"Fırtına"

2.5K 285 412
                                    

Rin Aristia

Dersler bittikten sonra hızla çantamı toplarladım ve herkesten önce çıkan Bakugouya yetişmek için koşmaya başladım. Koşarak merdivenleri izledikten sonra çıkışa ulaştım. Nefes nefese kalmış bir şekilde okulun kapısından çıkıp Bakugouya seslenicekken Midoriyanın Bakugouya seslendiğini duydum.

"Kacchan!" Diyerek yanına koşan Midoriya Bakugou ona döndüğünde durdu. Midoriya panikleyerek bir şeyler anlatmaya çalışırken Bakugou "Bana yalan söyledin. Bunca zamandır yalan söylüyordun değil mi Deku!" Diyerek bağırmaya başladığında onlara gözükmemek için hızla sütunun arkasına saklandım.

Midoriya şaşkınca Bakugouya bakarken "Bu gün o yarı yarı salağı yenemiyeceğimi düşündüm. Benden daha iyi olduğunu düşündüm!" Dediğinde Midoriya "Kacchan sana yalan söylemedim. Aslında bu benim benliğim değil ödünç aldım diyebiliriz. Yani be-" diyemeden Bakugou Midoriyanın yakasını tutup "Beni teselli etmek için anca böyle mi yalan uyduruyorsun! Senin acımana ihtiyacım yok Deku. Bir dahali sefere kıçını tekmeliyeceğim." Diyerek uzaklaşmaya başladı.

Tam ortaya çıkacaktım ki bu seferde All Might belirdi. Onu gördüğümden dolayı bir saniyeliğine ona karşı olan öfkemi tutamadım ve yanlışlıkla avucumda oluşan elektrik akımlarını serbest bıraktım. Elektrik akımları hızla sütuna çarptığından küçük bir parça yere düştü. Sesi duyan Bakugou, Midoriya ve All Might benim olduğum tarafa baktığında daha yeni gelmişim gibi "Ah sütunun taşı neredeyse ayağıma düşücekti! Ve Bakugou! Beni yemeğe davet etmiştin ama beklemedin bile!" Diyerek yanlarına gittim.

"Midoriya geçmiş olsun. Kolun daha iyimi? Ve" diyerek bakışlarımı All Mighta çevirdim. "Ara~ Ara~ All Might öğretmenim." Diyerek ona bakmaya başladım.

All Might

Okulun 2. Giriş kapısından gelen sesle kafamı girişe çevirdim ve genç rinin yerde duran taşa baktığını fark ettim. Bize dönerek "Ah sütunun taşı neredeyse ayağıma düşücekti! Ve Bakugou! Beni yemeğe davet ettin ama beni beklemedin bile!" Diyerek bizim olduğumuz tarafa yöneldi. Garip bir şekilde genç Rin her adım attığında hiçbir şekilde ses çıkarmıyordu. Ayrıca onun geldiğini görüyordum ancak varlığını hissedemiyordum.

Yanımıza ulaştığında genç Midoriyaya kolunu sordu ve bana döndü. "Ara~Ara All Might öğretmenim." Diyerek bana bakmaya başladı. Hızla tehlikeli bir şeyler hissettiğimden etrafa bakındım ancak hiçbir şey bulamadın. Tekrar genç Rine döndüğümde bu tehlikeli havanın ondan geldiğini fark ettim. Yüzü hiçbir şey belli etmesede gözleri kendini açıpa vuruyordu. Genç rine daha sonra nolduğunu sormam gerekti.

"All Might öğretmenim daldınız?" Diyen Midoriya düşüncelerimden ayrılmamı sağladı. Genç Rin eğilip "Bizim katılmamız gereken bir yemek var! Haftaya görüşürüz!" Diyerek Bakugou ile ayrıldılar.

Rin Aristia

All Might ve Midoriyanın yanından ayrılıp Bakugou ile evinin yolunu tuttuk. Yolda yürürken Bakugounun morelinin bozuk olduğunu fark ettim. Her zamanki yüzünü takınsada bir şeyler düşündüğünü anlayabiliyordum. Dikkatini dağıtmak adına bir şeyler yapmaya karar verdim.

"Bakugou!" Diyerek seslendim ve yerimde durdum. Bir kaç adım attıktan sonra bana dönüp "Ne var?" Dedi. Tatlı bir yüz ifadesi yaparak yanımızda duran marketi gösterdim. "Annene elim boş gidemem değil mi?" Diyerek marketin girişine yürümeye başladım. Arkamdan gelip iç çekmesini duyduğumda istemsizce sırıttım.

Markete girdiğimizde bir sepeti alıp koluma taktım ve reyonlara bakınmaya başladım. Kararsız kalınca Bakugouya "Kacchan! Annen sakeyi seviyordu değil mi?" Dediğimde yüzünü bana çevirip "O yaşlı kadına içki alıcağını söyleme bana. Biliyorsun! En son içtiğinde ne kadar sapıttı!?" Dediğinde aklıma Bakugounun sarhoş annesi tarafından pembe giydirildiği geldi. Kendimi tutamayıp gülünce elini alnıma götürüp vurdu.

{BAKUGOU X READER X TODOROKİ} Sende Kahraman Olabilirsin!Where stories live. Discover now