Matmazel Noir • yarı texting

By isilsugultekinn

1.4M 153K 56K

Dedin ki; Işıkları kapa. Kim olduğunu bilmeyeyim. Ben siyah saçlarının arasında esen o hafif meltemim. * Aşkı... More

nox 1
nox 2
nox 3
nox 4
nox 5
nox/lux 6
nox 7
nox 8
nox 9
nox 10
nox 11
nox 12
lux 13
nox 14
nox 15
lux 16
nox 17
nox 18
lux ferre 19
lux 20
nox 21
lux 22
nox 23
lux 24
Nox 25
nox 26
lux 27
nox 28
lux 29
Lux 30
nox 31
lux 32
nox 33
lux 34
lux 35
lux 36
lux 37
Nox 38
Lux 39
Nox 40
Lux 41: "Sen o noktaya dokundun."
Lux 42: "Fırtına tohumu"
Nox 43
lux 44
Lux 45
lux 46
Lux 47
Lux 48/1
NOX* 49
Lux 50
Lux 51*
Lux 52
Lux 53
Lux 54
Lux 55
Lux 56
Lux 57
Nox 58
Nox 59
Lux 60 "Kalp daima,"
Lux 61
Lux 62
Lux 63
FİNAL

NOX

80.8K 4.9K 5K
By isilsugultekinn




Başlangıç  tarihini buraya alalım.







İzin ver ruhundaki o karanlığa bürüneyim,

İzin ver parmaklarının arasında tuttuğun o eser olayım,

Yalnız ruhun için savaşırım.

Bir kasırga yaratırım.





Yüzüme yediğim basketbol topuyla geriye sendeledim.

Elimde olmadan yine o tarafa bakıyordum.

Koyu renk saçları rüzgarda dalgalanıyor elindeki defter ve kitabı sıkı sıkıya tutuyordu. Yine bahçeye gidiyordu, biliyordum çünkü onu izlemekten kendimi alamıyordum.

"Ohoo Balkan. Oynamayı mı bilmiyorsun?" dedi Orkun sırtıma bir tane geçirerek.

"Elini götüne sokarım." Diye homurdandım onu iterek.

"Nereye bakıyorsun? Kız mı o?" Efe kahkaha atıp geriye yatırdığı sarı saçlarını düzeltti.

Kızı gözden kaybetmiştim, yine. Eğilip bağcığı çözülmüş spor ayakkabımın düğümünü sıkılaştırdım. Çözülmemişti ancak Efe'nin saçma sapan sorularından kaçmak için bu yöntemi bulmuştum.

"Kime aşıksın bakayım." dedi Uğur yanıma gelip az önce baktığım yere bakarak.

O çoktan gözden kaybolmuştu.

"Bir şeye baktığım yok." Elinden topu kapıp potaya salladım. Üçlüğüm mükemmel biçimde ağlarla buluşurken elimi uzamış olan açık kumral saçlarımın arasına geçirdim.

Şortumun cebinden çıkardığım telefona baktım, hala cevap vermemişti.

R: Merhaba (04.00)

R: İyi geceler mi demeliyim?

(Okundu 04.25)

Görmüştü, cevap vermemişti. Öğrenci işlerinden binbir türlü hile ile onun telefonunu almıştım.

Nehir Dicle Sezer.

Okula geleli iki ay olmuştu, sezdirmeden araya karışmıştı. Kızların ona ne dediği kulağıma çalınmıştı.

'Soğuk, ruh, hayalet gibi.'

Ufak tefekti, simsiyah dalgalı saçları beline geliyordu, iri kopkoyu gözleri ve Ayı kıskandıracak beyazlıkta teni vardı.

Üzerinde siyah kazağı ile okulun bahçesine gider bir ağacın altına otururdu. Kulağında kulaklıklar, deftere bir şeyler karalardı.

Ona yaklaşmıştım, beni görmemişti bile. Sırtını yasladığı ağacın arkasında duruyordum. Kafamı uzatıp ne yaptığına bakmıştım.

Yazıyordu.

El yazısını okuyamıyordum, o kadar hızlı yazıyordu ki. Harflerin ucu uzundu, eski dönemlerdeki mektuplar gibi.

Dinlediği şarkıyı hafızama kaydetmiştim.

Kafama yediğim ikinci basketbol topuyla sinirle gözlerimi kapadım.

Topu onlara yedirecektim. Mert'e dönüp kızların hasta olduğu mavi gözlerine öfkeyle baktım.

Yüzme takımıydık, basketbol oynardık, ders dışında her aktivitede başarılıydık. Derslere girmeyelim de her haltı yapalım grubuyduk.

Babam notlarımı görünce çözülmemiş test kitaplarını kafama fırlatmıştı.

Dersler umurumda değildi, ta ki ceza alacağımı fark edene kadar.

Lanet olası kangren aileler.

"Dövüşeceksek ben hazırım." Dedi Mert kollarını kaldırırken. Üzerine atlayıp kafasını yere sürtmek istiyordum.

Nehir'in bana cevap vermemesi canımı sıkıyordu, belki kendimi tanıtabilirdim.

Sezgin yanıma yaklaşıp omzunu omzuma hafifçe değdirdi.

"Bir sorun mu var Balkan?" Herkes bana soyadımla hitap ediyordu, buna alışmıştım. Sezgin grubun en insani olanıydı. Diğerleri ehlileşmemiş hayvanlardı ama yine de onları seviyordum.

"Bir şey yok." Ayaklarımın dibindeki basketbol topunu kavrayıp Uğur'a fırlattım, hızlı davranıp topu kapmıştı.

"Oynama havamda değilim, başka zamana." Banklara attığım bordo hırkamı alıp formamın üzerine geçirdim. Sınıfa yönelirken kafamda binbir düşünce uçuşuyordu.

Sınıfa girdiğimde coğrafya dersinin yarısı bitmişti bile. Hilmi Hoca gözlüklerinin üzerinden bana baktı.

"Rüzgar Bey teşrif etmiş demek." Coğrafya hocasına ukalaca gülümsedim.

"Merak etmeyin hocam, dersin coğrafya olduğunu görünce koşup geldim." Coğrafyadan da Hilmi Bey'den de nefret ederdim. O da bana pek bayılmazdı.

"Çık dışarı." Dedi bıyıkları sinirle titrerken. Gözlerim ona takılmıştı. En arkada cam kenarında oturuyordu. Ona gülümsediğimde bakışlarını kaçırıp dışarı çevirdi.

"Eğitim hakkımı elimden almanız hiç hoş olmaz bence." Hilmi Bey koca elini masanın üzerinde duran coğrafya kitabına geçirdi.

"Kes zevzekliği otur yerine." Sıraların arasından geçerken Melis bana gülümsedi. Geçen sene sevgili olmuştuk, yalnızca üç ay sürmüştü. Çok güzel bir kızdı ancak kafasının içi bana hitap etmiyordu. Okulun gözde çiftiydik, dedikodular kulağıma geliyordu.

İlişkide aldatmasam da iffetli taraf olduğum söylenemezdi. Ondan ayrıldığımda okul çalkalanmıştı. Herkes onu aldattığımı düşünüyordu ancak benim Rüzgarlığım tutmuştu, esip geçmiştim.

Duvar kenarındaki boş dörtlüden ön kısma geçtim. Çocuklar dersi ekmişlerdi, ben ise onu görmek için derse girmiştim.

Bacaklarımı sıranın altından uzatıp öndeki oturağı dürttüm. Elif sinirle dönüp bana baktı. Kemik gözlüklerinin ardında görünen kahve gözlerinde sayamayacağım kadar çok küfür geçmişti.

"Rüzgar kes şunu." Ona gevşekçe gülümsedim.

"Bacağım sığmıyor."

"O zaman kıvır bir tarafına sok." Önüne döndüğünde omuz silktim. Oturağını tekrar dürterken sırıtıyordum. Uzanıp kafama vurmaya çalıştı. Kafamı geriye atıp vuruşundan kurtuldum. Hilmi Bey bize baktığında Elif hemen önüne dönüp kafasını kitaba eğdi.

Kafamı çevirip onun olduğu tarafa baktım.

Önüne bakıyor kitabının kenarına bir şeyler çiziyordu.

Coğrafya kitabının bir kısmını yırtıp üzerine 'Naber?' yazdım. Buruşturup onun sırasına fırlattığımda yerinden sıçradı.

İnce gümüş yüzükler olan parmağı notu kavradı. Açıp okudu, soğuk bakan iri gözleri gözlerimle buluştu.

Ardından notu buruşturup sırasının altına attı. Elimi kalbime götürüp göğsümden vurulmuş gibi yaptım.

Bana gözlerini devirip kafasını eğdi. Siyah dalgalı saçları kitabın üzerine düştü.

Ben herkese sataşırdım.

Nehir de istisna olmayacaktı.


B: Cevap vermeyecek misin?

B: Matmazel Noir? (23.04)

N: Kimsin?

B: Saçlarını asla ateşe vermeyecek biri.





Herkese merhaba güzellerim, texting kitabı ile geldim.

Öncelikle bu hikaye gerçek bir hikayeden uyarlanmıştır. Onu belirteyim.

Erkeğin gözünden anlatılacaktır bir iki istisna bölüm olabilir. Bölümleri oylamanıza göre seri koymayı düşünüyorum. Her an bildirim alabilirsiniz yani.

Tanıtım texting olmasa da kitabın büyük çoğunluğu texting gidecek. Belli başlı kısımlarda yazacağım.

Oy ve yorumlarınız çok hoşuma gider.

Gece üzerinize örtülsün.

Continue Reading

You'll Also Like

499K 14.3K 52
alev:OĞUZ BEN ASIK OLDUM!!! oğuz:YİNE KİME AMK????!! alev:acar'a oğuz: siktir!
378 197 7
Siz hiç aşkınızla adaletiniz arasnda kaldınız mı ? Yıllardır Kendi yarattığınız adalet mi yoksa, yoksa aşık olduğunuz birimi bana bunu eskiden sors...
118K 6K 21
İnsanların çoğunluğunu gıcık eden şey ebeveynlerin çocuklarının hayatlarına burunlarını soklarıydı. Avbanu'da bu durumdan gıcık alan insanlardan biri...
179 54 25
Okuma yazmayı öğrendiği günden beri şiir yazan bir gencin 14 yaşından itibaren yazdıkları..