6.Bölüm/•

973 87 59
                                    

Multimedya; Sisil Su🐾

— — — —

Sınıfa giriş yaptığım gibi Onur'a mükemmel konuşmamı sundum.

"Onur allah seni alsın!"

"Şerefsiz!"

"Adi!"

"Pislik!"

"Pezevenk!"

"Beni nasıl yalnız bırakırsın!"

"Şarafsızz!"

"Sen nasıl beni müdür oradayken beni bırakırsın. Beni, beni Sisilini!!!"

Ben böyle devam ederken Onur, "Amin,"

"Amin diyen ağzına uçan-" sözümü kesen ses tam arkamdaki müdürün sesiydi. Müdürün...

"Sisil!"

"Ağzına peynir koy yavrum. Çok yararlıymış. Fizikten yüksek alabiliyormuşuz. Bende denedim yüksek aldım. Bende doksan aldım. Sende dene tavsiyem. Ne de olsa-" Sözümü ikinci kez kesen müdürün ağzına...

"Sisil!"

En nefret ettiğim şeylerden biri, sözümün yarıda kesilmesi.

"Aaa! Müdür beyciğim hoşgeldiniz Sefalar getirdiniz. Bizde peynirin fizik konusunda olan yararını konuşuyorduk." Yan gözle sınıfta dolaştırdım gözümü. "Dimi arkadaşlar?"

Peynir ne alaka sisil? Açıklasana bi'

"Sisil! Yavrum sen yine ne koydun beyininin olması gereken yere? Peynir mi? Mercimek mi? Yoksa atom mu var? Daha küçük bir şey de olabilir. Biz mi adını bilmiyoruz yoksa?"

Dudağımı aşağı doğru büktüm. "Ama hocam. Çok üzdünüz beni. Ben sizi çok sevmiştim siz neden böyle yaptınız?"

Onur "Dıııdıııddııııddıııı," dediğinde daha çok gaza geldim.

"Lanet olsun bu hayat lanet olsun bu sevgi."

Onur, "Dıdıddıdııııı,"

"İkinizde odama!" Müdürün dediği şeyle yüzümü buruşturdum. Ve arkama döndüm. Onur'a baktım sırıtarak.

Mood;

"Peki müdür bey

Oops! This image does not follow our content guidelines. To continue publishing, please remove it or upload a different image.


"Peki müdür bey."

Müdürün odasına çıkana kadar onurla itişe kakışa yürümüştük. Müdür bize döndüğü gibi de ayrılıyorduk. Şu an Müdürün odasında ayakta bize 'tehdit' zannettiği şeyleri dinliyorduk. Ve o ana kadar: "Velini çağırıp seni bir ay uzaklaştırma verdirdiğimi haber vereceğim. Sanırım bu kadar yeter sisil. Derslerini de çok boşlamışsın..." Diye konuşmaya devam eden müdürü o cümleden sonra duymadım.


Bir ay uzaklaştırma...

Bir ay uzaklaştırma!

Al o bir ayı öp başının üstüne koy, müdür bey.

"Bir ay mı?"

"Evet bir ay! Fakat burada senin derslerin hakkında konuşuyoru-"" müdürün sözünü kestim.

Neyle mi?

"Allah!!" Diyip Onur'a sarıldım. Kollarını azıcık gevşetip konuştum ve yüzüne baktım. "Onur duydun mu? Bir ay! Bir ay. Koskocaman bir ay!!"

Onur "Sisilim keşke bu Sevincini müdürün karşısında göstermeseydin." Onur'a baktım, anlamazca. "Neden ki?"

"Sisil! Bir ay uzaklaştırma, hatta uzaklaştırma diye bir şey de almayacaksın! Sen direk bir hafta spor salonunu temizleyeceksin!"

Hala Onur'un kollarındayken, müdüre baktım. Kaşlarım büküldü. Kaşlarımı nasıl anlatırım emin değilim ama yüreğimi sanki sönmemiş sigara bastırmış gibi hissettim. Dudağımı büktüm ve Onur'a baktım.

Sırıtıyordu!

Onur, "Ben sana demiştim." Diyip omuz silkti.

Şarafsız!

— — — —

Sisilciğim senin yaptığın da ayıp ama ya!!! Sen direk müdüre sarılsaydın ırüwoeşemöejwüeıaldmösn

Gurur | Texting (TAMAMLANDI)Where stories live. Discover now