Sen de artık çete üyesisin

229 14 0
                                    

Durup dururken annem aklıma gelmişti, gerçi bu gece eve gitmesem bir şey fark etmezlerdi. Zaten ikiside ayrı psikopattı, adam sorgulayıp değişik şekillerde katletme fantezilerinden bana zaman bile ayıramıyorlardı. "Bu gün burada kalmaya ne dersin, kendi bölümünü düzenlersin." demişti Payton. "bıçağım!"
"ney?" diye eklemişti şaşkın yüzüyle. Bıçağım hala turşu suratdaydı, onu bana babam ilk doğum günümde almıştı. En azından kutladığı ilk doğum günümde (onuncu). Yani değeri, vardı.

"Kalabileceğimi kastettim. "
"harika! Akşam pijama partisi yaparız." dedi Laura. Ardından Jo ekledi "bende katılabilirmiyim?!"
"sadece kızlar jo.." dedi Laura ve Kesha aynı anda. Herneyse, ilk işim bıçağımı almak olucaktı...o bıçağı istiyorum! "Kesha Leo nerde?" "neden?" demişti sırıtarak, koltuktan aldığım yastıkla ona vurmaya başladım. "Aklından bile geçirme, seni pislik!"
"peki, tamam...beni rahat bırak- ırsan yerini söyleyeceğim." böylece onu gıdıklamayı bırakıp üzerinden, (evet üzerine çıkmıştım) kalktım. "Ha! Üst katta, koridorun sağında ikinci oda."
"saol" hızlı adımlarla ordan ayrıldım ve üst kata çıktım.

Hm? Neresiydi ki. Koridorun sağında...ikinci oda? Sanırım, herneyse. Kapıyı tıklatmadan içeri girdim, fakat kimse yoktu. "Ahh, nerdesin şapşal?" o sırada gözüme bir fotoğraf takıldı, bir erkek çocuğu vardı. Kimdi ki bu? Şu Denis miydi neydi. Benden önce giden çocuk, olabilir miydi. Bu çocuk Leo için neden bu kadar değerliydi ki? Gey falanlar mıydı yoksa? O sırada içeri, maskeli bir çocuk girdi. Büyük bir ihtimalle Leo'ydu. Bana bir bakış atıp maskesini açtı, ardından konuştu "neden odamdasın?" "bıçağımı almaya geldim?" "neden bu kadar değerli." "ona en az, şu çocuğa verdiğin kadar değer veriyorum tamam mı?" ilk önce yüzünü şaşırmış, bir ifade kapladı. Ama sonra ciddiyeti yerini aldı, sertçe tabloyu yüz üstü kapadı. Cebinden bıçağımı, benim tatlı bebeğim Cassie'yi çıkardı ve bana doğrulttu. "Küçük bir hediye" diyerek yanağıma bir çizik attı. "Derdin...ne senin?!" hiç birşey demeden, giydiği deri ceketi çıkardı ve yatağına attı. Ardından, cebindeki silahı komodine bıraktı ve odadan çıktı. Sadece kalakalmıştım. "Aptal!" bıçağımı cebime atıp odadan çıktım. Hiçbir yerin neresi olduğunu bilmediğim için, aşağı Kesha'ların yanına indim. "Suratına ne oldu?!" dedi Kesha oturduğu koltuktan kalkarak. "Imm... kapı çarptı, yani ben kapıya çarptım!" Payton gözlerini kısarak, devam etti. "Kapıya çarptın ve yüzün çizildi." "bıçak! Yani kapıda kapıyı açtım ve bir, bıçak...yerde duruyo- inanmadınız değil mi?" hepsi onaylar şekilde başını salladı. "Pekala, şey...ımm. Leo bir yerden dönüyordu bende önüme bakmadan koştum, ve bum elindeki bıçak yüzüme geldi." dedim, tüm yüzümü kaplayan tuhaf gülüşümle. "Taamam...nerdeyse akşam olucak ben pijama partisini hazırlıyım." demişti Laura. Daha fazla sorgulamadılar? Yuppi! Öhm herneyse. Laura üst kata çıkıyordu, o sırada Kesha konuştu "hey! Sen artık çetenin üyesisin, gelde sana etrafı gezdireyim. Bu arada Payton, benim yerime yarınki dosyaları hazırlayabilirmisin? Lüütfen!" "ahh! Pekala."

"Ve son olarak, burası senin yeni odan! Eski üyemizindi."
"burası harika! Hmm, şuraya bir yatak, şuraya bir dondurma mankinası, şuraya büyük bir muz...ahh şurası tam şaka malzemeleri için!" Kesha kahkaha atarak aşağı inmişti. Acaba şu taraf kırmızı olsa nasıl olur? Herneyse, pijama partisi. İyide ben ne giyeceğim? Pijama partilerinde pijama giyildiğini düşünüyorum. Ve çok eminim. Laura kapımda duruyordu, "Lucy! Bak sana bir pijama buldum." dedi heyecanla. "Laura! Pijamaların bile tarz."
"Lucy seni seviyorum! birazdan benim odam gel." pijama açık maviydi, kısa bir şortu vardı. Şortun üzerinde, minik bulutçuklar vardı. Üst kısmında kısa kollu bir tişört vardı. Tişört de aynı renk ti, tam ortasında bir büyük bir bulut vardı, gülümsüyordu. Gülümseyen bir bulut görmek için her şeyimi verirdim. Hemen üstümdekilerden kurtulup, onları geçirdim. Kapıdaki Jo, şaşkın şaşkın bana ve bulutuma bakıyordu. "Ne var?" dedim ve omuzuna hafif çarpıp, Lauranın odasına gittim. Kesha da oradaydı, ikiside yatakta oturmuş beni bekliyordu. "Laura, burası mükemmel olmuş."
"saol Lucy." şimdi napıcaktık ki? Daha önce hiç arkadaşım olmamıştı, yani açıkçası böyle şeylere pek katılmamıştım. "Çok güzel bir korku filmi seçtim." demişti Kesha. "Korku filmlerine bayılırım!" demiştim heyecanla. "Harika! Tüm gece dedikodu yapıp film izleyeceğiz, ve bu hazırladığım nefis şeyleri unutmayalım." Laura benim kadar heyacanlıydı. İlk pijama partim resmen başlamıştı.

Filmi bitirmiştik, fakat hepimiz korkudan her an bayılabilirdik. Etrafı biraz yatıştırmak için konuştum. "Ee, bana biraz çeteden bahsedin. Sonuçta, artık ben de bunun bir parçasıyım ve hiçbirinizi iyi tanımıyorum." Kesha lafa başlamıştı. "Pekala, ilk olarak Jo'dan başlayalım. O aslında çetedeki en yumuşak kalpli kişi olabilir, tabi bize karşı. O gerçekten güçlü, ve de çok sadık. Biraz da obur tabii. Herneyse Payton, o, o çok akıllı ve.." "yakışıklı?"
"ne!?"
"sen böyle dediğine bakma Lucy, Kesha Paytona deliler gibi aşık." İkisinin atışmasınu izlemek eğlenceliydi.
"Laura!" Kesha bir yastık alıp, Lauraya vurmaya başlamıştı. "Bensiz yastık savaşı mı? Asla!" ikisininde üstüne atlamıştım böylece küçük (büyük) bir yastık kavgası başlamıştı.

>·°Küçük Quinn°·<Where stories live. Discover now