Yeniden

61. Bölüm : "Nikah"

*Tayfun'un eşi, dizide vefat etmiş olarak işlenmiş ama ben bu detayı kaçırmışım, unutmuşum. Bu hikayede Tayfun, eşinden boşanmış ve kızının velayetini almaya çalışan bir baba. Kurguyu oturttuğum için böyle yazmaya devam edeceğim, belirteyim. 

----------------------------

(Zeynep'in Dilinden)

Annem, elindeki kaşığı Kerem'e uzatmış halde pekmezi yedirmeye çalışırken kıkırdadım. Kerem yalvaran bakışlarını bana dikti. Gülmek dışında bir şey yapamadım.

Bu sabah Kerem hasta uyandı. Birkaç gün önce spor yaptıktan sonra balkonda takılmıştı. Büyük ihtimalle terli terli rüzgar yediğini için hastalandı. Evin yakınlarındaki sağlık ocağına gittik. Doktor ona bir boğaz spreyi yazdı. Bol bol dinlenmesini ve iyi beslenmesini söyledi. Kerem çok kötü değildi ama biraz halsiz hissediyordu.

Evde kalsaydık her şey daha kolay olurdu belki ama anneme gelmek zorunda kaldık.

Çünkü bir gün sonra nikah olacak.

Aslında Kerem gelmek istemedi, evde kalabileceğini söyledi ama benim anneme yardım etmeye gelmem gerekiyordu. Kerem'i yalnız bırakmak istemedim. Annemi arayıp gelemeyeceğimi söyledim ama o da buraya gelirsek Kerem'i hemen iyileştireceğini söyledi. Kerem, karşı çıkamadığı için kabul etmek zorunda kaldı ve buradayız işte.

Bugün Ela da burada. Tayfun ağabey alışveriş kısmıyla ilgilenmeye gitti.

Kerem, salondaki koltuğa uzandı, sırtını koltuğun kolçağına yasladı, üzerine bir battaniye serdik.

Annem ilk posta olarak pekmez tedavisine başladı bile.

D "Kerem, hadi ye, bak, şifa olacak"

Kerem istemsizce başını sallayıp kaşığı ağzına aldı, pekmezi yedi. Annem memnun bir şekilde yanından kalktı, mutfağa gitti. Kerem'in yanına oturdum gülerek. Bana mutsuz mutsuz baktı.

"Şifa olsun yiğidim"

"Zeynep geldiğimizden beri annen bana bir şey yediriyor, midem karmakarışık oldu. Ben eve gitsem olmaz mı?"

"Ahaha yani bence olur ama annem seni iyileştirmeden göndermez"

"Bana gösterilen ilgiden çok memnunum ama doktor bile ilaç vermedi. Bir şeyim yok, dinlenince geçecek. Annene bunu hatırlatsak mı?"

"Ahahah işlemez"

"Ooofff"

E "Kerem abi çok tatlısın"

"Ahahah bence deee"

K "Ela ya benim canım sıkılıyor, çizgi film izleyelim bari birlikte"

E "Ollluur"

"Eh iyi, siz takılın ben de anneme yardım edeyim"

Ela, kucağında Şirin'le birlikte Kerem'in ayakucuna oturdu, Kerem de kanalları gezdi. Birlikte televizyona bakmaya başladılar. Ben de annemin yanına döndüm. Gölyazı'dan gelen misafirler için yemek yapmaya uğraşıyoruz. Yarın akşam dedemle birlikte birkaç kişi daha gelecek nikah için. Ayrıca nikahtan sonra sahilde küçük bir eğlence düzenlemiş Tayfun ağabey, onun için de ufak tefek hazırlıkları yapmaya başladık.

Annem tencereden bir şey aldı, küçük tabağa koyup bana uzattı, bir de kaşık tutuşturdu elime. Tabaktakinin ilk görüşte ne olduğunu anlamadım.

"Bu ne anne?"

"Kemik iliği. Yedir Kerem'e"

"Ahahah Kerem bunu yemez. Hem de pekmezden sonra asla yaniii"