one

6.5K 569 91
                                    

Eline aldığı karton bardak ile arkasını döndü ama kendisine çarpan beden ile bunu yapmamayı dilerdi, bardak elinden yere düştüğünde ve içinde bulunan sıcak çikolata sıçradığında çığlık atarak geri kaçtı Taehyung, günü bu şekilde başlamak zorunda m...

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Eline aldığı karton bardak ile arkasını döndü ama kendisine çarpan beden ile bunu yapmamayı dilerdi, bardak elinden yere düştüğünde ve içinde bulunan sıcak çikolata sıçradığında çığlık atarak geri kaçtı Taehyung, günü bu şekilde başlamak zorunda mıydı? Karşısında takım elbise giymiş adamın paçasına sıçrayan sıcak çikolatadan gözlerini çekerek kaldırdı ve şaşkın bir şekilde kendisine bakan adama döndü, ağzı hafif aralanmıştı ve iki ön dişi belli oluyordu. Uzun saçları yüzüne dökülüyordu. ‘’Ben özür dilerim.’’ Diye mırıldandı adam, ‘’Dönüyor olduğunuzu fark etmedim.’’ Diye devam etti. Taehyung onun bakışlarındaki parıltıların kendisi üzerinde gezindiğini hissettiğinde bakışlarını kaçırmak istedi, insanlarla iletişimi ne kadar iyi olursa olsun, birinin gözlerinin içine bu şekilde bakıyor olması huzursuz hissetmesine sebep oluyordu. ‘’Ben… Önemli değil.’’ Diye mırıldandı, ne diyebilirdi ki? Bir çalışan yanlarına gelerek izin istedi dökülen içeceği temizlemek için, ikisi de geri çekilirken karşısındaki adam yavaşça eğilerek çalışandan da özür diledi. Bakışlarını yeniden Taehyung’a çevirdiğinde ‘’Lütfen size kahve ısmarlamama izin verin.’’ Dedi, dudakları yavaşça kıvrıldı ve sabit olan yüzü çocuksu bir gülümsemeye dönüştü.

İlk başta itiraz etmek için dudaklarını aralamıştı ama karşısındaki adam onu durdurmuş, ‘’Lütfen.’’ Diye mırıldanmıştı yeniden; ona kendi kahvesini vererek bir masaya oturmasını ve hemen geleceğini söylemişti. Taehyung denileni yaparak boş bir masaya geçti ve bardağı masanın üzerine koyarak beklemeye başladı. Kendi pantolonu lekelenmişti ama o daha çok Taehyung’un içeceğini içememesi ile ilgileniyor gibi görünüyordu, elinde sıcak bir karton bardak ile geldiğinde ‘’Sıcak çikolataydı, değil mi? Yanılmadım?’’ diye sordu, diğer boş sandalyeye otururken. ‘’Hayır, yanılmadınız.’’ Diyerek kendi bardağına uzandı ve diğer bardağı adama doğru iterken ‘’Pantolonunuz kötü oldu.’’ Dedi, dudakları hafif aşağıya doğru sarkarak büzülmüştü. ‘’Şirkette yedek bir pantolonum var, sorun değil.’’ Taehyung başını salladı ve sıcak içeceğini dudaklarına götürdü; siyah takım elbisesi, beyaz gömleği içinde sıkıcı bir iş insanından daha fazlası duruyor gibiydi karşısında. Saçı birçok çalışanın aksine uzundu ve iki yanından kulaklarına ulaşıyordu. Saç uçları hafif kıvırcıktı ve Taehyung bunun doğal mı yoksa kendisinin gibi işlem sonrası mı oluştuğunu merak etti.

‘’Jeon Jungkook.’’

Taehyung başını kaldırdı ve kendisine bakan gençle birleştirdi gözlerini, dudakları arasından anlamsız sesler çıktığında gülümseme büyüdü ve ‘’Adım, Jeon Jungkook.’’ Dedi yeniden. Taehyung’un gözleri büyüdü, ‘’Ah, anladım. Ben Kim Taehyung.’’ diyerek elini uzattı, kemikli ama kendisine göre daha beyaz ve küçük olan el kendi eli arasına girdiğinde sıcacık bir his yayıldı vücuduna. ‘’Buraya yakın bir yerde çalışıyorsun, sanırım.’’ Dedi, elini çektiğinde. Jungkook başını sallamış, onu onaylamıştı. ‘’Bir reklam şirketinde çalışıyorum.’’ Başını sallayarak onu onayladı Taehyung, ‘’Ben de bir radyo programında çalışıyorum.’’ Dedi yalnızca, iş dünyasından onu dinleyenlerin olduğunu biliyordu ama karşısındaki çocuğun bakışlarından kendisini tanıyıp tanımadığını anlamak zordu. Bakışları yüzünde bir yere takıldı, sol yanağında belli belirsiz dalgalanan yara izini yakaladı, etrafına bakınan bakışları ona dönen Jungkook ile başını hemen eğdi ve sıcak çikolatasından birkaç yudum aldı hızlıca.

nighttime walk | taekookHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin