Kuzen?

292 28 43
                                    

"Eun Jee, Hoseok hyungun fotoğrafına yorum yapmışsın. Doğru söyle aşık mı oldun?"

Taehyung'un söylediği şeyle anlamsız bakışlarım ona dönmüştü.

"Hoseok kim be?!"

Kaşları gittikçe çatılırken dediklerimi aklında tartıyor gibi görünüyordu. Cebinden telefonu çıkarıp bir şeyler yaptıktan sonra bana çevirdi.

"Bu senin hesabın değil mi?"

Bana Wherethepipeends isimli Instagram hesabımı gösterince kafamı evet anlamında salladım.

Gözlerini devirerek konuştu.

"Bu senin hesabın olduğuna göre Hoseok hyungun fotoğrafına yorum yapanda yengemdir."

Dedikleri karşısında sırıtmıştım fakat hala Hoseok kim bilmiyordum.

"Ciddiyim, Hoseok kim bilmiyorum."

Taehyung bir kaç saniye gözlerime bakmış sonra ciddi olduğumu anlamış olacak ki gözlerini büyütmüştü.

"İyi de sen yazmadıysan kim yazdı? Yoksa hesabını mı hacklediler?"

Bilmem manasında dudak büktüm. Aslında kimsenin hesabımı hacklediğini falan düşünmüyordum. Kim ne yapsın ki içinde fotoğraf bile olmayan, takipçisi bile bu avanak kuzeninden başka olmayan ve fake gibi görünen bu hesabı?

"Hackleyeceklerini düşünmüyorum. Hesabımı verdiğim biri de yok."

Taehyung şaşırmışa benziyordu. Biraz daha düşündükten sonra aklına birşey gelmişcesine gülümsedi.

"O zaman Jimin'i tanıyorsun?"

Bana sırıtan mal kuzenime karşı göz devirdim.

Gözlerim birgün yerinden çıkmasa iyidir. Şu salak yüzüne göz devire devire gözlerim ağrımaya başladı.

Yapmacık olduğu bir kilometre öteden bile belli olan gülümsememi takınıp cevap verdim.

"Hayır canım (!) Kuzenim tanımıyorum Jimin diye birini. Ama yakışıklıysa tanışırız sorun yok."

Deyip arsızca sırıtınca kaşlarını çattı.

"Yokoşokloyso tonoşoroz. Tanıştıracağımı da nereden çıkardın canım (!) Kuzenim."

Dedikleri karşısında dudaklarımı büzdüm.

"Aman sen ve senin aptal arkadaşların benden uzak durun zaten onlar kimse artık."

Göz devirip yatağımdan kalktı ve odadan çıktı.

Halam ve Eniştemin işi oldukları için Taehyung evde tek kalıyordu ve bazen bana göre gereksiz arkadaşlarını çağırıyordu. Bugün de nedenini bilmediğim bir şekilde hiç birini çağırmamış ve sadece iki sokak ötede ki evimize gelmişti.

Ne kadar evlerimiz yakın olsa da birbirimizi belki ayda bir görüyorduk ve okullarımız da ayrıydı. Doğrusunu söylemek gerekirse özlüyordum keratayı. Ama tabi ki de bunu yüzüne söyleyecek kadar aptal değildim. Şımarıyordu sonra...

Bir kaç dakika sonra elinde olan ve yüzünün her tarafına bulaşmış çikolatayla aşırı mutlu bir şekilde odama dalan Taehyung'la yerimden sıçradım.

"Olum pat diye ne dalıyorsun şu odaya. Ya üstümü değiştiriyor olsaydım. Benim kız olduğumu unuttun galiba."

Hala mutluluğundan ödün vermeyen Tae yine aynı mutlulukla bana cevabını verdi.

"Seni kız olarak gördüğümü kim söyledi?"

Dedikleri karşısında sinirle gözlerimi yumdum. Sürekli bana erkekmişim gibi davranması sinirimi bozuyordu.

𝗛𝘆𝘂𝗻𝗴?! || 𝙹𝙷𝚂Where stories live. Discover now