Kaçma Benden (düzenleniyor)

By bacimixss

1.2M 59K 1K

"Yardım et Çağla! Aslının abisi Istanbula gelmiş. Herif eliyle koyduğu gibi buldu beni, seni göremeyince de k... More

Kaçma Benden
KB-1
KB-2
KB-3
KB-4
KB-5
KB-6
KB-7
KB-8
KB-9
KB-10
KB-11
KB-12
KB-13
KB-14
KB-15
KB-16
KB-17
KB-18
KB-19
KB-20
KB-21
KB-22
KB-23
KB-24
KB-25
KB-26
KB-27
KB-28
KB-29
KB-30
KB-31
KB-32
KB-33
KB-34
KB-35
KB-36
KB-37
KB-38
KB-39
KB-40
KB-41
KB-42
KB-43
KB-44
KB-45
KB-46
KB-47
KB-48
KB-49
KB-50
KB-51
KB-52
KB-53
KB-54
KB-55
KB-56
FİNAL
~GÖKYÜZÜ~
~Elini Tutabilir Miyim?~
~Sen de beni bırakırsan...~
~Seviyom Ulan!~
~Beyaz ve Siyah~Eve Dönüş~
~Çirkin Ördek~Eve Dönüş 2~
~İSTİSNA~
Kaçma Benden 2
KB2-1
KB2-2
KB2-3
KB2-4
KB2-5
KB2-6
KB2-7
KB2-8
~KİM KİMDİR? NEYİN NESİDİR?~
KB2-9
KB2-10
KB2-11
KB2-12
KB2-13
KB2-14
KB2-15
KB2-16
KB2-17
KB2-18
KB2-19
KB2-20
KB2-21
KB2-22
KB2-23
KB2-24
KB2-25
KB2-26
KB2-27
KB2-28
KB2-29
KB2-30
KB2-31
KB2-32
KB2-33
KB2-34
KB2-35
KB2-36
KB2-37
KB2-38
KB2-39
KB2-FİNAL
~İSTİSNA-2.sezon~
Kaçma Benden 3
KB3-1
KB3-2
KB3-3
KB3-4
KB3-5
KB3-6
KB3-7
KB3-8
KB3-9
KB3-10
KB3-11
KB3-12
KB3-13
KB3-14
KB3-15
KB3-16
KB3-18
KB3-19
KB3-20
KB3-21
KB3-22
KB3-23
KB3-FİNAL

KB3-17

2.7K 151 0
By bacimixss

Hayırlı bayramlarrr!! Canlar bugün benim için çifte bayram çünkü gün itibariyle Kaçma Benden 1 yaşında! Zaman ne kadar hızlı geçmiş değil mi? Gerçi bir sene önce asla hikayemin bu günlere geleceğini düşünmezdim ya. Hikayemin bu kadar okunması, benim yazdıkça yazma isteğim.. hepsi sizlerin sayesinde. Yanımda olduğunuz için hepinize çok ama çok teşekkür ederim. :))

Bacimixss

Çağla salata sosunu salatanın üzerinde gezdirdikten sonra elindeki sosluğu tezgaha bırakıp pür dikkat kendini izleyen kızlara döndü.

"Ee nasıl oldu?" Serra alkışlayarak mutfak sandalyesinden kalktı ve arkadaşının yanağına sulu bir öpücük kondurdu.

"Çok güzel oldu arkadaşım. Senin için çok büyük bir başarı bu salata." Çağla sinirle Serranın koluna vurdu.

"Dalga geçme. Yemek için elimden geleni yaptım ben tamam mı?" Serra karşılık veremeden Aslı başını sallayarak konuya dahil oldu.

"Evet salata yaparak. Aman Çağlacım boşver, evlendiğimde ben daha bıçak nasıl tutulur onu bilmiyordum. Öğrenir gidersin." Çağla başını sallarken Betül de sandalyeden kalkıp Çağlanın diğer yanına geçti ve tezgaha eğilip Çağlanın yaptığı salatayı gözlerini kısarak incelemeye başladı.

"Biraz şekilsiz doğramışsın gibi sanki ama-"

"Betüüüll! Aslı haklı. Daha yeni evliyim ben, zamanla öğrenirim."

"Kimden öğreneceksin çok merak ediyorum. Aslının başında Gülsüm anne gibi hamarat bir evhanımı vardı. Senin kaynanansa şekerim, teyzem diye söylemiyorum yumurta kırmayı bile beceremez. Ah canım kuzenim ya, hiç ev yemekleri namına yüzü gülmedi Denizimin." Betül Çağlaya dönmüş saydırmaya devam ederken Deniz eve gelmiş ve salonda kızları göremeyince doğru mutfağa inmişti.

Merdivenlerde duyduğu sesleri takip ederek mutfağa girmiş ve elleri belinde karısına laf yetiştiren kuzenini görünce kaşlarını çatmadan duramamıştı. Ne vardı Çağla yemek yapmayı bilmiyorsa? Salata yapıyordu ya, daha neydi? Karısının elinden bir ömür ot yemeye razıydı Deniz.

Mutfağa girdiğinde kendini farkeden Serra ve Aslıya selam verdikten sonra arkası dönük karısına yaklaşıp kollarını karısının ince beline dolamıştı.

"Ben halimden memnunun sevgili kuzenim. Sen benim karıma laf yetiştireceğine sevgilinin sevdiği yemekleri yapmayı öğrendin mi söyle bakalım?" Betülün suratı anında düştü tabi.

"Ya nasıl öğreneyim ya. Adamın sevdiği kolay bir yemek yok ki! Nerede zor et yemeği varsa onları seviyor!" Betül kollarını önünde bağlamış bu sefer de Tugay hakkında atıp tutmaya başlarken Aslı iç çekerek arkadaşının koluna girdi ve onu mutfak dışına doğru çekiştirmeye başladı.

"Tamam Betülüm tamam. Hadi gel salona geçelim, anlatacakların vardı."

Betül Aydın hakkındaki tahminlerini bir kere daha anlatmak için Aslıyla kol kola üst kata çıkıp salona geçerlerken Serra da arkalarından mutfaktan çıktı. Bu sırada Çağla kocasının kolları arasında tezgaha dönmüş, kocasına yaptığı salatayı gösteriyordu.

"Nasıl olmuş hayatım?"

"Çok güzel." Deniz yüzünü Çağlanın boynundan kaldırmadan konuştuğundan boğuk çıkan sesiyle cevap vermişti karısına.

"Ya bakmadın bile." Deniz yüzünü kaldırmadan karısına biraz daha sokuldu.

"Misafirler gelmeden bozulmasını istemiyorsam ben olsam göstermezdim."

"Ya?"

"Ya." Deniz Çağlanın boynuna dudaklarını bastırıp karısının kokusunu içine çekerek bir öpücük kondurdu. "Karıcığım o değil de... hem balayından erken döndük, hem de döndüğümüz gibi eve misafir çağırdın. Bana hiç acımıyorsun değil mi?" Çağla Denizin kolları arasında yüzünü ona döndü ve kocasının çocuk gibi büzüştürdüğü dudaklarına küçük bir öpücük kondurdu.

"Hayır hiç acımıyorum."

"Ama-"

"Ama dönmemiz gerekliydi biliyorsun, aklım buradaydı hep. Serranın sesi kötü geliyordu." Deniz isteksizce başını salladı.

"Evet biliyorum, ama artık iyi gibi. Bence balayımıza kaldığımız yerden devam edebiliriz."

"Ayıp olur Deniz. Daha yeni geldik, yeniden tatile mi çıkacağız?"

"Ama-"

"Aması yok." Çağla bu sefer kocasını yanağından öpüp kolları arasından sıyrıldı ve tezgahtan salata tabağını alıp salona geçmek için mutfaktan çıktı.

***

"Nihayet ya! Kızım ne uzun sürdü kocanla cilveleşmen!" Çağla elindeki tabağı yemek masasına yerleştirdikten sonra iki yanına kızları oturtmuş Betülün yanına geldi ve orta sehbaya oturarak arkadaşının anlatacaklarını dinlemek için beklemeye başladı.

"Kocan nerede?"

"Yukarıya çıkmıştır herhalde, üzerini değiştirip gelir."

"Hım, o zaman zamanımız kısıtlı. Şu misafirler de gelmeden hemen anlatmam lazım. Bak çaktırmak yok tamam mı?" Çağla ve Aslı hevesle başlarını sallarken Serra aynı kelimeleri bir kere daha duyacak olmanın mutluluğuyla arkasına yaslanıp gülümseyerek gözlerini kapadı.

"Kızlar, abim aşık olmuş!"

***


Semih ve Filiz arabayı parkedip indiklerinde arabasından inen Tibetle karşılaşmışlardı.

"Semih!" Uzun zamandır görüşememiş olduklarından birbirlerine sarılarak selamlaşmışlardı.

"Kız arkadaşım, Filiz. Filiz bu da Tibet." Tibet ve Filiz tanışmışlar ve Tibetin yönlendirmesiyle dış kapıya gelip kapıyı çalmışlardı.


***


"Ya Arda acaba ben gelmese miydim?"

"Melek saçmalama, Çağla o kadar davet etti, ayıp olurdu gelmesen."

"Ama ben kimseyi tanımıyorum ki?"

Arda sitenin demir kapısından geçerken görevli klübesindeki görevlilere selam vererek siteye girdi.

"Neden kimlik sormadılar ki?" Arda numaralara bakarak arabasını sürerken birkaç saniyeliğine bakışlarını Meleğe çevirdi.

"Aydının evi de bu sitede. Çok gelmişliğim hatta kapıdaki görevliyle sohbet etmişliğim var. Ayrıca Deniz de söylemiştir heralde, yoksa soraralardı hangi eve geldiğimizi." Melek anladığını belirtmek için başını salladığında Arda bahçesinde gördüğü tanıdık arabalarla numarasına bakmadan Denizin evinin olduğunu tahmin ettiği eve yaklaştı.

"Semihler de gelmiş." Melek abisinin adını duyunca iç çekip bakışlarını camdan dışarı çevirdi.

Arda arabayı uygun bir şekilde parkederken arkalarına yaklaşan diğer arabayı gördü.

"Tugay ın arabası." Arabayı durdurduktan sonra göz ucuyla Meleğe baktı.

"Tugayla tanıştın mı?" Melek yüzünü buruşturdu.

"Maalesef." Arda sırıtarak Meleğin kırıştırdığı burnuna dokundu.

"Aslında iyi biridir ama sinirlendiğinde Hulka dönüşüyor." Melek gülümsediğinde arabadan indiler.

"İyi akşamlar." Arda Tugay ve Borayla tokalaştı ve beraberce eve yürümeye başladılar.

"Duyduğuma göre istifa etmemişsin?" Melek merakla başını Tugaya çevirdi.

"Ne?"

"Dün şirketi az daha başımıza yıkıyordun da." Melek şaşkın bir şekilde parmağını kendine doğrulttu.

"B-ben mi? Sanırım dün ne olduğunu hatırlamıyorsunuz Tugay bey, tabi yaşlılık zor. Bordo çoloşmayacakson, doğro şorkötö diye tüm şirketi ayağa kaldıran ben değildim!" Tugay şaşkın bir şekilde karşısındaki kendini taklit eden kıza bakakaldığında Tugayın sinirleneceğini düşünen Arda sahte bir kahkahayla Tugayın yanına geldi ve elini omzuna yerleştirerek onu eve ilerletti.

Arkada kalan Melek ise kendinden uzaklaşan Tugayın ardından pis pis bakmaya başladı.

"Yok ya! Bunlar ailecek sorunlu. Benle uğraşmaktan ne zevk alıyorlarsa? Kendisi yetmezmiş gibi abisi çıktı bir de başıma!"

"Öhöüm!" Boranın öksürüğüyle hakkında konuştuğu kişinin arkasında olduğunun farkına varan Melek alt dudağını dişleyerek kendine sövmeye başladı. Sinirden nasıl da unutmuştu Boranın varlığını? Neden iki keredir bu adama rezil olup duruyordu ki?

Bir hışım ardına dönüp elindeki çantayı Boranın karnına geçirdi.

"Gülme!" Meleğin ikazıyla tuttuğu kahkahasını serbest boraktı Bora. Tabi ki bir kaç çanta darbesinin daha kurbanı oldu. "Gülme dedim Bora ya!" Zorlukla kahkahasını durdurup kendini gelen Bora gözlerini kısarak baktı Meleğin gözlerine.

"Bir dakika ya! Sen biraz önce... patronuna vurdun mu?" Melek eliyle saçlarını düzelttikten sonra tek kaşını kaldırdı.

"Şirket dışında patronum değilsin Boracığım!" Ardından arkasını dönüp kapısı açılan eve hızlı hızlı yürümeye başladı.


Devam edecek...






Continue Reading

You'll Also Like

532K 26.6K 26
Not: Kitapta +18 unsurlar mevcuttur.. Kına yakmak kendini adamaktır ; Bir gelinlerle damatlara yakarlar ; kendilerini birbirlerine adasınlar diye. B...
532K 24.5K 20
Yasmîn, annesiyle birlikte Zemheroğlu konağında çalışmaktadır. Zemheroğlu Mardin'in en köklü aşiretidir. Yasmîn'in babası bir gece ansızın annesini...
863K 23.7K 81
Cinsel içerik, şiddet vb olaylar içeriyor çok sık olmamak kaydıyla lütfen bunu bilerek okuyun!! Kısa bir bilgilendirme daha arkadaşlar ana karakterle...
453K 29.8K 11
Melis, annesinin kaderini yaşayan bir genç kızdı. Babası ve abisi tarafından evin hizmetlisi gibi görülür ve onlar için para kaynağı olmaktan ileri g...