-64-

56.2K 2.2K 424
                                    

Multimedia: ÇINAR 🔥

Korkunç günlerin ardından tam dört gün geçti. Selma Teyze bir yalan uydurup, sakinleştirdi, yoksa bir gece hastanede kaldığımı onlara nasıl izah ederdim?
Sabahın erken saatlerinde uyanıp, salaş bir topuz yaptım. İşe gitme bahanesiyle hastaneye uğrayacaktım. Aynaya baktığımda ise, kendimden korkar vaziyete bürünmüştüm. Gözlerimin altında mor halkalar oluşmuş, "Biraz uyku istiyoruz," diye çığlık atıyorlardı. Odamdan çıkar çıkmaz, annemle karşılaşacağımı hiç ummadım.

"Deniz, biraz konuşalım mı?" diye sorduğunda, kalbim hızlıca tekmelemeye başladı. Başımı usulca salladım ve "Konuşalım anne," dedim.

Birlikte aşağıya inerken, kolunu omuzuma attı ve beni kendisine doğru çekti. "Sen otur, ben bitki çayı hazırlayıp hemen geliyorum," dediğinde, usulca başımı salladım ve salonda yerimi aldım. Stresten tırnaklarımı terleyen avuç içime bastırdım ve dudaklarımı dişledim.

Annem iki tane kupayı masanın üzerine indirir indiremez yanıma oturdu ve saçlarımı okşayarak" Uzun zamandır doğdu dürüst konuşamıyoruz ha? Sence de öyle değil mi? " diye sordu. Başımı sallayarak dediklerini onayladım.

" Kızım," dedi ve elini bacağımın üzerine koydu." Kuşlar kulağıma bir şeyler söyledi, ama doğrusunu senden duymak isterim. "

" Hangi konuda anne? " dedim gözlerimi ondan kaçırarak ve rahatlamak için bir yudum çay içtim.

"Selma'nın oğluyla aranda büyük bir elektriklenme varmış," dediğinde, gözlerim dolmaya başladı. Utancımdan annemin yüzüne dahi bakamıyordum.

"Anne," dedim yutkunarak ve derin bir nefes verip gözlerimi kapattım. "Biz birbirimize sırılsıklam aşığız," diye ekledim gözlerimden bir yaş firar ederek.

Sustu.

Gözlerimi açıp, mahçupca yüzüne bakarken, onun da gözlerinin dolduğunu gördüm.

"Anlamıştım," dedi yüzümü okşayarak. O çocuğun yanında tavrın bir değişiyordu, Deniz. Ama anlamadığım bir şey var, " dediğinde, Derin konusunu açacağını tahmin etmiştim.

" Bu çocuk o sarışın kızla evlenmeyecek miydi? " diye sorduğunda, başımı iki yana salladım.

"Hayır, Rüzgar asla istemedi, kız onu bu duruma zorladı. Aslında bakarsan, Rüzgar onu sevmiyordu. Yaşı geldi diye sevmediği bir kızla birlikte oldu. Zamanla alışıp onu seveceğini düşündü ama sonra işler birazcık değişti..." dediğim anda, annem mırıldanarak" Sonra sen geldin ve sana aşık olup bu kızı bıraktı... "dedi.

Başımı usulca sallamakla yetindim.

" O da seni seviyor mu? " diye sorduğunda hızlıca başımı salladım.

"Anne, Rüzgar bana evlenme teklifi etti," dediğimde, yudumladığı çayı birden püskürttü.

"Ne evlenmek mi? Kızım siz delirdiniz mi? Daha kaç aydır tanıyorsun bu çocuğu? Hem sana da aynı şeyleri yapmayacağı ne malum?"

Annemin elini sıkıca tutup, "Anne, biz birbirimizi gerçekten seviyoruz," dedim gözlerinin içine bakarak. "Şu an hastanede olmasaydı, kapınızı çalacaktı zaten."

"Kızım olmaz, saçmalama evlenemezsin o çocukla."

"Neden anne, neden?"

"Çünkü o senin patronun sayılır."

"Bu yeterli bir neden değil anne," dedim ve ayağa kalktım.

"Nereye gidiyorsun?" diye sorduğunda, "Hastaneye," diye yanıt verdim.

DENIZ'IN RÜZGARI Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin