BÖLÜM 27 - Kuruyan Bir Gül-

489 22 71
                                    

Ben geldim a dostlar

Bişi diyim mi eğer aranızda üniversite sınavına girecek varsa meraklanmayın beni elediniz slsnwowneoeje

Bıktım artık valla bıktım.

8 ay var götüm tutuşuyi valla

Her neyse anaaa gidin okuyun

İyi okumalar d:

Gregor'un tedaviye başlanmasının ardından dört, karıncayla başlatılan anlaşmanın ardından ise sadece bir gün geçmişti. Haliyle bu süre zaafında dikkat çekici bir şeyler olmamıştı. Şey hariç, göreve devam etme kararı...

Howard kraliçeye, savaşçının daha iyi bir durumda olduğunu, görevi kaldırabilecek kadar toparlandığını ve artık asıl işlerine geri dönebileceklerini söylemişti.

Luxa büyük bir sevinçle, kuzeninin dediklerinden sonra grubu toplamış-her ne kadar Carissa ve Pusilli karşı çıksada, kraliçe otoritesini kullanarak ve tekrardan her ne kadar zedelenmişse zedelensin- göreve kaldığı yerden devam edeceklerini söylemişti.

Gregor için sıkıntı yoktu. Kardeşine daha çabuk kavuşurdu değil mi?

Derin bir nefes verdi.

Kardeşi... Ah tatlı, küçük kardeşi...

Minik küçük Bot.

Onu o kadar çok özlemişti ki... Aklından bir türlü çıkaramıyordu. Şimdi kim bilir hangi karanlık, pis yerde aç, bir yudum su bile verilmeden, günlerce tutuluyordu.

Bot dayanamazdı ki.

Yemeksiz yapamazdı.

Dayanamazdı.

Peki ya Ripred?

O ne haldeydi? Karıncalar ona ne yapmıştı?

Ya karıncalar fikirlerini değiştirip onu çoktan öldürmüşlerse?

Ne yapardı?

Gregor sakinleşmek için derin bir nefes aldı. Her gün bunları düşünüp kendisine boş yere işkence ediyordu. Ne kadar az düşünürse umutsuzluğa kapılma oranı o kadar azalırdı. Bu yüzden sadece akışına bırakmalıydı. Evet evet, akışına bırakmak ve şu lanet göreve devam etmek... Ama nasıl olacağını da bilmiyordu! Ona hiçbir şey yaptırılmıyordu!

Tek yaptığı bütün herkes ciddi işler yaparken kendisinin - Luxa sağolsun- yan gelip yatmasıydı. Bu az biraz işine gelse de yeri geldiğinde kendini kötü hissetmesi kaçınılmazdı.

"Hey! O tembel kıçını kaldırmayı düşünmüyor musun bücür!"

Gregor yattığı güzel, sıcak tulumunda diklendi.

"Bana bir dakika ver." dedi esneyerek. Ardından yüzünü tekrardan yastığına gömdü. Madem onu çalıştırmıyorlar ve hiçbir şey söylemiyorlardı, o zaman o da uyuyabilirdi.

Karina sinirle homurdandı.

"Sen iyice alıştın uyumalara."

Savaşçının yanına gelerek yastığı başının altından hızla çekti. Gregor mızmızlanırken kız yastığı Gregor'un kafasına indirdi.

"Kalk hadi." dedi bir anne edasıyla. Gregor söylenerek ayağa kalkarken kız sırıtıyordu. Sonunda yastığı Gregor'un yüzüne fırlattı ve hızla oradan kaçtı.

Gregor sinirle haykırdı.

"Eğer seni yakalarsam hiç iyi şeyler olmayacak!"

Ama kız oradan çoktan uzaklaşmıştı.

GREGOR -İNTİKAM KEHANETİ-Where stories live. Discover now