Bir Eylül Hikayesi

By xezgiergunx

43.6K 3.5K 1K

" Sonra bir rüzgar geldi,döktü tüm yapraklarını... " Onların hikayesi tesadüflerle başladı, Tesadüfler büyü... More

Bölüm 1: Eylül ( Başlangıç )
Bölüm 2 : Rüzgar
Bölüm 3 : Tanışma
Bölüm 4 : Tesadüfler
DUYURU ( Yeni )
Bölüm 5 : Plan
Bölüm 6 : Hayal Kırıklığı
Bölüm 7 : Duygular
Bölüm 8 : Kayıp
Bölüm 9 : Kafe
Bölüm 10 : Düğüm
Bölüm 11 : Doğum Günü
Bölüm 12 : Çıkmaz
13. Bölümden Kesit ! ❤
Bölüm 13 : Sevmek
Önemli
Bölüm 14 : Buluşma
Kesit & Birkaç Soru
Bölüm 15 : Şans
Röportaj & Bilgilendirme
Bölüm 16 : İkilem
Duyurucuk & Bölümler Hakkında
Bölüm 17 : Mesaj
Neden Yorum Yok ? •
İthaf Bekleyenler ? ❤
Bölüm 19/ Part 1
Diğer Hikayem ! ♡
Açıklama
GERİ DÖNÜŞ /Bir Eylül Hikayesi
YENİ BÖLÜMLER GELİYOR !
Bölüm 19 / Part 2
Bölüm 20 : Aşk
Bölüm 21: Acı
BİR EYLÜL HİKAYESİ DEVAM!

Bölüm 18 : Tartışma

686 64 13
By xezgiergunx

Bölüm Şarkıları : Duman - Bu Akşam ~

Kuytu - Ada ~

( Bununla dinleyin ♧ ) Multide bulunmakta.

İyi Okumalar ♡ Bölüm yazabilmek için her boş derste ve her boş anımda birkaç cümle yazmaya çalışıyorum. Siz de lütfen emeğe saygılı olun. Oy ve yorumlarınızla beni mutlu edin ballar ♡

Eğer bu bölüm çok fazla yıldız , yorum alırsa diğer bölümde ilk defa Rüzgar ' dan kısa bir bölüm planlıyorum. Ama sizin elinizde :)

Beni takip etmeyi unutmayın. Bildirim alabilirsiniz duyurular hakkında :)

☆ ☆☆☆☆☆☆☆☆☆☆☆☆☆☆☆☆☆☆

     " Eylül mavi ceketim nerede benim ?"

Ekim okullarında parti olacağı için en güzel şekilde hazırlanmaya çalışıyordu. Özel bir üniversite olduğu için herkesin çok güzel ve dikkat çekici olacağını söyleyip duruyordu. Odasını talan etmişti ve benden de yardım istiyordu.

     " Nereye koyduysan oradadır." dedim sırıtarak.

    " Annem gibi konuşma be. "

    " Ekim benim işlerim var ya , annemi çağırayım fikir versin. "

     " Ne işin var ? Annem fikir veremiyor ki kızım. "

     " Tamam , şu siyah elbise güzel işte. "

     " Sen de geleceksin partiye. Daha seni hazırlayacağız ."

    " Üniversiteli gençlerin olduğu bir yer beni fazla sıkar. "

    " Bizim arkadaş  grubumuz orada zaten. Hem ben , Mert , Merve oradayız. Eğleniriz  işte , hem sen de üniversite ortamlarını tanımış ol. Bir buçuk sene sonra bizlesin."

     " Sıkıldığım an geri dönerim. "

Bir dakika.

Kayran Üniversitesi ?

Üniversite Rüzgar ile karşılaşmamız?

    Rüzgar da o üniversiteydi. Ve partide olacaksa bana o gece zehir olurdu. Onunla karşılaşmak , yüz yüze gelmek istemiyordum.

    " Ekim ya da ben hiç gelmeyeyim ya , dersler falan var. "

    " Çok geç tatlım. Evet dedin bir kere ve annem sen olmadan beni rahatça göndermez zaten. Senden rica edecektir."

    " Of Ekim , of...

  Ağır hareketlerle yanıma gelerek bana neşeyle sarıldı.

   " Ya biz kardeşiz Eylül , beraber eğlensek fena mı olur ? "

   " En son bunu dediğinde Burak yüzüne yumruk yemişti ve apar topar ayrılmıştık." dedim.

    " Bak bak sen , sevgilisi olunca koruyor tabii. O zamanlar çok rahatsız ediyordu seni hatırlarsan ? "

   " Neyse ne Ekim , boşver demedim varsay. " dedim kendim bile anlam veremediğim bir şekilde tepki vererek.

   " Senin şu trilyoner tipli garsona ne oldu ? "

   " Nereden bilebilirim sevgili kardeşim ? "

   " Ay tamam hiçbir şey demedim. Hadi sen de yarın için kıyafet seç. "

     Rüzgar nereden çıkmıştı ki şimdi... Ben her gün neden adını duymak zorundaydım ki ? Ya da neden bir şekilde aklıma geliyordu ? Birini aklından atmak kolay mıydı , ya da içinden...

   Ekim bu sırada lisenin ilk yıllarında kullandığı gözlüğü bularak aynı karşısında havalı olma hareketlerine başladı. Ben de kıyafetlere göz gezdiriyordum.

 
    " Ekim şu elbise olsun bence. " dedim yataktan ona doğru yönelerek.

   " Evet o daha güzel gibi. "

  " Tamam sen dene bunları da  ben de odama geçiyorum. "

  " İyi geceler kardeşlerin en güzeli. " dedi sulu bir öpücükle. Tabii istediği oldu ya Ekim hanımın. Bu kız hiç değişmeyecekti.

     Odama gitmeden önce bugün pek şu içmediğimi hatırladım ve aynı anda tahmin edersiniz ağzımdaki kuruluk hissi baş gösterdi. Mutfak tarafına geçtiğime büyük bir bardak alıp masaya oturdum. Sürahideki sudan doldurup içtim.

     Annem odasında öğrencilere yaptığı sınavlarını okuyordu. Babam her zamanki gibi şirketteydi. Ev sessiz , sakindi. Ama bu hali bana göre en mükemmel haldi. Geçtiğimiz yıl 17 yıllık hayatımın en kötü yılıydı. Aile içinde birçok sorun vardı aslında , daha doğrusu annem ile babam arasında. Ara sıra tartışmaları olduğu için çok kafa yormamaya çalışıyordum. Ekim ise zaten tamamen umursamaz evlat rolündeydi.

      O gün , şirkete babama uğramak için gittiğim gün , benim için unutulamayacak kadar derin ve önemli bir gündü. Çünkü ; babamın sandığım gibi biri olmadığını o zaman anlamıştım. Sarıldiğimda hissettiğim huzuru bana aslında vermeyeceğini gördüğüm gündü. Odasında sekreter kızla yakalamıştım onu. Daha 16 yaşındayken. Babam şok geçirmişti , tek kelime etmeden çıkıp gitmiştim. Ağlayarak koşup saatlerce düşünmüştüm. Anneme de Ekim' e de bir şey söyleyememiştim. Babam benimle konuşmaya çalışmış ; ama ben kriz geçirerek engel olmuştum bir nevi. Sonrasında ise annem için normal davranmaya çalışmıştım. Hala da öyle yapıyordum. Gülümseme çabalarım zor olsa da işe yarıyordu.

     Babam ile yakaladığım kızı bulduğumda konuşmuştum. Kız 19 yaşındaydı. Sadece 19. Babam hakkında her şeyi duymak istediğimi söylemiştim. O da bana ne kadar iğrenç bir adam olduğunu net bir şekilde anlatmıştı. Kız da iğrençti,  ama asıl olay babamdı.

    Gözlerim dolarak elimdeki bardağı sıktığımı farkettim. Çoğu zaman aklıma geliyordu. Ama annemin babama ne kadar aşkla baktığını gördüğümde vaz- geçiyordum. Babam benden defalarca Özür dilemişti,  sanki özür dilemesi her şeyi silebilecekmiş gibi. Değiştiğini söylüyordu ; ama öyle olmadığını biliyordum.

       Odama geçtiğimde dolabımı açıp bir gözden geçirdim. Gözüme çarpan geçen yıl alıp sadece bir kere giydiğim elbiseyi çıkardım. Uzun bir elbiseydi. Genelde pastel tonlarda aldığım elbiselere göre zıt bir renkteydi. Saçlarımı nasıl yapacağımı düşünerek yatağa uzandım. Ve telefonumu elime aldığımda tam
509 mesaj olduğunu gördüm.

Neydi bu gruplardan çektiğimiz?  Onlardan gelen mesajları boş vererek Burak'tan gelen mesajları açtım.

Sana bu 30. Mesajım Eylül , neredesin ?
22.04

Benden ayrıldıysan yüz yüze söyle. 22.05

Korkutma beni. 22.07

Bak evine geliyorum. Eylülşu telefonu ! 22.10

Saat : 22. 25

    Hızlı davranarak Burak ' ın numarasını tuşladım. Bana iki saat ulaşamayınca bu kadar panik mi olmuştu yani ? Bir de ondan ayrıldığımı düşünüyordu şu an.

Açmıyordu.

Düşüncelerim beynimi kemirmeye devam ederken pencerelerden etrafı kontrol ettim ama arabası yoktu.

Tekrar aradım.

' Burak neden açmıyorsun ? '

' Asıl sen neden açmıyorsun?  Kaç saattir arıyorum seni Eylül ! '

' Telefonuma pek bakmıyordum,  Ekim ' in odasında olunca da duymadım. '

' Bir daha ben aradığımda açacaksın.'

' Bana emir veremezsin Burak. Tamam özür dilerim , oldu mu ? ' dedim sinirle.

  Telefonun karşı tarafından yüksek müzik sesleri gelmeye başlamıştı.Neredeydi?

' Sen neredesin ? '

' Yarın görüşelim Eylül. Uyu sen. '

' Burak , Burak !  '

  Telefonu kapatmıştı.

   Telefonu kapatmıştı! Kendini ne sanıyordu? Üstelik kim bilir hangi barda geziyordu. Çok sinirliydim , her zaman olduğu gibi odanın içinde yürümeye başladım. Burak böyle davranacak biri mıydı ? İlk defa bana böyle davranıyordu.
    

    Tekrar aradım ama yine açmadı. Mesaj bırakmaya karar verdim. Bana böyle bir tavır takınmamalıydı.

     ' Yarın sakın yanıma gelmeye kalkışma Burak ! '

     Yarın için çantamı hazırlayıp uyudum. Hem yarın Kimya sınavı vardı , hem de parti vardı. Kendimi toplamalıydım. Belki de ben de sert bir mesaj atmıştım... Yani ilişkilerde tartışma ve kavgalar olurdu değil mi ?

      Sabah kalktığımda midem bulanıyordu. Bu his berbattı. Hemen banyoya koştum. Ama hayır , hala rahatlamamıştım. Neden bir anda böyle olmuştu ki ? Bir de sınav günüydü bugün. Mutfağa gidip birkaç lokma bir şey yemeye çalıştım. Süt içtim... Midem daha iyiydi sanki. Okula gidebilecek durumdaydım. Kapıya çıkıp servis beklemeye koyuldum. Birkaç dakikanın ardından gelen servise ağır hareketlerle bindim.

     Okula geldiğimde üzerimde hala bir halsizlik ve uyku hali vardı. Sınav 4. Saatti,  daha sonra izin alıp gidebilirdim.

    Karşı bankta oturan Ali ve Gizem 'i görünce yanlarına gittim. Günaydın dedikten sonra oturdum.

" Biraz halsiz görünüyorsun Eylül ? "

" Evet biraz rahatsızım Gizem. " dedim tebessümle.

" Sana kantinden bir şeyler almamı ister misin ?" dedi Ali endişeyle.

" Teşekkür ederim gerek yok Ali, bu arada Gamze nerelerdi?  "

  " Bir dakikaya zil çalacak , bugün gelmez belki de. "

  " Gamze hiç geç kalmaz." Dedim düşünceli bir sesle .

Ve bir anda kafamda Alkan ile ikisini gördüğüm an belirdi. Nasıl bir yüz ifadesine büründüysem artık Ali panikleyerek konuştu.

" Eylül ne oldu ? "

  Hızlıca kalkarak telefondan Gamze ' yi, daha sonra Alkan ' ı aradım. Cevap vermiyorlardı.Allah ' ım ne olur ona bir şey yapmış olmasın... Durduk yere yapmazdı değil mi ?

     Hayır , burada böylece duramazdım... Bir şeyler yapmak zorundaydım. Dış kapıya doğru yürümeye başladım. Çıkıp onu bulmak zorundaydım.

       Aynı zamanda telefondan Gamze ' ye mesaj yazıyordum. Bir anda başım döndü ve eş zamanlı olarak birine çarptım. En olmayacak birine.

     Alina ' ya. Üstelik Rüzgar ' da yayındaydı. Görünüşüm bulanıklaşıyordu bu sırada.

    " Dikkat etsene Eylül ! Tabi Eylül ' ü de mazur görmek lazım değil mi aşkım ? Burak 'a aşkından önünü göremiyor. "

    Rüzgar cevap vermedi ama bakışları sertleşti.

    " Eylül, iyi görünmüyorsun sen. " dedi yanıma gelerek.

    " Gayet iyi Rüzgar !  Hem sanane bu kızdan ? " dedi sinir bozucu bir sesle.

     Sık nefes almaya başladım ve etraf iyice bulanıklaştı. Hemen dibimde olan Rüzgar ',in koluna tutunmak zorunda kaldım. Daha sonra etraf iyice karanlığa büründü, sadece sonsuz bir karanlık...

                              ****

    Gözlerimi açtığımda  okulun revirindeydim. Yanımda bizimkiler,  Rüzgar , hatta Alina bile vardı.
Bizimkiler ?
Gamze de buradaydı! 

" Kanka iyi misin ! Bir gün geç kalıyorum olana bak ya. "

  
" Asıl sen iyi misin?  Bir daha geç kal bak ne yapıyorum sana . " dedim halsizce ama yarı alayla.

" Kızım kafanı bir yere falan mı çarptın?  " dedi Ömer.

  " Neyse ya iyiyim ben, çok teşekkür ederim hepinize. Biraz tansiyon düşüklüğü sadece. Sabah da midem çok kötüydü , hastayım bugün yani. "

  " Geçmiş olsun tekrar , tekrar... Rüzgar bak Eylül  çok iyi hadi gidelim biz de. "

"  Sen sınıfına git Alina. "

   " Ama Rüzgar... "

   " Sana git dedim. "

   Alina sinirli bir şekilde odadan çıktı. Bu neydi şimdi ? Gamze hariç diğer arkadaşlar da benim isteğimle odadan çıktılar.

   " Bize biraz izin vermen mümkün mü ? " dedi Rüzgar Gamze 'ye.

   " Eylül ? "

Başımla onaylayınca odadan çıktı.

  " Kafana taktığın şey ne ? O Burak piçi mi sana bir şey yaptı mı ? "

  " Seni ilgilendirmez. "

  " Şunu demeyi kes artık ! İlgilendirmediğini ben de biliyorum anladın mı beni ? " dedi oturduğu yerden kalkarak.

   " Bağırma bana, lütfen git Rüzgar. Kendimi iyi hissetmiyorum. "

     Derin derin nefes aldı. Sanırım sakinleşmeye çalışıyordu.

    " Özür dilerim. Sadece ne olduğunu öğrenmek istedim."

   Yatağın kenarına oturdu ve kalp atışlarımın benden izinsiz artmasına neden olacak o hareketi yaptı. Yüzüme doğru eğildi ve boynuma yakın bir yerden öptü. İstemsizce gözlerimi kapatmışken o an belki de tekrar tansiyonumu düşürecek birinin sesini duydum arkamızda.

    " Ne bok yiyorsunuz siz lan ! "

   Burak tam arkamızdaydı.

   

  Yeni bölüm ! Umarım beğenmişsinizdir. Lütfen yorumlarınızı iletmeyi unutmayın. Kesit yayınladığım olay diğer bölümde olacak. Ve o bomba bölüm için bol yıldız bekliyorum ! ☆♡

Kendinize iyi bakın. ❤

     

Continue Reading

You'll Also Like

931K 58K 38
"Bana cehennemi yaşatmana rağmen, sen benim cennetimsin Meira." Fantastik değildir. DİKKAT! Bu kitapta cinayet, cinsel istismar, psikolojik ve fizik...
2.2M 70.5K 55
İtalyan bir mafya... Başka açıklamaya gerek var mı? Ters köşelere doyamayacağınız. Her an şaşırarak sürükleneceğiniz bir kitap hayal edin.. Sonra oku...
104K 7.6K 17
17 Yıl sonra gerçekleri öğrenen Bade, yıllardır onu arayan abilerine giderse. Azıcık dram. Bolca eğlence. Bolca aksiyon. Bir tutam da kaos. Daha...
339K 27.4K 9
Boş kalan son sayfa dolmadan, kibritler yere saçılmadan, yanan son mum sönmeden, bu yabancı duman her yanımızı sarmadan ve onlar beni bulmadan bul be...