4. Bölüm*4 o'clock*

528 55 11
                                    


  Bölüm Şarkısı: 4 O'Clock by V&RM BTS (şarkıyı işaretin olduğu yerde açın)

Yüzüme çarpan soğuk rüzgar sayesinde biraz da olsa kendime gelebilmiştim fakat olayın ne olduğunu bile anlayamamış olmak çok canımı sıkıyordu.  Jungkook'un beni savunuşunu aklımdan çıkaramıyordum.  

 Bahçenin sağ duvarına çökmüş birkaç genç görebiliyordum, Jungkook ile Yoongi hyung orada değil gibi görünüyordu. Sola dönüp arka bahçeye doğru ilerlemeye başladım. Yüksek tonda sesler kulağıma ilişiyordu. "Böyle tesadüfe sıçayım" Yoongi hyungun sesiyle duvarın dibine sinip görünmeyeceğimden emin oldum ve onları dinlemeye başladım, ne tesadüfünden bahsediyordu?

 "Bak Yoongi-shi, sakın, ama sakın bunları dile getirme. Bunu senden ve benden başka kimse bilmiyor." "Asıl konuyu anladığından emin değilim Jeon, burada ben de madurum, sen bana senin bu işle ne alakan olduğunu anlatmadığın sürece madur olmaya devam edeceğim!"

  Sesleri gitgide yükseliyordu ve başım dönmeye başlamıştı, heyecandan, belki de biradan. Jungkook'un yere düşme sesini duydum, kendini duvarın dibine bırakmıştı. Sesi öyle yalvarır gibiydi ki gidip ona sarılıp her şey geçecek demek istedim, hiçbir şey geçmeyecekti.

   "Jimin bunları bilmemeli, bunları kimse bilmemeli ama asıl ona anlatmamalısın. Olayın ne kadar tehlikeli olduğunun farkında değilsin." "O zaman anlat!" Gerçekten korkmaya başlamıştım, Yoongi'nin duvarın dibine çöken Jungkook'un üzerine yürüdüğünü görebiliyordum. "Anlat ki ne kadar boktan bir olayın içine düştüğümü anlayayım, ben hiç acı çekmiyorum mu zannediyorsun, alasını çektim emin ol. Neyin içine düştüysem anlat ki anlayayım, eğer sen anlatmazsan yemin ederim ki Jimin'e bildiğim her şeyi anlatırım, benim ve onun gerçekliğini-" "3 yıldır bunun hakkında kimseye tek bir kelime etmedim Yoongi hyung, bunu birisine anlatmak bile olabileceklerin riskini büyütüyor." 

  Bir süre sessiz kaldılar, kendimi çıldıracak gibi hissediyordum. 3 yıldır demişti, 3 yıldır hangi sebeple benle konuşmuyordu, nasıl bir yalan dönüyordu ortada, neden bu kadar tehlikeliydi bu? 'Benim ve onun gerçekliği' derken neyi kastediyordu?

  Daha fazlasını kaldırabileceğimden emin değildim, sabahtan beri yaşadıklarımın üzerine bunlar son bir darbe gibiydi. Arkamı dönüp koşarak uzaklaşmaya başladım, kafam fazla karışmıştı, kendimle ilgili bir konu hakkında hiçbir şey bilmiyor olmak canımı acıtmıştı. Jungkook canımı acıtıyordu. 

 şarkıyı açın

 İçeri girdiğimde ilk işim Taehyung'u bulmak oldu. "Jimin, nerdeyd- Jimin niye ağlıyorsun?" Hosoek hyung ortalarda görünmüyordu, daha fazla dayanamayacaktım, kafamı boynuna gömüp ağlamaya başladım. "Şşş geçti Jimin, geçti güzelim. Gel yakındaki parka gidelim, ilk kavgamızdan sonra gittiğimiz parka, orayı hatırlıyorsun değil mi. Saat sabahın 4'ünde oradaydık yıllar önce." Hatırlattığı şeyle gülümsemeye başladım, ne kadar acı çekersem çekeyim Tae'nin, dostumun yanında güvendeydim. O parka ilerlemeye başladık.

***********3 yıl önce*************************************************************************

  Tozlu parkelerin üzerinde saatlerdir yatıyordum. Jungkook gitmiş ve hala kendime gelememiştim, hava çoktan kararmıştı. Hala anlam veremiyordum, nasıl bir anda Chaeyoung ile çıkmaya karar vermişti? Bu bir ay içinde benle konuşmadığı süreç boyunca onla mı yakınlaşma şansı elde etmişti? Belki de hep ondan hoşlanıyordu içten içe, benle yakın olduğu için söylemiyordu bana. Öyle bir şey yapmazdı Jungkook, o da benim kadar Chaeyoung'dan haz etmezdi, Chae benim hakkımda asılsız dedikodular yaydığında, görünüşümle ya da tombul yanaklarımla dalga geçtiğinde bana yardım eden ve beni savunan hep Jungkook olmuştu. 

Mokıta*jikook*yalan ve yasakWhere stories live. Discover now