"Bir Hayat Meselesi "

120 14 2
                                    

                 "   Bir Hayat Meselesi "      vol : 1
Bir gün üniversiteden eve dönmek üzereyken hiç eve gidesim olmadığını farketim ve ordan annemin okuluna gidip anneme sürpriz yapmaya karar verdim ... okula vardığımda annemin dersi varmış , dersi olduğu sınıfa doğru yol aldım , vardığımda kapıyı çalıp içeri girdim son ders mağlum herkes bayılmış gibi annemi dinliyordu , annem beni gördüğünde şaşırıp oğlum gel içeri gir dedi , içeri girip annemin yanına oturdum sessiz bi şekilde kulağıma fısıldadı niye geldin sen buraya diye , bende gülümseyip anneme annemi ziyaret edemezmiyim dedim , yok edebilirsin de şaşırdım senden beklenmeyen bir harekti ... anem dersine geri döndü bende oturup sınıfı izlemeye beşladım , mağlumunuz bütün sınıfın kızları gözüme görünsünler diye ilgi çekmeye çalışıyorlardı , hiç biri ilgimi çekmedi biri hariç ... nedenini bilmiyorum ama fazlasıyla ilgimi çekti , yüzünü bile göremedim çünkü saçı baya uzundu ve yüzü saçlarıyla kapalıydı bütün sınıftan aklıma bir tek o kaldı ... Eve dönerken aklımdan çıkmıyordu hep onu düşünüyordum nedensizce kafamda dolaşıp duruyordu annem bazen konuluyordu bana bişeyler anlatıyordu birazını dinlemiş olsam bile birazını dinleyemedim onu düşünmekten ne afını biliyordum ne yüzünü görmüştüm ama işte etkilendiysem artık , eve geldiğimizde annem yemeği yapıp sofraya orurduk çabucak yemek yiyip odama kapandım , uzanıp tavana bakmaya başladım ve hep onu düşünmeye işte o an aklıma taktım onunla tanışıcaktım ne olursa olsun tanımaya karar verdim ve bunu yapmam için her gün annemin okuluna gitmem gerekiyordu ... hemen yarın olsun diye hemen yatıp uyudum , Sabah okula başka bir neşeyle ve heycanla gittim ... serslerimşn bitmesini sabırsızlıkla bekliyordum , son dersin ortadında kalkıp çıktım dersten ve annemin okuluna doğru yol aldım ...
Bir an durdum gördüm nefes nefese kaldığımı fark ettim derin bir nefes alıp içeriye girdim , ne kadar şanslıydım yine annemin o sınıfta dersi varmış ... kapıyı çaldım ve içeriye girdim sessiz bir şekilde annemin yanına oturdum ve oturur oturmaz gözümü hemen sonlara doğru götürdüm yine orda sessiz bir şekilde duruyordu ve yine aşaya doğru bakıyordu . Cesaretim yoktu yanına gidemedim öylece baktım uzaktan ama merak da ediyordum hemde çok ... Her gün okuldan sonra annemin okuluna gidiyordum ve her gün onu öylece seyrediyordum ... bir gün yanına gitmeye karar verdim ve gittim .... Oturdum derin bir nefes alıp Merhaba , tanışalım mı  dedim  ?  2 dk sonra yüzünü bana döndü ve ne münasebet canım sen kimsin ki ben senle tanışayım dedi , çok şaşırdım beklediğim bir tepki değildi , ben yinede ona karşı iyi bir şekilde davranmaya çalıştım , sanırım rahatsız ettim ben , evet rahatsız ettin dedi , ya pardon da neden bukadar ters davranıyorsun anlamadım ben şuan senle  sadece tanışıp arkadaş olmak istedim , hı hı diye cevapladı , ya hadi ordan ben salak değilim dedi , bak benim senin düşündüğün gibi bir düşüncem yok hem neden olsun ki dedim , bilmem , bilmek de istemem şimdi lütfen gidermisin  başımdan uğraşamayacağım şimdi senlen, tamam ya gidiyorum senle konuşulmuyor ki ,iyi işte konuşma benle , herneyse ya  vaktim yok diyip  gitmem gerek dedi , ve gitti . Ama ben kız beni her nekadar terslemiş olsa bile vazgeçmicektim ondan çünkü onda özel olan bişey vardı ve ben bundan çok emindim eğer vazgeçersem çok şey kaybetmiş olurdum  , her gün okuldan sonra anneme gittim , hergün konuşmasak da her konuştuğumuzda ağrıza gibi benle kavga ediyordu yani her konuştuğumuzda kavga ediyor gibi sert bir şekilde konuşuyorduk , her gün ki gibi bu gün de annemin okuluna gittim ve onun yanına yaklaştım, ne haber dedim kendimi koruma altına alamam gerekiyor mu diye şaka yaptım , şakamla gülüp iyidir senden diye cevapladı , hayret bu sefer terslemeden kızmadan cevap verdi ... hayretler içinde seni seyrediyorum şuan dedim ona , şimdi senin bana yine mi sen , sen ne arıyorsun gibi cümleleri kurmak yerine , kızmadan terslemeden bu cümleleri kulanmadan cevap verdin , umarım bişey yoktur dediğimde Yağmur gülmeye başladı  ben öylece kalakaldım bişey diyemedim gülüşü beni benden aldı tek bir kelime bile söyliyemeden öylece izledim ... doğru ,  düşündüm de senden iyi arkadaş olunur dedim ve artık sana öyle davranmak istemediğimi anladım nede olsa herkes bir şansı hakeder değil mi ... ohh ya sonunda benim hakkımda doğru bir şekilde  şedüşünmüşsün ama az da çektirmedin bana ... ee benle arkadaş olucaksan katlanıcaksın dedi bana , her neyse şimdi benim gitmem gerek son bir dersim var ve sonrada eve gidicem sende artık eve gitsen iyi olur hadi görüşürüz dedi ve sınıfa doğru yürümeye başladı bana el salayıp arkasını döndü ve gitti , bu sırada bende eve doğru gidiyordum ,  giderken bi tuhaf oldum ve birden kendimi sırıtırken buldum ... ne oluyo lan bana dedim ve kafamı salladım kendime gelebilmek için . Bu günü sabırsızlıkla bitmesini bekledim bir an önce yarın olsun istiyordum .Yarın okula gittim ve saatleri dakikaları sayıyordum , bu günün son derslerinde kalmadım ve okuldan çıktım Anneme gidiyordum , oraya gidince tam da tenefüs zamanlarına denk gelmişim , bütün okulu aradım onu bulmak için ve sonunda onu ararken onunla çarpıştım ve elinde olan bütün kitaplarını döktüm ... ohh pardon görmedim derken onu görünce .... Yağmur!!! ya özür dilerim görmedim ... Önemli değil ... iyi misin ... iyiyim iyiyim ... bişeyler yedin mi dedim direk... hayır !!! ozaman hadi gel birlikte bişeyler atıştıralım dedim oda kanul etti sonra kendi kendime dedim ki bu fırsatı kaçıramazdım hazır onu boşta yakalamışken bir şekilde değerlendirmem gerekiyordu .
Birlikte bişeyler yedik sohbet ettik ve o an ona şöyel bişey dedim , arkadaş olmamız için birbirimizi yakından tanımamız gerekiyor değil mi , evet doğru söylüyorsun , ama sende çok meraklısın , olabilir buda benim kötü özelliğim olsun ... birlikte birbirimizin hakkında konuştuk çok güzel bir öğlen geçirdik ... birbirimizin hakkında yeni şeyler öğrendik mesela doğum gününü öğrendim 28.04.2001 benden bir yaş küçük lise son sınıf , en sevdiği müzik "Toygar ışıklıdan Bırak sende kaybolayım,, , en sevdiği renk " bebek mavisi ve ,, ve sinemaya gitmeyi seviyormuş ... yani enazından onun hakkında az da olsa bilgim vardı ve bunun için de mutluydum .
                                                  • • •
Bu gün haftasonu , gün geçmiyor sanki çıkıp dolaşsam mı diyorum evdemi kalsam kararsızca bunları düşünüyordum  , sıkıntıdan patlıyacak gibiydim , sonra arkadaşlar aradı onlarla futboll oynamaya sözleştik maç yapıcaktık . Sahaya gittik ve oynamaya başladık , başıma kötü bi kaza geldi , ayamı kötü bir şekilde sakatladım ve acilen doktora gittim . Doktora gittiğimde çok ağrım vardı meğersem kemiğimi ezmişim artik nasıl delicesine oynuyorsak...... herneyse 2 hafta evde kalmamı söyledi 2 hafta evden çıkmak yasak .... Ben  ne yapıcağım dedim kendi kendime 2 gün bile evde kalamıyorken 2 hafta nasıl dayanıcağımı bilmiyordum  ???
Anneme sakince haber verdim eve gittik ve eve yerleştim ... bir kaç gün geçti nerdeyse 4 gün oldu ama arayan soran yok ... yok derken Yağmur hiç aramadı neden acaba diye sordum kendi kendime , biliyormudur başıma gelenleri ? , yada belki bilmiyordur , neden aramadı yaaa diye bütün gün içim içimi yiyordu .. yada işi vardır belkide beni rahatsız etmek istemyordur belki de çekinçyordur diyip duruyordum kendi kendime , telefonumun sesi açık olmasına rağmen hep arayan var mı diye bakıyordum belkide mesaj atmıştır da ben duymamışım yada görmemişimdir diye her dakika bir kontrol ediyordum telefonumu neden böyle oluyorum ki ben biz sadece arkadaşız neden hep sürekli
Onu düşünüyorum neden aklımda çıkmıyor  ... lan deliricem ben böyle devam edersem , arasam mı ne yapsam diye düşünüyordum ... çok tuhaf olur benim onu aramam ya herneyse ben yatıp dinlensem iyi olur birazcık dinlenirim ve bunları düşünmem , aramassa  da aramasın ....  telefonu elimden bıraktım ve uyumak istedim biraz .
Tam uyumaya çalışırken telefon çaldı o sırad başımı  yastıktan nasıl kaldırdığımı bilmiyordum hemen telefonu elime aldım bilinmeyen numaraydı  belki o belki Yağmur  arıyordur dedim ve telefonu açmadan önce kendimi düzeltmeye başladım saçımı başımı falan sonra bir dakika durdum ve kendime dedim oğlum manyak mısın ne yapıyorsun sanki kız seni görecek hem  belki Yağmur değildir nerden biliyorsun onun olduğunu ... malsın oğlum sen mal ya ... telefonu açar açmaz bi ses duydum "Akın ben Yağmur ,, ben çok mutlu oldum o an havalara uçtum nerdeyse telefonda arayan kişinin Yağmur olduğunu öğrenince , ama sanki onu beklemiyormuşum gibi davranmam gerekiyordu onun anlamaması için , şaşkınlık bir ifadeyle ona ... Yağmur mu ? diye  sordum birden oda evet ben cevapladı — ya çoktandır aramak istedim ama bir türlü numaranı bulamadım , duydum ki sakatlanmışsın nasılsın iyi misin ağrın var mı ...... İyiym iyiyim ayağım biraz ağrıyor ama sık sık büyük ağırlarım olmuyo , peki daha iyi misin — evet daha iyiym — ohh rahatladım deyince benim yüzümde bir gülücük oluştu, çok merak seni dedi bana , tabi bende hemen cevapladım , çok mu merak ettin beni sorduğumda , evet tabiki merak ettim hemde çok dedi   , iyi olmana sevindim — ben seni daha fazla rahatsız ettmiyim Hoşçakal — Hoşçakal dedim ve kapattık telefonu . Çok mutlu oldum sesini duyduğma gerçekten özlemiş gibiydim ... işte bu an da gerçekten ona farklı bişey hissettiğimi anladım Hoşlantı gibi de değil daha fazla daha gerçek belki de:  AŞK KİM BİLİR ? 2 hafta uzun bir süre her şeyi en ince detayına kadar düşünmek için de yeterli bir süreydi , durmadan soruyorum kendime ona karşı hissetiklerim arkadaşlıktan daha fazlaydı ve ben bundan emindim çünkü ona karşı hislerim arkadaşlık hisleri değildi , her ne olursa olsun dedim kendi kendime bu işi zamana bırakmicam elimdeki fırsatı elimdeki şansı kaybetmicem , her ne olursa olsun ona açılıcam gerçekleri söylicem ama bunun için de doğru zamanı bulmam gerekiyordu ve ben de iğleşir iğleşmez  yapıcaklarımı kafamda kurmuştum , 2 haftanın dolmasını sabırsızlıkla bekledim , her gün kendimi daha iyi hissetmeye başladım , küçük bir tedavi gördüm fiziksel olarak iyileşiyordum ama sıkıntıdan resmen ruhsal problemlerim oluşmaya başladı , kafayı yiyeceğim diye korkuyordum ama neyse ki öyle bişey olmadı .
2 Hafta sonra artık eski sağlığıma kavuşmuştum , ilk yapıcağım iş Yağmura gittmekti . Okula gittim ve gittiğim gibide Yağmuru aldım ona dedim ki hadi Yağmur gel seni kaçırıcağım .... Tabiki şok oldu ... ne diyorsun Akın... gel diyorum kaçalım varmısın ... bana şaşkın bir yüz ifadesiyle  bir kaç dakika baktı ve bana güvendiğini söyledi , benim yanımdayken korkmadığınıda , genelde sessiz olan Yağmur bu gün herkesi şaşırttı , uzak duran biri değil ama herkesle de yakın durmuyor herkese de güvenmiyor , ben hariç ... biz yeni tanıştık onunla ama bana çok güveniyor ve bu bana özgüven veriyor ....varım dedi çantalarımızı sırtımıza aldık ve gittik ... ilk önce sahile indik ve çok güzel bir kahvaltı yedik ... simit yani , yarısını biz yedik yarısını martılar .. hava çok güzeldi ilk bahar havası deniz dalgası huzur veren bir ses , yanımda güzeller güzeli esmer yeşil gözlü küçük bir kız çocuğu vardı , enazından benim için öyleydi... Bir mavilik aldı gözlerimi sanki , ben gökyüzü sandım meğer o gülümsemiş ... , çünkü ben böyle hissediyordum onun yanında .
Birbirimizin  gözlerinin içine baktık ve ikimiz de birden gülümsedik ... onu elinden tuttum ve hadi gel seni bir yere götürücem dedim ... nereye diye sordu ... benim için çok özel olan bir yere ... tamam dedi ve elimi oda tuttu birlikte kimsenin benden hariç bilmediği bir yere gittik benim kafamı dağıttığım huzur bulduğum bir yer ve kimseyle paylaşmadığım ... orada büyük bir duvar var ve o duvarda sprey boyayla hissetiklerimi çiziyorum ... vardığımızda ... çok güzel bir yer burası dedi çok beğendim dedi ve elimize birer sprey boya aldık ve çizmeye başladık ikimizde büyük bir kalp çizdik ve YağAk yazdık , ikimiz de çok eğlendik ve yorulduk ama benim son bir sürprizim vardı ona ... birlikte sinamaya gittik ve orda ona açılmaya karar verdim ... film başladı ...filmin ortasına kadar ben hep nasıl yapıcağımı nasıl hareket ediceğimi düşündüm hep ona baktım ve doğru zamanı bekledim sanırım artık vakti gelmişti dedim kendi kendime , içimde olan bütün o cesareti toplayıp ... filmin ortasında elini tuttum , sıcacıktı , yüreği elimdeymiş gibiydi... hemen yüzünü bana döndü ve güldü bende ona seviyorum seni dedim ... heyecanlıydım ama tepkisinden korkuyordum da .... Elini çekmedi gözlerini kapattı  bana yaklaştı ve bilmiyorum dedi bana ne yaptığını bilmiyorum , ama senin yanındayken ben huzurlu hissediyorum hep yanında olmak istiyormuşum gibi hissediyorum hep senle kalmak ve hep sana bakmak istiyorumuşum gibi hissediyorum bilmiyorum neden ama sana çok güveniyorum dedi bana , ben o an şok olmuştum ve ne diyeceğimi nasıl hissedeceğimi bilmiyordum çünkü ben ondan bambaşka bir tepki bekliyordum her nekadar garip olmuş olsada  hoşuma gitmedi değil hatta çok hoşuma gitti , onun da bana karşı boş olmadığını öğrendim ve bu o an beni dünyanın en mutlu insanı yaptı ...mutlu oluyorum kalbim pır pır oluyo karnımda kelebekler uçuşuyor demek ki bende seni seviyorumuşum dedi bunu uzatmanın bir anlamı yok bence neyi nasıl hissediyorsan onu o şekilde söylemeye cesaretin varsa bir dakka fazla bekleme ne demişler aşkta cesur olan kazanır ben de seni kazanmak istiyorum ve cesur olmayı seçiyorum dedi  ... ama bir şey sorucam neden ben ? dedi ... ben seçmedim ki seni kalbim seçti demek ki sende özel bişey var beni sana çeken çok güçlü bişey var ,  Aşk mış işte ...evet aşk mış uzun süre ihtiyacım olan içimde ki eksik parça ve sen bunu doldurdun  sonra yavaş yavaş başını omuzuma yasladı artık aramızda arkadaşlıktan başka bişey vardı çok daha güzel ve gerçek bişey ... biraz çabuk oldu ama aşk işte şaşırtmayı seviyor .... Sonunda onun elini tutabiliyordum , sinemadan çıktık saat 7 : 30' tu artık eve dönme vaktiydi ... onu taksiye bindirdim bende yürümeyi tercih ettim . Eve dönerken onu düşündüm bizi düşündüm farklı bir şekilde mutluydum ... her onu düşündüğümde kendimi gülerken buluyorum . Eve girdiğimde annemin sorgusundan kaçamadım ama farketmiyordu kimse moralimi bozamazdı oda çok mutlu olduğumu fark etti ve bana oğlum neyin var böyle mutlusun .... Evet anne mutluyum ama nedenini sorma söylemiceğim çünkü ... iyi tamam öyle olsun üstüme gelmedi , işte annemin en çok bu yanını seviyorum ... halden anlayabiliyor ya o benim için 1 numaraydı her zaman hissetiklerimi ben söylemesem de anlıyabiliyordu eh yani anne olmak bunu gerektirir demek ki ... ben odama girdim uzanıp bu günü düşündüm ve telefonumu elime alıp Yağmura yazdım ... eve vardın mı diye ... evet ... bu gün için çok teşekkür ederim çok güzeldi bana farklı bişey yaşattırdın ...  çok eğlendim ... yine yaparız ve seni seviyorum diye yazdım... bende seni ... diyip konuşmayı bitirdik , ardından kalktım pijamalarımı giyidim ve yattım ... Sabah üniversiteye gitmeye hazırlanırken Aklıma bişey takıldı Yağmur neden okulda bukadar sakin sessis ve herkesten uzak duran biriydi onu merak ettim , hiç arkadaşı yoktu zor bişey yaşamış olmalı ki böyle kapandı içine ... herneyse zamanla herşeyi öğrenicem ... Çok sıkıcı bir okul günüydü
Son derslerimdeydim , biraz erken çıktım okuldan hava mis gibiydi yolda yürürken gözüme bir çiçekçi çarptı , içeriye girdim ve papatya çiçeği ile bir buket aldım , ve okulla gittim derslerini bitmesini bekledim çıktığında ona sürpriz yaptım .... Teşekür ederim am hiç gerek yoktu şimdi böyle birşeye ben böyle şeylere alışık olan bir insan değilim hemde etrafıtakilerin beni öğretmenimizin oğluyla birlikte olduğumu onun bana çiçek ketirdiğini görmelerini istemiyorum , onların gözünde atladaş olarak kalsak bence çok daha iyi olur ... çekindiğini gördüm , Yağmur diğer kızlara benzemiyordu haklıydı da , yaptığım şey biraz mantıksızca bir davranıştı kabul ediyorum ama içimden geldi aldım özür dilerim zor durumda bıraktığım için seni ... çok anlayışlısın Akın sen çok başka biriymişsin ve ben çok yanılmışım , ve ardından okulu geçtiğimiz için bana sarıldı , kokusu muazzamdı gözlerimin içine bakarak sen nerden çıktın karşıma  dedi , hayatın küçücük oyunu bize karşı tatlı oyunu desek ... iyi oyle diyelim bana uyar .... sahile indik deniz kenarında kuma oturduk güneşin altında birlikte hayal kurduk çok, güzel vakit geçirdik bitmesini istemediğim bir rüyanın içindeymişim gibiydi ... Herşey çok güzel gidiyordu bozulmasından korkuyordum içimde hep kötü bir hiss vardı çünkü ben ne zaman çok mutlu olsam hep ardından kötü şeyler oluyor, umarım hissetiklerimin hiç biri doğru değildir , onu kaybetmek benim için korkunç bişey ona çok bağlanmıştım sanki yıllardır birlikteymişiz gibiydi  onsuz düşüncesi bile kötüyken gerçeğini düşünemiyordum . Onunla her gün görüşüyorduk konuşmadan duramıyorduk , başka birine dönüştüm herşey sihirli bir şekilde devam ediyordu bozulmasından korktuğum
Bir sihir gibi .
                                             •  •  •
Bir Çarşamba sabahıydı annem evde değildi , okul gezisine gittmişti benim de ilk 3 dersim boştu dinlenmek istiyordum tam gözlerimi kapattım , kapı çaldı ... kapıyı açtığım zaman kapıda Yağmur vardı ... Selam sevgilim ben ise şaşkınlıkla güldüm .... Aşkım ne oluyor ... Aa sen hala pijama ile sin hadi çabuk git giyin sana bir sürprizim var ve itiraz da kabul etmiyorum ... Ama ben uyumak istemiştim ... ama ben itiraz kabul etmiyorum kırıcakmısın beni ... tamam 10 dk içerisinde iniyorum ... hadi bakalım ... koşa koşa hazırlandım ve indim ... nereye gidiyoruz böyle  .... Söylersem sürpriz olur mu ? olmaz değil mi , işte ozaman sorma sabret . Tamam sustum . Birlikte boğaz kenarında ki parka gittik  ve bana hazırladığı sürpriz piknik miş .
Çok güzel bir piknik yaptık sonrasında birlikte uçurtma uçurttuk , balık tuttuk yine çok güzel zaman geçirdik . Üniversiteye döndüğümde yapılacak projem olduğnu unuttmuşum ve sınavlarım olduğnuda unutmuşum ... Eve dondüğümde tek başımaydım annem evde yokmuş okul gezisi malum ... Projemin ütüne çalışmaya başladım telefonum çaldı Yağmurdu açtığımda bana sevgilim kapıya baksana dedi ... kapıya çıktığımda Yağmur gelmişti .... Sevgilim bu aralar beni şaşırtmayı seviyorsun ....neden sen sevinmiyormusun dedi ... sevinmez olurmuyum onu elinden tutup içeriye çektim ..... içeriye girdik ve yanlız olduğumu biliyormuş yanlız bırakmak istemediğini söyledi ondan geldiğini söyledi sonra onunla birlikte sabaha kadar çalıştık .... Yorgunluktan oturup birbirimizin başını omuzlarımıza yastladık , öylece de uyumuşuz . Sabah alarmım çalınca ikimiz de panik içerisinde uyandık sonra da  halimize gülmeye başladık ... hızlıca hazırlanıp çıktık arabamla gittik onu eve bıraktım kendim de üniversiteye geçtim . Yaptığım projeyi sunmam gerekiyordu hızlıca sınıfa girdim ve sunmaya başladım ... çok beğenildi okadarını da beklemiyırdum ama gerçekten emeğimize yorgunluğumuza değimiş ve tam not aldım ... bunu kutlamak için de Yağmura yazdım hazırlan diye , gidip aldım ve gittik akşam yemeği yedik kutlama mağnasında ... Elini tuttum ve onu çok sevdiğimi bir daha söyledim oda bana .... Ben de seni sevgilim dedi ... saat geç oldu beni eve bırakırmısın dedi bana olur  ama hala erken saat 9 : 00 olsun eve gitmek istiyorum , tamam onu eve götürdüm ... ilk önce neden öyle telaşa kapıldığını düşündüm durup dururken neden gitmek istediğini anlamadım ama bir anda boş verdim belki saçmalıyordum diye düşündüm . 3 gün görüşemedik ne aradık birbirimizi nede yazdık . Pazar akşamıydı naber sevgilim yazdım hiç görmedi , merak etmeye başladım aradım açmadı hayırdır ya umarım kötü bişey yoktur . Ertesi gün Üniversiteye gittiğimde hazırlanmamızı söylediler ankaraya davetliymişiz Üniversite olarak bende eve gittim hazırlandım Yağmuru tekrar aradım açmadı bir daha aradım açmadı son bikez aradım ama bu sefer açtı , efendim Akın dedi bana ... ben de ne olduğunu sordum sesi kötü geliyordu ... bişey yok ... üstüne gitmedim sadece ona Ankaraya gidiceğimi söylemek istediğimi söyledim ve kapattım . Aklım onda kalmıştı çok merak ettim sesi kötü geliyordu ama artık dönünce soracaktım . 1 Hafta Ankarada kaldık proje gereyi ... hiç aramadım üstüne gitmiyim diye ama beni kendisi aradı ... açtığımda hiç bişey olmamış gibiydi , Sevgilim iyi misin diye sordum iyiyim , sadece o gün birazcık moralim bozuktu özür dilerim sana öyle yaptığım için ... Hayır önemli değil ben merak ettim seni sadece ... emin misin herşey yolunda mı diye sordum ... evet evet herşey yolunda ... sen ne zaman dönüyorsun özledim .... Bilmiyorum kesin ne zaman dönüceğimi proje bitene kadar burdayız heralde .... Anlaşılan hala ordasın  ... neden hiç aramadın .... Ya ne bileyim aramadım çünkü ... üstüne geliyormuşum gibime geldi ondan aramadım ... olsun sorun yok ama daha sık ara konuşalım .... Tamam daha sık arıyacağım seni söz .... Tamam ozaman ben seni daha fazla meşgul etmiyim yine konuşuruz nede olsa ... tamam canım diyip kapattım telefonu . Çok yorgundum bütün gün hep koşturdum ... gözlerimi kapattığım anda hemen uyumuşum ... sabah kalktığımda hocalar geldi ve İstanbulla
Döneceğimize  haber verdiler , yani anladığınız üzere pek organizasyonlu bir gezi değildi ordan oraya savrulup durduk ama neyse ki sonuç olarak proje başarılı geçti ,toparlandık ve 2 saat sonra döndük . Dönder dönmez  Yağmuru aradım görüşelim mi diye olur bana uyar dedi 1 saat sonra buluştuk onu gün batımını izlemeye götürdüm .... Birlikte gün batımını izledik .... Bana bu kalp bi sende titrer dedi ... bilmiyorum , herşey nasıl bukadar sen olabiliyo ... biliyormusun Akın... ben senden önce bir hiçtim yanlız başına duran biriydim ... kimse bakmıyordu beni istemiyorlardı aralarında hep mutsuzdum , sana o gün öyle davranmamın sebebi de binevi buydu kendimi bu yaşadığım güzel şeye kaptırmak ve alıştırmak istemiyordum çünkğ her nekadar kapturısam ve alıştırırsam hayal kırıklığım okadar büyük olur , ben senden önce eksiktim ama senle tamamlandım  ...Ömrümüz birlikte son bulsun istiyorum , beni asla bırakma tamam mı . Bırakmam  seni asla bırakmam  ... sonra ikimiz de derin bir nefes aldık ve ben ona şöyle dedim sen bir tanesin gözlerimin daldığı yerdesin.... İyi ki diyorum sonrada başımı omuzuma koydu ve saçını koklayarak ona sarıldım .  Git gide doğum günü yaklaşıyordu bir şeyler vardı kafamda son 7 gün kaldı doğum gününe çok güzel bir sürpriz vardı kafamda . Hazırlıklara başlamdım bile .....
7 gün sonra ... Doğum günü geldi....sabah ilk kalktığımda ona sabah mesajını attım ve doğum gününü kutlamadım binevi unutmuş gibi yaptım ... diğer yandan herşey hazırdı ... okula giderken yoldaki bazı kişilerin eline gül verdim .. Biri merhaba dedi , size bunu vermeme söylediler  , biri daha , biri daha , biri daha ..... şaşkınlık içerisinde gülleri alıyordum dedi 7 tane gül aldım çok mutlu oldum ama bir yandan da şaşkındım .... Birazcık daha ilerlediğimde önümde bir taksi durdu ve bana binermisiniz dedi , lütfen ...  bindim ve nereye gidiyoruz diye sordum .... Söyleyemem , ama yoldan anladığım kadarıyla geçen gün , gün batımını izlediğimiz yere gidiyorduk emindim ... vardığımızda her yer kırmızı kalpli ve yuvarlak balonlarla doldurulmuş orda küçük bir sofra mumlar tam ilerliyorken arkamdan bana biri sarıldı ve hoş geldin  dedi bana ... çok mutlu olmuştum gözlerim doldu resmen ona sarıldım  sonra oturduk karşılıklı yemek yedik ve ordan manzarayı seyretmek için minderlere oturduk ve Akın birden kalktı ve döndüğümde gözlerimin içine bakarak bana : Nerden geldin.? Bir kuş gibi kondun pencereme .
Her nerden geldiysen hoş geldin yüreğin yüreğime kapıyı çalmadan girdin içeriye , hiç sormadan buldun yerini hiç uğraşmadan tuttun nabzımı hiç ağlattmadan güldürdün yüzümü.
Yüreğme nefesim diye kazıdın ismini . Daha ben hiç tanımadan , hiç bilmeden nerden geldiğini anlayamadan ne yaşadığımı çözemeden sen herşeyinle , seni koydun içime , en derinime
Hoş geldin dünyama ....
dünyanı , yüreğini ,
Sözlerini  gülüşlerini koydun içime . Yaşamıma umut oldun yüreğime bin bir renk ekledin . Ev sahibi gibi açtın kapıyı , Girdin içime .
Önce hissettim seni Bütün özümde özünü nerden geldin. ?
Aslında biliyorum öbür yarımsın , rüyalarımda yaşadığım SEVDAMSIN , sen benim herşeyim sin Kalbimin tek sahibisin . İyi ki doğudun  .... Bunları söyledikten sonra gözyaşlarını tutamadı boynuma sarıldı ve kulağıma fısıldadı , ben seni nerden buldum böyle ben hayata ne yaptım ki bana seni verdi asıl  ben çok şanslıyım senin gibi bir adama sahib olduğum için her şey için İYİ Kİ , İYİ Kİ .  Birbirimize sarıldık üstümüze bizi örtten bir bataniye ve aşkımızın sıcaklığı vardı , bütün geceyi gökyüzündeki yıldızları izlerken geçirdik ... gökyüzüne döndük  ve ona sırlarımızı emanett ettik ,ikimiz de dilek tuttuk .. ben onu diledim onunla sonsuzluğu diledim , gökyüzüne bakarak omuzumda uyuduğunu fark ettim , ona sımsıkı sarıldım ve bende gözlerimi kapattım kokusunu içime çekerek uyudum Ertesi gün artık  eve döndük , hafta sonu için de sözleştik bana bir sürprizi varmış ... hafta sonuna 2 gün kalmıştı ... ben de çok merak ettim ama beklicem artık bekleyip görücez . Bu sırada sınavlarımı da bitirdim artık rahat bi nefes alabilirdim . Cuma aakşamıydı annemle birlikte akşam yemeği yedik anneme yardım ettim ve birlikte film izledik .... Filmi izlerken annem bir anda filmi durdurdu bana döndü ve sordu ... senin bu hallerin ne oğlum , hep bi mutlusun , başka biri oldun sanki , okulları akstmalar , parfümler özel giyinmeler odana kapanmallar uzun uzun konuşmalar , bunalrın sebebi kim , hayatına renk katan kişi kim ..... ben onu şaşkınlık içerisinde dinlerken bir an güldüm ... nerden anladın sen bütün bunları anne .... Annenim ben senin içini bilirim , kim bu şanslı kız , hadi söyle bakalım  ... doğru anne hayatımda biri var  ve ben çok mutluyum , aşık oldum  ve onu tanıyorsun ... taniyormuyum , kim ozaman söyle merak ettim ... senin sınıftan Yağmur... Yağmur mu... çok şaşırdım ve mutlu oldum aynı zamanda o çok iyi bir kız  ... nasıl oldu diye sormicam aşk çünkü  diyip  yanıma geldi ve sarıldı bana ... özlemişim annemin küçük çocuğu olmaya , onunla dertleşmeyi, başımı göğsüne yasladım ve annem olduğu için çok mutluydum hayatımın anlamıydı o .... Sonra aklıma geldi ve birden .... Ama anne kimseye söylemek yok çünkü Yağmur öyle istiyor .... Tamam oğlum sen hiç merak ettme ... nekadardır birliktesiniz peki ... 3 aydır  .... Sadece güldü ve daha da sıkı sarıldı bana .... Geç olduğunu belirterek bana hadi oğlum git yat yarın hafta sonu dedi bişeyleri ima ederek ve göz kırptı ... anlamış gibiydim ve güldüm ... Sabah , saat 8 : 00'de Yağmur telefonda durmadan aradı ve uykumu kaçırdı ... biraz sinirlendim biraz öfkeli , açtım telefonu ardından güzel yumuşak bir ses geldi ... hala yataktasın değil mi .... Evet Yağmur hala yataktayım .... Iyi ozaman hadi kalk ilk önce bir kahvaltı edelim sonra sürprizim var sana ... mecburen kalktım hazırlandım ... gidip Yağmuru aldım güzel bir kahvaltı ettik ve sonra dedim ... eh , şimdi sürprizin ne bakalım ... güzel gözlü kız ... utandı biraz kıp kırmızı oldu güldü ve kafasını salladı gel benimle diye  ... gittim peşinden ... şokkk oldum görünce ... inanmıyorum dedim kahvaltıyı yiceğimiz restoranı bile Luna parka yakın seçmişsin  nerden aklına geldi ... çok seviyorum ben Luna parkı dedim ona ... biliyorum !!! ... iyi de nerden biliyorsun  söylemedim ki ... biliyorum çünkü bende seviyorum , kendimden biliyorum yani ... çok seviyorum burayı çünkü bütün dertlerimi bir günlük de olsa unutturuyor , burarası bana çocuk gibi hissetmemi sağlayan tek yer... kalmak istediğim gibi hep 10 yaşında olan küçük bir kız çocuğu gibi ... gerçekten çocuk gibiydi gülüşü masum sanki hiç birşeyi düşünmüyormuş gibi sadece anı yaşıyordu ... onu hiç böyle görmemiştim ... onu. Öyle görünce ben çok mutlu oldum ... Yağmur ya çocuk gibisin .... Evet öyleyim işte çünkü burda böyle çocuk olmayı seviyorum macera dolu bir kız çocuğu olmayı seviyorum ve burda bir tek anı yaşıyorum hiç bişey için de düşünmüyorum, bir tek burada delicesine eğlenebiliyorum bu yüzden de burası benim özel maceralı küçük kızın yeri... ama biz çok konuştuk gel yerleri keşfedelim gel eğlenelim , ilk önce çarpışan arabalara bindik ve diğerleri derken son göze çarpan korkutucu tirendi ve inadınaymış gibi Yağmur orayı çok seviyormuş ve bimek için ısrar ediyordu ... hadi tirene binelim lütfen ... hayır tiren olmaz ... güldü ... neden , korkuyormusun ... evet yükseklikten korkarım ben ... hadi ama erkeksin sen ben korkmuyorum sen korkuyorsun ... korkma ben varken sana bişey olmaz hadi itraz yok yenersin se korkunu ... yada ben seni ömür boyu korkak  diye hitab ederim ... ve lunaparkın ortasında bağırmaya başladı Korkak korkak Akın korkak  diye ... beni peşinden koşturdu susturayım diye ... bir an düşündüm , ne oldu ya sınıftaki o sessiz sakin kıza ben başka birini mi tanımışım , Yağmur hiç göründüğü gibi değilmiş deli dolu aşk dolu birisiymiş ama bunu herkesle değil özel olanlara paylaşıyormuş ... en sonunda da tirene binmeyi kabul etmek zorunda kaldım ... bindik ama ben ölüyordum korkudan ... resmen sırılsıklam olmuşum korkudan terlemişim , yüzüm ben beyaz olmuş ... bitmesi için dua ediyordum ... ahhh ... bitiğinde kendime zar zor geldim ... Yağmur ise gülmekten kıp kırmzı olmuştu ... Yağmur... diye öfkeli bir şekilde dedim ... ya ama özür dilerim  ... yüzündeki korku ifadesini görmen lazım... Ahh Yağmur ahh ... Başımın tatlı belası Yağmur ... tamam tamam bu sondu derken bile gülüyordu halime , en son çıkarken pamuk şekeri gördü tutturdu pamuk şekeri alalım diye yine kıyamadım ki Aldım pamuk şekerini ve boğaz kenarına gittik , çünkü boğaz kenarı en sevdiği yerlerden biriydi orda pamuk şekerini yerken bir kaç fotoğraf çektim çok tatlıydı ... sonra ordan sprey boya almaya gittik ve bizim yerimize orda çizim yaptık duvarlara biz de burdaydık manasında ... oturduk ve bakıyorduk eserlerimize , birden kalktı şarkı söylemeye başladı ve bana çek sene beni videoya çek , ben olmadığımda izlersin  dedi , bazen öyle şeyler konuşuyordu  ki çok kötü hissetiren şeyler ama anlamamzlıktan geliyordum ama garip hissediyordum anlamadım ama devam ettim onu dans ederken ve şarkı söylerken videoya çektim . Gün batımını bekledik güneş batıktan sonra artık eve gittik ... Hayatımda hiç bukadar eğlenmemişitim çok güzel bir gün geçirdim gerçi biraz korktum ama şahaneydi ... durdum ve ... kalbim kimi seçiceğini çok iyi biliyormuş dedim ona boşu boşuna aşık olmamışım ki ben ... derin bir nefes aldım ve gözlerimi kapattım , günün yorgunluğu yüzünden uyamıyordum bir süre yatakta kıvrandım ama sonra uyumuşum . Sınav haftası yaklaşmıştı , hatta sınavlarımız başlamıştı bile  ,  sınavlar yüzünden  pek görüşemedik . Sınavım bittikten sonra sınıftan çıktım ve kafeteryaya doğru giderken Akın diye biri bağırdı arkamdan ... yüzümü döndüğümde ise benim en yakın arkadaşım Bulut çağırmış , koşa koşa geldi yanıma nefes nefese kalmıştı .. oğlum lan nerdesin sen dedi bana ... aşık olduğundan beri unuttun bizi ... haklısın oğluma ama işte ne yapayım ayrıca sen burda değildin ki Amerikadaydın napim ben zaten sensizlik bastı oğlum hani yapabiliveğim bişey yokk... var var mesela telafi edebilirsin ... doğru söylüyorsun ... hadi gel birlikte yemek yiyelim hem de birazcık dertleşiriz ... bak itiraz kabul etmiyorum ben ısmarlıyorum  hadi ... sonra yüzünde bir gülümseme gördüm ahh arkadaşım hiç değişmiyeceksin değil mi dedim ve kolumu omuznun üstüne attım oda öyle ve birlikte bizim kahveye gittik ... saatlerce konuştuk ve dertleştik çok özlemişim ... bakalım bakalım haberler sende eh bana  anlatmakla doyamadığın , anlatırken onun için kelime bulamadığın bu güzel kızı benle tanıştıracaksın işte bu kadar ben senin kardeşin değil miyim lan , tamam tamam söz tanıştıracağım sizi hadi bana gel birlikte ders çalışalım bu gece bende kalıcaksın itiraz kabul etmiyorum .
Birlikte eve geçtik ders çalıştık delicesine müzik dinledik kısacası eski günlere döndük onu 2 ay doğru dürüst görmemişim hep yağmurun peşinden koşarken onu ihmal etmişim ama aşk başkadır hem unutturur hem de hissetirir , kendimi aşka bıraktım nasıl sürüklüyorsa sürüklesin razıyım onun herşeyine ...
Bulutla eğlenirken yağmur aramış ama ben duymamışım hemde 15 kere  , merak etmiş olmalı diye düşündüm ve ortalığı toparladıktan sonra yatağa yattım Bulutun yatağını da hazırladım , ikimiz de bir yandan telefonlara bakıyorduk bende Yağmuru aradım çok konuşan Bulut onu aradığımı görünce sustu heralde konuştuklarımızı dinlemek için susmuştur bu yüzdendir nede olsa  tanıyorum ben kankamı ... Yağmur açar açmaz telefonu bana bağırmaya başladı ...  nerdesin sen ya meraktan öldüm 15 kere aradım niye açmıyorsun anneni de
Arayamadım  telaşlandırmayayım diye ...Yağmur bi dur nefes al ya ,  duymamışım ki  ... neden duymamışsın sen nerdeydin yada nerdesin şuan hemen söyle ... evdeyim ya ... yalan söyleme Akın seni öldürürüm , evdeysen ozaman neden telefonumu açmadın ...  bi sakin olacakmısın , telefonunu açmadım çünkü sessizdeydi üstelik hani sana benim yakın arkadaşımdan bahsetmiştim ya ... evet ... e işte Bulut burda ve şimdiye kadar da ders çalıştık ... öylemi ... evet öyle , ne olucaktı ki başka zaten ... ben seni çok merak ettim , başına kötü bişey geldi diye çok korktum ... gerçekten endişelendin mi benim için ... evet Akın tabiki de endişelendim hatta çok korktum pislik gibi bide soruyorsun hala ... tamam ... özür dilerim , seni korkuttuğum için çok özür dilerim ... bidaha olamsın ama ... söz  ... tamam bu seferlik affetim ... biz 2 saatir böyle konuştuk , telefonu kapattığımda Bulut  şaşkın bir yüz ifadesiyle bana bakıyordu ... aptal aşık arkadaşım benim
aşk sana yaramış lan bu kız hayatını renklendrmiş sakın kaçırma ,  hayır oğlum manyak mısın ben onu çok seviyorum hiç kaçırırmıyım hiç onu kaybedecek bişey yaparmıyım o çok başka , bambaşka sanki dünyamı güzelleştiren tek manzara gibi her bir zerrem aşık ona .. Ooo kanka sen çoktan indirmişsin yelkenleri suya diyip güldü ... şaka yapıp gülüyorduk durmadan , birden annem daldı içeriye ve oğlum uyumadınız mı hala siz ... Bulut hemen cevap verdi , zaten Bulut hazır cevab olan bir insandır ... yok Leyla teyze valla şu oğluna akıl vermekten uyamadık ... neden diye sordu annem doğal olarak ... e senin bu yaramaz oğlan aşık olmuş ya ,  hemde nasıl aşık sırıl sıklam ... annem gülmeye başladı ve Buluta , evet Bulutcum sana  katılıyorum  şapşal oğlum aşık oldu hemde çok aşık oldu , ee sen neyi bekliyorsun hala çocuğum bak tiren kaçar mazaallah ... aa Leyla teyzeciğim ben doğru  insanın karşıma çıkmasını bekliyorum ama hala çıkmadı karşıma , bi çıksın sen bak gör benim halim Akından da beter olucaktır eminim hepimiz gülmeye başladık Bulutun sözleriyle... ahh benim yaramaz oğullarım siz ne zaman büyüdünüz de birilerini sevebiliyorsunuz siz daha küçüktünüz ya ... yıllar nekadar çabuk geçiyor biz yaşlanıyoruz siz büyüyorsunuz ama ..... sevecekmisiniz ...  sevin , çok mu seveceksiniz onada
tamam ,  kör olacak kadar mı , onun için kendini unutacak kadar mı seveceksin ona da tamam , ama ... güzel sevin unutturmyacak şekilde , mutlu edicek şekilde , bakarken kıyamayacak şekilde , baktıkça doyamayacak şekilde , hep onu düşünecek şekilde sevin , üzmeyin kalp kırmayın ağlatmayın , ahh sen çok güzel seviyorsun be adam  dedirttin  , zaten hep az sonra gidecek gibi hep az sonra üzecek ağlatacak gibi sevdin dedirttmeyin tamam mı , size sevmek yakışsın olurmu canlarım dedi ve gözyaşlarını sildi ... annem nezaman böyle içten konuşsa babamı özlemiş demektir , o böyle ağlayınca bende tutamıyorum kendimi ... tam odadan çıkarken ... Ağlattın be anne dedim ona sonra Bulut... ne güzel konuştun be Leyla teyze dedi ... Anne babamı özledin değilmi ...  kafasını bize döndü ... yarım bir şekilde güldü ... ve ardında da gözyaşlarına boğuldu ... yataktan kalkıp koşarak onun yanına gidip ona sımsıkı sarıldım sonra Bulut da yanımıza geldi ... birlikte annemi yanımıza aldık bir yandan ben sarıldım bir yandan da Bulut ... bu arada Bulutun annesi Bulutun doğumunda ölmüş , anladığınız üzere hepimizin derininde bir yarası var ... annem hala ağlıyordu bize sarıla sarıla ve o an dedi ki ... oğlum ben de senin gibi böyle aşıktım babana onsuz düşüncesi bile beni çıldırtıyordu , nefesimdi herşeyimdi , çok özlüyorum onu , mesela geceleri onu özlediğimde sessizce yanına gelirim sana sarılırım yanına otururum , kokunu içine çekerim sana tutunurum babanın hasretini senle sindirebliyorum , babanın özlemini senle gideriyorum iyi ki sen varsın ,  hayatımın tek umudu sun sen tutunduğum tek dalım ... ben anneme baktım ve ellerini tutup öptüm ardından Bulut Leyla teyze siz de benim annem gibisiniz siz de olmasanız ben anne hissi bilmicektim bana herzaman o hissi hissetirdiniz  , Akından hiç ayırtmadınız beni siz benim annemsiniz ben sizi öyle belirledim ... dedi ve o an gerçeketen içim parçalandı ... annem Buluta sarıldı ve  ona tabiki sen  benim oğlumsun , ben seni doğurmamış olabilirim ama ben büyüttüm sen benim elimde büyüdün Akınımla birlikte , sen Akın beni oğullarımsınız bunu böyle bil tamam mı ve ardından hadi artık ağlamak yok  dedi ve ikimze sarıldı öptü , yataklarımıza yatırdı düzeltti son bir iyi geceker öpücüğü verdi ve hadi bakalım benim delikanlılarım uyuyun artık yaramazlık istemem diyip ışığı kapattı kapıyı kapattı ve dışarı çıktı ... kendimi 10 yaşındaymışım gibi hissetim ... hem mutlu hem biraz üzgündüm gözlerimi kapatır kapatmaz da uyudum . Nedense sabah uyandım ve üzerimde sanki hiç uyumamışım gibi bir hiss vardı anlamadım ama çok garip hissediyordum , ilk 2 derslerim boş du ama ben kalkmam gereken saaten çok daha erken kalktım , Buluta baktım o uyuyordu, yapıcak bir şeyim yoktu bu yüzden de telefonu elime aldım  kulaklıkarımı da taktım ve müzik dinlemeye başladım .
Müzik dinlerken içimde ki bu hiss gittikçede büyüyordu çok tuhaf , anlamıyordum ne yaşadığımı ve hissetiğimi , bi ad veremiyordum o an ki yaşadıklarıma ... belki de korku diye düşündüm ve bunu düşünür düşünmez aklım anneme , Yağmura ve sevdiğim diğer bütün insanlara gitti , belki de onları kaybetme korkusu dur diye dedim kendi kendime , annemin söylediklerinden mi böyle oldum ben , üzerimde gereksiz bir sinir ve sitres vardı , kalbim hızlı atmaya başladı daha da korkmaya başladım o an Yağmurun sesini duymaya ihtiyacım vardı ama saat çok erkendi arayamazdım...en az 1 saat bununla , yaşadığım bu şeyle baş etmeye çalıştım ama başaramadım bu duygu yenebliyordu beni , sevdiklerimi kaybetmek yada kaybetme korkusu benim zaafım  yani sevdiklerim ve değer verdiklerim benim zaafımdır bunu daha da iyi anladım  , kafama kötü bir düşünce ... onu kaybetme düşüncesi girdi ... böyle telefona bakarken daha da hızlı nefes almaya başladım büyük bir kaygının içindeymişim de o kaygıdan kurtulamıyormuşum gibiydim nefes almamı zorluyan bir kaygı ve gerçekten de nefes almakta zorlanıyordum  , birden yattağımdan kalktım sonra gözümden bir yaş aktı ... ne oluyordu bilmiyorum ama kendimi kontrol edemiyordum sanki bu duygular beni ele geçirmişgibiydiler ... bütün bu olanlara anlam veremiyordum ama kendimi çok kötü hissediyordum , banyoya girdim soğuk suyla yüzümü bir kaç kere yıkadım belki geçer diye ama hayır geçmiyordu , yüzümü kaldırıp aynaya baktım , yüzüm kireç gibiydi , bembeyaz bir şekilde, ellerim soğuk ve mavi bir hal almışgibiydilet içimden bağırarak ağlamak gelyordu hıçkıra hıçkıra hatta ... banyodan çıkıp annemin odasına doğru adımlar atmaya başladım ve tam girerken durup kendimi sakinleştirmeye çalıştım  , içeriye girdim annem kalkmıştı bile ... oğlum neden bukadar erkencisin dedi ... hiç !!! uyku tutmadı da bi sana bakayım dedim ... sen iyi misin , yüzün solgun gözüküyor bişey mi oldu dedi ... hayır diyip inkar etsem de inanmadı ,ıstarla tekrar sordu ve anlamaya çalıştı , ve anlattırdı da bana herşeyi ... çok daha rahat hissetim kendimi bütün herşeyi anlattığımda anneme ... bana sıkı sıkı sarıldı ve sadece panik atak geçirdin  dedi , sen duygusal bir çocuksun oğlum böyle içine atıyorsun ve herşeyi kafana takıyorsun belliki dün akşam konuştuklarımız seni dokunmuş be birhayli düşündürmüş bu hale getirmiş ama düşünme şimdi sen bunları hayatınızın baharındasınız dedi anı yaşa mutlu ol ...herşeyi doyasıya yaşa tamam mı daha fazla konuşmak isterdim ama benim vaktim yok okula gitmem gerek dedi seviyorum seni unutma oğluşum , çıkarken de dönüp...bence sen Yağmuru bi ara başka türlü rahatlamicaksın çünkü onun sesini duymaya çok ihtiyacın var şu an , bana göz kırpıp gitti . Aslında doğru söylüyordu çabucak aldım telefonu elime ve aradım Yağmuru ... alo ... Yağmur nasılsın ... iyim Akın ...bişey mi oldu sen hiç bu saate aramazdın derste olduğumu biliyorsun ... yok hayır bişey olmadı sadece sesini duymaya istedim daha doğrusu buna ihtiyacım vardı da ondan aradım ... iyi olduğundan eminimisin , sesin çok kötü geliyor .... Yok... yok iyim ,  hadi sen dersine gir  daha da  gecikme benim yüzümden ... biraz tuhaf oldu ama ölücek gibiydim aramasaydım ... telefonu kapattıktan sonra telefona  öylece bakıp , bu ne  lan  dedim kendi kendime ama kendime verecek bir ceavbım yoktu sonra durup düşündüm demek ki onun için böyle korkucak kadar seviyorum ... işte tam bu gün kendime bir söz verdim ... o elimi bırakmadığı sürece ben asla bırakmicam dedim ... onun için bişeyler
yapmak istiyordum ona da bana da iyi gelicek bişeyler .  Okuldan sonra direk Yağmurun yanına gittim onu okuldan aldım ve boğaz kenarın götürdüm , bir süre öylece sessiz bir şekilde durduk sonra Yağmur bana sarıldı ve bana seni bukadar çok korkutan ve üzen bu endişeyi yada düşünceyi çıkar artık aklından dedi , mesela kötü bir rüya gibi , onu görüyorsun korkuyorsun ölüyor gibi oluyorsun ve sonrada da uyanıyorsun bitiyor herşey bukadar basit , sen böyle duygularla doldurma içini ve elimi tuttu . Derin bir nefes çektim ve ... yapabilirmiyim ben sence ... neyi diye sordu ... güçlü olabilirmiyim savaşa bilirmiyi böyle kötü şeylerin üstesinden gelelebilirmiyim .... Evet tabiki ... Yağmur bilmiyorum görüyormusun fark ediyormusun ama benim hislerim geçici bir heves değiler ben seni gerçekten seviyorum , seni kaybetmekten korkarak seviyorum ... evet ben herşeyi görüyorum ve herşeyin de farkındayım ... sen beni çok güzel seviyorsun ...ben de seni seviyorum desem inan az kalır çünkü sana olan aşkımı anlatmak için kelimeler yetmez , iyi ki hayat bizi birleştirdi beni sana getiren bu hayatın yollarını seviyorum ... böyle düşünmek yok ... tam tamam diyorken telefonum çaldı özel numaraydı açtığımda arkadan hemen bir ses alo , Akın Deniz ben  dedi ... ben o an bir endişeyle yüzümü Yağmura döndürdüm bişey anlamasından korktum telefonu kapattım ve cebime koydum , Yağmur bana dönüp Akın ne oluyor birden yüzün düştü  , kötü bişey mi oldu , arayan kimdi , yooo hiç kimse değildi yanlış aramışlar zaaten kapattılar , hadi bin arabaya gidelim , yağmuru evine bırakır bırakmaz Bulutu aradım ... Bulut acilen görüşmemiz lazım ... tamam kanka görüşelim ... nerdesin sen diye sordum ... bizim her zaman takıldığımız kafedeyim ...tamam geliyorum bekle ... Kahveye nasıl gittiğmi bilmiyordum , vardığımda ise kahvede Denizi gördüm hatta Bulutun yanındaydı ... bu arada Deniz benim eski sevgilim onunla yaşadığım şey hayatımın en kötü sınavıyıdı ... Oraya gittim sinirli bir şekilde , elimi masaya vurdum ne yaptığını zannediyorsun sen Bulut ... kanka bi sakin olurmusun bişey yaptığım falan yok , numaramı ona sen mi verdin ... evet ama başka çarem yoktu  ... sonra Deniz kolumdan tuttu ve sakin ol şampiyon ben ısrar ettim ... öyle mi , sen nasıl konuşabiliyorsun ya bana bakmaya yüzün var mı ? neden numaramı Buluttan istedin ? ... seninle konuşabilmek için ... konuşmak mı ... biraz geç kalmadın mı sence ... evet farkındayım ama zararın neresinden dönersen kar dır ... yok canım o tiren çoktan kaçtı ....ona çok sinirli ve öfkeliydim , gözüm döndü onu görünce kendimi kontrol edemiyordum , aklıma bana yaşattıkları gelince daha da çok çıldırtıyordum  ... biliyorum Bulut anlattı sevgilin varmış ... ama yinede yarım kalan şeylerimizi tamamlandırabikmek için o bir engel değil ki ... sen ne diyorsun yaa ... o kız benim yerimi sende doldurmuş olamaz hiç sanmıyorum ...
sen sevgilimin hakkında böyle konuşamazsın izin vermem buna ...öyle mi ama ben az önce öyle konuştum  sende  duydun ... bana bak benim seninle konuşacak hiç bir şeyim yok ve bu konu burda kapansın bir  daha açılmamak üzere anladın mı , bizi sen yıktın bir daha olmamak üzere yıktın biz diye bişey yok anladın mı  ... hayır anlamadım , sen benimsin işte bukadar ... ben senin hiç birşeyin değilim bunu iyice kafana sok Deniz hanım ... görüceğiz bakalım ... kahveden hızlı bir şekilde çıktım ve Buluta doğurlandım ... lan oğlum sen ne tür bir manyaksın ,  ya benim numaramı ona nasıl verirsin ... ya oğlum sanki sen Denizi tanımıyormuşsun gibi konuşuyorsun be ne yapayım ... malesef... malesef tanıyorum onu , keşke tanımasaydım keşke , başımıza bela olucak bu kız şimdi ... off ya ... Neyse oğlum kafaya takma seni yağmuru ne kadar çok sevdiğini gördüğünde vazgeçer nede olsa ... umarım dediğin gibi olur çünkü şımarık bir kız yüzünden sevdiğim kadını kaybetmek istemiyorum umarım bizden uzak durur herneyse şey dicektim ... Bulut ben bir gitar kursuna girmek istiyorum , neden diye sordu ... yağmur gittarı çok seviyor ona küçük bir sürpriz yapıcağım ... bildiğin bir yer var mı ?... evet var benim bi arkadaşımın kursu var istersen gidebiliriz ... olur  gidelim ... Kursa gittim yazıldım ve sordum ... gittarı öğrenmek için nekadar süreye ihtiyacım var , yani ortalama 2 ay falan gider ... güzel miş ... ama tabi her gün gelmen gerek ... sorun yok gelirirm de para konusunu hiç konuşmadık , yok ya hiç gerek yok Bulutun hatrına benden olsun bu dedi , yok ya hiç olur mu öyle şey , olur olur sen hiç merak etme ... adam parayı kabul etmedi ... çok iyi yürekli iyi kalpli delikanlı biriydi , gerçekten bu zamanda böyle insanlar bulmak çok zor çünkü insanlık git gide daha da ölüyor ve insanlar bencilleşmeye başladılar , böyle bir dünyanın içinde yaşadığım için çoğu zamanda utanıyordum ama hep bulutların arasında bir umut ışığı douyor ve hiç ölmüyor , bu umut ışığı insana yaşaması için güç veriyor , bu umut , bazen aile sevgisinin şeklinde , bazen arkadaşlığın şeklinde bazen de aşkın şeklinde doğuyor önemli olan onu bulabilmektir ve inanabilmektir .... Gitar dersi veren çocukla arkadaş olduk güzel de anlaşıyorduk ... ama bir problemimiz vardı ki benim buraya her gün gelmem gerekiyordu 2 ay sonrası yetiştirmem için fakat Yağmurun bundan heberi olmamalıydı bunun içinde  Bulutu sıkı tembihledim , biraz zor olsada yapıcaktım artık ... Ertesi gün kursa başladım çok zor geldi ilk gün bana yani baya zor  , her gün düzenli olarak gidiyordum ... taksimde küçük bir yerdi ama güzel ve bi okadar da tatlı bir yerdi  ... 2 haftadır  her gün oraya gidiyordum , bu gün oraya giderken telefonum çaldı özel numaraydı ... açtığımda Deniz telefondaydı , Akın nerdesin dedi konuşmamız gerekiyor , konuşacak bişey  kalmadı ve konuşacağımız bişey  yok işim var diyip telefonunu yüzüne kapattım ... 20 kere aradı ama hiç birini açmadım kursa gittim , dertseydim orda da aradı , durmadan mesaj attı bakmadım bile çünkü umursamıyodum artık , çünkü o artık benim için hiç bişeyi ifade etmiyordu , eskisi gibi değildim onu her saniye aklından çıkaramayan ben artık onu aklımdan hafızamdan sildim çünkü gereksizce yer kaplıyordu sadece ... Belki de niye ona bukadar çok kin ve nefret duyduğumu merak ediyorsunuzdur .. zamanı gelince ona karşı öfkemin sebibini  size anlatıcağım ama şimdi değil zamanı gelince  ... ders bittikten sonra eve doğru yürüdüm , bu gün hem fiziksel hem de ruhsal bir şekilde yoruldum ... eve vardığımda annem döktürmüştü  yine , ellerimi yıkayıp hemen sofraya oturdum , nefes almadan yiyordum resmen açlıktan ölüyormuşum da hiç fark etmemişim , yemeğimi bitirdikten sonra da odama gittim , telefonu elime aldığımda 35 cevapsız arama vardı  , 15 mesaj ve hepsi de Denizden  di ... kendi kendime güldüm , vay be ....  gün gelir devran döner boşu boşuna dememişler bir zamanlar ben senin peşinden geliyordum şimdi de sen Deniz hanım  ... Günün yorgunluğunu atmak için boğaz kenarında yürüyüş yapmayı severim geceleri daha bi güzel daha bi sessiz sakin olur , kalkıp eşofmanlarımı giyidim çantamı kulaklıklarımı ve telefonum alıp , anneme çıkıyorum seslendikten sonra da çıktım . Miss gibi hava , deniz dalgası ve ben ...  kilomtrelerce yürüdüm ama hiç farkında olmadan üstümde bir sıkıntı vardı ve ben onu düşünüyordum , Yağmura gitar kursu için yalan söylediğim için çok canım sıkılıyordu  bu yetmezmiş  gibi bir de üstüne Deniz konusu , ne yapıcağmı bilmiyordum , adeta kendimi bir çıkmazın içindeymişimim gibi hissedyordum ,  umarım Deniz  işleri daha da çok  karıştırmaz ama eğer onla konuşmazsam ne yapıcağını kestiremiyorudum Deniz bu sağ solu belli olmayan bir insandır fakat onunla hiç  konuşmak istemyordum hatta onun yüzünü görmeye bile tahmül edemiyordum ... anlaşılan kararsızdım ve ne yapıcağımı bilmiyordum   ... bir bankta oturudum tam denizin karşısında , yüzümü gökyüzüne doğru kaldırdım , yıldızlar pırıl pırıl parlıyordu ve o ay ışığı geceyi aydınlatan  denize de renk katan güzellik huzr veriyordu bana denizin havasını içime çekerek gözlerimi kapattım ve hayatıma odaklandım o an sanki herşey donmuş gibiydi de sadece ben nefes alıyormuşum gibi , sonra birden yanıma bir amca oturdu onun oturduğunu fark ettmemiştim bile okadar çok dalgındım ki .. taa ki o yanımda oturan amca konuşana kadar ... hayırdır evlad nereye daldın böyle , neyi düşünüyorsun ... oh pardon amcacım sizi fark etmemişim ... farkettmediğini farkettim ... konuşmak istermisin ... dinlermisiniz  ki... dinlerim tabi ... neyi düşünüyordun öyle kara kara ... hayatı , hayatın adaletini , bu dünyanın nasıl bir yer olduğunu , bu hayatın meselelerini ... seni bukadar çok üzen şey ne evlad ... bu hayatın bitmek bilmeyen meseleleri be amcacım... hayat başlı başına bir mesele ki evlad ... aynen öyle ... kendi meselesi için önce veriyor sonrada alıyor acı çektiriyo o yaşattığı mutluluğun üzerine sonrada al sana bir mesele diyor çöz çöze bilirsen çık çıkabilirsen işin içinden ...  bak evladım bu hayatta sıkıntı yoksa sıkıntı var demektir , hayat adaletsiz ve kötü bir yer ama birokadar da güzel bir yerdir onu güzel yapan da onun içinde güzel insanların yaşamasıdır fakat eğer biz dünyanın güzelliklerine inanmazsak onların var olduğunu inanmazsak biz  asla onlara rastlayamayız , onlar da asla bize uğramazlar ,  belli ki sana acı vermiş seni üzmüş bu hayat , üzmeye de devam ediyor fakat eğer sen güçlü olmazsan savaşmazsan pes ettiğin anlama gelir ve hayata yenildiğini ama hayat güçsüz insanları sevmez savaşmayan insanları sevmez ve onlar için daha da ağırlaşır işte tam da bu yüzden dertlerin yüzünden hayata yenilme o sana savaş açtıysa sen de ona karşı savaş tamam mı delikanlı   ... doğru söylüyorsun amcacım doğru söylüyorsun diye cevab verdim ona ...bu yaşlı amca bu akşam bana ilaç gibi geldi bana yol gösterdi bir karara varmamı sağladı bazen yoluna böyle insanlar çıkmalı ki sana yol gösterebilsinler ki sana yardım etsinler bazen insanın buna gerçekten ihtiyacı oluyor ... ve sonra hadi bana müsade diyip yanımdan kalktı ben de hiç bişey diyemeden söyledikleriyle kaldım ...
ve   yüzümü yine denize çevirdim o an kendi kendime dedim ki bu bank benim bankım oldu artık ,  bu yer benim dertlerimin yeriydi huzur buluyordum sakinleşebiliyordum buraya gelince , bu manzaranın önünde oturunca . Sabah erkenden kalktım bişeyler atıştırıp hemen çıktım ... derslerden sonra gitar kursuna gittim nerdeyse öğrenmiştim gitar çalmayı ... her gün düzenli olarak gidiyordum gitar kursuna ve nerdeyse 3 hafta olmuştu , git gide sevmeye başladım gitarı , evde de çalmaya başladım hoşuma gidiyordu ... kendimi ona vermek benim hoşuma gidiyordu ... gitar çalarken aklıma bişey geldi , gitarımın sonunda benim ismimin ve Yağmurun isminin ilk harfını yazıcaktım çok güzel olur diye düşündüm ...güzel bir fikirdi sanki ama kendi başıma yapmadım bozarım diye cesaret edemedim , sonradında durup düşündüm... nasıl oluyor da bukadar çok sevebiliyorum , sanki onu çoktan tanıyormuşum gibiydi , sanki kalbim ve aklım çoktandır onun gelmesini bekliyorlarmış gibi ,  okadar çok kırgın ken bile okadar çok korkuyorken bile sevebildim ben onu , imkansız dediğise bile gururum , riskli dediğise bile tecrübem  , manasız dediğise bile mantığım , denemeye değer dediğinde kalbim , işte böyle sevmek istedim  ... her sabah uyandığımda yaşamaktan önce aklıma hep o gelir , ki zaten o benim hayatım , hiç aklımdan çıkmamak nedemktir ki ? gözümü kapıyorum o , açıyorum o , nefes alıyorum onun kokusu , rüyalarımda o , BEN ÇOK MU SEVİYORUM ? seviyorum ya evet , ben aşık oldum bu sefer gerçekten aşık oldum çünkü ben hiç böyle güzel hissleri bir arada hissetmemiştim , çok güzelmiş   hep onu düşünmek , onun gelişini gidişini , onu ne zaman göreceğimi , görür görmez diyeceklerini ... ama bunları düşünürken de bir kabus gibi ortaya Deniz giriyordu , artık  Denizle konuşmam gerekiyordu çünkü Yağmura bişeyler diyecek ve onu üzecek diye düşünmekten aklım çıkıyor...
Sabahtan beri bu gün aklımda hep Deniz vardı bir şekilde ondan kurtulmam gerekiyor ama onunla konuşmadan nasıl kurtulucaktım ki ,  hem bir yandan da onunla hiç konuşmak istemiyordum .. herneyse aldım gitarımı ve kursa gittim orda da rahat değildim ve çok tedirgindim bi sinir kaplamıştı içimi hiç rahatlayamıyordum , zar zor bitirdim dersi . Gitar kursundan çıktıktan sonra düşünceli bir halde yolda sakin sakin yürüyordum ki telefonum çalmaya başladı elime aldığımda Deniz arıyordu , açmazsam dedim kendi kendime durmicak ve böyle çalmaya devam ederse benim canımı sıkıcak, açtığımda sessiz bir şekilde onu dinledim aynı şeyleri tekrarlayıp durduğunu dinledim ve sonra da küçük bir ses tonuyla ... Tamam buluşalım ... ne ! buluşalım mı dedin sen ... evet duydun işte ... son bir kez ... tamam nerdesin sen ben hemen geliyorum ... Taksimdeyim ... orda küçük bir kahve var konum atarım sana oraya gel ... tamam ... daha da fazla o sinir o mutsuzluk çöktü üzerim daha bi tedirgin oldum onunla konuştuktan sonra , telefonu kapatır kapatmaz Yağmur aradı , sanki hissetmiş gibiydi , nerdesin diye sordu , taksimde olduğmu söyledim ona arkadaşlarla buluşucağmızı söyledim , nerde buluşucaksınız ki diye sordu bana , Taksimin girişindeki kahvelerden birinde, çok kötü sıkışmıştım hiç bir çıkar yolu yoktu , Denizle buluşmaktan da başka çarem yoktu  ... yarım saat sonra dediğim kafeye geldi Deniz , yanıma oturdu ve bi kahve sipariş etti , nasıl yüzüme bakabiliyordu anlayamıyordum nasıl hiç bişey olmamış gibi davranabiliyordu onu da nalamıyordum ,  öylece nefretle bakıyordum ona , kin dolu , kırgınlık doluydu içim .
Evet Deniz seni dinliyorum , burda kahve içmeye gelmediğimiz ikimiz de çok iyi biliyoruz... kaç gündür konuşmamız lazım diye diye beni rahat bırakmadın ... Evet burada kahve içmeye gelmediğimiz biliyorum , evet belki seni rahat bırakmadım ama beni artık sevmediğini inanmıyorum ... Seni artık zerre kadar sevmiyorum , benim sevgilim var ve ben böyle mutluyum ... beni unuttun mu yani ... evet unuttum ... okadar çok anıyı bi başkası için silebildin  mi gerçekten ... senin yaptığın gibi Deniz , senin kadar  hızlı yapamamış olsam bile her nekadar zor olduysa bile benim için , unuttabildim seni , yine aşka soyundu ruhum yine sevebildim , ama bu sefer gerçekten sevdim . İnanmıyorum Akın , çünkü sen benimsin  ... bencilleşme Deniz ben senin hiç bişeyin değilim , ben senin malın değilm bunu anla artık senin malın mışım gibi de davranmakatn vazgeç ya...Akın ...biz  diye bişey var ve bu gerçek değişmez kimseyle ama hiç kimseyle ... biz diye bişey vardı doğru ama sen o biz diye bişeyi yıktın bir daha olamamak üzere hemde , bilmiyorum nerden buldun bu cesareti bir daha karşıma çıkmayı nasıl cesaret ettin , böyle bişeyle karşılaşıcağını düşünemedin mi , benim seni beklediğimi falan  mi düşündün , sen beni hiç tanımamışsın ... ya tamam ... tamam  biliyordum beni beklemediğini biliyordum , ama beni hala sevdiğini düşündüm , belki bi şans vardır dedim bir umut , belki işte anla , ama sen doğru dürüst yüzüme bile bakmıyorsun , görüyorum bitmişim ben senin için hiç olmamışım gibiyim artık senin için ,... sen beni nekadar üzdüğünü , nekdar kırdığını , içimin nekadar acıdığını biliyormusun , ben sevmiştim seni beh , ben değer vermiştim sana , oysa sen beni bir mesajla terk edecek kadar hor görmüşsün , sen bana hiç değer vermemeişsin , peki sen beni hiç sevdin mi Deniz ? söylesene hadi söyle gözlerimin içine bakarak başka biri için Amerikaya gittiğini söyle ... ben seni günlerdir aylardır aradım , mesaj attım ama sen hiç birine cevab vermedin , bu yetmezmiş gibi bir de numaranı değiştirdin , beni heryerden engelledin elimden bütün umutları aldın dünyamı yerlebir ettin beni çok üzdün  ... günlerdir aklımdan çıkmayan tek bir şey tek bir söz hep gözümün önünde duran o söz o mesaj  .." ben yapamadım gidiyorum hoşçakal " tek bişey ya tek bir mesaj bunu mu reva gördün bana , ben her gün kendime seni nasıl tanıyamadığımı sorguladım suçu kendimde aradım , belki seni yeteri kadar svememdiğimi düşündüm , senin bukadar acımasız alçak olabiliceğin hiç aklıma gelmezdi çünkü gözümü iyi boyamıştın , ben sana kalbimi verdim be kalbimi verdim  sen onu alıp yere attın sonrada topla parçalarını dedin bana .... Ya Deniz konuşsana susma , böyle karşımda sessiz durma  ... Çok ağır konuşuyorsun Akın ... haketmiyormusun ? ... benden bukadar nefret ettiğini bilmiyordum , tamam haklısın ben bu lafların hepsini hakediyorum evet , ben kötü biriyim , ama özür dilerim hata yaptım ve bunu farkettim , ama karşına çıkmaya cesaretim yoktu , ben vicdan azabıyla yaşadım , kalp kırmaktan daha kötü bir suç yoktur belki , çünkü sana yaşattıklarımın bende aynısını yaşadım ... Affet beni diyemiyorum bile , gözlerinin içine bakamıyorum utanıyorum kendimden yaptıklarımdan , beni çok güzel sevdin ama ben değerini bilemedim , hani büşeyin değerini kaybedince anlarsın ya , onun gibi işte ... biliyorum  Özür de dilesem hiç bişey değişmicek çünkü yaptıklarımın affedilir bir yanı yok , çoğu zamnda kendimi senin yerine koydum , heralde biri bana bunu yapsa ben ölürdüm ,  ama söyleyecek başka sözüm yok , özür dilemekten başka hiçbir şey diyemiyorum sana  ,  Affet beni çünkü sen beni affetmesen ben burdan hiç bir yere gitmicem...Anladın mı .!
Deniz , beni anlamadın demiyecğim . Beni anladın . Zaten en dayanılmaz acı buydu . Sen beni anladın ve  Anladığın halde canımı yaktın... gitt diye ben demedim sana ,  gitmek senin terchindi , şimdi bişeyleri telafi etmek çok geç ... ben kendimi asla affetmiceğim ki Akın bize yaşattıklarım için ben kendimi asla Affetmiceğim ama sen beni affet lütfen çünkü çok üzgünüm ve yapıcak hiç bişeyim yok , elimde olsa zamanı geri alırdım ve herşeyi düzeltirdim ama öyle bir şansım yok , ve tek şansım senden özür dilemek , beni  affetmeni istiyorum senden tek istediğim şey ... Anlamıyorsun Deniz . Affetmek mesele değil ki  , ben affederim affetmesine de benden söküp kopardığın şeyleri geri koyamam , sende koyamazsın bende koyamam  ... Biliyorum ... o anda elimi tuttu , ben seni hakketmiyorum Akın , sonunakadar mutlu olmanı istiyorum , çünkü sen mutluluğu en çok hakedenlerden sin . Elimi onun elinin altından çekmedim , pişman olduğu belliydi , gerçi üzüldüm haline çünkü yaptığı hata yüzünden bir tek beni değil kendisini de yakmış oda belli ama söylemedi , sormadım da , birden kahveye Yağmur daldı onu gördüğümde sanki başımdan aşağıya kaynar sular dökülmüştü , hemen elimi Denizden çektim ... Yağmur ... Arkadaşlarla takılıcağız dedin bana Akın , sen bana yalan söyledin , yalandan nefret ettiğimi bile bile, neden ? Açıklayabilirm gerçekten hiçbişey göründüğü gibi değil... nasıl peki ... Deniz benim ... Deniz mi adı , Deniz senin neyin ya ... Eski sevgilisiyim diye konuştu Deniz ... eski sevgilin , sen beni aldatıyormusun Akın ... hayır ... öyle bişey yok ... tabi ya , yanımdan kaçmalar , meşgulüm demeler , benden uzaklaşmalar , bu yüzden mi ... hayır ya , bak Yağmur , ben seni asla aldatmam, sadece konuşuyorduk Denizle son bir kez ... Yeter hiç bişey duymak istemiyorum , hala yalan söylüyorsun bana , hemde gözlerimin içine bakarak , sen hiç tanıdığım gbi değilmişsin beh  , tamam bitti , bitti sakın peşimden geliyim deme , yüzünü görmek istemiyorum ... diyip kahveden koşarak gitti , peşinden gittsemde yetişemedim çünkü taksiye binip gitti , kahveye döndüğümde , yüzümü denize çevirdim ... ya her ne zaman hayatıma girsen , hayatımı alt üst ediyorsun , benden uzak dur deniz uzak dur ... istersen konuşabilirim ben Yağmurla , hayır istemiyorum  benim için artık hiç bişey yapmanı istemiyorum , senden tek istediğim şey benden uzak durman okadar ... hesabı ödedikten sonra , kahveden çıktım , denizin karşısında ki banka gittim , oraya oturdum... Yağmuru 50 kere falan aradım hiç birini de açmadı , mesajlarımı da okumdaı , onu kaybedemezdim , onsuz olmazdı . 1 saatir ne yapıcağımı düşündüm , konuşmam gerekiyordu ama Yağmuru biraz tanıyorsam dinlemicektir beni . Offf offf , neden her seferinde böyle olmak zorunda ya  ... eve gittim , üzgün bir halim vardı , yorgunlukda üzerime çökmüştü , öylece televizyonun karşısında duruyordum , annem beni fark edip bana bişeyler sordu , duymamışım bile ... yanıma yaklaştı ... bu ne hal oğlum ... hı , yok bişey annecim , eminmisin konuşmak istermisin , yok ya gerek yok , Yağmurla mı kavga ettiniz  , evet ... ozaman bu konuda daha fazla üstüne gelmicem , hadi gel sofra hazır , yok anne , ben yemicem hiç iştahım yok , sen bilirsin ... bu sefer şaşırmadım değil hiç üstüme gelmedi , hayret ... Ertesi sabah erknden annemin okuluna gittim , Yağmurun peşinden koşturdum bütün gün ... sen bana yalan söyledin Akın , yalanı affetmem , beni aptal yerine koydun o yüzden git görmek istemiyorum seni ...ancak böyle şeyler söyledi ve beni hiç dinlemedi bile , demek ki zor durumdayım... ardından bir kaç gün geçti , hiç aramadı hiç mesaj atmadı hiç konuşmadı benle ... keşke ona söyleseydim de işler bu noktaya gelmeseydi ... onu durmadan aradım hiç vazgeçmedim bird aha aradım ardından bir daha ve yine  aradım busefer de açtı , alo dediğimde Yağmur değil de bir erkek açtı telefonu , efendim dedi bana ... kimsin lan sen
, Yağmurun arkadaşı , Yağmur nerde , bu müzik sesi ne , nerdesiniz siz ya , barda eğleniyoruz diye cevapladı , sonrada Yağmur telefonu  çocuğun elinden aldı ve bana , ne vardı ... diye cevap verdi... bir zamanlar bir çocuk vardı  , sinirli bir şekilde cevap verdim ona , Yağmur delirtme beni nerdesin hemen söyle , sana ne ? o yanında ki çocuk kim , sana ne ? Kızım beni delirtmesene ya , baya bağırmaya başladım , bana bağıramazsın Akın , ve ben de sana hesap vermem diyip telefonu yüzüme kapattı.
Evden hızlıca çıktım saat 20:00 di , arabaya binip Yağmurun evinin önüne gittim , onu orda bekledim , belki saatlerce sürdü dönmesi , ama bekledim , çıldırmış gibiydim , sabırsızlanıyordum ki saat tam 00:00 oldu Yağmurun evinin önünde bir araba durdu ve o arabadan çıkmsını istemediğim tek kişi Yağmurdu ve maalesef ki istemediğim şey başıma geldi yağmur arabadan çıktı ve ben o an kendimi daha fazla tutamadım tabi onun yanına gittim ... Yağmur ... Akın senin ne işin var burada ... şu an konu ben değilim , konu sensin Yağmur... Konu ben olamam Akın çünkü benim hakkımda sen konuşamazsın ... bu arkadaş kim ... benim arkadaşım ... evet onun arkadaşıyım , bu gece çok eğlendik Yağmurcum , yine yapalım böyle kaçamaklar tamam mı ... ne diyo lan bu , ben bu herifi gebertirim , Akın sakin olurmusun , ayrıca saçmalama lütfen ... Hem sen gitsene burdan git , ben sana ne dedim , senin yüzünü görmek istemiyorum ben senle konuşmak falan istemiyorum ... ben de gitmiyorum diyorum , senle konuşmadan hiçbir yere gitmiyorum ... o anda , bu Yağmurun arkadaşı arabadan çıkıyor ve bana doğrulanıp ... oğlum sen laftan anlamıyor musun , kız istemiyorum diyo sen ısrar ediyorsun ... ya sen bi gitsene , hadi bi git ... gitmiyorum , sıkıysa gönder ... sen kimsin lan ... diyip yakasına yapıştım ve sert bir kafa attım ... baya kavga ettik , ağızını yüzünü dağıttım , oda beni biraz hırpalamadı değil , taa ki Yağmur araya girene kadar ve o çocuğu yollayanakadar ... yeter siz iyice zıvanadan çıktınız , bi sakin olun ... Cenk gidermisin lütfen , ben hallederim ... Bizim hesabımız burda  bitmedi Akın bey , Yağmur istiyor diye , gidiyorum yoksa sana yapacaklarımı düşünemezdin ... yürü git lan artis , hadi ikile ... arabasına binip hızlı bir şekilde gitti ... Sen ne yapıyorsun Akın , manyakmısın ya ... ne oldu sana böyle seni tanıyamıyorum , delirdin mi sen .... Ya evimin önünde arkadaşımla kavga etmek ne demek ... beni sen delirttin , ne işin vardı senin o zıbidinin yanında , seni kaç defa aradım , çıldırttın beni sonunda ... asıl benim sana sinirlenmem gerekiyorken , çıldırmam gerekiyorken nasıl oluyorda sen sinirlenebiliyorsun , ben eve gidiyorum sen de git burdan ... Yağmur eğer şuan sen gidersen , ve beni dinlemezsen herşey burda biter ama gerçekten biter çok ciddiyim , beni anlamadan dinlemeden yargılama buna izin vermem , eğer beni gerçekten sevseydin şuan sırtını dönmüş gitmezdin , yine ben yanıldım yine ben yandım ... tamam , seni dinliceğim , ama burda değil , başka bir yere gidelim ... Tamam , arabaya binip denizin karşısındaki banka gittik .
Biliyormusun Yağmur ... neyi ... korkunun ne olduğunu ... cevab veremedi bana ... ben sana söyleyeyim korkunun ne olduğunu , İnsanların çoğu kaybetmekten korktuğu için,sevmekten korkuyor. Sevilmekten korkuyor,kendisini sevilmeye layık görmediği için.Düşünmekten korkuyor sorumluluk getireceği için. Konuşmaktan korkuyor,eleştirilmekten korktuğu için. Duygularını ifade etmekten korkuyor,reddedilmekten korktuğu için. Bazen yalan söylemek zorunda kalıyor , gerçekleri söyleyip de kaybetmekten korktuğu için , Yaşlanmaktan korkuyor,gençliğin kıymetini bilmediği için. Unutulmaktan korkuyor,dünyaya iyi birşey vermediği için.Ve ölmekten korkuyor aslında yaşamayı bilmediği için..
Böyle demiş : William Shakespeare
İşte ben bu yüzden sana yalan söyledim ,  ama hani var ya hiç bişey aslında göründüğü gibi değil de yaşandığı gibidir , benim Denizle bişeyler yaşamam imkansız , neden biliyormusun , çünkü beni üzeni ben affetmem , benden elini çekeni asla affetmem , işte bu yüzden , çünkü deniz beni terk etti bi başkası için hemde sadece bir mesajla , vicdanını rahatlatmak için de son bir kez ısrarla konuşmak istedi benle , ama ben onu asla affetmiceğim , o bana öyle şeyler yaşattı ki giderken ardına dönüp ne halde olduğumu görmek istemedi bile oysa ben herşeyimi vermeye hazırdım ona ... Akın bana değer  mi diye sordular , değer dedim... sevdiğin insanın gözlerinde kendini görebiliyorsan , her şeye değer ... en çokta kalbe değer , işte bu yüzden ben seni tam da bu yüzden sevdim , o gün sizi öyle görünce o kendimi görebildiğim gözleri kaybettim sandım yada o gözlerin beni kandırdığını , ve sonra o her şeye değer dediğim kalbi düşündüm , herşeyi bitirdiğini düşündüm ve delirdim , dinlemek istemedim , hala yalan söylediğini beni kandırıcağını düşünmek istemedim ama , her şey şu gözlerini kaybetme korkusundan kaynaklandı , en azından benim hissetiklerimi sende hisset ve o korkuyu o karışık hisslerinin içinde olmanın verdiği tedirginliği o öfkeyi kontrol edemeyişinin içnde olmanın nasıl bişey olduğunu sende gör sende hisset istedim , ama yanılmışım ... evet yanıldın Yağmur çünkü kalbim sadece sana ait ve bi başkasının olmicak , sen o kalbi bırakıp gitsen bile o seni unutmicak bunu bil , ben seni seviyorum ya seven adam aldatmaz , kandırmaz sever gerçekten sever , ben çok kaybettim , çok sevdim ve hep kaybettim sevdiklerimi ama seni kaybedemem çünkü seni kaybedersem kendimi kaybetmiş olurum , ya anla artık ben SANA AŞIĞIM KADIN , nefes aldığım sürecede hep sen olucaksın , bunu iyice bil isterim ... ben bu acıların hepsini çektim ... beni kendinden mahrum bırakma çünkü sen özlemek nedir bilmezsin ... özlemek nasıl bişeydir biliyormusun , dokunmasamda olur  5 dakika göreyim , diye Allaha yalvarmaktır özlemek ... Özür dilerim sevgilim ... diyip boynuma sarıldı , o an derin bir nefes aldım , ellerimle ona sarıldım ve saçlarındaki kokuyu içime çektim , o an içimden şöyle bişey geçti , Allahım sen bizi ayırma n'olursun , beni onsuz bırakma Allahım , dedim kendi kendime ve o an açtım gözümü bir hayal olmadığına emin olmak için ... hayattan korkuyorum kendi çıkarları için üzmesin ya bizi , Yağmuru eve bıraktıktan sonra biraz daha dolaştım ... her seferinde bunu düşündüm ... ne kadar acımasız olabilir bu hayat , acımasızlık derecesi nekadar yüksek olabilir , Yağmuru sevdikçe onu kaybetme korkusu büyüyor ona bağlandıkça onsuzluk düşüncesi artıyor , bunları düşündükçe ellerim buz oluyor  çok seviyorum diye mi oluyor bunlar bana ... saat tam 02:00'idi , arabaya binip eve gittim , yatmak içi hazırlandım yatağa girdikten sonra , hani uyumakla uyumamak arasında bir süreç vardır ya işte o sürecin içinde bütün vücudumun bir anda zıpladığını fark ettmek aslında buna kaygı denir , o anda gözlerimi açtığımda hayatımın da böyle bir kaygı şeklinde ilerlediğini anladım , ondan sonrası hafızamda yoktu , gözlerimi açtığımda yüzüme güneşin ışığıyla etrafa o kabus geceden sonra bahar açmış gibiydi , kendimi iyi hissediyordum ...
Artık aramıza kimsenin girmesine izin vermiycektim , çünkü artık bişeylerden korkmak istemiyorum çünkü artık yorulmaktan da yoruldum savaşmak için de biriktirdiğim gücüm yavaş yavaş tükenmeye başlamıştı , yapamammaktan korkmuyorum ama yenilmekten evet ... lan oğlum güçlüsün sen yaparsın diye dedim kendi kendime , bu söylediklerimi her nekadar bende inanmasam binevi kendimi teselli etmeye çalışıyorum ... İlk iki dersim boştu , bu gün okula birazcık daha erken gittim , okulun duvarlarındaki posterleri gördüm bu akşam bir konser verilicekmiş ve gitmek isteyen herkes gidebiliyormuş , hem karaoke varmış hem eğlence güzel bir mix , çoktandır geceleri çıkmadım , birazcık kafa dağıtmaya ihtiyacım vardı, hem de Bulutla çoktandır görüşemedik bu kendi dertlerim yüzünden ... hemen Bulutu aradım ve konser fikrini anlattım , tabiki hemen kabul etti , birlikte gidicektik tabi okul projesini daha erken bitirebilirsek ... hemen eve gittim hiç dinlenmeden proje üstünde çalışmaya başladım ama ilk önce nekadar zamanım olduğunu hesapladım , saat 3:00 konser 20:00 başlıyor , demek ki 5 saatim var ... hemen işe koyuldum 4 saat kadar çalıştım didindim ama bitirdim de sonra bi 10 dk dinlendikten sonra hazırlandım ki tam çıkıyorken kapıda Yağmurla karşılaştım ... nereye diye sordu haliyle... bir konser varmış , karaoke falan oraya gidicem Bulutla ... bende geliyim mi hem Bulutla da tanışmış olurum ... bir kaç dakikalına error vermiş olsam da fena bir fikir olmadığını gördüm ve Yağmuru da aldım konsere ... Bulutla buluştuk ne hikmetse ikiside birbirini çok sevdi , birden bire kanka moduna girdiler ve ben onlarına yanında kendimi dışlanmış hissetim , ya hadi neyse benim Bulut salak , manyak , deli olabilir de Yağmura ne oluyor , ben ortada kaldım  desem yeridir ... ilk önce sahneye , bir DJ çıktı baya iyi bir remix yaptı çok eğlenceli sonra benim gitar hocası yada arkadaşım diyelim çıktı çok güzel slow şarkılar söyledi ve en son da bir Şarkıcı çıktı ... konser şahaneydi ... birden bire şarkı söyleyen o kız sahneden indi ve bizim yanımıza geldi meğersem Yağmurun arkadaşıymış ... Eylül , ya nerelerdesin sen ... ben burdayım da sen nerelerdesin ... çok özlemişim kızım seni ya ... bende seni , ee tanıştırmicakmısın beni arkadaşlarınla ... doğru tanıştırmaya unuttum ben sizi , Akın Eylül benim eskilerden çok iyi bir arkadaşım , Eylülcüm Akın da benim sevgilim ... memnun oldum Akın ... bu da Bulut Akının kankası benim de kankam sayılır ... Memnun oldum Bulutcum... bende ... sanki o ikisinin arasında bir elektriklenme olmuş gibiydi , nedense ikisi de birbirinden gözlerini alamadı , çok merak ettim acaba Bulutun bu çok beklediği doğru kız Eylül olablirmiydi , hiç ilişki yaşamayan Bulut acaba Eylüle bişeyler yaşaybilir mi ? bunları kendi kendime söylerken yüzümü Yağmura dondürdüm ikimizde birbirimize bakıp güldük ardından da  karaoke başladı ben istememiş olsam da Bulut zorla yolladı sahneye , sesi çok güzel duymalısınız diyerkten Yağmuru da üstüme saldı , yapıcak bişeyim yoktu böylelikle  içimde olan o cesareti toplayıp bir şarkı söylicektim artık ... sahneye çıktığımda Yağmurun gözlerinin içine baktım pırıl pırıl parlıyordu , bana öyle bakıyordu ki o anı kelimelerle anlatamam ... bir an gözlerimi kapattım ve içimden ona olan sevgimi düşünüp derin bir nefes aldım ve o an söyliceğim şarkıyı seçtim ; Düşün ki Sancak

You've reached the end of published parts.

⏰ Last updated: Oct 05, 2019 ⏰

Add this story to your Library to get notified about new parts!

Bir Hayat meselesi Where stories live. Discover now