Chapter thirty-six

277 13 14
                                    


Con başladığında Caleb ve Maddie hariç herkesin bilgisi vardı sekreterlerin fln. Hazırdık.

"Acaba be yapsam? Aha buldum. Ben şimdi yavaşça arkadan gelip Caleb'ın gözlerini kapatayım. O da büyük ihtimalle Millie veya Maddie der. Aynen öyle yapalım." Cody elinde kamerayla işaret gösterirken bende derin bir nefes aldım ve sahneye yavaşça çıktım.

Condaki herkese 'çaktırmayın' bakışı attıktan sonra yavaşça Caleb'ın arkasına geçtim. Gözlerini kapadım. Sesimi çıkarmadım.

"Millie? Sen misin? Bak sensen hiç komik değil."

"AMAN TANRIM NE?!?" Diye bağıran Maddienin sesini duyan hayranlar çoşmuştu bile.

Ellerimi gözlerinde çektiğimde "a çok ayıp Caleb insan arkadaşını unutur mu?" Dememle çocuğun bana sarılması bir oldu. Arkadan sesler geliyordu. "Baleb!baleb!baleb."

"Sen nasıl söylemezsin geleceğini?"

"Söylersem sürprizi kaçardı aptallar sizi." Dedikten sonra gidip Maddie'ye sarıldım.

"Seni çok özlediğim ya." Arkadan bizi Cody çekiyordu. Kamerayı sabitledi ve o da yanımıza geldi.

Caleb ve Maddie ile tokalaştıktan sonra oturduk ve fanlarla beraber çok hoş vakit geçirdik. Çıktığımızda yemek yemek için bir pizzacıya gitmeye karar verdik. Giderken arabada telefonuma mesaj geldi.

Bilinmeyen numara: Tanrı aşkına! Beni boşver. Beni öğrenirsen benimle bir daha konuşmazsın.

Bilinmeyen numara: Ny'ye gelmişsin bakıyorum. İnanabilirsin ki seni gördüğümde ilk işim seninle yalanını konuşmak olacak.

- Tanrı aşkına beni rahat bırak. Seni tanıyorsan neden adını söylemiyorsun? Kimsin sen? Kim?

- O zaman ne yalanı bilinmeyen.

Bilinmeyen numara: Birkaç gün kaldı Bianca. Sabret.

Bilinmeyen numara çevrim dışı

"Kiminle konuşuyorsun?" Dedi yanımda oturan Caleb.

"Sadece babama yemeğe gideceğimizi söyledim. O kadar."

"Peki."

Pizzacıya geldiğimizde pizza siparişi verdik ve beklemeye başladık. Bana yine mesaj geldi.

Bilinmeyen numara: Ya da biliyor musun? Beni öğrenip öğrenmemen umrumda değil. Sadece numaramı da anılarımız gibi sildiğin için üzgünüm.

Bilinmeyen numara: Sadece o güzel gülüşünü görmek için nelerimi vermezdim.

Görüldü

Bu kişi kimse beni iyi tanıyordu. Bayağı. Kim olabilirdi diye düşünürken bir anda Cody'nin bana fısıldadığını gördüm.

"Noah şu an tam arka çaprazında arkası dönük bir şekilde oturuyor."

Güzel anılar

Telefon numarası

Güzel gülüş

Özlemek

"Noah'tı" dedim kısık sesimle. Bilinmeyen numara oydu. Kin tutamazdı. Kıskanırdı. Kolay sinirlenmezdi. Çok üzülürdü. Sadece gözümden iki damla yaş düştü.

Onu bırakmanın bedelini ödüyordum. Ama bırakmalıydım. Şu an karşısında oturan kıza gülerek bişeyler anlatıyordu. Bensiz mutluydu açıkcası.

𝐉𝐮𝐬𝐭 𝐚 𝐝𝐫𝐞𝐚𝐦 - 𝐍.𝐬- Where stories live. Discover now