Sonsuz Rekabet (SAS-1) TAMAMLANDI

Bölüm -32-

PARÇALARI TOPARLA

"Senin dikkatini yaptığın hareketlere vermen için ne yapmalıyım?" diye sordu Mehmet bezgin bir halde. İki takımda spor salonunda toplanmış aletler ile çalışmalarını gerçekleştiriyorlardı. İki hoca da inatla salon çalışmalarını aynı güne koymak gibi bir tavır sergiliyorlardı. Bu günlerinde sonunda ise iki takım genelde daha fazla nefret ve tartışma ile salondan ayrılıyordu. Ama o gün Bulut Nam-ı Diğer Atmaca hayran bakışlarla o an mekik çeken Peri'ye bakıyordu. 

"Dikkatimi dağıtmayarak başlayabilirsin mesela," dedi gözlerini ayırmadan. Kendisini de kollarını çalışmak için ağırlık kaldırıyordu. Teknik olarak antrenmanını yapıyordu, sadece gözlerini genç kadına dikmişti. Hüma arada ona baksa da izlendiği için sinirli ve utangaçtı. Onun etrafında olmak genç adamın hoşuna gidiyordu. 

"Buraya çalışmaya geldik Atmaca kız kesmeye değil."

Bulut ona kaşlarını çatarak baktı. "Kız kestiğim falan yok sadece Perime göz atıyorum."

Mehmet onun söyledikleri karşısında hemen birinin duyup duymadığını görmek için çevresine bakındı. Onları duyan birinin olmadığını anladığında ise nefesini bıraktı. Onun bu endişeli hali genç adamın gülmesine neden olmuştu ama Mehmet ona öfke ile baktı. 

"Biraz daha dikkatle bakarsan kadın takımında ki her bir üye gözlerimizi oymak için bize saldıracak."

Bulut genç arkadaşına tek kaşını kaldırıp alaycı bir ifade ile baktı. "Bir grup kadından korktuğunu mu söylüyorsun," dedi gülmesine engel olamadan. Mehmet önce sinirle kaşlarını çattı.

"Saçmalama neden onlardan korkayım," dedikten sonra hızla bakışlarını kadınların olduğu tarafa çevirdi ve arkadaşına yaklaşarak sesini alçalttı. "Yine de onlarla ters gitmemek en iyisi. O küçük kadının bile oldukça eli ağır," dedi dalgın bir şekilde yanağını okşarken. 

Bulut onun gözlerini diktiği yere baktı ve Nazlı'nın olduğunu gördü. "Nazlı ile ne oldu da yanağını okşatacak kadar ağır bir tokat yedin."

Mehmet hemen kendine gelerek elini yanağından çekti. Gözlerinden bir an ışıltı geçmiş olsa da onun geri çekildiğini görebiliyordu. Genç adamla ikisinin arasında tokat ile sonuçlanacak bir şey olmalıydı bu Bulut'un gülümsemesine neden oldu. Kim bilir ne olmuştu. Bunun peşini bırakmayacaktı. 

"Bir an önce çalışmaya başlasan iyi olacak yoksa senin peşinden gelen başı boş bir takımın olacak"

Bulut ağırlığı bırakıp arkadaşına döndü. "Merak etme ben her zaman takımıma örnek olacağım ama sanırım senin tokat yemene neden olacak konularda sana örnek olamamışım," dedi ve alayla sırıttı. 

Mehmet ona tek kelime etmeden aletlere doğru ilerledi. Sonrada genç adamı umursamadan çalışmaya başladı. Bulut ona gülümsedikten sonra önüne döndü ve gülümsemesi yavaş yavaş silindi. Sol eline bakarken yavaş yavaş gülümsemesi soldu. Elinin sorun yaratmaya devam ettiğini arkadaşlarından saklıyordu ama umduğundan daha büyük bir şey olduğu kesindi. Derin bir nefes aldı. Belki de iyi bir hastaneye gitmesi gerekecekti. Derin bir nefes alıp saçlarını karıştırdı. Bakışlarını karşı tarafa çevirdiğinde Hüma'nın ona dikkatli bakışlarla baktığını gördü. 

Ondan bir şey saklamak zor olacaktı. 

********

Bütün antrenman boyunca onu izlemişti. Hüma gerildiğini hissediyordu. Ağırlık kaldırırken nasıl görünüyordu? Genç adamın takıldığı kızlardan  çok farklıydı ve ağır bir antrenman yaparken yüzü geriliyor, terler fışkırıyordu. Koltuk altındaki ve sırtındaki terler görünüyordu. Bunu engellemek için elinden bir şey gelmezdi. Ama utanmayacaktı. Evet, o da başka kızlar gibi en güzel ve mükemmel anında genç adama görünmek isterdi ama maalesef bu olmayacaktı. O sporcuydu ve bundan kim için olursa olsun ödün vermeyecekti.