Wattpad'de ki bütün Dramione'leri okudun ama başka bulamadın mı?
Maalesef bende bulamadım. Bende kendi hikayemi yazmaya karar verdim.
Wattpad' de ki en iyi Dramione'leri okudum ve hepsi bana ilham verdi.
Umarım benim hikayem de size ilham verir.
...
"Hepinizin yüzündeki heyecana bakılırsa Sevgi Çiçeği'ni kimin kazandığını merak ediyorsunuz. Sizi fazla meraklandırmadan açıklayacağım." dediğinde pür dikkat dinliyordum. "Hepinizin çiçeğini tek tek inceledim. Bir tanesi içlerinde en bakımlısı, en geniş yapraklısı ve en iyi büyüyeniydi. Yani kazananı seçmek zor olmadı." dedi ve eliyle beni gösterdi. "Albus, yanıma gel." dediğinde şaşkınca profesöre bakıyordum. "Ben mi?" dediğimde gülüp "Evet, sen." demişti. Ben hala kıpırdayamazken Scorp'un sırtımdan itmesiyle kendime gelip profesörün yanına gittim. "En iyi çiçek senindi Albus. Söz verdiğim gibi çiçek senindir. Tabii ders notunda tam puan ve binana da elli puan kazandırdın." derken bütün Slytherin'ler alkışlamaya başlamıştı. Bense sadece çiçeğime bakıyordum. Puan benim için önemli değildi, çiçeği ben kazanmıştım. Ve artık çiçeği kime vereceğimi gayet iyi biliyordum.
***
Scorpius'un Ağızından
Sonunda yılbaşı tatiline girmiştik ve evimize dönüyorduk. Tren istasyona girdiğini belli edercesine siren çaldığında Albus'a döndüm. "Hadi inelim dostum." dediğimde beni başıyla onayladı ve birlikte bavullarımızı alıp kompartımandan çıktık. Albus hem bavulunu çekip hem de çiçeğini düşürmemeye çalışırken şekilden şekile giriyordu ve bu hali aşırı komikti. Sorumun cevabını bilmeme rağmen yine de ona döndüm. "Bu çiçeği kime vereceksin dostum?" "Pandora'ya." dediğinde şaşkınca ona bakıyordum. Cevap vereceğini hiç düşünmemiştim.
اوووه! هذه الصورة لا تتبع إرشادات المحتوى الخاصة بنا. لمتابعة النشر، يرجى إزالتها أو تحميل صورة أخرى.
Bir anda durup bana döndüğünde yüzündeki şaşkınlık ifadesi görülmeye değerdi. "Yani şey..." "Biliyordum! Onu sevdiğini biliyordum!" derken elini ağızıma kapattı. "Kes sesini! İyi, tamam. Öğrendin işte, ondan hoşlanıyorum." dediğinde sırıtmadan duramadım. Parmağını yüzüme doğrultup kaşlarını çatarak konuşmaya başladı. "Bunu birine söylersen, hatta Pandora'ya söylersen seni öldürürüm Scorpius Hyperion Malfoy!" dediğinde yutkunmuştum. Oldukça ciddi görünüyordu. Onun her zaman yaptığı gibi elimi dudaklarımın üzerinden fermuar çeker gibi yaptım ve anahtarı kilitleyip arkama fırlattım. Bana gülümseyerek bakınca bende ona gülümsedim. "Hadi artık ailelerimizi bulalım." dediğinde onu başımla onayladım ve birlikte trenden indik.
İstasyonda bavullarımızı çekerek ilerlerken ilk önce Harry amca ve Ginny teyzeyi bulmuştuk. Al elindeki çiçeği benim elime tutuşturdu ve bavulunu yanıma bırakıp annesine koştu. Onlar sıkıca sarılırken Harry amca yanıma gelip çiçeği ve bavulu benden aldı. "Ne haber Scorpius?" dediğinde gülümsedim. "İyiyim Harry amca." "Duyduğuma göre quidditch takımına girmişsiniz, tebrik ederim." "Teşekkürler." diye karşılık verdiğim sırada Al gelip babasına sarıldı. Ginny teyze gelip bana sarılıp öptüğünde gülümsedim. Birinin omuzumu tutmasıyla arkama döndüğümde babamın gülümseyen yüzüyle karşılaştım.
اوووه! هذه الصورة لا تتبع إرشادات المحتوى الخاصة بنا. لمتابعة النشر، يرجى إزالتها أو تحميل صورة أخرى.
