ÖTÜKEN YOLU
Günümüzde yaşayan İlayda bir anda kendini GökTürk devletinde bulur bu yolculuk İlayda için sadece zamanda yapılmış bir yolculuk değildir İlayda yapmış olduğu yolculukla hem adı hem hayatı değişir.
Mavi Dolunayla zamanda yolculuk yapar...
(Medyadaki müziği dinlemenizi tavsiye ederim, medyada Ötüken var)
Son baharda Ötüken bir başka güzeldi. Güneşin ilk ışıklarında Kam Talu ormandaki kısa inzivasından dönmüştü.
Otağın içinde de İlay, Seçil'in getirdiği kıyafetlere bakıyordu hepsine teker teker dokunup verdikleri mutluluğu içinde hissediyordu mavi kendinden desenli parlak kumaştan tuniğin üzerine kolları kürklü bir ceket bir pantolon ve aynı mavinin tonundan siyah uzun çizmelerin her yerine işlenmiş mavi çiçekler vardı bunların yanında ise kulağına takması için ince ince detaylar yer alan sallantılı uzun küpeler aynı küpelerin desenlerini taşıyan gösterişli gerdanlığın uçlarında ise Firuze taşından işlemeler vardı.
"Seçil bunlar çok güzel."
Yanıbaşında duran Seçil gülümsedi arkadaşına.
"Kağan kızına da bunlar yakışırdı. Ben çıkıyım sende rahat rahat hazırlan."
İlay başıyla onayladıktan sonra Seçil kaalgayı açıp dışarı çıktı.
Oops! This image does not follow our content guidelines. To continue publishing, please remove it or upload a different image.
(Medya İlay ve tarif ettiğimiz kıyafetleri)
Dışarda hazırlıklar hızla devam ediyordu Alplerin çadırları topalanmış ,yükler atlı arabalarla yüklenmişti.Seçil her şeyi bir kez daha kontrol ediyordu.
Her şeyin yolunda gidiyor olmasına sevinse de hâlâ İlay için endişeliydi. Ensesinden sırtına kadar geniş bir alanda olan siyahlıklar aklını kurcalıyordu ne Kam Talu ya ne de İlaya soracak fırsatı olamamıştı.
Atlarının eğerlerini bağlarken Kam Talu nun yanına geldiğini fark etmemişti bile.
"Kimseyi işitmeyecek kadar neyi düşünürsün."
İrkilerek Kam Talu ya döndü Seçil
'Affedesin Kam Talu işitmemişim.'
'Neyi düşünürdün?'
'İlayı.'
Ellerini birleştirip konuşmaya devam etti Seçil.
"O gün üzerini değiştirirken sırtındaki siyahlıkları fark etmiştim lakin o gece karanlığında oluşacak kirden çamurdan olan siyahlıklara hiç benzemiyordu. Siz onu iyice tedavi ettiniz birşeye benzemeyen dağınık o izleri ve sebebini merak ettim ."
Kam Talu sakinliğini koruyor Seçil'i geçiştirecek cevaplar arıyordu ama anlattıkları gerçekten önemli şeylerdi. Ayra Han'ın otağa gelişi onun İlay ı kontrol etmesini unutturmuştu.
"Mühim değildir gece böcekleri birçok yerden ısırmış ısırığından da kan oralara birikip koyulaşır dağınıklığının sebebi budur."
"İçimi rahatlattın Kam Talu önemli bir şey diye içim içimi yiyordu saolasın."
Seçil gülümserken Kam Talu da arkasını dönüp otağa doğru ilerledi. Otağın önüne geldiğinde kaalgayı tıklatıp içeriden açılmasını bekledi , İlay hazırlıklarını bitirmiş zaten dışarı çıkmak üzereydi çalan kaalgayı açtı. "Sizinle konuşabilirmiyiz İlah Hatun?"
