❦ 1 ❦

19.1K 818 529
                                    

Jimin (düzenlendi)

Son zamanlarda her şeye olan sinirim ve kırgınlığım artarken Hoseok hiç yardımcı olmuyordu. Ben kesinlikle hamile değildim. Neyin ısrarıydı bu?

"Hoseok, son kez tekrar ediyorum. Hamile değilim. Anladın mı?!"

Hoseok göz devirerek gerinirken laf atmaktan da geri kalmamıştı.

"Nerden biliyorsun? Karnının içini görebiliyor musun?"

"Yahu, ilk olarak biz korunuyoruz. İkini olarak son dört aydır onunla birlikte olmadım bile. Şu sıralar işleri yüzünden sürekli şehir dışına çıkıyor."

Bu konuşma benim için biraz müstehcen kaçtığından yanaklarımın yanmaya başladığını hissediyordum. Kendimi oyalamak için mi bilemiyorum ama şu an ihtiyacım olan şey çilekti.

"Tamam ama ben Nam'ın adını geçirmedim bile. Demek istediğim Yoongi. Onunla birlikte olduğunda ağlayarak üç gün boyunca beynimi siktiğini hatırlıyorsun değil mi?"

Hoseok'un alayla kurduğu cümle ile irkilmiştim. Bu imkansızdı. Yani, korunmuş olmalıydı. Yoongi bu kadar sorumsuz olamazdı. O despot adamın tekiydi, her şeyi kontrol altında tutmaktan hoşlanırdı.

"Hah, saçmalık. O korunmuş olmalı. Değil mi?"

"Kafanızın yerinde olmadığını söylemiştin Jimin. Bu durumda korunmamış olabilir. Tabi, bu sadece bir tahmin."

Umutsuzca yanına oturduğumda yanmaya başlayan gözlerimle ona doğru döndüm.

"Nasıl anlayacağım bunu Hoseok? Ufak bir ihtimal bile olsa canımı bir hayli sıktı."

"DNA testiyle. Ama ilk önce karnında bir bebek var mı onu öğrenmeliyiz. Yani kısacası görüneceksin."

~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~

Hoseok'un hevesli hâllerine karşın ona sert bakışlar atarken karnımdaki jeli verilen peçeteyle temizlemeye başladım. O sırada şimdiye kadar sessiz kalan doktorumun bana uzattığı ultrason fotoğraflarıyla korktuğum şeyin başıma geldiğini açıkça anladım. Fotoğrafı elinden alırken yutkundum. İlk olarak, ben bu bebeği istemiyorum. İkinci olarak, bu resimden hiçbir halt anlaşılmıyor.

"Jimin aptal mısın? Neden ağlıyorsun?"

"Bu istiyor gibi mi görünüyorum?!"

Hayır, hiçbir güç bana bu bebeği kabul ettiremezdi. Bebeğin varlığını öğreneli dakikalar olsa bile an ve an tükendiğimi hissedebiliyordum.

"Ben mi dedim size sevişin diye? İstemiyorum demekle kurtulamazsın Jimin. Onunla konuşman gerek."

"Onunla konuşmam neyi değiştirecek? Diyelim ki konuştum. Bebekte onun. Ne olacak? Doğuracak mıyım sanıyorsun?"

"Sen doğurmak istemesende Yoongi doğurmanı isteyebilir. Ve o istedikçe kanunlar gereği aldıramazsın."

O salak saçması kanunları dinleyecek değildim elbette. Eğer Hoseok'un dedikleri gerçekleşirse ben de aldırmam, düşürürüm.

~

"Siktir Jimin, ne saçmalıyorsun sen ?"

Andaval. Hamileyim dememin nesini anlamıyorsun?

"Ha-mi-le-yim. Ve bebek senden."

"Bak Jimin. Hamileysen eğer bana değil , sevgiline git. Tamam mı? Sana koyan o."

Sana koyan o. Tabii bundan aylar önce benimle birlikte olan ve yollarını ayıran kişi o değildi.

"Aylar öncesini çabuk unutmuş gibisin ama ben sana hatırlatayım. Dört ay önce birlikte olduk Yoongi. İnanmayacaksan, babalık testi yapmamız gerek."

Yoongi benim saf sinir barındıran sözlerime karşın bir süre sessiz kalarak kafenin içindeki insanları izledi. Beni dinlemeye değer bulmamıştı bile.

"Yoongi ben ciddi-"

"Yarın saat ikide merkez hastanesinde ol Jimin."

Ben ona cevap dahi veremeden hızla kafeyi terk etmişti. Lanet olsun. Bu bebek şimdiden başıma iş açmıştı. Min Yoongi'yi bana bulaştırmıştı.

~

İkiye doğru Nam'a bir bahane üreterek hızla hastaneye gitmiştim. Hastane yolu ve kan alım süreci boyunca tek isteğim bebeğin Yoongi'den olduğunu kanıtlayıp kürtaj masraflarını ona kitlemekti. Sonuçta bu bebeği bana kitleyen oydu değil mi?

Televizyonumsu zımbırtıda ismimi gördüğümde Yoongi'ye dirsek attım ve odayı işaret ettim. Kesinlike benden haz etmediğini anlayabiliyordum. Hoş, bende ondan etmiyordum.
Doktorun karşısına oturana kadar içimde pek bir heyecan yoktu. Neden yarın benimle olmayacak bir bebek için heyecanlanayım ki? Salak mıyım?

Doktor kağıtta göz gezdirirken odanın içinde ultrason, bebek ve organ resimlerini inceliyordum. Ortaokul zamanlarında en büyük isteğim doktor olmaktı. Tabi ki liseye geçtiğimde bu hayallerim bum olmuştu. Fen benim için üç bölüme ayrılınca bitmişti.

"Bebeğin babası siz gibi görünüyorsunuz Bay Min. Tebrikler."

Doktorun cümlesini tamamlamasıyla bakışlarımı ona çevirdiğimde gözlerini yumarak sindirmeye çalıştığını gördüm. Sen gözlerini yumunca ve sindirince bu bebek gitmeyecek. Kendine gel ve kürtaj işlemlerini başlat.

"Kaç aylık ?"

"Üç aylık. Bunu söylemem doğru olmayabilir fakat bu durumdan ikiniz pek memnun görünmüyorsunuz, bu yüzden kürtaj düşünüyorsanız acele etmelisiniz. Şansınız kalmayabilir."

"En kısa süre-"

"Aldırmayacağız."

Lütfen bebeğin kulaklarıma zarar verdiğini ve Yoongi'nin o kelimeyi söylemediğini söyleyin!

~

Our BabyWhere stories live. Discover now