B1-Plagg,Marinette ile tanışıyor

Start from the beginning
                                    

"Tikki yani demek istiyorsun ki bu..."

"Tek ve tek Uğur Böceği!" Tikki tamamladı.

Plagg inanamadı. Demek istediği, benzerlikler tuhaftı. Saçları, gözleri, insanlara yardımseverliği ya da bu duruma muhtaç kwamiler. Adrien'ın sınıf arkadaşlarına daha fazla ilgi gösteriyor olsaydı, bağlantıyı oldukça hızlı kurardı. Mucize sahibinin ne kadar yoğun olduğuna inanamıyordu.

"Plagg sen iyi misin? Biraz daha peynire ihtiyacın var mı? Tikki çoktan akşam yemeğini yedi." Marinette dedi ona.

"Hayır teşekkür ederim prenses, ben tokum." dedi kıza.

"Bu güzel." dedi Marinette. Kız farkında olmadan onun kafasını okşamaya başlamıştı. Plagg'ı en çok şaşırtan şey, bundan zevk almasıydı ve mırlamaya başladı. Marinette kıkırdadı. Plagg sahibinin neden bu kıza âşık olduğu görebiliyordu. O harikaydı. Tikki onu mucize sahibi olarak aldığı için kesinlikle şanslıydı.

"Plagg seni Kara Kedi'ye nasıl ulaştıracağım? O sensiz dönüşemez."diye sordu kız.

"Endişelenme Prenses sadece yarın okula yanında beni de götür.Orası beni kaybettiği yer." dedi Plagg.

"Bu iyi." dedi kız. Kızın gözlerindeki Adrien'a güvenli şekilde döneceğini bilmesinden dolayı rahatlamasını gördü.

"Bu arada Marinette?" dedi Plagg.

"Evet?" diye yanıtladı kız.

"Endişelenme Kara Kedi'ye kimliğin hakkında hiçbir şey söylemeyeceğim. Kedi'nin sözü!" dedi ve bir elini kalbine doğru öbür elini havaya doğru tuttu.

"Teşekkür ederim Plagg, Şimdi benim yatma zamanım.Tikki genellikle benimle uyur ama sen kendi yatağın olsun ister misin?" Marinette sordu ona.

"Şu anlık iyi.Teklifin için teşekkür ederim." dedi Plagg.

Marinette banyoya gitti ve üstünü değiştirdi sonra da yatağına gitti. Birkaç dakika sonra uykuya dalmış gibi duruyordu.

"Öyleyse söyle bana Marinette'in sırt çantasına gelmeyi nasıl başardın?" dedi Tikki.

"Acıkmıştım ve peynir kokusu almıştım. Kokuyu mucize sahibinin sırt çantasına kadar takip ettim. Oradayken uyuya kalmışım ve burada uyandım." dedi Plagg ona.

Tikki iç çekti. "Mucize sahibin muhtemelen çok endişelenmiştir, bu yaptığın inanılmaz derecede sorumsuzluk Plagg!" onu azarladı.

"Belki... ama hiç pişmanlığım yok. Marinette'nin gerçekten altın bir kalbi var.Arkadaşımın ona neden âşık olduğunu görebiliyorum.Tanıştığın en kibar insan olabilir." Plagg yorumladı lakayıt şekilde.

"Evet gerçekten özel biri.Hadi Plagg biraz dinlensek iyi olur." dedi Tikki. Marinette'den söz ederken gözleri gururla parlıyordu.

"Evet.İyi geceler Tikki." dedi Plagg.

"İyi geceler Plagg." dedi Tikki ve ikisi de uykuya daldılar.

Plagg sabah uyandığında Marinette ve Tikki çoktan uyanmışlardı. Tikki kurabiyesini yiyordu. Marinette onun uyandığını fark etti ve gülümsedi.

"Günaydın Plagg! Sana kahvaltı için bir şeyler getirdim." utangaç bir şekilde cıvıldadı ve ona peynirli kruvasan uzattı. "Camembert'ımız kalmamış seni dün gece onla beslediğimden dolayı ama kruvasanı peynir sosuyla doldurdum.Umarım iyidir?" sordu kız. Gözleri bundan hoşlanmayacağı endişesiyle doldu.

"Bu mükemmel prenses." dedi ve yemeğe başladı.

"Okula gitmem lazım, peki ikiniz de çantama sığabilir misiniz?" diye sordu kız.

"Tabii ki Marinette, endişelenme.Hadi Plagg." dedi Tikki çantaya onunla birlikle girmesini işaret ederek. Marinette'nin çantası şaşırtıcı derecede rahat ve yumuşaktı. Tikki'nin rahat etmesi için ayarlamış gibiydi.

"Kesinlikle lüks bir hayat yaşıyorsun değil mi?" Plagg alay etti.

"Ona zorunda olmadığını söylemiştim ama o benim rahat etmemi istedi." dedi Tikki.

Okula varmaları bir dakikadan fazla sürmemiş gibi geldi. Marinette bir kızla konuşuyor gibi duruyordu. Ladyblog'un sahibi olan kız Alya olduğunu tahmin etti. Bu ironikti, değil mi? Sınıfta Uğur Böceği yanında oturuyordu ve o tamamen habersizdi. Ders başladığında Plagg gizlice Adrien'ın çantasına girdi. Öğle yemeği molası geldiğinde Adrien yalnızken tekrar dışarı çıktı.

"Hey arkadaşım." dedi.

"Plagg sen nerelerdeydin? Senin için çok endişelendim." dedi Adrien.

"Peynir kokusunu takip ederken kayboldum.Çok uzaklara gitmiştim ve geri dönmek için hangi yoldan gideceğimi bilmiyordum.Şansa bak ki senin leydin beni buldu ve evine götürdü.Sana bunu söylemem lazım arkadaşım, o bir melek! Ona neden âşık olduğunu görebiliyorum." Plagg, Adrien'ın Uğur Böceği'nin ona ne kadar yakın olduğunu anlamaması için biraz yalan söyleyerek dedi.

Adrien az önce duyduğunu sorguluyor gibiydi.

"Fazla umutlanma arkadaşım.Sana kim olduğunu söylemeyeceğim.İpucu bile vermeyeceğim."

"Tabii ki." dedi Adrien. "Ama söyle bana, seni nasıl kazandı? Bu kadar övgü ile konuştuğunu hiç duymadım."

"Beni peynir cennetine yolladı." Plagg'ın basitçe cevabıydı.

"Neden buna şaşırmadım?" sordu Adrien "Ama lütfen Plagg, eğer peynir avına çıkman gerekiyorsan geri dönüş yolunu bildiğinden emin olmalısın! Herhangi biri seni bulabilir ve bir daha asla seni göremeyebilirim."

"Tamamdır söz veriyorum" dedi Plagg.

İlk başta bunu hiç yapmadığı için sözünü tutacaktı. Bu durumun tamamını eğlenceli buldu. Ne Uğur Böceği ne de Kara Kedi aynı okula gittiklerine dair hiçbir fikre sahip değillerdi. Sivil olarak birbirlerini arkadaş olmalarını kenara koyalım. Plagg kendince güldü. Uğur Böceği'nin kimliğini bulmasının nedeninin biraz peynir ve kedi uykusu olduğuna inanamıyordu. Zil çaldı ve Adrien'ın çantasına saklandı. Kendini şimdiden Marinette'nin çantasında olmayı dilerken buldu. Plagg olabildiğince rahatlamayı denedi ve uykuya dalmasına izin verdi.

------
Veee ilk bölüm böyleydi. Açıkçası çevirirken bile kitaba daha da âşık oldum. Umarım aranızda beğenen vardır.

Plagg Meets Marinette (Plagg, Marinette ile tanışıyor)-TÜRKÇE ÇEVİRİWhere stories live. Discover now