W.T.F(DoKai) BİTTİ

Exolatam tarafından

79.8K 4.9K 2.3K

Kim demiş kısa boylu adamlardan Seme olmaz diye. D.O Kyungsoo motorsikletini inlettiği gibi pekala Kim Jongin... Daha Fazla

«Tanıtım»
W.T.F§2§
W.T.F§3§
W.T.F§4§
W.T.F§5§
W.T.F§6§
W.T.F§7§
W.T.F§8§
W.T.F§9§M
W.T.F§10§M
W.T.F§11§M
W.T.F§12§
W.T.F§13§
W.T.F§14§
W.T.F§15§
W.T.F§16§
W.T.F§17§
W.T.F§18§
W.T.F§19§
W.T.F§20§Final
Özel Bölüm
Sadist

W.T.F §1§

5.8K 321 172
Exolatam tarafından


W.T.F.W.T.F.W.T.F

Bölüm şarkısı: BigBang Bad Boy

§§§§§§§§§§

Siyah, deri kıyafetlerinin üstüne siyah, kalın kaskını da taktıktan sonra bir süre boğasını böğürtüp kulaklarına tıpkı bir müzik gibi gelen sesini dinledi.

Bu ses Kyungsoo'nun sevgilisinin sesiydi çoğu kişiye rahatsızlık veren o egzos dumanı ona sevgilisinin boyun çukurun da oluşan koku gibi huzur veriyordu. Hani aşık olduğunuz insanı kokusundan tanırdınız ya bu metal yığını da Kyungsoo için aynı şeyi ifade ediyordu. Onun o hırıltılı kalın sesi Kyungsoo'nun geceleri uyumadan önce dinlediği ninnisi idi.

"Bunu yapmak istediğine emin misin?"

Arkadaşının kendisine doğru uzattığı suyu alıp kaskını çıkardıktan sonra nerdeyse bir dikişte hepsini bitirip buruşturduğu pet şişeyi yakınlarda ki çöp kutusuna isabet ettirdi.

"Eminim"

Sade ve net onun cevap verme tarzı buydu işte. Uzun olan hiçbirşeyi sevmezdi. Gereksiz kelimeler sınırsız laf kalabalığı, bunlar Kyungsoo'nun tarzı olmayan şeylerdi. Kısa ve net konuşurdu. Anlatacağı şeyi gereksiz laf kalabalığına girmeden karşısında ki kişiye anlatırdı ve o an her şey sonuçlanırdı. Kendisine soru sorulmasından da nefret ettiği için sorulacak soruları tahmin eder ona göre cevaplarını verirdi. Sorulara ve çok konuşan insanlara tahammülü yoktu. Zaten şu an motorunun başında dikilen Sehun'dan başka insan kalabalığı da bulunmuyordu.

"Sadece bir sokak yarışı Kyungsoo, bu kadar hırslı olmak zorunda mısın? Bu yarışta beni korkutan şeyler var"

"Luhan denilen o herif, bana meydan okuduğunda her şey bitti. Ne bekliyorsun Sehun o sik kafalı herife boyun eyip pısırıklar gibi geri çekilmemi falan mı?"

Kelimelerini tükürürcesine Sehun'un yüzüne savururken diğeri göz devirip bir adım geri gitti.

"Ne halin varsa gör Kyungsoo"

Sehun sonunda pes edip tribün görevi gören taş duvarların önünde ki yerine geçtiğinde Luhan da Kyungsoo'nun yanında ki yerini almıştı. Kyungsoo'ya imalı ve aşırı abartılı bir göz kırpış attıktan sonra kaskını takıp tehdit dolu motor dumanını boş sokağa yaydı. Sarışın olanda tıpkı Kyungsoo gibi motor aşığıydı altında ki büyük motorun kasıklarına değen her bir hücresi tüm vücudunu titretiyordu.

Ustaydı motorlar konusunda ama Kyungsoo konusunda işini şansa bırakamazdı. Çünkü küçük olanın motor becerilerini en az kendisinin ki kadar olduğunu gayet iyi biliyordu. İşte bu yüzden küçük bir hileyle onun ipini kesmişti.

Yaklaşık on dakikalık bir bekleyişin ardından motorlar yeterince ısındığın da bacaklarına yapışan deri taytları ve dizlerinin üstünde biten uzun çizmeleriyle iki seksi kadında motorların arasında ki yerlerini alıp kırmızı bayraklarını yukarı kaldırdılar. O bayraklar aşağı indiğinde yarışta başlayacaktı.

Kyungsoo kırmızı bayrağı gördüğünde kendisini bir boğa gibi hissetmişti hızlı hızlı nefes alıp verdikçe burnunun kenarında ki piercingler burun deliğine batıyor canının acımasına neden oluyordu. Dudaklarını dişledikçe dudaklarında demir parçaları da diş etlerini delip geçiyordu. Ağzına bir yudum kan tadı geldiğinde kafasına takılı olan kaska aldırmadan dudaklarını yalayıp metalik tadın boğazından aşağı inmesine izin verdi. Acıdan zevk alanlardandı Kyungsoo, kendi acısıyla güçlenenler var ya hani onlardandı işte.

"Sayın seyirciler hazırsanız yarışımız başlıyor"

Tamamen siyah giyinmiş elinde silah olan uzun saçlı esmer adam bağırdığında kalabalık tamamen sessizliğe boğulmuştu. Onlarca insan tek olmuş sessizliğin içinde sessizlik yaratmışlardı inanması güç olsa da şu an motorlardan çıkan hırıltıdan başka ses duyulmuyordu.

"3, 2, 1 başla"

Uzun saçlı adam silahı patlatıp seksi sarışınlar bayraklarını indirdiğinde ikili de boğalarını piste sürmüştü bile.

Adrenalin tavan yapmıştı adeta. Şu an bu topraklarla kaplı çamur yolda Kyungsoo ve motorundan başka hiç kimse yoktu gözü görmüyordu kalabalıkları, onun dünyası motoru ve kendisiydi.

Motorunun hırıltısı büyük bir gürültü ile kulaklarını doldurdukça Kyungsoo iyice köklüyordu gaza. Derinden gelen hırlama sesiyle bir bütün olmuştu. Kyungsoo motoruyla tek bir parça olmuş birleşmişti adeta. Bedenine değen her bir metal parçası etlerini titretiyor heyecandan ruhu bedeninden ayrılacak gibi oluyordu. Sertçe dışarıya verdiği her egzos dumanı yerden toprağı gökyüzüne şahlandırıyor, motoru toprak yolu sarsıyor, bu da Kyungsoo'nun altında ki kızı daha çok inletmesine neden oluyordu.

Sert adam kızıyla birlikte altında ki toprak yolu sertçe beceriyordu.

Köşeleri döndükçe daha da çok artan hırıltı iyice hırslanmasına neden oluyordu. Deri eldivenlerinin içinde ki elleri terlesede aldırmıyor sürüş hızını iyice artırıyordu. Küheylanı şaha kalkmıştı bir kere hangi kural onu durdurmaya yeterdi ki? Zaten Do Kyungsoo çok da kurallara uyan bir insan değildi. Hem kurallar çiğnenmek için yok muydu?

Kuralsızdı işte hayatın kurallarına uymazdı. Şu an dumanlar çıkan motorunu sürmeye devam etmesinin başka açıklaması olamazdı her halde. Biraz daha bebeğim, az kaldı diyordu içinden ama az kalması kimin umurundaydı ki? Hayat sizin kurallarınıza uymazdı. Siz uyardınız hayatın kurallarına. Ama dediğim gibi Kyungsoo kuralsızdı ve her zaman olduğu gibi hayattan sert bir tokat yiyeceğini bildiği halde uymazdı hiç bir kurala. Daha da sert sürdü motorunu. Kurallar çiğnenmeye mahkumdu ve Kyungsoo da bu Kuralları olan hayatın kuralsızıydı.

Artık son raunda yaklaşmışlardı ve Kyungsoo açık ara farkla öndeydi. Dumanlara aldırmadan devam etmişti. Şu an bitiş çizgisi niteliğinde ki kırmızı şeridi gayet iyi görüyordu. Son bir kez havalandırsa küheylanını ipi göğüsleyecekti ama olmadı. Dediğim gibi hayatın kurallarına uymazsanız en sert tokatı siz yerdiniz.

Motoru yoldan çıkıp taklalar attıktan sonra sonunda taş duvara çarparak durabilmişti. Şu an başını saran kalabalığı ya da acıyan canını düşünmüyordu. Gördüğü tek şey Luhan'ın kırmızı ipi göğüsleyen siyah motoruydu. Kendi sevgilisi ise bacaklarının arasından kayıp taş duvarla aldatmıştı Kyungsoo'yu.

"Kyungsoo iyi misin?"

Kendisine telaşla elini uzatan Sehun'un elini çokta nazik olmayan bir şekilde itip ayağı kalktıktan sonra topallayan ayağına aldırmadan kaskını sert bir şekilde çıkarıp diğer metal yığınının yanına fırlattı. Halen daha bu yarışı kaybettiğine inanamıyordu.

"O siktiğimin motorunun neyi var Sehun? Kazanmak üzereydim"

O kadar sinirliydi ki bütün sesler kulağına uğultu şeklinde ulaşıyordu. Eline geçen ilk kişiyi şuracıkta boğarak öldürebilirdi. Şu an kendisine bulaşacak kişinin aklına şaşardı.

"Kyungsoo sakin ol hastaneye gidelim. Her hangi bir yerine bir şey olmuş olabilir. Kafanı çok sert çarptın."

Sehun'un bu tavrını gördüğünde ise iyice çıldırmış kan beynine fırlamıştı. Uzun boylu genci sert bir şekilde boynundan tutarak taş duvarla birleştirip koyu gözlerinin ardından öldürücü bakışlarını bedeninin altında korkudan titreyen adama gönderdi.

"Sana yarışı kaybettim diyorum Sehun"

"Ölmediğine şükret"

Sehun'un pişkin tavrı karşısında Kyungsoo tam yumruğunu kaldırıp onun suratına indirecekken yerde halen daha dumanlar içinde yatan nerdeyse külüstür olmuş motorunu gördü. Anında yapacağı şeyden vazgeçip yerdeki kaskı alarak Sehun'un motoruna doğru ilerledi.

"Ben gidip bu saatte açık bir tamirhane varmı diye bakacağım, çekici çağır beni bekle. Seni aradığımda motoru söylediğim yere getir. Kesinlikle rica etmiyorum Oh Sehun"

Sehun ve kalabalık şaşkınlıkla ona bakarken hiç birini umursamadan topallayan ayağına inat kendisininkine göre küçük motora atlayıp boş sokaklarda tamirhane aramaya koyuldu.

Uzunca bir arayışın ardında sonunda üzerinde W.T.F yazan bir yerin sönmemiş ışıklarını görüp gülümseyerek motorun rotasını oraya çevirdi.

Sehun'a ait olan motoru W.T.F denilen yerin içine sürüp demir levyesini azgın bir şekilde sallayarak tamirhaneden içeriye topallayan ayağıyla girdi.

Orta yaşlarında azgın kel bir tamirci görmeyi bekliyordu ki mavi tulumunun göğsünü yarısına kadar açmış boynundan göbek deliğine doğru akan motor yağıyla seksi bir şekilde cesurca esmer tenini sergileyen tamirciyle karşılaştı.

Hiç durmadan ağzında ki çilekli sakızı şişirip patlatan adamın şişirdiği o sakızı alıp bir yerlerine sokmak istese de kendisine doğru gülümseyerek geldiğini görünce ağzında ki sakızın çokta sorun teşkil etmediğini düşündü.

"Merhaba ben Kai nasıl yardımcı olabilirim?"


süpriz yaptım ve bekletmeden bölüm attım. Bununla birlikte iki gün içinde bütün kitaplarıma bölüm atıp bir hafta kadar yb atmamayı düşünüyorum çünkü vizelerim başlıyor. Bana dua edin hadi iyi okumalar.

Okumaya devam et

Bunları da Beğeneceksin

93.7K 4K 21
Yabani dizisinden tanıdığımız Asi ve Alaz'ın muhtemelen hiç yazılmayacak anlarına dair tek veya birkaç bölümden oluşacak hikayelerdir.
886K 70.9K 14
arkadaşlarıyla birlikte orduya katılan jungkook, ilk görüşte etkilendiği komutan kim taehyung'a cinsel içerikli mesajlar atmaya başlar. taekook, tex...
13.1K 533 17
Kurt Hummel, insanlardan her şeyden uzak, umursamaz bir tavırla kimseyle ilgilenmeden yaşıyordu. Ama sonra karşısına Blaine çıktı ve her şey karıştı...
74K 4.2K 34
"Bay Vegas" Pete titrek sesi ve her zamankinden daha özgüvensiz duruşuyla çıkmıştı Vagas'ın karşısına. Bunu nasıl söyleyeceğini bilmiyordu. Bu nasıl...