Evlenmeden Olmaz B.57.

3.5K 222 34
                                    

Selam, arkadaşlar. Nasılsınız?

Uzun zamandır bölüm atamıyordum kısmet bugüne oldu.

Oy verip yorumlar bırakmayı unutmayın lütfen.

Gizem, bir kere dışarıya çıkmış gecenin özgür ruhunun tadına varmıştı. Şimdi ise yabancısı olduğu bu duyguyu tekrar yaşamak istiyordu. Ani bir kararla annesinin yatak odasına geçti. Babasının kıyafetlerini özenle giydi. Sarı dalgalı saçlarını toparladı ve babasının kasketini başına taktı. Her ihtimale karşı tabancayı da belindeki kemere sıkıştırdı. Bu kıyafetleri giydiği zaman babasının ruhunu kendisiyle birlikte gibi hissediyordu.

Aynanın karşısına geçti ve dış gözle nasıl göründüğünü kontrol etti. Evet, hazırdı gecenin özgür ruhunu keşfetmeye. Evden çıkarken olabildiğince temkinli davranmaya gayret ediyordu. En büyük çekincesi Memiş'e yakalanmamaktı zira yaşlı adam genç kızın evde yalnız olduğunu biliyordu. Eğer yokluğu fark edilirse bütün planları alt üst olurdu. 

Bundan sebep parmak uçlarında bir balerin gibi yürüyerek sessiz adımlarla evden ayrıldı. Bahçe kapısının önüne geldiğinde düşünmeye başladı zira kapı gıcırtılı bir sesle açılıyordu. Buradan çıkarsa kendini ele verebilirdi. En iyisi duvar veya kapı üzerinden atlamayı demekti. Bahçe duvarı üzerinden atlayamayacak kadar yüksekti. Mecburen tercihini kapı üzerinden atlamak yönünde kullandı. Yükseltisi duvara nazaran daha alçak olan demir kapının parmaklıklarına bir kedi sessizliğinde tırmandı ve üzerinden atlayarak sokağa indi.

Evet, macera şimdi başlıyordu. Önce gecenin keskin karanlığının sırlı kokusunu içine çekti. Sağına soluna bakındı, ortalıkta kimsecikler yoktu. Bu kez gideceği adresi biliyordu o nedenle sokaklarda fazla oyalanmadı. Kına gecesinin yapıldığı yer, önceden ikamet ettikleri eski mahalledeydi. Sokakları bir bir ardında bırakırken yolun kıyısından yürümeye çalışıyordu. Sonunda hedefine ulaşmıştı. Evin dış kapısı açıktı ve erkekler dışarıda eğleniyordu. Kapının açık ve erkeklerin dışarda olması kendisi için bulunmaz bir nimetti. Saklanıp gizlenme gereği duymadan eğlencenin tadını çıkarabilirdi.

Gizem, kuytu bir köşeye sinerek başladı eğlenen erkekleri seyretmeye. Bütün varlığıyla kendisini eğlenceye kaptırmış tadını çıkarıyordu ki, bakışları tanıdık bir simaya takıldı. Müstakbel damat adayı Tayfun'da oradaydı. Onun burada ne işi vardı ki? Yoksa Serap ablasıyla buluşmak niyetiyle mi gelmişti buraya? Belki de davet edildiği için gelmişti. Bunu uzaktan uzağa bilebilmek bir hayli güçtü. En iyisi kafaya takmamaktı çünkü buraya geliş amacı Tayfun'u takip değil kına gecesini görmekti.

Gizem, erkek eğlencesini seyretmekten sıkılınca kadınların eğlencesini izlemeye karar verdi. Erkeklerin arasından büyük ustalıkla sıyrılıp kadınların eğlendiği genişçe solunu rahat görebileceği bir yer seçti kendine. Tabii seçtiği yer yine bir pencere kenarıydı. Pencerenin kenarına sinip içerisini seyretmeye başladı. Bir taraftan da geçen seferki hataya düşmek için sürekli sağını solunu kolaçan ediyordu.

İmrenerek eğlencenin dibine vuran kadınlara baka-dururken küçücük bir ayrıntı zihnine damladı. Yedi sekiz yaşlarında bir erkek çocuğu Serap ablasının yanına gelmişti ama çekingenliği bariz bir şekilde görülebiliyordu. Üstelik çocuk avuç içinde sakladığı küçük bir pusulayı ablasına vermişti. Serap, çocuğun getirdiği pusulayı kimseye belli etmeden alıp okurken çocuğa beklemesi için işaret etmişti. 

Ne işler çeviriyorsun sen Serap Hanım...

Serap, annesinin kulağına doğru eğilerek bir şeyler konuşmuştu. Ortamda o kadar çok gürültü vardı ki, hiçbir şey anlaşılmıyordu. Mesajı alan genç kız, çok geçmeden masadan kalktı ve kendisini sabırla bekleyen çocuğun peşine takıldı. Çocuk önde Serap, arkada evin dışına çıktılar. Gördükleri Gizem'i iyice meraklandırmıştı. Neden ve kim tarafından ablası dışarıya çağrılmıştı? 

Müdürün Peçeli Kızı Tahanan ng mga kuwento. Tumuklas ngayon