''Biliyor musun?'' dedi kırgın ama güçlü bir sesle. ''Ben uzun zaman sonra ilk kez o gün gerçekten özgür olduğumu hissettim.''

Gözümden taşan bir damla yaşı hızla sildim ve kalbinin üzerine küçük bir öpücük bıraktım. Dokunuşumla hızlanan kalp atışı beni gülümsetirken başımı ona doğru kaldırdım ve bir elimi yanağına koyup diğer yanağına uzun bir öpücük bıraktım. Dokunuşumla kapanan gözlerini açtığında gözlerinde muzip parıltılar oynaşıyordu. Gülerek ona baktım ve başımı salladım. Hiç uslanmayan küçük bir çocuk gibiydi ama onun her halini, geçen her günle beraber daha çok seviyordum.

Oturduğu yerden kalkıp bana doğru eğildi ve hızla beni kucağına aldı. Kollarımı boynuna sardım.

''Çağan, ne yapıyorsun?'' dedim gülerek. Alnıma bir öpücük bırakıp içeriye doğru yürümeye başladı.

''Hani ben şimdi kötü anıları hatırlayıp üzüldüm ya!'' dedi merdivenlere doğru giderken.

''Eee?'' dedim sesimdeki gülümsemeyi saklayamayarak. Merdivenleri teker teker çıkarken göz kırptı.

''Eee'si biraz mutlu olmam için bana yardımcı olabilirsin diye düşündüm.'' Dedi yatak odamızdan içeriye girerken ve dudaklarını dudaklarıma bastırdı.

........&&&&&&.......

Sabah gözlerimi açtığımda Çağan bana sımsıkı sarılmış halde derin bir uykudaydı. Hafifçe ona doğru dönüp ellerimi başımın altına koydum ve onu izlemeye başladım. Düğünden önce kısacık kestirdiği saçları uzamaya başlamıştı ve asi bir tutam alnına dökülmüştü. Yavaşça saçlarını çekip yanağını okşadım. Uykusunda biraz kıpırdansa da uyanmadı. Gülümsedim ve yavaşça yataktan kalktım.

Bugün bir toplantısı olduğu için benden önce çıkacaktı ama biraz daha uyuyabilirdi. Mutfağa geldiğimde kahvaltıyı hazırlamaya başladım. Omletlerimiz olurken diğer kahvaltılıkları masaya yerleştirdim ve arkamdan bana sarılan kollarla gülümsedim.

''Günaydın Bahar'ım.'' Dedi uzanıp yanağımı öperken. Ona doğru döndüm ve ben de gülümsedim.

''Günaydın. Hadi otur ben de çayları getireyim.'' Beni başıyla onaylayıp sandalyesine oturdu. Ben de oturduğumda kahvaltımıza başladık.

''Her şey çok güzel Bahar'ım, ellerine sağlık.''

''Afiyet olsun.'' Dedim çayımdan bir yudum alırken. Saatine baktı ve hızla ayağa kalktı. Yanıma gelip başıma bir öpücük kondurdu.

''Şimdi çıkmam lazım ama daha sonraya uzun bir kahvaltı sözüm olsun.'' Dedi beni tekrar öptüğünde. Ben de ayağa kalktım ve onunla beraber kapıya geldim.

Çağan kapıdan çıkmadan önce dudaklarıma küçük bir öpücük kondurdu. Tam geri çekilecekken bir tane daha sonra bir tane daha.

"Çağan yeter artık geç kalıyorsun." dedim kendimi geri çekerek.

"Tamam Bahar'ım bir tane daha öpeyim gideceğim." Deyip tekrar öptü ve biraz geri çekilip bana baktı.

" Yok bu olmadı son bir tane daha öpeyim." Tekrar öptüğünde omzuna vurdum yavaşça.

"Çağan hadi artık!" dedim yalancı bir kızgınlıkla.

Mızmız bir çocuk gibi baktı bana. Sesinde gerçek bir kırgınlık vardı.

"Sen de beni göndermeye ne kadar meraklısın Bahar'ım. Ne var yani bir iki kere öptüysem? Hem karım değil misin istediğim kadar öperim."

Mutluluk Baharı(YAYIMDA-TAMAMLANDI)Where stories live. Discover now