İyi Okumalar •_•
4.Bölüm
"Burçak!Kızım kalksana,ilk günden geç kalacaksın!!" Kumsal'ın sesiyle homurdanarak yatakta diger tarafa döndüm ve yastığıma sarıldım.Kumsal'ın bana sövmesini duysam da hiç umursamadan uyumaya devam ettim.
Birkaç dakika sonra Kumsal'ın bağırışını duydum:
"Burçak!Baban gelmiş!!" Yatağımdan aniden sıçradım ve ayaga kalkıp çığlık attım: "Ne?!!"
Kahkahalarla yanıma gelen Kumsal'a sinirli bir bakış yolladım.Resmen,beni kandırmıştı!
"Çok kötüsün Kumsal!" Kumsal hala kahkahalarla gülerken "Ama uyanmıyordun." dedi.Gözlerimi devirerek saate baktım. 8:15.
"Okul,buradan çok mu uzak?" diye sordum Kumsal'a .Nihayet kahkahalarını sonlandırarak cevap verdi:
"Yaklaşık 15 dakika sürüyor."
"Off,yarım saat içinde çıkmamız lazım."
"Ee,ne duruyorsun o zaman?"
"Off!"
Hemen banyoya gidip yüzümü yıkadım.Ardından odama gittim ve Kumsal'ın yatağıma bıraktıgı formaları hızlıca üzerime geçirdim.Formaların;şort eteği siyah,tişörtü ise beyazdı.Aynada kendimi bir süre süzdüm.Formalar bende fena durmamıştı.Bir süre, külotlu çorap giyip,giymeme konusunda kararsız kaldım ama sıcak hava koşulları aklıma gelince giymekten vazgeçtim.Hemen aynanın karşısına geçtim ve saçlarımı tarayıp,sprey sıktım ve salık bırakarak ellerimle biraz şekil oluşturdum.Hızlıca saate baktım ve 10 dakikamın kaldığını farkedince hemen odamdan çıkıp mutfağa gittim.Masanın üzerinde duran kahvaltıyı görünce rahatladım.Kumsal,nasıl bu kadar erken kalkabiliyor acaba?
Sandalyeye oturup tostumu elime aldım ve hızlı hızlı yemeğe başladım.Soğuk sütü de kafama diktim ve koşarak tuvalete gittim.Dişlerimi fırçalamadan çıkmamı beklemiyordunuz herhalde,değil mi?
Hızlıca dişlerimi fırçaladım ve Kumsal'ın bana bağırmasıyla koşarak yanına geldim.Çantamı sırtıma atıp,siyah Converse'lerimi ayağıma geçirdim ve evden nihayet çıktık.
~~~
Yol boyunca Kumsal bana okuldaki tehlikeli,komik,takılmam gereken ve uzak durmam gereken kişilerden bahsedip beni uyarmıştı.Söylediği isimlerin hepsini aklıma kazımaya çalıştım.
Okulun önüne gelince birden yürümeyi kesip,olduğum yerde durdum.Kumsal,koluma girip bana güven verircesine bakınca biraz olsun rahatladım ve okulun kapısından içeri girdim.
Girer girmez çoğu göz bize döndü.Kumsal'ın okulda popüler olmasına bağlayarak kendimi avutmaya çalıştım.Fakat bazı gözler beni de bulunca benden bahsettiklerini anlamıştım.Neden her okula yeni gelen bir öğrenciyi bu kadar süzerler ki?Sanki dört gözüm,iki burnum var!Sizin gibi bende bir insanım işte!
Ben okulun içine girmeye yeltenmiştim ki,beni kolumdan çekip sol taraftaki banklara yönlendirdi.Ona 'ne yapıyorsun?' dercesine bakınca, bana oradaki bir arkadaş grubunu gösterdi.
Ah,olamaz!Arkadaş grubu benim için çok fazla!
Kumsal'a onaylamaz bakışlar atmaya çalıştım fakat çoktan yanlarına gelmiştik bile.Herkes Kumsal ile selamlaştıktan sonra bana sorar gözlerle bakmaya başladılar.Kumsal hemen söze girip "Ev arkadaşım Burçak.Kendisi Antalya'dan buraya geldi ve benimle kalıyor.Artık bu okulda olacak.Soğuk gözüktüğüne bakmayın,çok tatlı bir kızdır.Tanıştıkça açılacaktır." dedi gülümseyerek.Bende bana bakan topluluğa sevimli bir gülümseme yolladım,yada yollamaya çalıştım.Koyu renkli saçlı ve ela gözlü bir çocuk yanıma geldi ve elini uzattı "Selam güzellik,ben Bartu." dedi yarım ağız gülümseyerek."Grubumuzun yavşağı." diye araya girdi Kumsal.Ağzından küçük bir kıkırdamanın çıkmasını engelleyemedim.Bartu'nun bana uzattığı eli sıkıp "Memnun oldum,bende Burçak." dedim.Ardından yanıma kumral saçlı yeşil gözlü bir çocuk geldi,o da elini uzatıp "Selam,bende Poyraz." dedi.Kumsal,tekrar araya girip, "Grubun erkek lideri." dedi.Poyraz'ın uzattığı eli sıkıp,"Memnun oldum." dedim.Bu sefer yanıma siyah ,kahküllü saçlı,mavi gözlü bir kız geldi ve elini uzatarak "Merhaba,bende Derin." dedi.Kumsal,tabiki yeniden araya girip "Grubun ineğ- ah pardon çalışkanı diyelim." dedi.Derin ona kötü kötü baksada Kumsal birşey demeden sadece şirince gülümsedi.Derin'in de elini sıkıp "Memnun oldum." dedim.Bir süre sonra Kumsal; "Ege nerede ?" dedi .Herkes gülmeye başladı.Ardından Bartu; "Bilgen Hoca'nın peşinden gidiyordu en son.Evlenme teklifi edecekmiş kadına "dedi.Kumsal'la beraber herkes gülmeye basladı.Ben hariç.Çünkü pek birşey anlamamıştım.Derin,konuyu anlamadığımı anlayayıp bana açıklamada bulundu."Ege'de bizim tayfanın bir üyesi,kendisi grubun neşe kaynağı ve gerizekalısıdır.Bizim salakta,yani Ege, Edebiyat öğretmeni Bilgen Hoca 'ya saplantılı derecede aşık.Kadının pesinden koşuyor iki yıldır."dedi gülerek.Bende güldüm.Ardından yanımıza koşarak bir çocuk geldi,ve birden bağırmaya basladı "Evleniyoruz lan evleniyoruz! Mezuniyete düğünüm var hepinizi bekliyorum!"dedi ve kosarak ,sırasıyla Bartu'ya,Kumsal'a,Poyraz'a ve Derin'e sarıldı.Sıra bana gelince aniden durdu ve tek kaşını kaldırarak bir süre beni süzdü ve sonra digerlerine dönüp ; "Kim bu?Yoksa beni gruptan çıkartıp bu kızı mı aldınız?!Yakarım lan ortalığı!" diye bağırmaya başladı.Bartu ,kafasına bir tane geçirince susmak zorunda kaldı.Ardından Kumsal söze girdi;Merak etme Ege'cim,seni gruptan çıkarmadık,çünkü henüz senin kadar gerizekalısını bulamadık.Bu,Burçak.Hem benim ev arkadaşım,hemde grubumuzun yeni üyesi." dedi.Ege,derin bir oh çektikten sonra bana döndü ve "Selamün Aleyküm mümin grup üyesi kardeşim.Ben grubun en yakışıklısı,en çalışkanı ,en lideri ve en tatlışı Ege.Tanıştığıma çok memnun oldum" dedi.
Ardından Poyraz;"Birde en gerizekalısı diyecektin herhalde"dedi gülerek.Ege'nin alınacağını zannederken ,Ege gülümseyip "Hee,birde o var."dedi. Herkes gülerken Kumsal tekrar konuştu; "Ege?Sen gelirken evlilik falan diyordun,ne iş ?" dedi.Ege sırıtarak konuşmaya başladı.
"Bilgen Hoca'yla evleniyoruz." Herkes birden kahkaha atmaya başladı,Ege ise onları hiç takmayarak konuşmaya devam etti; "Siz gülün,gülün.Düğünümde göreceğim sizi."dedi.Bartu kahkahalarının arasında konusmaya çalıştı;" Oğlum,ne evliliği?Manyak mısın sen?" tekrar gülmeye başladı.Ege yine hiç istifini bozmadan konusmaya başladı; " Koridorda Bilgen Hoca'yı gördüm,daha doğrusu takip ettim.Herneyse,oralara girmeyelim.İşte Bilgen Hocayı görünce peşine takıldım.Sonra sohbet etmeye başladık.Sonra sohbet evlilik konusuna geldi.Yani ben konuyu oraya çektim.Sonra hocaya evlenme teklifi ettim.Oda bana 'hıhı Egecim.Derste konuşuruz' dedi."
Bende dahil hepimiz gülmeye başladık.Bu çocuk cidden bu kadar saf mıydı?Kahkahalarının arasından Derin konuştu;"Bilgen hoca seni dinlememiş bile Ege.Bas baya takmamış seni." dedi.Ege'nin suratı düstü ve "Harbi mi ya?" dedi. Kumsal,Ege'nin bu haline kıyamayıp ona sarıldı."Oyyy,gerizekalı yavrum benim." dedi.Arkasından Derin,Bartu ve Poyraz'da sarıldı.Cidden,böyle derin ve güçlü dostluklar var mıydı?
Ben düşüncelerime dalmış giderken bir el beni koluman çektiği gibi Kumsal'ların arasına aldı.Kendimi birden onlara sarılırken buldum.Beni kimin çektiğine bakacak ken kulağımda bir ses duydum; "Artık sende bizim gruptansın." Bu ses...Bartu?
~~~
İlk ders Matematikti.Zaten bende böyle bir şans varken ne beklenebilirdi ki?
Matematik hocası;Murat Hoca,uzun boylu,hafif yapılı,kahverengi gözlü ve kahverengi saçlı genç bir öğretmendi.Yeni öğrenci olduğum icin kısaca kendimi tanıttım ve hemen derse geçtik.
Açıkçası matematikle aram pek düzelmemişti ve matematiği beceremiyordum.Fakat Murat hoca'nın anlatımıyla konuyu biraz biraz anlamış gibiydim.Hakkını vermek lazım,güzel anlatıyordu Murat Hoca.Sınıfın sessizliğine bakarsak,Murat hocaya baya saygı duyuyorlardı anlaşılan.
Dersin bitiminde bahçeye çıkıp yine tüm grup bir araya geldik.Poyraz ve Kumsal derin bir sohbete dalmış,Ege ise Derin'e espriler yapıp onu güldürüyordu.Bartu ise benim gibi sessizce oturup,etrafı izliyordu.
Bir süre daha sessizce oturmaya devam ettim ve sıkıldığıma dair ağzımdan bir 'Off' sesi çıktı.Bartu bana dönüp gülümseyerek "Sıkıldın galiba." dedi.Başımı onaylarcasına sallayıp "Evet,biraz." dedim."İstersen sana okulu gezdireyim,ha ne dersin?" diye bir teklif sundu önüme.Biraz düşündükten sonra fikri kabul ettim.Ayağa kalkıp okula doğru yürümeye başladık.Bartu,bir kolunu omzuma attı ve beni koridora yönlendirdi.
"Hobilerin neler? Ne yapmayı seversin?" diye sordu.Hiç düşünmeden direkt "Kitap." dedim. "Kitap okumayı,yazmayı.Kısaca kitaplarla ilgili herşeyi severim."dedim.Bartu gülerek burun kıvırdı."Aynı Derin gibisin yani.O da her dakika ansiklopedilerle falan ilgilenir." dedi.Hemen karşı çıktım. "Hayır,ben ansiklopedilerle pek ilgilenmem.Romanlar herzaman favorimdir." dedim."O zaman ilk durağımız kütüphane." diye karşılık verdi.Ona hafif bir tebessüm yollayıp,beni yönlendirmesine izin verdim.
~~~
"Bartu,burası harika!" dedim.Herçekten de harikaydı.Resmen,bodrum katında bir cennetti burası.Bu kadar kitabı hiç bir arada görmemiştim.Binlerce kitapçıya gitmiştim fakat o kitapçıların hiçbirisinde bu kadar kitap yoktu.
Hızlı adımlarla romanların olduğu tarafa yöneldim ve romanları incelemeye başladım.
Babam herzaman,belli bir yaştan sonra benim roman okumamı 'zaman kaybı' olarak nitelendirmişti.'Onun yerine bilgilendirici şeyler oku' demişti,sanki romanlar bizlere hiç bilgi vermiyormuş gibi.
Romanlar,insanlara empati duygusunu kazandıran en önemli,en temel şeydir.Roman okurken,kendini o karakterin yerine koyar,onunla ağlar,onunla gülersin.Onun yaşadıklarını sende yaşarsın.Roman okurken,dünyadan bağlantını kesersin ve karakter ile olaylara odaklanırsın.Her romanın sonunda bir ders edinirsin kendine.Hiç bir roman boşu boşuna okunmaz severek okuduğun sürece.Benim için roman budur işte.
"E ben gideyim o zaman." Bartu'nun sesiyle kendime geldim.
"Ne?"
"Sen romanlara dalıp beni unuttun,e ben gideyim bari."dedi gülerek.
"Saçmalama."dedim hafif bir tebessümle."Daha bana tüm okulu gezdirmedin."dedim.
"E sen kütüphanede o kadar kaldın ki,tenefüs bitti be sarışın.Diğer tenefüs de artık." dedi.Cidden,o kadar kalmış mıydım?
Somurtarak "Tamam" dedim.Bartu gülerek kolunu omzuma attı. "Somurtma,sarışın.Diğer tenefüs gezdiririm sana okulu."dedi."Kafamı onaylarcasına salladım ve sınıfa doğru ilerlemeye başladık.
~~~
Bir matematik dersinin daha sonunda beynim uyuşmuş bir vaziyette,tüm fonksiyonlarını kaybetmişti.
Okulu bana gezdirmesi için Bartu'nun olduğu tarafa gittim.Bartu beni görünce ,bana özür dilercesine baktı ve "Üzgünüm Sarışın,bu tenefüs sana okulu gezdiremeyeceğim.Bir sonrakine artık."dedi.Umursamamış gibi yapıp "Tamam." dedim ve sırama otururup önüme kağıt,kalem çıkartıp birşeyler karalamaya başladım.Sinirlenince,kırılınca veya uyuz olunca hep böyle yapardım ve şuan Bartu'ya cok uyuz olmuş ve kırılmıştım.
Arkadaşlarıyla gülerek sınıftan çıkan Bartu'yu görünce daha da uyuz olup,kalemi bastırdım.
Birkaç saniye sonra yanıma biri oturdu.Hemen başımı çevirdim,tanımadığım bir çocuktu.Ona tek kaşımı kaldırıp bakınca "Sinirlisin galiba" dedi. "Sanane?" dedim.Sinirliyken birini terslemek hoşuma gidiyordu."Merak ettim."dedi."Kimsin sen?" dedim elimdeki kalemi bırakıp ona dönerken "Görkem." dedi."Tamam,şimdi gidebilirsin." dedim ve karalamama geri döndüm."Peki sen kimsin?" dedi."Sanane?Gidecek misin artık?"dedim bıkkınca."İstersen sana okulu gezdirebilirim.Adını bilmediğim kız." Bıkkınca "Burçak"dedim.Dudağı kıvrıldı ve "Memnun oldum Burçak." dedi.Bende zoraki bir tebessümle "Bende memnun oldum Görkem." dedim.
Ardından sınıfa hocanın gelmesiyle derse başladık.
-Bölüm Sonu-