Bedel

3K 316 82
                                    

Gün yeniden doğduğunda obaya  sessizlik hakimdi dün geceden sonra  bu olağan bir durum sayılabilirdi.

Yanında yürüyen arkadaşına baktı İlay, eli pusatının üzerinde ve oldukça gergindi. 
İlay,amcasının yanına gidip Özçin hatunun akibetinin ne olacağını soracaktı.

"Herşey yolunda gider mi ?"

Seçil yanında duran  arkadaşına baktı.

"Kimse yanlış kararlar almazsa evet yolunda gider."

Boratan Hanın otağına geldiklerinde kapıdaki askerlerin kaalgayı açmasını beklediler.

Ama bekledikleri gibi içerde Boratan Han yoktu.

Özçin Hatun, Gözde  ve oğulları oturuyordu. İlay ı görür görmez Özçin Hatun ayağa kalkıp yanına geldi.

Mavi gözleri öfkeyle bakıyordu.

İlay  aniden  yüzüne gelen tokatla sendelesede toparlamıştı.
Tiginleri  ise Özçin Hatun tek hareketiyle durdurmuştu.
İkinci tokatı atacakken İlay, Özçin Hatunun elini havada yakalayıp yüzüne gelecek olası darbeyi engelledi.
Onun elini tutmasıyla saniyelik görüntüler zihninde canlanmıştı.

"Sen ne hakla beni Hakanıma şikayet edersin!"

Hala Özçin hatunun elini tutarken birkaç saniye duraksadı İlay gördükleriyle kendi  boğulacak gibi hissetti kalbini acıtan görüntüler Özçine bakinca nefrete dönüyordu.

Otağda  olan iki tigin annelerini ve  İlayı izlerken ikisinde de  oldukça farklı duygular vardı.
İlgen annesini bu hâle düşürene daha fazlasını yapmak isterken Burkay her iki tarafı dinleyip mantıklı karar vermek istiyordu.

"Şikayet mi!? Siz ne hakla hakanın çocuğunun canına kastedersiniz hem de kutsal günde?"

Sakinliğini korumak istiyordu İlay sesi biraz yükselse de bağırmıyordu.

"Densiz."

"Ama o sizin oğlunuz değildi değilmi  Özçin Hatun? Bu durumda Hakan oğlu ve bir tigin de sayılmaz. O yüzden senelerce  dışlanarak yaşamasına müsade ettiniz o sizin için Erlik e  verebileceğiniz bir oyuncaktı ne de olsa seni öz çocuğunu doğumunda kaybetmiştin. O otların arasında bulduğun bebek işini görürdü. Ama onun Günhanın çocuğu olacağı aklına gelemezdi heleki Hakanımızın ve Kağanınızın biricik kız kardeşleri Serenay Hatundan olacağını, birgün karşına birinin çıkıp yaptıklarının hesabını soracağı hiç aklına gelemdi degilmi Hatun!"

Özçin Hatun İlay ın elinden elini kurtarırken bir adım geriye attı söyledierine şaşırsada hâlâ kendinden emin dik bir şekilde duruyordu.

"Hesap verecek hiçbirşey yapmadım ben!"

"Soylu bir hatundun ama bu sana yetmedi  tahtada yakın olmalıydın, bu yüzden Özlem Hatunu aradan çıkartmak için kara büyüler yaptın ama olmadı özlem ölmedi! Yaptıklarını anlatacaktı ki sen önce  davranıp  hançeri kalbine sapladın!! 
Bide şahidin vardı yok yok iki tane, küçük Tunay ve Talu. Tunayın sana olan zafından kimseye birşey demeyeceğini biliyordun ama Talu o  hakanına gerçekleri anlatırdı sende
Talunun tiginlere verdiği değeri kullanıp gözünü korkutmak istedin. Böylece tek taşta iki kuş avlayacaktın. Tunay susacak , Talu da  Tunay için susacaktı."

ÖTÜKEN YOLU -final/düzenleme-Tempat cerita menjadi hidup. Temukan sekarang