54. BÖLÜM

336 22 4
                                    

Bölümleri pusuda beklediğin ve her seferinde ilk beğeniyi atmayı başardığın için bu bölüm sana gelsin Cansu :)

Keyifli okumalar...

-----------

Büyük masanın etrafındaki kalabalığın yanında yerimizi aldık. Selim benim için bir sandalye çekti. Oturmak istemediğimi söyledim ve masadan birkaç adım geride herkesin yerleşmesini seyrettim. Murat ve Selim yan yana oturdu. Masanın üzerindeki dosya ve kağıtlara bakmak için küçük bir tur attım. Ağır adımlarıma herkes kaçamak bakışlar atıyordu. Dosyalardan biri Kuzey'in bana ilk gün gösterdiği Demir Kara'ya ait dosyaydı. Başka büyük bir kağıtta kroki tarzı bir çizim vardı. Küçük not kağıtlarında depoların adresleri yazılıydı.

Masanın üzerideki kalabalıktan anladıklarım bunlardı. Selim ve Murat'ın beni görebileceği şekilde onlara yakın bir konumda durdum.

"Baturay, istediklerim hazır mı?" diyerek konuşmaya başladı Murat.

Birkaç evrak uzattı. Murat onları incelerken Baturay konuşmaya başladı. "Aile evleri, Aray'ın şahsi evi ve Demir Kara'nın ofis olarak kullandığı ev haricinde ki tüm mülkü orada."

"Oradaki adreslerin hepsine baktık." diyerek masadaki bir başkası konuşmaya başladı. "Aktif olarak kullandıkları sadece bu üç ev var. Fakat ofis fazla iyi korunuyor, oraya yaklaşamadık bile."

Murat, Baturay'a baktı. "Cihazlar?"

"Erişim sağlayamıyorum."

Bu kez Selim girdi konuşmaya. "Aray'ın evini gördük, oradan başka bir şey çıkmaz."

"O halde Demir Kara'nın ofisinin araştırılması konusunda hemfikir miyiz?"

Murat'ın sorusuna herkes onaylar şekilde kafa salladı. Sadece Selim tepki vermemişti. "Takoz?" diyerek ondanda onay almayı bekledi Murat. Kafasını çevirip bir süre baktı sessizce. Sonra kısa bir an bana baktı. Başını onaylar anlamda sallarken kaçırmıştı gözlerini benden.

"Şimdi planı anlatıyorum öyleyse." deyip oturduğu yerde dikleşti Murat. "Yarın gece iş adamları için bir davet yemeği var. Demir Kara'da birçok korumasıyla beraber orada olacak. Bu, araştırmamız içi güzel bir fırsat."

"İçeri nasıl gireceğiz peki?" Benimde merak ettiğim bir soru yükseldi masadan.

"Kundaklamayla" diyerek oldukça kafa karıştıran çözümünü attı Murat ortaya. Herkes birbirine bakarken benim gözlerim Selim'e kaydı. Masaya sabitlediği gözlerini hareket ettirmiyordu. "Şöyle ki..." diyerek dikkatleri yeniden üzerine çekti Murat. "Evin arka tarafında araç patlatacağız. Gürültü bütün korumaların dikkatini çekecektir. Demir Kara meşgul olduğu için durum Aray'a bildirilecek. Apar topar eve geldiğinde giriş biletimizi de yanında götürmüş olacak." Son cümlesinden sonra Muratla birlikte masadaki bakışlar bana döndü. O ana kadar kollarımı birbirine kavuşturmuş merakla planı dinlerken bir anda tüm gözlerin bana çevrilmiş olması tedirginlik hissi vermişti. Cevabından korktuğum o soruyu yönelttim. "Demir Kara'nın evine mi giriyorum?"

Gergin adımlarım Murat'ın odasına yöneldi. Hemen arkamda duyduğum diğer adım sesleri yavaştı. Odaya girip koca bir bardak su doldurup içtim. Bu esnada girdi Murat ve Selim içeri. Boş bardağı tezgaha bırakıp Murat'a döndüm. Benden önce konuşmaya başladı. "Çok tehlikeli biliyorum ama elimizdeki en sağlam koz orası. Her gün Aray'ın yanında olup pot kırma riskini arttırmak yerine bu olayı bir gecede çözebiliriz. Eğer adreslerin yerini bulursan bu Arayla geçireceğin son gece olur." Konuşma tarzı beni ikna etmeye yönelikti. Söyleyecek bir şeyim yoktu çünkü elimizde bundan daha iyi organize olabileceğimiz bir fırsat bulunmuyordu. Yine de böyle olması canımı sıkıyordu.

KOMŞUNUN OĞLUHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin