinin de yüzünde kocaman bir parlama oldu. Taeyong ile numaralarımızı paylaştık ve bana mesaj attı. Parti yarın akşam saat altıdaydı. Yaniüö Jimin'i ikna etmek için çok vaktim yok.

- - -

"Ne yapıyorsun?" elimde ki meyve tabağımla Jimin'in yanına oturdum. Koltukta yayılmış laptoptan bir şeyler izliyordu. Elbette ki dans videoları. Dans etmekle kafayı bozmuştu.

Elini meyve tabağıma daldırıp tüm tabağın düzeninin alt üst ederek en güzel meyveleri seçti ve ağzına attı. Ben ona yandan sinirli bir bakış atarken bunu yapmaya devam etti.

Öküzlerin lideri Park Jimin, bende şanssız kız kardeşi Park Yeonha.

Öksürerek boğazımı temizledim. O ise anında bakışlarını laptoptan çevirdi. Attığı bakışlar bile yeterken konuştu "Yine başıma neler öreceksin bakalım, konuş."

"Jaehyun'u biliyorsun. Onun bir arkadaşı, çok yakın, bende tanıyorum ve aynı böl-"

"Olmaz," ben daha sözümü bitiremeden konuştu ve laptopa geri odaklandı. Ben ona ağzım açık bakarken, o laptopa odaklanmıştı.

"Daha bitirmedim bile!"

Omuz silkti ama bana bakmamakta ısrarcıydı "Olayın için bir başka erkek dahil oldu, yani hayır."

Çileklerden bir tanesini ona attım. O ise yüzüne gelen çileği yakalayıp umursamazca yedi.

"Hadi ama evinde bir parti veriyor. Çok az kişi olacak. Sessiz sakin bir şey. Beni biliyorsun kalabalık bir yer olsa zaten gitmem."

Başını laptoptan kaldırıp bir süre bana baktı. Muhtemelen düşünüyor. Bu onun için zor olsa gerek, düşünmek. Tabii bunu yüksek sesle dile getirmedim, gerek yok ki.

"Bir şartla. Yoongi'de gelecek." Dedi ve bir video açtı.

"Ne? Hayır, lütfen." Dedim şirin olmaya çalışarak. Aegyo bile yapabilirim, ki şuan yapıyor sayılırım.

Bunu Jimin'in yüzünde ki dehşet ifadeden anlayabilirsiniz. Birden laptopunu alıp koşarak içeri gitti, odasının kapısını kapatırken bir yandan "Bir daha o çirkin hareketleri yapma!" diye bağırıyordu.

Tam kapıyı kapattı derken hızla geri açtı ve "Ayrıca ya Yoongi ile gidersin ya da gitmezsin!" dedi veri geri girdi.

Ne Yoongi'imiş düşmedi yakamızdan.

Yapıştı!

Abim de ayrı bir aşık oldu bu çocuğa, Yoongi'siz iş yapamaz olduk.

- - -

Altıma diz kapaklarımın biraz üstünde kalan buz mavisi eteğimi giydim, üstüme de beyaz bol bir tişört giyip eteğin içine sıkıştırdım. Saçlarımı da salıp, yüzüme hafif bir renk verdim. Beyaz spor ayakkabılarımı da alıp salona geçtim. Jimin ortalarda görünmüyordu. Bugün akşam dersi vardı. Yani rahatça evden çıkabilirim.


Telefonuma gelen mesaj sesiyle, elim telefonuma gitti.

Kimden: Buz mavisi saçlı ruhsuz

"Aşağıdayım, çabuk ol."

Park Jimin'in bir değişik versiyonu Min Yoongi. Galiba ben hayatımın hiçbir anında beyefendi bir insanla karşılaşamayacağım. Bu da benim cezam.

Ayakkabılarımı giyip, çantama gerekli şeyleri attım. Evi kontrol edip aşağı indim. Yoongi telefonla konuşuyordu. Beni görünce hızla bir şeyler söyleyip telefonu kapattı.

"Beni mi kıskandın?" sorduğu soruya anlamayan bakışlarla baktım.

O ise eteğimi gösterdi. Önce eteğime sonra ona baktım. Kahretsin eteğim ve saçı aynı renk!

"Evet, seni kıskandım." Dedim alayla.

"Bu partinin adresi ne?" derken arabaya biniyordu. Bende binip navigasyona bastım. Adresi girdiğimde yol tarifi yakın bir noktayı gösterdi.

"Senin işin yok mu? Hep boş musun?" dedim boşun üstüne basarak.

"Var. Seninle ilgileniyorum ya işte." O da beni sinir etmek için konuştu. Gerçekten çok sinir olmuştum.

"Hayır çalışan bir tip gibi değilsin. Araban var, kıyafetlerin de markalı. Değirmenin suyunu merak ettim."

Bir sokağa doğru girerken güldü "Şu devirde merak iyi bir şey değil."

Ona gözlerimi devirdim "Klişesin," dedim ve devam ettim "Hayır hırsız olabilirsin ya da kötü işlere bulaşmış birisi. Uyuşturucu satıcısı mesela?" dediğimde sinirle bana baktı.

"Bence ileri gitme."

Omuz silkip camdan dışarı baktım "Düşündüklerimi söylüyorum."

Doğruydu. Okula gitmiyordu, son model bir arabası vardı, kıyafetleri markalıydı, telefonu bile iyiydi, her yere arabayla gittiğine göre benzin parası da vardı. Ya kötü bir işle meşguldü ya da çok zengin bir aileye sahipti. Umarım ikinci seçenektir.

Taeyong'un evinin önüne geldiğimiz de arabayı yavaşça park etti.

Birlikte arabadan indiğimizde telaşla ona baktım "Sende mi geliyorsun?"

O ise yüzünde fazla sinir bozucu bir gülümseme ile bana döndü "Abin dibinden ayrılma diye mesaj atmış."

Aptal Jimin!

Beni kurda yem ediyor. Ben küçük bir kuzuyum.

Yine de uzun zamandır doğru düzgün bir etkinlikte bulunmamıştım. Bu partide olmayı da istiyorum. Sonuçta aşırı asosyal de değiliz.

Anladığım kadarıyla Taeyong'un ailesinin durumu iyiydi, yoksa bu müstakil iki katlı evin başka bir açıklaması olamaz.

Önce büyük bir bahçeye girdik. Kesinlikle çok güzeldi. Etrafta gelen öğrenciler vardı. Gerçekten çok kişi yoktu. Beş altı kişi bahçedeydi.

"YeonHa! Gelmişsin!" Jaehyun bana doğru gelirken elinde ki içecekten bir yudum aldı.

Önce bana sarıldı ardından Yoongi ile el sıkıştılar.

"YeonHa!" bu sefer Taeyong bize doğru hızlı adımlarla geliyordu. Önce bana bakıp kocaman gülümsedi, sonra yanımda ki Yoongi ile gözleri buluştu. Yüzünde ani bir değişim oldu. Ama çok kısa sürdü. Sanırım geçen gün Yoongi ile gitmemden ötürü, ona gıcık oldu.

Telefonumun çalmasıyla onlardan biraz uzaklaştım. Yabancı bir numara arıyordu.

"Alo?" dedim güzel bir sesle.

"Park YeonHa," telefondan gelen metalik sesle yerimden sıçradım. Bir robot sesi gibiydi. Filmlerde görmüştüm, ses değiştirici gibi bir şeydi.

İrkilerek telefonu tekrar kulağıma götürdüm ama Yoongi'nin bakışları bu taraftaydı.

"Min Yoongi ya da bir başkasına bir şey belli etme ve beni dinle. Bugün orada birisi var. O kişi benim bir arkadaşım. Eğer onu bulabilirsen sana bir ipucu verecek. Gecenin sonuna kadar vaktin var, yalnız ara."

Telefon yüzüme kapandı. Ama elim titremeye başlamıştı.

Yoongi'nin bu tarafa doğru gelmesiyle daha da panikledim. Telefonu hızla çantama attım.

Şimdi ne halt yiyeceğim?

X X X

Selam geri döndüm, artık bölümler hızlı hızlı gelecek :')

Ammmaaaa öncesinde sizden bir ricam var. Bunu gerçekten çok büyük bir istekle istiyorum.

Wattpad üzerinden bir yarışmaya katıldım. Bir kapak yarışması. Çok kolay bir şekilde oy verebilirsiniz veee sizinde kazancınız olacak. Oy verdiğiniz an sizde bir çekilişe dahil olacaksınız ve çok iyi 2 tasarımcıdan kapak alacaksınız.

Kısa kesiyorum ve anlatıyorum.

Böyle bir kitap var. Bulamayan için linkini yoruma koyacağım, Profilimde de var.

Şu kapak benim. Satır arasına "oyum buna" şeklinde yorum yapıp 3 arkadaşınızı etiketleyin. Ve stellaevade beyzablnt hesaplarını takip edin.

Hem beni sevindirmiş olacaksınız hem de çekilişe katılacaksınız. Sizi seviyorum, görüşürüz.

Baya dipnot: kapak bana ait değil. Tasarımcılar tasarladı. Ben sadece üstüne yazı yazdım ve ismini buldum. Bütün tasarımlara bakın, bana vermek Zorunda değilsiniz.

Continue Reading

You'll Also Like

1.5K 126 14
Hana: Bana yemek kursu ver
157K 16.6K 53
Jungkook, erzağının bitmesiyle kendine yiyecek birşeyler ararken, Taehyung'un liderlik yaptığı bir küçük bir şehirle karşılaşır. Jungkook, açlığını d...
45.1K 656 195
Webtoon, Manhua, Manga ve Novel önerileri olucak. Webtoon daha ağırlıkta tabi.
29.1K 586 55
Tepkiye hoşgeldinizzzz Beni sevdiğini söylediğin zaman bulutların üzerinde yürüyorum. Sadece bir kez daha sonsuzluktan bahset bana. 🌸🥥🌸