0.4

1.1K 119 67
                                    

Aşağıdan gelen seslerle gözlerimi araladım. Yatakta doğrulup saate baktım. Saat 4'de aşağı katta kim olabilir ki ? Herkes evine gitmişti. Saçlarımı dağınık bir topuz yaparak yataktan kalktım. Yukarıya kıvrılmış olan şortumu düzeltip odamdan çıktım.

Yavaşça merdivenlerden aşağıya inmeye başladım. Aşağıdaki kişi her kimse yere birşey düşürmüştü.
"Siktir"
Dedi sessizce, sesine bakılırsa erkekti. Yan taraftan elime vazoyu aldığımda kalbim delicesine atmaya başladı. Korksamda yavaşça aşağıya inmeye başladım.

Kalp atış sesimi çok net duyabiliyordum. Parmak ucunda yürürken ağlamamak için kendimi zor tutuyordum. Biri arkadan bileğimi tutunca hızla o tarafa dönüp çığlık attım. Karşımdaki kişi ağzımı tuttu elimdeki vazo da yere düştü.
"Sen kimsin ve evimde ne arıyorsun ?"
Şaşkınca karşımda eliyle ağzımı tutan adama baktım. Bu Bay Park olmalıydı.

Bu kadar genç olmasını beklemiyordum. Ağzımın üstündeki elini elimle tutup yavaşça aşağıya indirdim.
"B-ben Min ji'nin bakıcısıyım"
Dedim, şaşkınca geri çekildi.
"Benim niye haberim yok ?"
Dedi
"Jiwoo'nun söylemiş olması gerekiyordu."
Dedim
"Konuşalım diye ısrar ettiği konu bu olmalıydı. Anladım"
Dedi

"Baba!"
Bay Park'la aynı anda sesin geldiği yöne döndük. Min ji gülerek Bay Park'a koşuyordu. Min ji'nin önünde büyük bir cam parçası olduğunu görünce Min ji onun üstüne basmadan önce yerden alıp arkama sakladım. Yerden almamın hızıyla elimi kesmişti ama elimden bırakmadım. Elimdeki acıyla gözlerimi kapattım.

Bay Park'la Min ji sarıldığında zorla da olsa güldüm.
"Kızım bu saate ayakta ne işin var ?"
Dedi Bay Park
"Sese uyandım baba"
Dedi
"Tamam şimdi gidip yat"
Dedi
"Ama ba-"
"Min ji saat 4, kızmadan önce git ve yat"
Dedi Bay Park

"Peki baba iyi geceler, sanada Chaeyoung unni"
Dedi, gülümseyerek merdivenlerden çıkmasını bekledim. Min ji'nin odasına girme sesini duyduğumda gülümsemeyi kestim. Bay Park ceketini çıkarıp koluna astı merdivenlerden çıkmadan önce bana döndü.
"Üst katta ki banyoda ilk yardım kutusu var"
Dedi, saygıyla eğildim.

Gittiğinde elimi açtım içi kesilmişti. Canımın acısıyla olduğum yerde zıplamaya başladım.
"Acıdı! Acıdı!"
Dedim sessizce, hızlıca banyoya çıktım inleyerek elime su tuttum. Pamuğa tentürdiyot döktükten sonra elimdeki kesik yerlere sürdüm. Pamuğu elime bastırdıkça canım daha da çok yanıyordu ama ses çıkaramıyordum.

Elindeki kesikleri zar zor terler içinde temizledikten sonra elimi gazlı bezle sardım. Kullandığım eşyaları çöpe atarak aşağıya indim. Camları dikkatlice toplayıp çöpe attım. İşim bitince saate baktığımda çoktan 5 olduğunu gördüm. Koşar adımlarla odama çıkıp yatağa yattım...

Yüzüme vuran güneşle kaşlarımı çatarak gözlerimi açtım. İstemeyerekte olsa yataktan çıkıp dolabımı açtım ve giyinecek rahat birşeyler seçtim.

 İstemeyerekte olsa yataktan çıkıp dolabımı açtım ve giyinecek rahat birşeyler seçtim

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Düğmelerimi ilikledikten sonra Min ji'nin odasına geçtim. Yatağı boştu birinin arkamdan beni gıdıklamasıyla yatağa düştüm.
"Hey Min ji!"
Dedim gülerken, Min ji hâlâ beni gıdıklarken ben onu alta alıp gıdıklamaya başladım.

Biz gülerken gelen öksürük sesiyle ikimizde birbirimizden ayrıldık. Yataktan kalkıp Bay Park'a baktım.
"Biz yatağı topluyorduk"
Dedim üstümü düzelterek
"Min ji'yi giydir ve aşağıya inin, bu evde tam saat 9'da herkes kahvaltı masasında olur. Ne bir dakika geç ne de bir dakika erken"
Dedi ve konuşmama dahi izin vermeden gitti.

Gereçten bahsedildiği kadar ciddi ve korkutucu bir adammış. Oysa ki çocuğu çok neşeli.
"Biliyorum babam serttir"
Dedi Min ji
"Yoo"
Dedim
"Unni doğruyu söyle"
Dedi
"Birazcık"
Dememle ikimiz de güldük.

Min ji'ye dolaptan kıyafet çıkartıp giyindirdim ve saçını ördüm.
"Hadi bakalım elimi tut"
Dedim elimi uzatırken, elimi tuttu birlikte aşağıya inmeye başladık. Masa hazırlanmıştı.
"Min ji sen şimdi burda ye birazdan ben gelince oyun oynarız"
Dedim Min ji'yi masaya oturturdum.

Tam giderken Min ji elimi tuttu ama tuttuğu elim sargılı elimdi.
"Unni eline ne oldu ?"
Dedi Min ji, elimi ondan çekerek arkama saklayıp boğazımı temizledim.
"Önemli birşey yok, yemeğini ye sen bebeğim"
Dedim, Mutfak tarafına döndüğümde Jimin'in elime baktığını gördüm.

"Size afiyet olsun"
Dedim
"Sanada"
Dedi Min ji, ona gülümseyerek mutfağa girdim.
"Hadi Chaeyoung geç kaldın"
Dedi Ya eun ajumma, hızlı adımlarla Jiwoo'nun yanına oturdum.
"Üzgünüm Min ji bırakmadı"
Dedim
"Hadi yiyelim artık öldüm açlıktan!"
Dedi J.seph

•Beautiful Caregiver•Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin