12. BÖLÜM
Çeviri: Nieklaus
Ertesi gün Luhan uyandı diğer tarafında Yifan uyuyordu.O anda midesinde birşeyler hissetti, bu his korkutucu yada rahatsız edici değildi. Aklı birden düşüncelerle doldu, her sabah erkek arkadaşıyla bu şekilde ferah bir güne uyanmak istiyordu Yifan'nın uyurken sakin yüzünü seviyordu. Dürüst olması gerekirse Yifan'nın uyanık olup ona dokunmasından masum bir şekilde uyumasını tercih ediyordu.
Yavaşça yataktan kalkıp soğuk bir duş almak için banyoya girdi.
''Şimdi temizim.'' Luhan aynada kendine bakarken havluyla kalçasını kuruladı. Banyodan çıktığında Yifan hala uyuyordu. Saat 6:50'yi gösteriyordu. Luhan okul için hazırlık yapmaya başladı.
Okul üniformalarını giymişti kitaplarını çantasına yerleştirmesi gerekiyordu. Yifan'nın uyuduğunu düşünüp yanına gitti.
''Yifan.'' Onun eline dokundu. '' Okula gidiyorum, umm.. Sonra geri geleceğim.''
Yavaşça dudaklarını Yifan'nın yanağına dokundurdu bunu yaparken utanmıştı. Yataktan kalktı arkasını döndüğünde derin bir ses duydu.
''Gitmeden önce halletmen gereken şeyler var.''
Luhan dondu arkasını döndüğünde sevgilisinin gözleri hala kapalıydı. Şaşırdı ve ona doğru yürüdü Yifan onu kendine çekip yatağa yatırdı.
''Lütfen.. bırak beni..''
Yifan dudaklarını onunkilere ittiğinde karnındaki kelebekleri yine hissetti, Luhan'nın sabah rutinlerinden istediği diğer şeyde buydu.Yifan Luhan'nın kalçasını okşadığında sertliği Luhan'a değiyordu. Luhan boğuk bir şekilde inlediğinde Yifan sırıttı. Luhan yataktan kalktı ve sevgilisinin çıplaklığını görmezden geldi.
''Sanki daha önce hiç görmedin.'' Kris alay etti. ''Beni burada bekle.'' Gülerek banyoya girdi.
Yifan kıyafetlerini giydi ve Luhan'nın elinden tutarak kahvaltı için aşşağı indiler.
''Günaydın!'' Victoria onları karşıladı.
''Günaydın anne.'' Luhan annesinin yanağını öptü. Boynundaki izler belli oluyordu. ''Günaydın.. Anne..'' Yifan garip hissetti. 'Anne' kelimesini söylemek onun için biraz zordu. Victoria ona bu şekilde seslendiği için nmutlu hissetmişti. Gülümseyerek karşılık verdi.
''Buyurun yiyelim.'' Daha sonra kendileri için ayrılmış gözleme ve pastırmayı tabaklara koydu.
''Luhan okula giderken bunu teyzene verebilir misin?'' Masadaki yemek tarifi kitabını işaret etti.
''Tabii.'' Luhan kitabı aldı ve kahvaltısını yapmaya devam etti.
''Yifan yapman gereken bir şey var mı?'' Victoria güldü. ''Luhan'la sevişmek dışında.''
''Anne!'' Luhan'nın lokması boğazında kalmıştı.
Yifan Luhan'a sırıtırken cevapladı. ''Yok. Neden?''
''Şimdiki gençlerde hep agresif.'' Gözlerini kaydırdı. ''Arabanı ödünç alabilir miyim? Ben yiyecek alacağım ve onalrı eve getirmem için biraz yardıma ihtiyacım var.Ne düşünüyorsun?''
''Sorun yok'' Yifan gülümsedi. ''Ben götürürüm.''
''YAY!'' Victoria sevinçle ellerini çırptı ve Luhan'a döndü. Lu kitabı unutma kahvaltını bitir.''
''Tamam anne!'' Luhan başını salladı. ''Sende biraz dinlen lütfen.''
''Haklısın. Siz sevişirken pek dinlenme imkanım olmadı.''Victoria sırıttı.
Luhan tepki olarak ona baktığında Vicgöz kırptı.
''Bu konu için üzgünüm anne'' Yifan ekledi.
''Sorun yook.'' Yukarı çıkarken Luhan'a el salladı ve gülümsedi.
Luhan bisikletini alıcakken Yifan önünü kesti. ''Seni ben bırakabilirim biliyorsun.''
Luhan onu redetti. ''Gerek yok bisikletimle giderim. Boş yere gaz harcama.'' dedi.
''Biriyle buluşacaksn bunu bahane olarak kullanma.'' uzun boylu adam sertçe söyledi.
Luhan uzun boylu adama döndü. ''Yarın beni bırakabilirsin.'' diye bir teklifte bulunmuştu.
''Tamam.'' Yifan başını salladı. ''Kendine iyi bak.''
Luhan sadece gülümsedi ve arkasına döndüğünde Yifan onu sağ kolundan çekti. ''Bekle!''
''Ne oldu?'' Luhan ona döndüğünde dudakları uzun boylu adamın dudaklarıyla birleşti. ''Seni yarın okula ben bırakacağım başka biriyle görüşmeyi düşünme.'' dedi. ''Zaten sana ne yapacağımı biliyorsun değil mi?''
Luhan kırmızı suratıyla başını salladı ve Yifan onu bir daha öptü. ''Yolda dikkatli ol.''
Dürüst olmak gerekirse Luhan iyi hissediyordu. Sevgilisi onu sahipleniyordu, okula gitmeden önce annesinin kullandığı kelimleri kullanıyordu. Yifan'nın annesine karşı olan sevgi ve saygısını takdir ediyordu. Bu durumda kendini mutlu hissediyordu.
Luhan'nın gidişini izledikten sonra kapıyı kapattı. Victoria aşşağı inmişti.
''Luhan gitti mi?''
''Evet az önce gitti anne.''
''Tamam'' Vic başını salladı. ''Saat dokuzda gidelim mi?'' Uzun boylu teklif etti. Victoria'nın çamaşırları astığını gördü .
''Ah. Ben size yardımcı olabilirim.''
''Hayır ben yaparım. ''Onu fırçaladı. ''Şimdi git ve üstünü basit bir şeyler değiştir.'' dedi.
''Tamam '' dedi ve üst kattaki Luhan'nın odasına yöneldi.
-----------
Luhan sabah esintisi eşliğinde bisikletiyle geziyordu. Teyzesi'nin kapısının önğne geldiğinde fren yapıpı durdu. Luhan dışarıdaki süt şişelerini gördüğünde sessizce içeri girdi onun korkacağını biliyordu.
''Aklından bile geçirme.'' Jessica ona doğru döndü ve gülümsedi.
''Korkmayacağını biliyordum sadece seni deniyordum. ''Luhan kendini savundu.
Teslimat paketlerini ayarlarken kahkaha attı. ''Şakaların artık ie yaramıyor tatlım.'' dedi. ''ah ne isityorsun?''
''Annem bunu vermemi istedi.'' Kitabı uzattı.
''Ah tamam.'' Jessica kitabı aldı. ''Dün öndünç almak istediğim kitaptı bu. Teşekkürler!''
''Önemli değil.'' Luhan gülümsedi ve şişelere döndü. ''Teslimat mı yapıyorsun?''
''Evet.'' Jesssica başını salladı. ''Oh çok yakın bunu ben yapabilirim.''
Jessica Luhan'nın bisikletine yerleştirdi. ''Dikkatli ol!'' Jessica el saladı.
----------------------------
Luhan kampüsün içine girdiğinde bisikletini bıraktı. Binanın içine yürümek üzere olan Minseok'un yanına koştu. Luhan gülümsedi.
''O gülümsemede ne?'' Minseok Luhan'nın sıradışı gülümsemesini farketti.
Luhan kaşlarını çattı. ''Böyle gülümsemem yanlış mı?''
''Pek değil.'' Minseok güldü. ''Birşey düşündünüyordun sanırım.''
Luhan kaşlarını çattı. ''Neyden bahsediyorsun?''
Diğeri gözleiri kaydırdı. ''Sanki bilmiyorsun. Yifan'dan bahsediyorum.''
Luhan ne cevap vereceğini bilmiyordu bu yüzden sadece kafasını salaldı.Luhan'nın kafası karışıktı; bu adamla gereçekten çıkıyorlar mıydı? Bu bir ilişki başlangıcı mıydı? Tabiiki Yifan annesinin önünde utanmadan itiraf etmişti. Seks yaparak tanışmışlardı bu tuhaftı.
------------------------------------------
''Yavaşlayacak mısın?'' Minseok sanki günlerdir açtı.
''Açlıktan ölüyorum.''Luhan'a bakarak konuşmaya çalıştı. Geyik başını salladı.'' Düzgün otursana.'' Luhan Minseok'un oturuşundan rahatsız olmuştu.
''Dün gece seks yaptık.'' Minseok tersledi.
''Ne yaptın?'' Luhan suyunu içememişti.
''Lay çok..'' Minseok güldü. ''Bu yüzden düzgün oturamam, pişman değilim ama acıyor.''
''ah.'' Luhan detayları istemeden yemek yemeye başladı. Bu onu ilgilendirmezdi.
''Yifan'la denemiş olmalısını?'' Minseok yemeğine devam etti.
Luhan dondu. ''Tabiiki denemedik, olmadı, asla olmayacak.''
''Açıkçası doğruyu söylediğinden emin değilim.'' Gözleirni kıstı. ''Neyse yakında yaparsınız.''
''Ben gerçekten neyden bahsettiğini anlamıyorum.''Luhan mırıldandı.
''Gerçekten mi?''
Luhan bıkmıştı. Arkadşaının onunla dalga geçtiğinin biliyordu. ''Şunu kesecek misin?''
''Tamam tamam!'' Minseok güldü. ''Bu aada pazar boş musun?''
''Evet boşum.''
''Peki Yifan?'' Minseok ekledi.
''Ne olmuş ona?'' başını kaldırdı.
''Bu çifte randevu beraber lunaparka gideceğiz.''
''Çifte randevu?!''Luhan şaşırdı.
''Evet sen Yifan ben Yixing beraber gideceğiz.'' sonra Luhan'a sarıldı. ''Gidelim mi? Gidelim! Lütfen!'' diye sızlandı.
''Tamam ama önce Yifan boş mu onu sormam lazım.'' Arkadşaının umudunu kırmamak için kabul etti.
''Tamam sor ve hemen bana söyle.''
''Tamam.'' Luhan derin bir iç çekti.
Zil çaldı ve kafeteryadan sınıflarına hızla koştular.
''Yavaşlayacak mısın?'' Luhan onu tuttu. ''Zamanımız yok bugün ilk derse kim giriyor bir düşün.'' Luhan genişçe gözlerini açtı.
''Bayan Amber Liu.''Amber Liu dakiklik konusunda çok titizdi. Geç kalanları cezalandırırdı.İkisi sınıfa hızlıca koştular ve amber liu yoktu beraber seslice güldüler.
''Yaşasın.''Luhan sevindi. ''Cezalandıralacağımızı düşünmüştüm.''
''Cezalandırılmamalıyız!'' Minseok sertçe söyledi.
''Neden?'' Luhan sordu. ''Tecrüben var mı?''
''Yok.'' Minseok başladı. ''Ben birini görüdm ve bundan hiç hoşlanmadı.''
''Herneyse bize bişey olmaz.''L uhan gözlerini kaydırdı.
Bayan Amber Liu sınıfa girdi ve yoklama yaptı. Derse bir öğrenci geç kalmıştı Amber ne ceza vereceğini düşünerek sırıttı.Minseok irkildi.
Luhan sınıfın penceresinden dışarı bakıyordu. Diğer taraftan Yifan'nın ne yaptığını düşünüyordu.
------------------------------------
Victoria ve Yifan alışveriş merkezine yürüğünde genç bir tezgahtar onlara broşür vermek için yaklaştı. Broşürü okuduktan sonra Victoria Yifan'a bakıp genişçe gülümsedi.
''Bu et gerçekten lezzetli.''dedi Victoria ''Bu yüzden gitmeliyim.''
''Nerede?'' Yifan kaşlarını çattı.
Kadın kuyruk olmuş bir grup insanı işaaret etti.''Bu insanalrı görüyor musun?''Yifan başını salladı. ''Yarışmaya başlamak için bekliyorlar.''
''Ne yarışması?''
''Belirli yerlere gizlenmiş beş tane et var.'' Victoria açıkladı. '' Bu onların teşvik etmek için kullandıkları bir yöntem. Onlara bakmamız gerekir.''
''Bu kadar özel olan ne?'' Yifan hala anlamamıştı.
''Genellikle büyük tadı lezzetli etler.''dedi Victoria. ''Biz bir tane yada daha fazla bulduğumuzda normal fiyatının çok daha altında satın alıyoruz.''
Uzun boylu kaşlarını çattı. ''Ama neden sadece beş et? Onu satın almak isteyen bir sürü insan var görmüyor musun?''
''Bu sadece bir promosyon genç adam.'' Vic sadece güldü. ''Sen yoksulları anlayamıyorsun, her zaman ucuz ve kaliteli birşeyler ararız.''
Yifan Victoria'nın bacak ve kollarını esnetmek için hareket yaptığını gördü. ''Ne yapıyorsun?''
''Ben en azından bir tane et almalıyım.''Gülümsedi. '' Luhan'ı bir sürede olsa mutlu etmek istiyorum. Şansımız olduğunda bu etin tadına bakmıştık ve Luhan hep en sevdiği et olarak gösterir bunu.''
Luhan bu eti seviyor mu? Kris düşündü. ' Bende onu mutlu edebilirim.' Victoria'nın bunu yapmak için yaşlı olduğunu düşündü.
Victoria'ya döndü ve kollarını düzeltti.
''Benim yapmama izin ver.'' Yifan iç çekti. ''Luhan ve senin için yapabilirim.''
''Genç adam.'' Vic ciddi bir ses tonuyla konuştu. ''O kadınları bilmiyorsun. Onlara karşı kazanamazsın inan bana.''
''Bunu yapacağım emin ol.'' Yifan hızla yürürken parlak gülümsemesini sergiledi. Kuyruktakiler Victoria'dan yaşlı insanlardı tabiiki korkmuştu.
Ağzında birşey çiğneyen kadın ona yaklaştı.. Yifan bunu garip buluyordu ve biraz korkutucu.. ''Sen katıldın mı?'' kadın sordu.
Uzun boylu nezaket amaçlı cevapladı. ''Katıldım.'' diye ekledi ve gülümsedi.
''emin misin?'' Kadın homurdandı. ''Birtane bile alabilceğinden şüpheliyim.Uzun boylu olman kazanacağın anlamına gelmiyor. ''
Yifan kahkahalarını duyuyordu ama bunları göz ardı etti. ''Umrumda mı? Ne olursa olsun bir tane alacağım.''
''İyi şanslar o zaman.''Kadın pis bir şekilde sırıttı.
Satıcı kadın bağırdı. ''HAAAAAAZIIIIR MISINIIIIIIIIZ?!''
Neşeli satıcı karşısında Yifan sessiz kaldı.
''Tamam.'' satıcı boğazını temizledi. ''Mekaniği oldukça basit ama bu sizi yanıltmasın kolay da değil. Yapmanız gereken tek şey saklı olan etleri bulmak. Bu büyük alanda 5 tane et gizli. Biri et bulduğunda direk açıklayacağım anlaşıldı mı?''
Uzun boylu adam dışında sabırsız grup bağırdı. ''EVEEEET!''
''AMA-'' Satıcı kadın söz ebaşladı. ''Onları bulmak için alanın çok büyük olduğunu biliyorum bu yüzden ip uçları için televizyona bakın.''
LCD ekranda bazı market öğreleri gösteridi. Yifan başını kaldırdı ve ipucunu okudu. 'Ne anlayamadım' Aniden ekran kapandı.
''Hazır.''
''Yerlerinzi alın.''
''BAŞLA!''
Yifan bir süre kadınlar tarafından ittirildi herkes alışveriş merkezi çevresine dağıldı. En az bir tane almak istiyordu Luhan için.
İki et bulunduğunda Yifan umudunu kaybetmek üzereydi. Vazgeçmeyi düşünmüyordu.Yavaş yavaş yürüdü.
Duvara yaslanmış kadın ona baktı. ''Şimdiden vaz mı geçiyorsun?'' Yifan onu görmezden gelerek sol tarafa yöneldi.
Annesine söz vermişti. İpucu neydi? Hatırlamaya çalıştı.
Sıktığında beyaz saf bir sıvı dökülür.
Vazgeçti ve annesine doğru yürüdü. Luhan'nın penisini sıkmak istiyorum. Yifan'nın kısa süre sonra aklına geldi. SÜT! Doğru işte bu!
Doğruca süt bölümüne gitti arkasından biri sinsice onu takip ediyordu. Sütlerin ardında duran eti gördü. İşte burada! Tam o sırada kadının elinden aldı ve kaçtı. Yifan arkasından koştu ve eti tuttu. Kadın bunu bir savaşa döndürmeye kararlıydı Yifan'nın elini ısırdı. Yifan pes etmeden eti çekti.
Yifan bir beyfendi olarak mükemmel gülümsemesini gösterdi. ''Bugün iyiydin bir dahaki sefere iyi şanslar '' dedi. Havalı yürüyüşüyle birlikte annesinin yanına gitti.
''Bunu elde etmek için sana söz vermiştim değil mi?''Yifan ona gülümsedi. ''Vaybe! Cidden!'' Paketlenmiş eti gördü.
Victoria Yifan'nın ısırılmış elini farketti. ''Elin.''
''Sorun yok.'' Elindeki eti ona uzattı. ''Teşekkürler! Luhan çok sevinicek!'' Eti aldı. ''Luhan'a gerçekten aşıksın!''
'Aşk?' Yifan kendini sorguladı. 'Ona gerçekten aşık mıyım?'
Victoria hisleirni anlıyordu ''Ona aşıksın sadece söyleyecek cesaretin yok.. şimdilik..''
Onlar eve ulaştılar. ''Yifan duş al. Luhan için bu eti pişireceğiz.'' Kıkırdadı.
--------------
Kris duştan sonra yatağa uzandı.'Ona gerçekten aşık mıyım?' Kapıya vurulduğunda düşünceleri dağıldı.
''Yemek hazır.''dedi Victoria ''Aşşağıda Luhan'ı bekleyelim olur mu?''
Aşşağı inmeden önce bir gömlek giydi. ''Tamam anne.'' diye yanıtladı. Victoria tezgahın yanındaki sandalyeye oturdu.
''Ferahlamış görüzüküyorsun.'' Vic ona baktı. ''Luhan'ı bekleyelim.''
''Tamam.''Yifan başını salladı.
Bir süre sessizlikten sonra Victoria konuştu. ''Oğluma aşıksın değil mi?''
''Ben ondan hoşlanıyorum.''dedi. ''Zamanla değişiyor.''
Şaşkın görünüyordu.Vic gözlerini daralttı. ''Emin misin?''
''Ben zaten söylemiştim. Ciddi olduğumuda belirttim.''
Diğeri güldü ve başını salladı.
''Doğru söylemiştin.''
Kapı açıldığında ikiside başını Luhan'a çevirdi. ''Ben geldim!''
''Hoşgeldin Luhan..'' Yifan onu karşıladı. 'Ben ona aşığım, değil mi?'
Sandalyeye oturduğunda dilimlenmiş eti gördü. ''Vay be! Anne bunu mu aldın?!''
''Tek başıma almak isterdim ama o almış gibi görünüyor.'' Uzun boylu adama baktı. ''Ama nedense senin için başka brisi aldı.''
Yifan'a baktı. ''Sen mi aldın?''
''Evet '' dedi küçük bir gülümsemeyle.''Yaşlı bir kadınla kavga ettim ama bu eğlenceliydi.''
''T-teşekkürler.'' Luhan erkek arkadaşının bu yeteneğini bilmiyordu. ''Rica ederim.''
''Ne oldu?'' Luhan Yifan'nın elini kavradı. Yifan elini çekti ve yalan söyledi. ''Önemli bir şey değil.''
''Yemekten sonra tedavi ederim.''
''Beni başka birşeyle tedavi etsen?'' Yifan sırıttı. Victoria onları durdurmak için boğazını temizledi.
''Biliyorsunuz yemek yiyoruz.''
--------------------------------
Akşam yemeğinden sonra her ikiside odaya çıktılar.Yifan yatakta yatarken Luhan duş alıyordu. Banyodan çıktığında Yifan tavanı seyrediyordu.
Luhan sevgilisinin ısırılan elini hemen tedavi etmek istedi.
''Herşeyden önce bir eşek olduğunu biliyorum.'' dedi Luhan
Elindeki alkol acısını hissetti. ''Herşeyden önce bir beyefendiyim.''Yifan irkildi. ''Ve başkanım gazetede yada dergide yaşlı bir kadınla kavga ederken görülmek istemem.''
Isırılan bölgeyi temizlerken Luhan onu takdir etti.''Senin yerinde olsam kadının etle gitmesine izin veriridim.''
''Ama bu sensin.'' dedi Yifan. ''Ben farklıyım.''
''Bitti.'' Luhan gülümsedi.
''Teşekkürler.''
''Bu pazar boş musun?'' Geyik sordu.
''Bu pazar?'' Geyik başını salladı. ''Ne dersin?''
''Minseok ve Yixing lunaparka bizide davet ettiler.''
''Beni soruyorsun?''
Luhan yalan sçyleyemezdi. ''Eğer meşgulsen söyleyebilirisn. Gidemeyeceğimizi söylerim Minseok'ta umutlanıp durmaz.''
Yifan gülümsedi. Luhan'nın teklifini kabul etti. Hakim kendi olmasına rağmen bu seferlik bunu yapabilirdi.
''Boşum gidebiliriz.''dedi Yifan. ''Şimdi beni öp.''
Luhan güldü ve dudaklarını Kris'inkilerlle birleştirdi.
''İyiy geceler.''
Yifan'nın eli belindeyken uykuya dalmak üzereydi. ''İyi geceler.''
Telefondan çevirdim pc'm bozuktu. Bu yüzden hata çok olabilir gecikme için üzgünüm telden anca bu kadar oluyor ehehehe
