Son

702 26 20
                                    

Final Bölümü;

Final şarkıları;

Kahraman Deniz- Piraye

Deduplüman- Belki


Cem Adrian- Zincir

Yazarın Dilinden;


"Unut seni üzen herşeyi, gülüşümü hatırla."

Aylardan Haziran ayıydı, güneş kara bulutların arkasına gizlenirken gökyüzünü kasvet ele geçirmişti.
Yağmur taneleri şehrin dört bir yanına savrulurken insanlar kaçışıyordu. Sokaklar bomboş kalmış, herkes ıslanmaktan kaçmıştı ama onlar kendilerine yakışanı yaparak yağmurun altında ıslanmışlardı. Kuru tek bir yerleri kalmamıştı, onlar acıya bile gülümseyen iki gençti. Yağmur onlar için anlamlıydı, kaçmak ise hakaret.

Efes'in istikrarlı duruşu bebeğinin verdiği sancıyla yerlebir olurken Okan'ın kolları arasına yığılmıştı.
Çok güçlü görünüyordu, acılarını deliliğe vuruyordu ama görünen aksine Efes çok zayıftı. Tedavisini aksatmış bir hayli ilerlemesine neden olmuş, yapmaması gereken ne varsa yaparak ölüme koşmuştu ama bebeği onun eksiğini doldurmaya çalışmış bir yere kadar ayakta durabilmesini sağlamıştı. Bebeğinin verdiği en ufak, basit bir sancı onun için fazlasıyla şiddetli oluyordu.

Okan hastalığını öğrendiği andan itibaren diken üstünde hissediyordu kendini, her an sevdiği kadın ellerinin arasından kayıp gidecekmiş gibi hissediyor, korkuyordu iliklerine kadar. Kollarının arasında zar zor nefes alan kadınının adını haykırarak gözlerini açmasını istiyordu, Efes duyuyordu ama tepki veremiyordu, sevdiği adama acı çektirdiği için kendine kızıyordu. Daha önce söylemeye bu yüzden cesaret edememişti, onu sürekli tetikte bırakacağı için.
Yine de yaptıklarının bir çoğunun yanlış olduğunu biliyordu, Okan'a aşık olduğu andan itibaren aldığı kararların, gittiği yolun yanlış olduğunu biliyordu ama istemişti. Yanlış olsa da değer demişti, öleceksem doğrular kimin umurunda diyerek rahatlatmıştı içini.
Ama şimdi şartlar değişmişti, annelik duygusu sarmıştı içini, farklı düşünmeye, farklı bakmaya başlamıştı.
Yaptığı yanlışlar yüzünden bebeği mutsuz olur muydu? Nasıl bir çocuk olurdu, anne olabilir miydi? Korkuyordu geleceğinden, korkuyordu ilk kez ölmekten.

Bir hıçkırık kaçtı dudaklarının arasından tutamadı kendini, güçlü durmak istemiyordu artık.
Her türlü zorluğun üstünden birlikte gelmemişler miydi?
Okan'dan başka sığınacak kimi vardı?
Sevdiği adamın kollarına tutunup güçlükle göz kapaklarını araladı.
Derin bir nefes aldı, yağmur taneleri yüzünü yalayıp geçiyordu.
Okan başını önüne eğerek "Çok şükür!"diyerek mırıldanırken Efes hıçkırarak ağlıyordu.
Sevdiği kadının yanağını kavrayıp "Geçti güzelim, geçti."diyerek umut aşılamak istedi.

"İstemiyorum Okan, ölmek istemiyorum."

"Ölmeyeceksin."

Başını olumsuz yönde sallarken Okan onu kendine çekerek sarıldı.
"İzin vermeyeceğim."

Nasıl yapacaktı bilmiyordu, belki de bir erkeğin kendini en çaresiz hissettiği anlardan biriydi bu.

"Zor olacak belki ama olacak."

Efes geri çekilip ellerini sevdiği adamın yanaklarına koydu, siyah incilerine bakıp burnunu çekerek gülümsedi.
"Seni seviyorum."

"Bende, biliyorsun güzelim bende seni seviyorum kendimden bile daha çok."

Deli DoluHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin