Prenses

1.5K 34 9
                                    

**** Arda Koran ****

Multimedya Arda.

Tayra... Onu görmeyeli tam 15 gün oldu. 15. Halbuki ona çok alışmıştım. Tüm o şımarıklıklarına, küstahlıklarına. Evine mi gitsem acaba? Yok, bunu yapamazdım. Hem ne tepki vereceğini de bilmiyordum. Beni dövebilirdi. Yapar o küçük cadı. Onu sinirlendirmek istemiyorum. Açıkçası biraz korkuyorum da.

İsmi de kendisi kadar garip. Tayra. Öyle isim mi olurmuş ? Ama kabul edelim ona yakışmıştı. Tam ben onu düşünmeye dalmışken telefonumun çalmasıyla yerimden sıçradım. HASSİKTİR. Kimdi bu şimdi?

Şirketten arıyorlardı. 

"Arda Bey derhal şirkete gelmeniz gerek."

Hay anasını ya niye şimdi? Oflaya puflaya giyindim ve arabaya atladığım gibi şirkete gittim.

Saatler süren bir toplantının ardından proje gereği başka bir eve taşınmam gerekiyordu. Ev tutulmuştu bile. Eşyalar falan her şey hazırdı. Bana adresi ve anahtarı verdiler. Önce kendi evime gidip eşyalarımı topladım. Zaten çok fazla eşyam yoktu. 1-2 kıyafet, ipad, laptop ve köpeğim Lax.

Her şeyi arabaya koyup yola çıktım. Bana verilen adrese gitmeye başladım. Vardığımda yaşadığım şok anlatılmıcak derecedeydi. Tayra'nın apartmanı. İnanmıyorum. Kesin bilerek yaptığımı düşünücek. Kahretsin. Bi yandan mutlu olmuştum aslında. Onu tekrar görebilecektim. Bunu gerçekten çok istiyordum. Tüm bu düşünceleri bir kenara bırakıp ona yakalanmamaya çalışarak yeni evime doğru ilerledim. 

Ev gerçekten de çok güzeldi. Prenses işini biliyormuş. Acaba o kaçıncı katındaydı ? Akşam kapı çaldı. Belki de gelen odur umuduyla kapıya yöneldim. Kapıyı açtığımda 3 tane sarışın ellerinde keklerle kapımda dikiliyorlardı. 

"Merhaba sizin buraya taşındığınızı öğrendik ve hoşgeldiniz demeye geldik"

Ah erkek avcıları sizi. Çok iyi bilirim böyle tipleri. Bu gece çok yorgun olduğumdan onlarla uğraşmak istemedim. Başka bir zaman olsa affetmezdim ya neyse. Kekleri alıp kibarca teşekkür edip kapıyı kapattım. Dışardan konuşmaları duyuluyordu.

"Off çok yakışıklıymış."

"Kızlar sakin enişteniz olucak yakında düzgün konuşun."

"Ya sen ne diyorsun Eda saçmalama. Hem önce ben gördüm yani benimdir."

Of salaklar. Umrumda bile değilsiniz. Şu an tek merak ettiğim şey Tayra'ydı. Onu görmek istiyordum.

İçeri geçtiğimde saatin çok geç olduğunun farkına vardım ve uyumaya karar verdim.

Sabahın köründe çalan telefon beni deli etmeye yetmişti. Arayan Seda'ydı. Gerizekalı kız. Yaşadığımız bir  gecelik ilişkiden sonra hala beni aramaya devam ediyordu. Parası mı az gelmişti ? Sürtük işte. Telefonu kapatıp tekrar yatmıştım ki kapının dışından gelen gürültülerden rahatsız oldum. Büyük bir sinirle kapıya gittim. 

"Gerizekalı açılsana, ah ne zaman bir işim düzgün gitti ki ? Aptal aptal aptal..." Kapıyı tekmelemeye başlamıştı. Bu kız kapıya tecavüz etmeye falan mı çalışıyordu ? Daha fazla dayanamadım ve seslendim.

"Yardım ister misin prenses?"

Büyük bir hızla bana döndü ve yaşadığı şoku anlatamam. Suratındaki ifade mükemmeldi. Beni orda görünce adeta ışık görmüş tavşana döndü. 

"Yok artık senin burada ne işin var?"

"Burası benim yeni evim."

"Ne? Senin bu kadar takıntılı olduğunu bilmiyordum? Şimdi de beni mi takip ediyorsun ?"

"Hahahahahaha prenses yapma lütfen. Sence ben öyle biri miyim? Benimki sadece iş yüzünden merak etme seni fazla rahatsız etmiyeceğim."

"Sonunda iyi haber."

"Neyse sanırım küçük prensesimizin yardıma ihtiyacı var."

"Ben hallederim teşekkür ederim."

"Az önce kapıya tecavüz ediyordun ama? Zavallı kapı acıdım şimdi ona."

"Be-ben şey"

"Tamam tamam hadi çekil kenara ben hallederim."

Anahtarı sıkışmış olduğu yuvadan kurtarıp kapıyı açtım. Tayra içeri girerken bana teşekkür etmek için bana dönmüştü ki sözünü tamamlayamadan ayağı eşiğe takıldı ve düşmemek için bana tutundu. Ne yazık ki ben de bu duruma hazırlıksız olduğum için dayanamadım ve ikimiz birden yere düştü. Tayra altta ben üstte yerde yatıyorduk. Aslında bu hoşuma gitmişti ama şu an buna müsade edemezdim. Hemen Tayra'nın üstünden kalkıp elinden tutarak onun da kalkmasına yardım ettim.

"Ben şey özür dilerim, istemeden oldu. Düşerken sana tutundum. Refleks işte özür diler..."

Sözünü tamamlamasına izin vermeden parmağımla dudağını kapatmıştım.

"Sorun değil prenses bir dahakine sen benim üstüme düşersin ödeşiriz." 

Sinirlenmişti her halinden belliydi. Yanağına ufak bir öpücük kondurup kendi daireme geçtim. Kapıyı kapatırken arkamdan ukala diye bağırdığını duyabiliyordum. Sabahki kızgınlığım geride kalmıştı. Sonunda Tayra'yı görmüştüm. Karşı evimdeydi. Bana 3 adım uzaklıkta. İşte günün en mutlu haberi.

Kapımdaki AşkWhere stories live. Discover now