Hogwarts Aşıkları (Dramione R...

By Aylak17

267K 12.3K 19.1K

Wattpad'de ki bütün Dramione'leri okudun ama başka bulamadın mı? Maalesef bende bulamadım. Bende kendi hikay... More

1.Bölüm -6.Sınıf-
2.Bölüm -Tren-
3.Bölüm -Kompartımanlar-
4.Bölüm-Hogwarts-
5.Bölüm-Kıskanç-
6.Bölüm-''Benden Uzak Dur!''
7.Bölüm-Amortentia-
8.Bölüm-Banyo-
9.Bölüm-Beklenmedik Öpücük-
10.Bölüm-Arkadaşlık Anlaşması-
11.Bölüm-Cadılar Bayramı Balosu-
12.Bölüm-''Seni Senelerdir Seviyor.''
13.Bölüm-''Ben Başka Birinden Hoşlanıyorum.''
14.Bölüm-''Beni Bırakma.''
16.Bölüm-Sohbet,Muhabbet,Kız Dedikodusu
17.Bölüm-İksir-
18.Bölüm-''Kısacası O Çok Güzeldi.''
19.Bölüm- Zindanlar
20.Bölüm-Ağır Yaralı-
21.Bölüm-''Her Şeyi Yanlış Anlamıştı.''
22.Bölüm-Doğruluk Mu? Cesaret Mi?-
23.Bölüm-Dostluk Balosu-
24.Bölüm-Noel Hediyeleri-
25.Bölüm-Parşömendeki Not-
Yazar Hakkında Bilgiler
26.Bölüm-"Ağladım, Sarıldık, Uyuduk, Kitap Okuduk."-
27.Bölüm-"Aradığımız Maskeli Kızı Bulduk."
28.Bölüm-Yaz Tatili-
29.Bölüm-Weasley Büyücü Şakaları-
30.Bölüm- Kıskanç Doğum Günü Çocuğu-
31.Bölüm-7.Sınıf-
32.Bölüm-Sirius'un Planı-
Bölüm Değil, Üzgünüm.
33.Bölüm-İhtiyaç Odası-
34.Bölüm-Hogwarts Ordusu-
35.Bölüm-Yasak Öpücük-
36.Bölüm- "Acil Durum Kaba Çocuk."
37.Bölüm-Dişi Aslan-
Bölüm Değil, Üzgünüm 2.
38.Bölüm-Grimmauld Meydanı-
39.Bölüm-Regulus'un Ölümü-
40.Bölüm-Sihir Bakanlığı-
41.Bölüm-Gryffindor Kılıcı-
42.Bölüm-Kovuk'taki Toplantı-
43. Bölüm-Gringotts Büyücü Bankası-
DOĞUM GÜNÜN KUTLU OLSUN RAFİNE TUZ!
44.Bölüm-Helena Ravenclaw-
45.Bölüm-Savaş Arefesi-
46.Bölüm-Son Savaş-
47.Bölüm-...bulmuş olabilirim-
48.Bölüm-Crabbe'i Bulduk-
49.Bölüm-"O zaten burada."-
50.Bölüm-En Güzel Gün-
51.Bölüm-Yemin-
52.Bölüm-Granger'lar-
53.Bölüm-Godric's Hollow-
54.Bölüm-20 Yıl Sonra-
55.Bölüm-Yeni Nesil-
56.Bölüm-Quidditch Seçmeleri-
57.Bölüm-Kitapçı-
58.Bölüm-Kalplerdeki Filizler-
59.Bölüm-Malfoy Malikanesi-
60.Bölüm-Soğuk Gece-
61.Bölüm-Gerçek Aşk-
62.Bölüm-Binalar Arası Düello-
63.Bölüm-Olaylı Quidditch Maçı-
64.Bölüm-Sahildeki Kulübe-
65.Bölüm-En Güzel Yaz-
66.Bölüm-Mutlu Bir Son (Final)-
-Epilog-

15.Bölüm-İtiraf-

5.3K 250 354
By Aylak17

Hermione'nin Ağızından

Dizlerimde öylece yatıyordu. Çok kan akmıştı. Heryer kandı. Sonra ayağa kalktım ve asamı ona doğrlutup ''Wingardium Leviosa.'' dedim ve onu ormandan çıkardım. Şatoya girer girmez hemen sağlık kanadına ilerlemeye başladım. Revire girdiğimde onu bir yatağa yatırıp Madam Pomfrey'in odasına koşmaya başladım. Bir yandan kapıya vurup bir yandan bağırıyordum. ''Yardım edin! Yardım edin!'' Madam Pomfrey gecelikleriyle çıkıp büyümüş gözlerle bana bakıyordu. ''Ne oldu Bayan Granger?'' ''Draco yaralandı, yardım edin.'' dedim ve kolundan tutup çekiştirmeye başladım. Draco'nun yatağına geldiğimizde onu bıraktım. Madam hemen ona yaklaşıp incelemeye başladı. ''Ona ne oldu Bayan Granger?'' ''Bi-biz devriye ge-geziyorduk. O-ormanda a-at adamlar o-ona sa-saldırdılar.'' ''Tamam, sakin olun Bayan Granger. Onu hemen iyileştireceğim. Siz şimdi gidip müdüre haber verin.  Parola 'erik hoşafı'.'' dedi ve yatağın perdelerini çekti.

Dediğini yapıp revirden çıktım ve boş koridorlarda ilerlemeye başladım. Kartal heykelinin önüne gelince ''Erik hoşafı.'' dedim ve dönen merdivenleri çıkmaya başladım. Büyük kapının önüne gelince tokmağı alıp kapıya vurmaya başladım. Profesörün ''Girin.'' dediğini duyunca hemen kapıyı açıp içeriye girdim. ''İyi misiniz Bayan Granger?'' ''Ben iyiyim ama Draco değil. At adamlar ona saldırdı. Şu anda revirde, Madam Pomfrey size haber vermemi istedi.'' dediğimde öylece bana bakıyordu. Hiç şaşırmış ya da paniklemiş görünmüyordu. Bana bakıp ''Siz Bay Malfoy'un yanında kalın. Benim ailesine haber vermem gerekiyor.'' dedi ve kapıyı gösterdi. İkiletmeden kapıdan çıkıp merdivenleri indim ve tekrar koşmaya başladım.

Revire girdiğimde Draco sargılar içinde yatıyordu. Madam Pomfrey ise ona bir şey içiriyordu. ''O nasıl? İyileşecek değil mi?'' ''Ağır yaralanmış ama iyileşecek. Ağrısını dindirmek için bir iksir içirdim. Bu iksiri alın ve uyanmaya başladığı her sefer içirin.'' dedi ve elime kırmızı bir şişe verdi. Onu başımla onaylayıp Draco'nun yanında ki sandalyeye oturduğumda çoktan gitmişti. Tekrar Draco'ya döndüğümde yüzünün sol tarafının kan olduğunu gördüm. Sandalyeden kalkıp karşıdaki masaya ilerledim. Boş bir kase ve temiz bir bez alıp geri döndüm. Asamı elime alıp kaseye doğrulttum. ''Aquamenti.'' Bezi suya sokup sıktım ve Draco'ya yaklaşıp anlını temizlemeye başladım. Ben anlını temizlerken o acıdan inliyordu. Dayanamayıp ağlamaya başladım. Hepsi benim yüzümdendi. Onu benimle gelmeye ikna etmemeliydim. Hatta teklif bile etmemeliydim.

''A-ağlama.'' Bir anda elimi tuttu. ''A-ağlama He-Hermione.'' dediğinde daha çok ağlamaya başlamıştım. ''Şhhhh. Kendini yormamalısın.'' dedim ve kırmızı şişenin tıpasını çıkarıp dudaklarına götürdüm. Bana dönüp gülümsedi. ''Senin suçun değil. Ağlama.'' dedi ve şişedeki sıvıyı içti. Bende destek verircesine elini sıktım. Gece boyunca süreklü uyanıp durdu. Her seferinde benim suçum olmadığını söylüyordu. Bense onun elini tutup iksirini içirmeye devam  ettim.

******

''Draco'nun yanından uzaklaş!'' Gözlerimi açıp etrafıma bakınca, karşımda bana öfkeyle bakan Bay Malfoy'u gördüm.  Odayı dolduran ışıktan sabah olduğunu anlamıştım. Gece Draco ile ilgilendiğim için uyuya kalmışım. Sonra Profesör Dumbledore'u gördüm. ''Sakin olun Bay Malfoy.'' ''O bulanık Draco'nun yanından uzaklaşınca sakin olacağım.'' ''Öğrencimle düzgün bir üslup ile konuşun lütfen. Ayrıca Bayan Granger oğlunuzu kurtaran kişi oluyor.'' dediğinde susmuştu. İlk önce Draco'ya sonra profesöre dönüp gülümsedim. '' Sorun değil profesör, ben gitsem iyi olur.'' dedim yanlarından geçip kapıya ilerledim. Koridora çıktığımda ''Bekleyin lütfen.'' diyen Bayan Malfoy'un sesiyle durdum. Arkamı döndüğümde çoktan gelmişti. ''Evet?'' ''Ben size teşekkür etmek istedim Bayan Granger. Lucius'un davranışı içinde özür dilerim.'' dediğinde şaşırmıştım. Bayan Malfoy kardeşi ve kocasının aksine çok kibar ve asildi. ''Önemli değil Bayan Malfoy Draco'da beni kurtarmıştı. Bay Malfoy için ise özür dilemenize gerek yok.'' dediğimde gülümsüyordu. Bende gülüşüne karşılık verdim ve yürümeye devam ettim.

Büyük salondan içeriye girdiğimde herkes büyümüş gözlerle bana bakıyordu. Onları umursamayıp Slytherin masasına ilerlemeye başladım. Pansy'nin yanına geldiğimde ayağa kalkıp beni incelemeye başladı. ''Herm bu halin ne? Üstündeki kan lekesi mi?'' dediğinde başımı eğip üstümdekileri inceledim. Dediği gibi her yerimde kan ve çamur lekeleri vardı. Tekrar ona döndüğümde cevap bekleyen yüzüyle karşılaştım. ''Draco.'' dediğimde gözleri merakla parlamıştı. ''Ne? Draco ne?'' '' Dün gece yasak ormanda at adamlar saldırdı. O-onu o-omzundan vurdular. E-engel olamadım Pa-Pansy. Ço-çok üzgünüm.'' dediğimde kollarımdan tutup kendine çekti ve sıkıca sarıldı. ''Ağlama Hermione. Draco şimdi nerede?'' ''Sağlık kanadında, uyuyor.'' dediğimde benden ayrılıp elimi tuttu ve Gryffindor masasına sürüklemeye başladı.

''Harry, siz Hermione ile ilgilenin. Benim gitmem lazım.'' dedi ve salonu terk etti. Tam peşinden gideceğim sırada Harry koluma yapıştı. ''Ne oluyor Herm? Bu halin ne?'' dediğinde hızla ona dönüp boynuna sarıldım. O da bana sarılıp saçlarımı okşamaya başladı. ''Gel seni buradan uzaklaştıralım.'' dedi ve koluma girip ilerlemeye başladı. Ortak salona geldiğimizi Harry parolayı söyleyince anlamıştım. Beni koltuğa oturtup o da yanıma oturdu ve bana sarıldı. Bende ona sarıldım. Biz sarılırken içeriye Ron ve Ginny girdi. Ginny diğer yanıma oturunca bu sefer ona sarıldım. ''Bu halin ne Hermione? Ne oldu?'' diye sorduğunda ondan ayrılıp boğazımı temizledim ve anlatmaya başladım.

''Dün gece Draco ile devriye geziyorduk. Yasak ormanda gezerken at adamlar etrafımızı sardı. S-sonrada Draco'ya ok attılar. O-onu omuzundan vurdular. O-onları uzaklaştırdım ama Draco çok kan kaybetti. Ardından onu şatoya götürüp sağlık kanadına getirdim. Ma-Madam Pomfrey onunla ilgilendi ve bana iksirini içirmemi söyledi. Ge-gece boyunca o-onun yanında kaldım. Yo-yorgunluktan uyuya kalmışım. Sa-sabah Bay Malfoy'un bağırmasıyla uyandım. Oradan ayrılıp Pansy'ye haber verdim. Gerisini biliyorsunuz.'' dediğimde Ginny tekrar bana sarıldı. ''Sorun yok Herm, Madam Pomfrey onu iyileştirir.'' diyen Ron' a dönüp gülümsedim. ''Hadi gel üstünü değiştirelim canım.'' diyen Ginny'i reddetmek için ağzımı açtığımda beni çoktan kızlar yatakhanesine sürüklemeye başlamıştı.

Draco'nun Ağızından 

Bir ses duyuyordum. Bir kızın ağlama seslerini. Gözlerimi araladığımda elindeki bezle anlımı silen Hermione'yi gördüm. ''A-ağlama.'' dedim ve uzanıp elini tuttum. ''A-ağlama He-Hermione.'' Bu sefer daha çok ağlamaya başlamıştı. Hıçkırarak ağlıyordu. Ağlamaktan ıslanmış çikolata gözleriyle bana dönüp ''Şhhhh, kendini yormamalısın.'' dedi ve elindeki şişeyi bana yaklaştırmaya başladı. ''Senin suçun değil, ağlama.'' dedim ve uzattığı şişeden bir yudum aldım. Bana gülümseyip elimi sıktığında yine gözlerim kararmaya başladı. 

*****

''Oğlum? Oğlum iyi misin?'' Gözlerimi açtığımda bana gülümseyerek bakan annemin yüzüyle karşılaştım. Sağ eliyle saçlarımı okşuyordu, ardından da yanağımı. ''İ-iyiyim anne. Sa-sadece başım ağrıyor.'' dediğimde hemen ayağa kalktı. ''Madam Pomfrey! Uyandı!'' der demez madam yatağımın başına gelmişti. ''Kendinizi nasıl hissediyorsunuz Bay Malfoy?'' ''Sadece başım ağrıyor, birde omzum sızlıyor.'' dediğimde masadan mavi bir şişe alıp bana içirdi. Ağrım anında kesilmişti. ''Şimdi?'' dediğinde gülümsedim, ''Daha iyi.'' Annem tekrar yanıma oturunca ona döndüm. ''Her-Granger nerede?'' dediğimde cevap vermek için ağzını açmıştı ki babamın sesiyle durmak zorunda kaldı. ''Onu buradan kovdum.'' ''O beni kurtardı.'' dediğimde alayla gülüyordu. ''Anlaşmamızı unutuyorsun Draco. Anneni seviyorsan o bulanıktan uzak dur!'' dedi ve reviri terk etti.

O çıktığında içeriye koşarak Pansy girdi. ''Hermione'den öğrendim, nasılsın?'' ''Ben iyiyim Pansy, sadece biraz omzum sızlıyor.'' dediğimde gülümsüyordu. ''Merlin'e şükürle olsun ki yanında Herm vardı.'' dedi ve bir anda sustu. Annemi yeni fark etmişti. ''Merhaba Bayan Malfoy. Ben-yani şey-ııı.'' ''Sorun değil Pansy. Bayan Granger'a minnettarım. O oğlumu kurtardı.'' dedi ve uzanıp elimi tuttu. Bense tekrar Pansy'e döndüm. ''O nasıl? Yaralı değil di mi?'' dediğimde yüzü düştü. ''Üstü başı kan içindeydi ama gayet sağlıklı gibiydi. Sadece çökmüş görünüyordu. Onu Harry'ye bırakıp yanına geldim.'' dediğinde endişelenmiştim. Yatakta doğrulduğumda acıdan inlemiştim. ''Onu görmem lazım, yaralı olabilir.'' ''Bu halde hiçbir yere gidemezsin. Sen dur ben bakarım.'' dedi ve revirden çıktı.

''Onu hala seviyorsun değil mi?'' diyen anneme şaşkınca bakıyordum. O ise bana gülümsüyordu. ''Evet, hala seviyorum.'' deyip sorusunu cevapladığımda eğilip bana sarıldı. Geri çekildiğinde ağladığını fark ettim. ''Sen babanı ve söylediklerini düşünme. Hep dediğim gibi sevgine sahip çık oğlum.'' dedi ve ayağa kalktı. ''Benim artık gitmem gerek. Sonra görüşürüz. Kendine dikkat et.'' dedi ve eğilip anlımdan öptü. O revirden çıkarken Hermione içeri giriyordu. Birbirlerine gülümseyip baş selamı verdiklerinde şaşırmıştım.

Hermione annemin kalktığı sandalyeye oturduğunda hala ona bakıyordum. Üstünü değiştirmiş olmalıydı, hiç kan yoktu. ''İyi misin?'' dediğimde kafasını kaldırıp bana bakmaya başladı. ''Asıl sen iyi misin Draco? Ağrın var mı?'' '' Hayır yok.'' dediğimde ağlamaya başladı. '' He-her şey benim yüzümden oldu. O aptal ormana girmemeliydim. Senin benimle gelmeni istememeliydim.'' dediğinde uzanıp elini tuttum. ''Senin bir suçun yok Hermione. Ben seni yalnız bırakmamak için kendi isteğimle geldim.'' dediğimde daha çok ağlamaya başladı. Ağlamasına dayanamayıp kendime çektim ve sıkıca sarıldım.

İlkten şaşırsa da o da bana sarıldı. Göğüsüme kafasını koymuş hıçkırarak ağlıyordu. Bense onun saçını okşuyordum. Sonra birden geri çekildi. Gözleri kocaman açılmış, şaşkınca bana bakıyordu. ''Se-sen yeşil elma kokuyorsun.'' dediğinde gülmeye başladı. O ise hala bana bakıyordu. ''Bunu bana balo gecesi de söyledin. Bunda şaşıracak ne var?'' '' Ben bu kokuyu, şeyde...'' ''Evet?'' dediğimde kafasını hızla iki yana salladı. ''Boş ver.'' dedi ve durdu. ''Bir dakika. Ben seni balo gecesi hiç görmedim.'' dediğinde yine güldün. ''Aslında gördün. Ben başkanlar odasına gelince sende arkamdan geldin ve birlikte yere düştük. Kalktığımızda bana yeşil elma koktuğumu söyledin ve....'' ''Ve ne?'' ''Ve beni öptün.'' dediğimde anında kıp kırmızı oldu. ''Ben-ben senin kokunu amortentiada aldım.'' dediğinde bu sefer ben şaşırmıştım. ''Bende senin kokunu amortentiada aldım.'' diye itiraf ettiğimde ikimizde birbirimize öylece bakıyorduk. Sonunda ilk konuşan Hermione oldu. ''Ya-yani sen bana aşıksın.'' dediğinde başımla onayladım ve hiç düşünmeden uzanıp onu öptüm.

*Herkese merhabalar.

Umarım okurken beğenmişsinizdir.

Yorum atıp beğenmeyi unutmayın.

Keyifli okumalar.* 

Continue Reading

You'll Also Like

39.3K 5.3K 55
"sana söylüyorum," dedi ve kafenin önüne gelmeleri ile duraksadı lacivert saçlı genç kız. "noir benden daha zeki." adrien ise kafasını yana yatırarak...
17.7K 1.6K 18
5 yıl önce kendime bir söz verdim. Artık hayatıma kalbimle değil beynimle yön verecektim. Ta ki onu yeniden görene kadar, onu görünce beynim yine işl...
8.7K 652 33
Jake ve Neytiri savaştan sonra güvenlik için ormanı gezerken bir bebek buldu.Ancak bu bebek onlardan birinin değildi...
33.4K 1.8K 36
Her şey o asansörle başladı...