İyi Dersler Prenses...

51.3K 2.8K 742
                                    

Bölüm 8

İyi Dersler Prenses

Emir'in yanağına kondurduğum öpücükten sonra Aras'ı okulda hiç görmedim.Güneş de yoktu.Dersler sıradan geçmişti.Bugün biraz kafam dağılsın diye eve yürüyerek gidecektim.Son ders zili çaldığında çantamı alarak sınıftan yavaş adımlarla çıktım.Omuzlarımda ağırlığımı en azından 100 kg yapan bir hayal kırıklığı vardı.Aras'ın beni az da olsa umursuyor olması isterdim.Yüzüm asık bir çekilde bahçeye doğru ilerliyordum.Okulda sadece bir kaç kişi kalmıştı.Okulun bahçesinden çıkarak kaldırımdan yürümeye başladım.Tam karşı caddeye geçecekken beyaz bir araba yolumu kesti.Az kalsın arabanın altında kalıyordum!

"Ne yapıyorsun sen be!Önüne baksana." diye bağırırken arabadan inen kişiyi görmemle gözlerimin fal taşı gibi açılması bir oldu.Aras?

"Asıl sen ne yapıyorsun?" diye sordu sert bir biçimde.Ben gözlerimi kırpıştırıp kendime gelmeye çalışıyordum.

"Sana sordum İlkim amacın ne?!" diye gürledi.Bağırışıyla birlikte yerimden sıçrayarak titremeye başladım.Sesinden saf öfke akıyordu.

"He-Herkes bize bakıyor." dedim.Titrememe engel olamıyorum.Yutkunarak yüzüne bakmaya başladım.Sevecenlikle bakan çikolata rengi gözleri öfkeden neredeyse siyaha dönüktü.Öfkenin pırıltıları göz çevresinde cirit atıyordu.Beni aşık eden gözler şimdi beni ürkütüyordu.Sertçe kolumdan tutarak arabanın kapısını açtı.

"Bin!" diye gürledi.Kolumu çekmeye çalıştım ama yok...Öyle bir sıkıyor ki...Dediğini yapmaktan başka çarem yok,diyerek kapısını açtığı koltuğa oturdum.Kapıyı kapatarak kendisi de sürücü koltuğuna oturdu.

"Ne yaptığını sanıyorsun sen?" diye sordum sesimi biraz yükselterek.Kalbimin ağzımda attığını hissediyordum.Yutkunarak boğazımdaki yumruyu geçirmeye çalıştım ama hiçbir faydası olmadı..Arabayı sert bir frenle kenara çekti.Neredeyse sinek gibi cama yapışıyordum.

"Asıl sen n'apıyorsun?!O adamla ne işin var senin?" diye bağırdı.Bağırışında öfkenin arasında ufak,cılız bir duyguyu daha yakaladım.Kırgınlık...Hüzün.

"O adam dediğin benim..." derken birden lafımı kesti.

"Senin ne?" diye bağırdı.Sinirlenerek içimde senelerdir bekleyen deli cesaretine izin verdim ve bende bağırmaya başladım.

"Belki dostum belki de sevgilim.Sanane ha?Sen kimsin de karışıyorsun bana?Ne bu tavırlar?Bana sanki sevgiliymişiz gibi davranma Aras.Sen benim arkadaşım bile değilsin!" dedim ve arabanın kapısını açarak dışarı çıktım.İnanılmaz havalı olduğumu biliyordum fakat sanki bir şeyler eksikmiş gibi geliyordu.Sanki bir parçamı orada bıraktım da o parçam bende bir boşluk  yaratıyor gibiydi.Daha sonra başımın dönmeye başladığını hissettim.Bütün gün hiçbir şey yememiştim.Açlıktandır diye düşünüp yürümeye devam ettim.Binalar,arabalar,insanlar...Yavaş yavaş bulanıklaşmaya başladı.Olduğum yerde durup gözlerimi kırpıştırdım.Kendime gelmeye çalıştıkça kendimi daha fazla kaybediyordum.Daha fazla dayanamayarak dizlerimin bağının çözüldüğünü hissettim ve gözlerimi karanlığa kapattım.

***

Gözlerimi kırpıştırarak açmaya çalıştım.Başım inanılmaz derecede ağrıyordu.Elimi anlıma dayayarak masaj yapmaya başladım.Daha sonra yumuşak bir çift el ellerimi iterek alnıma yumuşakça masaj yapmaya başladı.Etraf bulanık görünüyordu.Bulanıklık azaldıkça çkolata kahvesi gözler daha belirgin olmaya başladı.

"Aras?" diye sordum cılız bir sesle.Boğazım kuruduğu için öksürmeye başladım.Aras gözlerinde oluşan endişeyle birlikte hemen bir bardak suyu bana uzattı.Hafif titrek elimle suyu alarak öksürüklerim arasında yudum yudum içmeye çalıştım.Öksürüğüm kesildiğinde bardağı yanda duran komidinin üzerine bırakarak Aras'a döndüm.

Sıra Arkadaşım Bir Vampir!Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin