Yıl 2000 :Aşk Ve Yangın

2.6K 269 238
                                    

"Tam yirmi yıl sonra yeniden alevlenirsek sadece biz değil hayatlarımızda ki herkes tutuşur."

"Ruhunuzu ele geçiren bir duygu sizi zehirliyorsa,panzehiri yine aynı duygudur.Sizi öldürebilir de yaşatabilir de bu o duygunun vicdanına kalmış..."

Bir aşk kitabının son sayfasına gelmişlerdi.Sonlarından habersiz soluk soluğa koşmaya devam ettiler.Her bir satır da bir yaşanmışlık bıraktılar her bir sayfa da bir sevda kırıntısı bıraktıkları gibi.

Koşmaya devam ettiklerinde farkettiler ki o kırıntılara muhtaçlardı.Dönmek istediler,o sayfalara yeniden dönmek.Ama olmadı,ay ışığını andıran güzel kokulu sayfalarda ki kırıntılar onların olmadı.Geçmişte kaldı,geçmişe kaldı.Ama asla onlara kalmadı.

1.Bölüm : Eskiden Bir Kesit

Ali'nin hayatı yanmadan bir kaç saat öncesi.

Bir şarkı dolaşıyordı göklerde.Huzurun ve aşkın tam ortasında mutlulukla salınan , aşkı yaşamla bütünleştiren , saf duyguların gerçekliğine boyun eğmiş tatlı bir şarkı.

"Ne istersen al götür ama
Sevda bize aşk bize kalsın..." 

Koca bir ağacın altında,birbirlerine sımsıkı sarılmış iki genç oturuyordu

Oops! This image does not follow our content guidelines. To continue publishing, please remove it or upload a different image.

Koca bir ağacın altında,birbirlerine sımsıkı sarılmış iki genç oturuyordu.Kadın adamın dizinde uyuyor,adamsa onun her haline şiirler yazıyordu.Saçlarından,sözcükler süzülüyordu Adamın ellerine.Kadın,öyle güzel düşler kuruyordu ki,o düşlere bir kez sarılınca bir daha bırakası gelmezdi insanın.O düşlerde ki sıcaklığın ısıttığı yürekle,ne güzel sevilirdi bir insan.

Sonra kadın,adamın dizinden kalkıp boynuna yaklaşıverdi.Oraya bir öpücük kondurup kendini geri çekti.Adam,kadının beline sarıldı,saçlarında ki o çiçek kokusunu içine çekti.Ne güzel şiir yazılırdı bu çiçek kokusuna.

Kadın konuşmaya başladı.Güzel şeyler dökülüyordu iki dudağının arasından sevdiğinin kalbine giden yoldaki en güzel nehire.Derin bir nefes aldı ve devam etti Leyla.

"Sana hep aşık kalacağım.Olur da bir gün ayırırsa yazgımız bizi,bunu unutma olur mu ?

Gözleri dolmuş bir şekilde tebessüm etti.Sevdiğinin gözlerinin içine derin derin baktı.Ali ona yaklaşarak;

"Bizi bizden başkası ayıramaz Leyla'm.Şu gözlerin varya,o gözlerindir benim cihânım.O gözlerin yokluğu benim son nefesime bedel olur."

Gülümsedi Leyla.Öyle içten gülümsedi ki,tüm kelimeleri bir tebessüme ve bir bakışa sığdırdı.Utangaç bir tavırla yaklaşıp bir öpücük kondurdu dudağına.

Ali,Leyla'nın avuç içini öpüp ona şöyle söyledi;
-Aşk avuç içinde başlarmış.Oraya ektiğin tohumun kökleri damarlarından kalbine gidermiş insanın.Öpeyim ellerinin içini,aşk olsun benden sana.Yaşasam da yaşamasam da damarlarında dolaşsın içimden sana akan aşk.

Sevmek böyle bir şeydi.Öldükten sonra dahi sevdiğinde kalmak istemekti.Yaşarken her şeyiyle sevdiğine ait oluyor da insan,öldükten sonra neden kopsun gitsin ki ondan ?

Leyla her defasında biraz daha seviyordu bu adamı.Her defasında biraz daha karışıyordu kanına bu adam.Onun kirpiklerini bir ömür huzur niyetine seyredebilirdi.Güzel hayaller kurup o hayallerle rengarenk bir masalın ortasına düşebilirdi.Sonra birden yüzü düştü.

"Babam..." dedi.

imalı imalı Leyla'ya bakıp

-Onu konuşmayalım şimdi.O istemiyor diye biz birbirimizden mi vazgeçeceğiz, hayallerimizden mi kaçacağız , hayallerimize kaçmak varken ?
İstanbul ? İstanbul'la kaçarsak kimse bizi bulamaz biliyorsun.İstanbul bizim kurtuluşumuz olacak.Orda seninle çok güzel bir yuva kuracağız.Çocuğumu olacak belki de,sahi gün olur da çocuğumuz olursa kız mı olsun erkek mi?

Leyla gözlerini kaçırdı.Eliyle saçını kulağının arkasına koydu,başını aşağı eğdi ve ardından derin bir nefes aldı.Bu durum Ali'yi kuşkulandırdı.

"Leyla ? Gözlerime bak ay ışığım.İstanbul diyorum.Hani kaçıp gideceğiz,hani buraları arkamızda bırakıp yepyeni bir hayat kurmaya... Sonra işte çocuklarımız olur birde.Ne oldu da buz kestin? Neden böyle yaptın şimdi ?

Leyla yutkundu.Hiçbirşey söylemeden birden ayağa kalktı.Birşey düşünüyor gibiydi,Ali'nin söylediklerini duymuyor sadece bir yere odaklanmış gibi bakıyordu.Yanakları kızarmış,elleri titremeye başlamıştı.Ali ayağa kalktı ve Leyla'ya doğru yürüdü.Bu olanlara anlam veremiyordu.Ona doğru yaklaştı,sarılmak istedi.

-Ali...

Leyla,Ali'ye sarıldı.

-Birşey yok Alim.Gideceğiz,tabi ki gideceğiz.Hatta çocuğumuz olursa bir gün bir kız çocuğumuz olsun,evet bir kız çocuğu.

Ali onun ellerinden öptü.

-Ah kızımız olsun isterim bende.

Ama Ali kuşkulanmıştı.Leyla söylemiyordu fakat bir şey vardı.İçine düşen bu his kötü şeyler olacağının habercisiydi.

Kalkılar,elele tutuşup koşmaya başladılar.Yürekleri birbirine en derin bağlarla bağlanmıştı.Kırk yıl geçse,birbirinden uzak olsalar dahi o bağ onları birbirine çekmekten asla vazgeçmezdi.

Rüzgar aşk şarkısıyla karışık bir esintiyle onlara eşlik ediyordu sanki.Ali ve Leyla'nın büyülü aşkları köyün her yanına salmıştı parıltısını.

Sonra mı ? Sonra her şey bitti ve hiçbir şey başladı.

BİR YANGININ KÜLÜ #Wattys2020Where stories live. Discover now