Chapter twenty

435 23 28
                                    

O gün deliler gibi karaoke söylemiş, dans etmiştik.Kısacası eğlenmiştik. Çok gece kalmadan erkenden yattık.

Sabah alarmla uyandığımda yine aymı rüyadan uyandım. Terlemiş ve nefes nefese kalmıştım. Her zaman olduğu gibi. Bir duş almanın iyi gelebileceğini düşündüm ve odamdaki banyoya gidip duş aldım.

Üstüme Koyu yeşil bir sweat altıma siyah bir kot ve üstüne normal jean ceket giydim. Dalgalı olan saçlarımı salık bıraktım. Çok uğraşmaya gerek yoktu. Hazırdım.

Kapımın çalmasıyla kapıya baktım. Geleni Noah sansamda gelen Cody'di.
"Günaydın. Gelebilir miyim?"

"Tabi ki" dedim elimle yatağa vurarak.

"Dün çok güzeldi lan!" Diye çıkıştı bir anda Cody.

"Mal mısın oğlum sabah sabah niye çıkışıyon ya!"

"Ne bileyim ya of beynim ağrıyo konu bulamadım mk."

"Hadi coğdy aşağı inekim o zaman elbet aşağıda birileri vardır." Dedim ve o da onaylayınca aşağı indik.

Aşağıda Chloe, Melanie,ben ve Cody vardık sadece. Eh Bonnie zaten aynı bok. Demek ki Noah'ta uykucu çıktı.

"Diğerleri nerede?" Dedi cody.

"Uyandıramadık hala uyuyorlar." Dedi Melanie.

"Deli misiniz ya geç kalıcaz hadi herkes kendi partnerini gitsin uyandırsın." Dedi Chloe.

"Görücem seni ben." dedim işaret parmağımı ona doğru göstererek. Güldü. Melanie ile yukarı kata çıkıyorduk ve Melanie konuşmaya başladı.

"Sence Noah iyi bir partner mi?"

"Bilmiyorum daha önce partnerli çalışma yapmadık. Hatta ilk günümüz ama çok kafa biri yani kolay alışacağımı düşünüyorum. Neden sordunki?"

"Meerakk."

"Peki" dedik ve ben çatı katına giderken ayrıldık.

Melanie neden böyle sordu diye düşünürken kendimi Noah'ın kapısının önünde buldum. Tam elimi kaldırıp kapıyı çalacakken kapı açıldı. Evet karşımda saçı dağılmış gözleri kaşımaktan kızarmış ve uykulu bir adet Schnapp vardı.

"Ben seni uyandırmaya gelmiştim ama demekki uyanmışsın. Hadi elini yüzünü yıka ve kendine bir çekidüzen ver. Daha ilk günden geç kalmak istemiyorum." Deyip saçlarını karıştırdım. APTAL! Neden çocuğun saçlarını karıştırıyorsun.

Utandığımı belli etmemek adına hızlıca merdivenlere koştum ve hızlıca indim.

Chloe suratımdaki kırmızılaşmayı görünce kahkaha attı. Ona karşı göz devirdim ve " Merlinin sakalı Chloe sana inanamıyorum." Dedim ve koltuğa oturdum. Sonra Melanie ve uyuşuk Bonnie geldi.

"Günaydın" dedim ve ona sarıldım. Güldü ve.

"Ya bu kadar erken kalkmak zorunda mıyız? Ben uyumak istiyorum ve açım. AÇ"

Evet bu özet Bonnie. Uykulu ve aç. Ah ne kadar da düzgün insanlarla arkadaş oluyorum. Aşağı Noah indi. O da üstüne siyah kot beyaz tişört ve yeşil bir kot ceket giymişti. Saçlarını düzeltmişti ve gözleri kızarıklığını yitirmişti. Yani hoş olmuştu.

Kahvaltımızı okulda yapma kararı verdik. Okulda yakın olduğu için yürümeye karar verdik.

Okula yürürken kulağıma kulaklıklarımı takıp müzik dinlemeye başladım.

Noah's POV

Tam kapıyı açtığımda bir anda karşımda belirdi ve korktum sanırım. Neyse umarım anlamamıştır diye içimden geçirdim.

𝐉𝐮𝐬𝐭 𝐚 𝐝𝐫𝐞𝐚𝐦 - 𝐍.𝐬- Where stories live. Discover now