nico
arkadaşlarımla buluştuktan sonra eve geldiğimde o kadar yorgundum ki ablamlara selam bile vermeden odama çıktım. hızlıca bir duş aldıktan sonra nasıl olsa yanlarına gideceğim için sorun etmedim. hemen tişörtümü üzerimden çıkartıp yatağın üstüne attım. odamdaki banyoya yürürken pantolonumu da belimden sıyırmıştım ki kapım hunharca açıldı. yerimde sıçramamla elime gelen ilk şeyi içeri girenin kafasına fırlatmam bir oldu. içeri giren kişiden bir inleme sesi yükselirken sert bakışlarımı ona yolluyordum.
"odama şöyle girmemeni kaç defa söyleyeceğim aptal?"
"aman ne olacak bende olmayan bir şey var sanki." sözünü bitirmesiyle elime geçen başka bir şeyi kafasına yemesi bir olmuştu. leo valdez, (sen bir filozofsun)* laftan anlamaz herifin tekiydi. ablamla arkadaş olduğu için (yıllardır sürekli birlikte takılmamız bizi de arkadaş yapıyorsa, benim de arkadaşım olduğunu kabul etmeliyim) ona katlanıyordum ama bu sürekli atıştığımız gerçeğini değiştirmiyordu.
"çık odamdan ya! hazel!"
"bağırmasana be, hazel yok evde."
"sen niye buradasın o zaman yürü git." kafasını ovuşturarak yatağıma oturdu. açıkçası pek normal gözükmüyordu ama çok da takmadım ve kendimi banyoya attım. duş alıp çıktıktan sonra iyice yatağıma yerleşmiş telefona bakıyor olduğunu gördüm. üstümü giyinecek olmam onu çok ilgilendirmiyormuş gibi gözüküyordu bu yüzden ben de takmadım ve giyindim. duştan çıktığımdan dolayı biraz üşüdüğümü fark ettiğimde yanına yatıp yorganın altına girdim.
hiç beklemediğim bir anda kollarını bana sardı. itmeye çalıştıkça daha sıkı sarılıyordu ve bir süre sonra üşüdüğüm için sarılmasına izin verdim çünkü çok sıcaktı. hazel olmadığı için dertlerini bana anlatacağını söyleyip bir şeyler anlatmaya başladığında onu pek de dinlemedim çünkü fazlasıyla mayışmıştım. bir süre sonra o da sustu ve ben de kendimi uykunun kollarına bıraktım.
veya leo'nun. ne fark eder?
—
neden solangelo kurgularımdan daha güzel??? neyse bu evrende will hiç varolmadı arkadaşlar yoksa yazamam yani.
ithaf godofscorbus ve violetsarehazel
ve tabii ki kageyolo için. kurgu konusunda ilham verdiğin için teşekkürler sana minnettarım.
* hazel kitaplardan birinde bunu leo'ya diyordu.
