fear of the water, chankai

and if you're not made for me,

Birinci yılımızı neredeyse doldurduk, Jongin geceyi geçirmek için bana geldi.

Yanmış birkaç köfte ve makarna içeren akşam yemeğimizin ardından, camın kenarına çektiğimiz masaya oturup şarap içmeye başladık.

Niyetim sarhoş olmak değil zira Jongin ile olan herhangi bir anımın aklımdan çıkmasını istemiyorum.

Kendimi iki kadeh ile şartladım, şimdi ise birincinin son yudumlarındayım.

"Chanyeol, bir şey soracağım,"

Bir şey demeyip gözlerine baktım ve bütün dikkatimi Jongin'e verdim.

"Benim yakın bir arkadaşım var, Jongdae. Tanıştırmıştım."

"Evet."

Kollarımı önümde bağlayıp arkama yaslandım.

Ona birini ayarlamamı mı istiyordu?

"Onunla üçlü yapmak istiyorum."

Kaşlarım kalktı.

"Emin misin?"

"Evet."

Biraz durup düşündüm.

Açıkçası, bu fikir hoşuma gitmedi ama sevgilim istiyor, onu reddedip üzmek istemiyorum.

"Tamam, olur."

Jongin elindeki kadehi sertçe masaya bıraktı.

"Ne o, hemen kabul ettin?"

"Çünkü sen istiyorsun Jongin."

"Seni deniyordum! Sehun ile sikişmeye bu kadar meraklıysan aranızdan çekileyim?!"

"Jongin sen ne dediğinin farkında mısın? En başta bu fikri sunan sendin!"

"Bana sesini yükseltme Chanyeol!"

"Saçmalıyorsun Jongin."

"Ne saçmalaması ya? Basbaya en yakın arkadaşımla sikişmek istiyorsun."

Derin bir nefes alıp gözlerimi ovdum, Jongin böyle biri değil.

"En başından bunu teklif eden sensin."

Bir şey oldu.

"Hayır demeliydin."

Acısını benden çıkarıyor.

"Ben Jongdae'ye hiç o gözle bakmadım, sadece sen istedin diye "evet" dedim."

"Neyse ne."

Telefonunu eline alıp beni görmezden geldi.

"Jongin."

"Neyse ne dedim Chanyeol."

"Bu şekilde kestirip atamazsın, böyle olursa ilişkimiz zarar görür."

"Ha, yani ilişkimizin zarar görmesini istiyorsun?"

Duraksadım.

Bir süre dediklerini sindirmeye çalıştım.

Bu ne demek ya?

Bu ne demek?

"Ben uyuyorum."

Ayağa kalkmadan kadehimin dibinde kalan şarabı kafama diktim, kadehi masaya geri bırakıp yatağa yürüdüm.

Tanrım... keşke yatak odası ayrı olan bir yere taşınmış olsaydım...

"İyi. Uyu."

Ters cevabını duyunca ellerim titremeye başladı.

Kendi tarafıma yatıp Jongin'in yatacağı yere arkamı döndüm.