~Bölüm:10~

8.6K 634 175
                                    


🦋
••••

*Yanmasan, acının ne olduğunu bilemezsin...
•••••••••••••••••••••••••••••••••••••••••••••••

Lalin'den:
•••••••••••••

Sabahın bilmem kaçında kapıyı alacaklı gibi çalan, ah pardon kıran kim ki. Ama gerçekten çok erken ve ben uyanarak kapıyı açmak istemiyorum. Yastığımı kaldırarak kulaklarımı kapattım. Kimse kim çalar çalar, açan olmayınca gider herhalde diye içimden geçirerek gözlerimi de kapatmak isterken, kapı daha şiddetle çalmaya başladı. Hayır ama yaa. Ayrıca Gamze neredeydi ki şu kapıyı açmıyordu. Sinirle söylenerek yatağımdan kalktım ve kapıyı açmaya gittim. Gözüm komodinin üzerindeki saat'e takıldığında 7 buçuk olduğunu gördüm. Allahtan fazla erken değilmiş, zaten birazdan alarmım çalacaktı.

Gamze'ye saydıra saydıra kapının yanına gelmiştim bile. Kiliti çevirerek, desteği indirince kapı açılmış, eş zamanda gördüğüm manzarayla benim de gözlerim şaşkınlıktan açılmıştı.

"Afyer hala" ağzımdan şaşkın bir nida dökülünce karşımda kaşları zaten çatılı olan kadın, kaşlarını daha da çatmıştı. Evet, beni şaşırtan manzaranın sahibi elinde küçük valizi ve çantasıyla bana bakan Ayfer haladan başkası değildi.

"Birileri gelmeme sevinmedi galiba" duyduğum sitemkar sesle silkelenerek kendimi toparladım. Ah ama ayakta dikilerek kadına bön bön bakınca, içeri davet etsene(!).

"Uyku mahmuruyum kusuruma bakma halacığım. Buyur, geç içeri" gülümseyerek kapıdan sağa çekilerek Ayfer halaya içeri geçmesi için yol açtım. Ama o an yüzüme çarpan gerçekle kendime sövdüm. Uyku mahmuru askılı ve mini şort takım pijamayla kapıyı açmıştım yahu. Ya başka biri gelseydi. Düşünmek bile istemiyorum.

Ayfer hala salona geçince ben de onu takip ettim. Gamze neredeydi yahu. Bu kadar sese uyanmaması imkansız.

"Sen otur böyle, ben iki dakikada üzerime bir şeyler geçirip geliyorum" diyerek konuşmasına fırsat vermeden salondan ayrıldım. İlk işim Gamze'nin odasının kapısını açarak içeri bakınmak oldu. Ama yoktu ki. Erkenden işe mi gitti acaba? Ama öyle olunca bana mutlaka haber verirdi. Fazla oyalanmadan kendi odama geçtim. Zira Ayfer hala atağa geçmeden Gamze nerede öğrenmeliydim. Sabahlığımı üzerime geçirdikten sonra, telefonumu alarak Gamze'ye mesaj attım.

*Neredesin kuzu sen yaa*- sonuna sinirli emoji eklemeği de ihmal etmemiştim. İki dakika kadar sonra cevap yazmıştı.

*Evde ekmek bitmişti. Markete kadar geldim. Ne oldu ki* - hiçbir şey olmadı. Ne ola bilir ki. Halan geldi sadece.(!)

* Ayfer Hala gelmiş. Fazla oyalanmadan gelsen iyi olur* - diye yazdığımda. Anında şaşıran surat emojiyi atmıştı.

*Geliyorum hemen.* yazdığı cevabı okuduktan sonra banyoya geçip yüzümü yıkadım ve tekrar salona döndüm. Bu kez sevecen bakışlarla, gülümseyerek koltukta oturan Ayfer Sultan'nın yanına vardım ve kocaman sarılarak yanaklarına sulu birer öpücük kondurdum. O da bana sarılmıştı.

"Hoş geldin Ayfer Sultan" gülümseyerek dediklerime gözlerini kıstı. Ama bu bakışı biliyorum ben. Kesin sitem gelecek.

"Biraz geç kaldın ama neyse, uykudan yeni uyanmışlığına veriyorum" dedim ama değil mi? Ama kadın da haklı bir hoş geldin bile dememiştim.

Güz Çiçeği (Tamamlandı🦋)Where stories live. Discover now