5.Bölüm 💙

13.3K 553 246
                                    

Önceki bölümü atlamayın lütfen...

Meftun
Daha kötü ne yaşayabilirim diye kendime sorarken,hergün daha daha kötüsünü yaşıyordum.Ablam,nişanlısı Poyraz,Rüzgâr ve ben kafede oturuyorduk.Evet kötü olan bu değildi.Kötü olan ablamla eniştemin yalnız kalmak için yanımızdan ayrılması sonucu,benim Rüzgarla birlikte yalnız kalmamdı.Zaten tırsıyorum heriften.Bide başbaşa kaldık iyi mi?Hâlâ mekan değiştirmemiştik.Saatlerdir aynı yerde oturuyorduk.

"Ben sıkıldım biraz yürüsek mi?"dedi Rüzgar birden bire.

"Insan olmaya mı karar verdin?Bana fikrimi sorduğuna göre."diye laf sokma çabalarına girdim nedense.

"Bak küçük.Seninle iyi geçinmeye çalışıyorum işte.Daha ne istiyorsun be?!"diye kükredi.

"İyi geçineceğim diye zorlama kendini.Merak etme kimseye bişey demeyeceğim."dedim gözlerimi gözlerine dikerek.

"Demeyeceğini biliyorum.Deseydin bir senedir derdin zaten."dedi ve uzun uzun bakıştık bir süre.Kalbim bu bakışmaya saçma sapan bir tepki verince konuşmak zorunda hissettim kendimi.

"Bende sıkıldım.Biraz yürüyüş iyi olabilir."dedim ve hemen kalkıp kafenin dışına çıktım.Birkaç dakika sonra da o geldi.Hesabı ona kitlemiştim ama o an öyle yapmam gerekiyordu.Başka birşeyle daha uğraşacak gücüm yoktu.

Kafe sahile yakın olduğu için direkt sahile inmiştik.Deniz havasını seviyordum.Yaz sonuna geliyorduk ve bu yüzden havalar serinlemeye başlamıştı.Bende üstüme sadece ince bir penye giymiştim.Rüzgâr esiyor ve ben üşümeye başlamıştım iyice.Ellerimi kollarıma sürtünce Rüzgar üşüdüğümü anlamıştı bile.

"Üşüdüysen bi yere girelim?"diye sordu.Özünde iyi biri olduğu belliydi ama yine de tırsıyordum.

"Biraz esiyor ama çok üşümedim.Rüzgarı severim."dediğimde gözlerime baktı.Ben gözlerimi kaçırıp denize baktım yürümeye devam ederken.Birden üstümde birşey hissettim.Şaşkınlıkla durup baktığımda üstüme kendi kapşonlu hırkasını bırakmıştı.Yüzümde hala şaşkın bir ifade varken ona baktım.

"Üşüdün sen.Hasta olma birde."dedi.O utanmış mıydı?Işin garip tarafı bende utanmıştım.Teşekkür ettim yürümeye devam ederken.Başını salladı sadece.Burnumu,üstümdeki hirkaya doğru biraz yaklaştırdım.Ne yapmaya çalışıyordum bilmiyorum ama kokusu burnuma ulaşınca başım dönmüştü sanki.Ne yaptığımın farkına varınca kendime geldim ve hemen Rüzgâra baktım.Şükür ki farketmemişti.Farketseydi açıklayamazdım bunu ona.

Bir süre daha sahilde yürüdük sessizce.Enişte Rüzgâr'ı arayınca sahilden çıkıp caddeye doğru yürüdük.Arabayla gelip alacaklardı bizi.5 dakikalık beklemenin ardından araba geldi ve bizde bindik arabaya.Ablam önde oturuyordu ve arkaya doğru dönüp bana doğru konuştu.

"Nasıl zaman geçirdiniz bakalım?"diye sordu.

"Bence iyiydi.Sahilde yürüyüş yaptık biraz."dedim.

"Bence de iyiydi."dedi Rüzgâr bana bakarak.Tam yanımda oturuyordu zaten.Bir an göz göze geldik.Bu kez gözlerini ilk kaçıran o oldu.Çok sık yaşanıyordu bu durum ve iyi değildi bu.Bi süre sonra eve gelince ablamla ben indik.Ikisiyle de vedalaşıp eve girdik.

Ben kimseye bişey demeden odama geçtim.Üstüme rahat biseyler giymek için dolabımdan rahat kıyafetler çıkardım.Tam üstümü çıkarıyordum ki üstümdeki hırkanın benim olmadığı aklıma geldi.Hırkayı çıkardım.Istemsizce burnuma doğru götürdük tekrar.Çok güzel kokuyordu.Hırkadaki kokuyu içime çekerken ablam pat diye daldı odaya.Bende hırkayı hızla çektim burnumdan.

"Sen az önce onu mu kokluyordun?Ne o?"diye sorarken nedenini bilmediğim bir şekilde arkama sakladığım hırkaya bakmaya çalışıyordu.Hırkayı arkamdan gösterdim.

"Bu işte."

"Hırkayı mı kokluyordun?Ama neden?"

"Çünkü bu hırka Rüzgâr'ın."dedim ve ablam anlamayan bir ifadeyle bana bakıyordu."Yani bugün sahilde ben biraz üşüdüm.O da bana hırkasını verdi.Geri vermeyi unutmuşum işte."

"Bu hırkayı neden kokladığını açıklamıyor ama."diyerek kollarını göğsünde birleştirdi.

"Eğer ter falan kokuyorsam kirliye atacaktım."dedim aklıma ilk gelen yalanla.Inanmış görünüyordu.

"Pekala senin dediğin gibi olsun.Eee nasıl geçti?"diye sordu.

"Normal işte abla.Nasıl geçmesini beklerdin?"

"Tatlım Rüzgardan hoşlanmadığını bildiğimi daha önce de söylemiştim."

"Eskisi kadar sinirimi bozmuyor."

"Evet.Baksana üşüme diye hırkanı vermiş.Ben daha Poyrazdan böyle bir hareket görmedim."

"Çünkü sen sıkı giyinirsin."dedim gözlerimi devirip yatağın ayak ucuna otururken.Ablam da yanıma oturdu ve duvardaki tabloya bakarak konuşmaya başladı.

"Bilmiyorum Meftun.Poyraz bu aralar çok garip davranıyor.Yani başbaşa kalmak için o kadar uğraştım.Ama o hiç böyle girişimlerde bulunmuyor.Hep ben uğraşıyorum ilişkimiz için."dedi.Ablam ilk kez içini bu kadar açıyordu bana.Belkide yaşlarımızın yakın olmasından kaynaklıydı.Ama evet,Poyraz abinin ablama mesafesinin farkındaydım.Bunu görmeyen de kördür zaten.

"Belki işleri yoğundur.Ondan böyledir.Sıkma canını.Zamanla düzelir."dedim,dediklerime kendim de inanmayarak.

"Umarım düzelir."deyip ayağa kalktı ve yanağımdan öptü."Seni seviyorum bebeğim.Görüşürüz."dedi saçlarımı karıştırarak ve çıktı odadan.

"Bende seni abla."diye mırıldandım ama duydu mu emin değilim.Biraz daha oturduktan sonra kalktım ve üstümü değiştirdim.Rüzgârın hırkasını bu kez koklama girişiminde bulunmadan çıkardığım kıyafetlerimle birlikte banyodaki kirli sepetine bıraktım ve odama geri dönüp yatağıma uzandım.Gözlerimi kapatıp bugünü düşünmeye başladım.Gözümün önüne Rüzgarın hayali geldi.Aniden gözlerimi açtım şokla."Saçmalama Meftun."diye sağıma doğru döndüm ve bu kez gözlerimi sımsıkı kapatıp uyumaya çalıştım.Uzun uğraşlar sonucunda başarılı olmuştum.

Bugün fazla bisey demeyeceğim.Sadece yeni kitabım,'GÖRÜCÜ USULÜ' profilimde,destek olursanız sevinirim.

Umarım beğenirsiniz 🙏

Sizleri seviyorum ❤

İyi okumalar 💙

KÜÇÜK SEVGİLİM (BxB)Where stories live. Discover now