-Rabastan !
Diye kollarına atmıştı kendini. Genç Lestrange gülümseyerek.
-Selam Bella.
Diye karşılık verdi. Limix'de gülümseyerek ayağa kalktı ve
- Ne işin var burda Rabastan?
Diye sordu onlardan yalnızca iki yaş büyük olan ve Rodolphus'un abisi olan genç Ölüm Yiyen'e.
- Ziyarete geldim.
Diye cevapladı basitçe.
- Hıhı, tabi tabi.
Bellatrix dalga geçti. Limix biran iki sene öncesini düşündü Bellatrix'in Rabastan'la olan samimiyetini bu kadar yakınlarmıydı diye hatırlamaya çalıştı çünkü Bellatrix hala Rabastan'ın kollarında duruyordu. Rabastan elini Bellatrix'in beline koymuştu, Bellatrix'de onun omzuna yastlanmış Rabastan'ın aşırı derecede esnek asasıyla dalga geçiyordu.
Biraz sonra Lucius'da yanlarına gelmişti Rabastan'la el sıkışıp selamlaştılar. Ardından Narcissa geldi ve Rabastan'a sadece soğuk bir "Merhaba" dedi.
Rabastan'da alayla
- Sana da merhaba sarı.
Diyerek pis pis sırıttı. Ama Narcissa ona sadece kötü kötü bakarak yatakhanesine çıkmak için hamle yaptı, ki Lucius onu engelledi.
- Narcissa bekle, beni dinlemek zorundasın.
- Neden?
Lucius biraz düşünür gibi oldu sonra ise mantıklı bulduğu açıklamayı yaptı.
- Çünkü ben bir Malfoy'um.
- Bas git Lucius!!
Hızlıca merdivenlerden yukarı çıktı ve arkasında başarısızlığa uğrayan bir Lucius bıraktı.
- Ahh kızlar! Neden bu kadar inatçılar ki?
-Kızlar mı? "Çünkü ben bir Malfoy'um"
Rabastan'ın dediğine herkes güldü. Lucius, Malfoy'lara ait o kibirli suratını takındı ve onları yalnız bıraktı.
- Eee Limix senden naber? Duyduğuma göre Karakoff'la nişanı atmışsın.
- Ne hiç bahsetmedin !
Melanie sitem etti.
Limix zarifçe gülümseyerek, kabul etti.
- Evet öyle oldu.
-İyi olmuş zaten onu hiç gözüm tutmamıştı, herifin keçi gibi sakalı var bide şaşı.
Herkes bir daha güldü Rabastan'ın devam etti.
-Eeee siz böyle gelen misafirleri ayaktamı bekletiyorsunuz.
-Kendini misafirden mi sayıyorsun, geç otur şöyle.
Limix şömine yanındaki koltuğu işaret etti. Ve hepsi oturdu Bellatrix hala Rabastan'a sarılmış haldeydi ve Rabastan bu samimiyetten hiç rahatsız olmuyor gibiydi.
- Hadi anlat bakalım neden geldin?
Diye bilmeyi talep etti prenses.
- Dedim ya, ziyarete.
Limix tek kaşını kaldırmış inanmayan şekilde onu izliyordu. Rabastan gözlerini devirerek konuştu.
-Ahh üzgünüm anlatamam yaşınız tutmuyor.
Bellatrix onun karnına dirsek atarak kızdı.
YOU ARE READING
Karanlık Prenses, Limix Lancer
FanfictionLimix hayatı boyunca babasının takdir ettiği bir evlat olmaya kendini adamıştı. Ama elinde olmadan sürekli kendini bir belanın içinde buluyordu, anne tarafının gizemli ve sırlarla dolu soyunu keşfederken sürekli yeni bir şeyle karşılaşıyor ve bununl...
