Stay With Me

15.Bölüm

You have to endure the darkness to see the stars...

§

Jn : Ama ne ? Unnie söylesene !

Js : Jennie...  Jungkook hafızasını kaybetmiş, başından fazla darbe almış.

Jn : Hıh?

Hıçkırıklarımla birlikte göz yaşlarımıda bırakmıştım. Hepsi benim yüzümdendi. Ben onu bu hale getirmiştim.

Js : Jennie ağlama kuzum, geçicek herşey. İyileşecek o. Sen ona kendini hatırlatacaksın.

Jn : ( Ağlayarak)  Unnie hepsi benim yüzümden. Ben getirdim onu bu hale hepsi benim suçum. Ben zaten dünyaya zararım!  Neden yaşıyorum ki ! Keşke ben hafızamı kaybetseydim keşke....  ö-ölseydim...

Sonunda yorgun düşüp kendimi yatağa bırakıp derin bir nefes almıştım. Jisoo unniem bana üzgün gözlerle bakıyordu. Birşeyler söylemek istiyordu. Ama söylemiyordu. Sonra gelip bana sarıldı.

Js : Geçicek hepsi merak etme.

Jn : Onu görebilir miyim?

Js : ( Gülümseyerek)  Doktorlara sorayım.

10 Dakika Sonra

Js : Doktorlar izin verdi. Zaten bizimkilerde orda normal odada. Ama yorgun düşmemek için fazla duramazmışsın.

Jisoo unnime onaylayıcı mırıltılar çıkardım. Sonra yavaş yavaş yataktan kalktım. Üzerimde birsürü şey bağlıydı. Onları bir demir sopa gibi bişeye  takarak odadan çıktım. Herkes bana bakıyordu. Ama umursamıyordum.

Js : Ha, Jennie birde magazincilerin sitelerine konu olmuşsunuz. Haberin olsun. Sonra başka yerlerden öğrenme.

Jn : Yine mi ya?  Tamam.

Sonunda fazla uzakta olmayan odaya varmıştık. Kapıyı çalarak içeri girmiştik. İçerisi baya büyük bir odaydı. Nerdeyse herkes içerideydi. Jungkook boş gözlerle etrafa bakıyordu. Bizim girdiğimizi görünce bakışlarını bu tarafa yönlendirdi. Eski bakışlar, eski gözler, eski parıltı yoktu gözlerinde. Normal herkes gibi bakıyordu banada.

Js : Merhaba, Jungkook nasılsın?  Daha iyi oldun mu? 

Jk : Evet daha iyiyim. Peki bu kim ? Sanırım bu kızla tanışmamıştım.

Beni tanımıyordu. Artık biz diye birşey yoktu.

Js : Ah, evet bu sana bahsettiğimiz seninle birlikte kaza geçiren , en yakın arkadaşlarından biri.

Arkadaşlarından biri, arkadaşlarından biri. Beynimde o sözcük yankılanıyordu.

Jk : Hıı, o sen olmalısın. Geçmiş olsun.

Jn : S-anada.

Boğazıma bir yumru oturmuştu. Hiçbir şekilde konuşamıyordum , şuan hıçkıra hıçkıra ağlamak istiyordum. Gözyaşlarımı sadece salmak için bir neden bulmam gerekiyordu. Ama yapamıyordum.

Jm : Ee, Jennie sen nasıl oldun iyimisin?

Daha kötüyüm demek isterdim.

Jn : Bende günden güne iyileşiyorum.

Ls : Hadi, biz Jennie ile birlikte gidelim artık. Jungkook'ta dinlensin,  jennie'nin de vakti doldu zaten.