2.4

8.6K 569 200
                                    

Multide Ecmel var arkdşlr

"Buna gerek yok aslında, ben giderim."

"Ecmel... seninle geleceğim."

"Ama Mine? Yalnız kalacak." diyerek Mine'ye baktığımda o sırıtarak bize bakıyordu.

"Gidin siz gidin, benim ev karşıda zaten. Siz beraber o uzun yolu gidin... kaynaşın biraz." dediğinde bir yerden sonra dediklerini dinlemeyi bırakmış ve başka bir şey demeyip Demir'in odasından çantamı almak için mutfaktan çıkmıştım.

"Hava soğudu biraz, hırkan var mı?" diyen Demir'in sesini duyduğumda başımı iki yana sallamıştım. Buraya gelme gibi bir planım yoktu, okul çıkışlarında da hava gayet sıcak oluyordu bu yüzden üzerime alabileceğim bir şey yoktu.

"Şunu giy, üşümezsin en azından." diyerek dolabından bir kapüşonlu kazak çıkarmış ve yatağının üzerine bırakıp okuldan geldiğinde çıkardığı ceketi üstüne geçirmişti.

"Evet, neyi bekliyorsun tam olarak Ecmel?" dediğinde göz devirip yatağın üzerinde duran kapüşonlu kazağı üstüme geçirmiş ve çantamı alıp çıkmıştım.

Kazağı giydikten sonra burnuma dolan parfüm kokusuyla bir anlığına duraklamıştım, bunu gün içinde giymiş olmalı ya da üzerine parfüm sıkıp bana vermiş olmalıydı, aksi hâle bu kadar yoğun parfüm kokması imkansızdı.

"Çıkıyor muyuz yoksa sen kaşların çatık bir şey mi düşüneceksin?" dediğinde hemen ayakkabılarımı giymiştim ve beraber evden çıkmıştık.

İkimizde sessiz bir şekilde yan yana yürüyorduk, konuşacak bir şey elbet vardı ama sessizce yürümek bile güzeldi aslında.

"Söylesene parfümünü dolabına mı boşalttın?" diye sorduğum sessizliği bozarak. Soruma gülmüştü.

"Burnun güzel koku görsün biraz."

"Sen benim parfümüme kötü mü dedin az önce?"

"Öyle bir şey söylediğimi hatırlamıyorum ama senin cidden hafızan kötü galiba."

"Hayır, hafızam kötü gibi davranmak daha eğlenceli." dediğimde gülüp üzerimdeki kazağın kapüşonunu kafama geçirmişti.

Kapüşon gözümün önünü kapatırken tekrar önümü görmek için kapüşonu kaldırmayı deniyordum ama Demir kapüşonu tutup bunu engelliyordu.

"Düşersem yol boyunca taşırsın beni." diye mırıldandığımda bir şey dememiş ve kapüşonu tutmaya devam etmişti.

"Amacın parfüm kokusundan beni bayıltmak falan mı?" dedim önümü görmeye çalışarak yürümeye devam ederken. Her an ayağım bir şeye takılabilir diye korka korka yürüyordum.

"Şapkanın parfüm kokabileceğini öğrendiğim iyi oldu." dedikten sonra kapüşonu tutmayı bırakmıştı. Hemen kapüşonu kafamdan indirirken bakışlarımı Demir'e çevirdiğimd saçlarıma bakıp gülmüştü.

"Saçımı dağıttığın için intikam olarak senin de saçını dağıtmak isterdim ama kesin sende hoş duracağı için buna kalkışmıyorum." diye mırıldandığımda saçının zaten dağınık olduğunu fark etmiştim.

"Tamam, zaten dağınıkmış." dediğimde gülmüştü.

"2 gün sonra basketbol maçım var, gelir misin?" dediğinde az önce yola çevirdiğim bakışlarımı tekrar ona çevirmiştim.

"Basketbol mu oynuyorsun?"

"Sence oynamasam maçım olur mu?"

"Kusura bakma ya, senin hakkında hiçbir şey bilmediğim gibi bunu da bilmiyordum. Senin aksine benim Mine gibi bana her şeyi anlatan bir arkadaşım yok."

"Benim de senin hakkında bilmediğim şeyler var Ecmel, senin hakkında her şeyi bildiğimi düşünmen saçma."

"Mine'ye sor o zaman, söyler zaten."

"Ben onları senden öğrenmek istiyorum."

~~~~~~

Kendi yazdığıma karakterlere düşmeyi bırakmam lazım ama bağımlılık oldu bırakamıyorum ĞQJSĞWNXĞWNDĞMEĞFF

Neys bir sonraki bölümü perş atacağım

Görşrz bb

Islık | TextingWhere stories live. Discover now