PSİKOLOG

173 19 0
                                    

Bu bölümün şarkısı Lp-Lost on you sevdiğim şarkılardan biridir. Bölümü yazarken dinledim. Size de kısık sesle dinlemenizi tavsiye ederim.

PSİKOLOG:
Evet bu bölüm ailemin bile bana inanmadığı bölüm. Ailemin bile benim aklımdan şüphe ettiği bölüm. Tüm sevdiklerimi olan güvenimi yavaş yavaş kaybedişimin başladığı bölüm.

~Ben buydum işte. Kendisinin bile delirip delirmediğini bilmeyen bir kız. ~

Annem öğrendiğinden beri bana hiçbir şey çaktırmamaya çalışıyor

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Annem öğrendiğinden beri bana hiçbir şey çaktırmamaya çalışıyor. Annem bu konularda Sherlock Holmes'in yan versiyonudur. O gece babamla konuştuklarını duymasaydım muhtemelen benim de hiçbir şeyden haberim olmayacaktı.

Annemin öğrendikten sonra ilk işi bana psikoloğumdan yeni bir randevu almak olmuş. Zaten annemin zoruyla gittiğim psikoloğum bana depresyon için ilaçlar vermişti ve bunları 3 ayda bir kontrol ediyordu. Psikoloğa gitmek katlanılmaz birşeydi. Birine kendi acınası durumunuzu anlatmak zorunda olmak ve onun size zavallı gibi bakması berbat birşey. 3 ayda bir görmeye dayanamıyordum şimdi kontrol dışında tekrar mı gidecektim?
Verdiği ilaçlar da bir işe yaramıyordu zaten. Yarasaydı bu halde olmazdım zaten.

Evet. Annemi maalesef ikna edemedim ve iş kavga boyutuna gelince susmak zorunda kaldım. Annem zaten durumuma çok üzülüyor ve bunu düzeltmek istiyordu bu yüzden onu daha fazla üzmek istemedim. Bu sabah psikolog randevum var .

Sabah kalktım
Klasik yıkık ritüellerimi yaptım. Bugün kendime kızma ve yatakta ağlama işlemimin kısa sürmesi gerekiyordu. Çünkü randevuya geç kalabilirdim. Gözyaşlarımla yıkanmış yüzümü bir daha yıkadım. Dolaptan siyah bir sweatshirt ve siyah bir pantolon aldım ve giydim. Saçıma hiç dokunmadım ve yataktan kalkmış haliyle açık bıraktım. Havalar cidden soğumuştu deri ceket alacaktım ama siyah montumu almaya karar verdim ve siyah montumu da aldım. Odadan çıkmadan önce dolabımın önündeki boy aynama baktım. Psikoloğa bu halimle gidiyordum. Resmen şuan yürüyen bir depreyondum. Aşağı indim .

Kahvaltı masasını oturdum. Yine her zamanki gibi sadece annem ve ben vardık. Annem saçımın halini görünce "keşke bir tarasaydın. E tabi taramaya taramaya tarak girmiyor ki kafana " dedi . Tartışmamızdan sonra hafif şakalarla aramızda ki dargınlığı bozmaya çalışıyordu. Yalandan da olsa gülmeye çalıştım. Arkanızdan iş çeviren kişi sizin iyiliğinizi isteyen anneniz bile olsa, yine de onun size yalan söylemesi içinizi acıtıyor. Yanıma geldi eliyle saçlarımı düzeltti , saçımı öptü ve sandalyesine oturdu. Bu durum belli ki onu çok üzüyordu.

Psikoğa geldik. Ve şuan ben dışardayım annem içerde psikologla konuşuyor. Sanki ben onu getirmişim gibi. Benden önce girdi ve konuşacağı özel birşey olduğunu söyledi . Tabi ben konunun ne olduğunu biliyorum . Psikoloğa bu konu hakkında hiçbir şey söylemeyeceğim . Çünkü söylersem şizofren raporunu elime verirler diye düşünüyorum. Ama ben biliyorum şizofren değilim ya da bu hastalık her neyse ondan değilim.

ONDAN SAKIN BAHSETMEHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin