𝙺İ𝙽𝙶𝙳𝙾𝙼 𝙳𝙴𝚂İ𝚁𝙴 🌟 |Jikook

1🌟

Sürgün başka adıdır ölümün. Ölüme “sürgün” demek, altın baltayla başımı kesmek, sonra öldüren vuruşa gülümsemek.

🌟🌟

  "Bu çok hoş bir parçaydı tatlım."

     Bayan Park gülümsedi ve heyecanla oğlunu alkışladı.

     Jimin de annesinin gülüşüne karşılık verip mutlulukla elindeki alete baktı.

     Jimin kemanına aşıktı.

     Bir prens olarak küçük yaşından beri aldığı keman dersleri onu hep mutlu etmişti.

     Çoğu zaman vücudunun iyi ok ve kılıç kullanabilmesi için uygun olmadığından yakınırdı.

     Alfalar gibi güçlü, korkusuz ve savaşçı olmak istiyordu ancak o bir omegaydı. Üstelik bedeni ise buna pek elverişli değildi.

     Ancak Jimin yinede denemek istiyordu. Jimin zeki ve başarılıydı. Belki iyi bir savaşçı olamayacaktı ama denemek istiyordu işte.

     Babasından kendisine öğretmesini istemişti.

     Babası güçlü, korkusuz ve sertti.

     Ama Bay Park oğlunu sert bir şekilde reddetmiş sadece kemana odaklanmasını ve bir alfanın gelip onu eş olarak seçmesini beklemesini söylemişti.

     Bay Parka göre omegalar sadece doğurganlık için vardı.

     Bu düşünce Jimin'in kalbini ağrıtıyordu.

     Varlığının tek nedeni doğurabileceği çocuklar olmamalıydı...

  "Jimin, yanıma gel bebeğim..."

     Bayan Park oturduğu koltukta yanını patpatlamasıyla gülümseyerek ona doğru ilerledi Jimin. Çok sevdiği kemanı hala elindeydi.

  "Bir sorun mu var anne?"

     Bayan Park gülümsedi ve oğlunun beyaz renkli işlemeleri olan kaftanının çizgilerinin üzerinden eliyle geçti.

  "Bu akşam önemli misafirlerimiz gelecek tatlım."

     Jimin sıcak bir şekilde gülümsedi. Misafir ağırlamayı kraliyet ailesi olarak severlerdi.

  "Öyle mi? Kim?"

     Bayan Park oğlunun misafirperverliğiyle gülümsemişti.

     Az sonra söyleyeceği şeyler onu çok üzecekti. Ancak elinden bir şey gelmezdi. O da oğlunun mutluluğunu her şeyden çok istiyordu.

     Ancak Bay Park bu konuda ısrarcıydı. Oğlunu kullanmak konusunda acımasız ve korkusuzdu.

     Oğluna bir şey olması onu korkutmuyordu, onun iyi bir eş bulup bulamayacağı onu endişelendirmiyordu.