VARIŞ... Ö.E

14 1 0
                                    

Uzun bir yolculuk sonrası  benliğimi bulmuş gibiydim...  Sanki ben, ben olmayı unutmuştum.
.
Varışım  benliğimi kazandırdı sanki benliğime... Saçma ama telâffuz durumum böyle...
Biliyorum. Mecburi bir kayıptı  benimki. Yüreğimle hareket edişim, seçeneklerimi kısıtlıyordu...
.
Olsun. Belki ileriye bir adım önde olabilirdim. Yollardan usanmış  olsam da, mutlu etmem gereken kişiler mevcuttu. Mesela Annem...
Canımdan bile daha çok sevdiğim insan...
Hep varolsun. Varışlarım hep ona olsun. Hayatta hep, hep annem olsun...
Derler ya Allah en sevdiğinin eksikliğini vermesin... Bana annemin eksikliğini vermesin... Başka bişey istemem heralde....
.
.
.
Neyse.
Sözün gidişatı biraz kıvrımlı olsa da, buraya varış olsun hep...
Şimdi mutluyum. Yüreğimin eksikliği  biraz mevcut olsa da, burada olmamak daha eksiklik...
.
.
Fakat;
Yine bi biletim var elimde...  Bu defa bi tuhaflık mevcut. Otobüs koltuğunda 1 numara değil elimdeki... Bambaşka bi seçenek. Bambaşka bir yolculuk... Bambaşka hayallere kapı.
Tren ile bu sefer yolculuğumu vardıracağım bir sona. Yeni bir umutla kapatacağım gözlerimi bekleyişime...
Şimdi gidiş vakti. Şimdi varış vakti...
.
.
Tüm  hayatımın ne şekilde geçtiğini  düşünüyorum bu tren rayları üzerinde...
Nelere, ne için  fedakarlık yaptığımı sorguluyorum. Yine benliğim ile bir karkaşaya girmiş bulunmaktayım. Yolumun sonunda çözüme kavuşmasını istiyorum ayrıca...  Sebebi olmadan sinirleniyorum bazen. Keşkeler diziliyor gözlerimin önüne. Keşke şu zaman şunu  yapmış olsaydım diye hayıflanıyorum. Sanki geriye gidip yapacakmışım gibi...
Yine yapacağıma o kadar da emin bi şekilde yolun akışını izliyorum. Yine düşünüyorum.  Geri dönüşüm olsa bi zamana, ne isterdim ? Neyi değiştirmeye çalışırdım ? Değiştirsem de olacak olan olacağından vaz mı geçecekti ?
Kafam allak bullak. Karmakarışık...
Sanki tüm yük sırtımda.
.
.
.
Yol ilerledikçe  kendimi şu  koca trene benzetiyorum...
Uzun bir yolculuğum var benimde hayatımda. Gittikçe  ağırlaşan, yükünü ağırlaştıran...
Seçeneklerim kısıtlı.
Tren gibi...
Ona verilen yükü taşımak zorunda değil mi ? Dağ tepe demeden, ova dere demeden...
Varışa kadar yüklenmek zorunda.
Sence de insan hayatı tren yükü gibi değil mi ?
Bedenimiz bir tren. İçimizdeki sıkıntılar,  hüzünler, mutluluklar, sorumluluklar ve benzeri her şey de yük...
Yükü taşımak mecburiyetindeyiz.
Yollar geçse de, yıllar tükense de pes etmeden ilerlemek zorunda değil mi ?
Biz gibi. Sen gibi. Ben gibi. Herkes gibi.
.
Yaşadığın tüm hayat boyunca, sorumluluklarından vazgeçebiliyormusun? Elinde değil... Biliyorum. Tükeniyorsun. Yoruluyorsun. Pes ediyorsun hatta. Ama ilerlemek zorundasın. Yola devam etmek mecburiyetindesin. Treni, rayların sonuna kadar götürmek, yükünü varışında bırakmak  gereğindesin...
Ömür gibi...
.
Yapılan herşeyin bi sonu  var.
Gidilen her memleketin de öyle. Şimdi yine ayrıldın değil mi?
Yine ve yine tüm umudunu bir demire bıraktın değil mi,  küçük ama huzurlu balkonunda ?
Yine ümitler yükledin ona.
Yine dualarını bıraktın sırtında...
Aminlerini dinlettirdin...
Sessiz ama işitilen bir dua da...
.
.
Biliyorum, anlıyorum, hissediyorum...
Aslında ne var ki anlamayacak?
Herkes bir şeylere tutunmuyor mu zaten. Umut olmuyor mu nesneler. Canlılardan daha fazla sevilmiyor mu demirler... Göller... Çiçekler... Defterler...
Daha nasıl sayayım. Kaleme, mürekkebe olan aşk-i nasıl anlatayım bende...
.
.
Merak etme.
Bitecek herşey  geçecek.
Zaman boylu boyunca değişecek. İnsanlar varışlara kavuşup sevinecek...
.
TREN elbet bir istasyonda bırakacak yükünü. Bir son durağı olacak. Bir an yakıtı tükenecek. Gitmek istesede gidemeyecek... eskiyip bir köşeye atılacak. Demirlerin dili olsa, vagonlardaki ömürü dile getirse, hayatın anlamını  nasıl yitirdiğini hissedecek... Ama kaybetmeyecek kendini. Kendinde kalıp tekrar ki yolculuğa hazırlayacak. Yeni hayatlar tadacak, yeni yaşamlar, yeni yalvarışlar. Yeni yakarışlar...
.
İNSAN GİBİ... 
.
Bir gün  herşey, tamamen sonlanacak.
Tükenecek... 
Gidecek...
Bitecek...
..
Sözlerin önemi kalır mı bilemem. Ama yazının kalır.
Rayın da trenin de benliğimin de yazısını yazacağım sararmayan sayfalara..
Ölümsüzleştireceğim benimle olanları...
Miras bırakacağım kalanlara..
.
.
Ama teslim olup, yıkılmayacağım....
.
.
.
.
Devami başka zamanlara..
Sağlıcakla.
F. KARAASLAN.

KALBİN HARFLERİNDENTempat cerita menjadi hidup. Temukan sekarang