DENIZ'IN RÜZGARI

-86-

~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~
Hayalet okur olmayın!

Bölümü okuduktan sonra, lütfen 🌟 butonuna basın ve yorum atın.

87.BÖLÜM ALINTISINI OKUMAK İÇİN INSTAGRAM SAYFAMI TAKİP EDİNİZ ❤️

Instagram: KahveninKopuguu

~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~

Deniz

Yaşlı gözlerle babamın gözlerinin içine baktım ve ardından arabanın anahtarını eline sıkıştırıp, "Ben buna dayanamam," dedim ve başımı iki yana sallayıp, "Benimle nasıl böyle konuşursun baba?" diye ekleyip, sümüğümü çektim.
"Hadi arabaya bin de konuşalım," dediği sırada, alay edercesine güldüm ve, "Ben gidiyorum, hava almaya ihtiyacım var. Sen de eve git, yardımına ihtiyacımız kalmadı," deyip sahile doğru yürümek için hızlıca adımlar atmaya başladım.

"Deniz, kızım bekle beni!"
Babamın arkamdan seslenmesine aldırmadan, daha hızlı adımlar attım. Yanında biraz daha kalsaydım, ona tüm gerçekleri anlatırdım, fakat vereceği tepkiden korktuğum için, bunu yapamadım. Sahilde bulunan koca kayaların birine oturup, uzun uzun denizi izledim. Dalga sesi biraz olsa da içimi ferahlatmıştı. Rüzgar'a mesaj çekip, babam ile gelemeyeceğimizi söylediğimde, geciktirmeden yanıtını verdi.
"Baban şu anda yolda, kendisi az önce beni aradı. Sesi ise çok sinirli geliyordu. Neler oluyor, Deniz? Kavga mı ettiniz?"
Sıkıntıyla iç çektim ve ona birkaç dakika sonra yanıt yazdım. "Babam sanırım her şeyi biliyor Rüzgar, her şeyi..."
Aradan birkaç saniye geçer gezmez, merhaba telefonum çaldı. Arayanın Rüzgar olduğunu gördüğümde, aramayı yanıtlayıp, telefonumu titreyen elimle kulağıma doğru götürdüm.

"Güzelim," dedi şefkat dolu sesi ile. Gözlerimden yaşlar süzülürken, "Sil gözünden akan o yaşları," diye eklediğinde, yüzümde bir tebessüm oluştu. "Kendimi bir aşağılık gibi hissediyorum Rüzgar," dediğim anda, ağzımdan bir hıçkırık kaçtı.

"Deniz'im, manolya kokulum yapma böyle. Hem beni, hem de bebeğimizi üzme ne olur. Ben şimdi baban gelsin, kendisi ile ciddi ciddi konuşacağım. Nikah öncesi yaptığına bak ya!"

"Rüzgar, ona lütfen bir şeyler söyleme olur mu? İnkar et, bir şeyler yap işte."

Sinirle homurdadığını duyduğumda, telefonu iyice kulağıma yapıştırıp, "Rüzgar, ne olur. Nikah öncesi bir sorun çıksın istemiyorum."

"

Merak etme güzelim, şimdi telefonu kapatmam lazım. Baban gelmeden şuraları güzelce düzelteyim."

"Peki Rüzgar," dedim buruk bir ses tonuyla, fakat onun son olarak, "Seni çok seviyorum," demesi midemdeki kelebeklerin delice uçmasına sebep oldu.

Rüzgar

Kemal Bey gelmeden önce salona güzel bir çeki düzen verdim. "Şimdilik mobilyalar böyle dursun, bal ayından döndükten sonra güzelim ile birlikte koltukların yerini değiştiririz, " diye mırıldandım. Kapının çalmasıyla, elimle başta olmak üzere saçlarımı, ondan sonra da üzerimi düzelttim ve kapıya doğru hızlı adımlar attım. Kapıyı açmadan önce derin bir nefes verdim. Kapıyı açar açmaz, Kemal Bey'in kızaran gözlerine bakıp, kaşlarımı çattım ve, "Buyurun," deyip elim ile içeriyi işaret ettim.
Deniz'in babası içeri girer girmez, sessizce etrafa bir göz gezdirip, "Güzel ev," diye mırıldandı.