36.Bölüm- "Acil Durum Kaba Çocuk."

Start from the beginning
                                    

İki saatlik sıkıcı çalışmanın sonunda Herm'in konuşmasıyla hepimiz ona döndük

Oops! This image does not follow our content guidelines. To continue publishing, please remove it or upload a different image.

İki saatlik sıkıcı çalışmanın sonunda Herm'in konuşmasıyla hepimiz ona döndük. "Hepiniz çok iyiydiniz çocuklar. Bu günkü çalışmayı kısa kesiyoruz çünkü Draco, Harry ve ben isteyenlere zihnebend dersi vereceğiz. Katılmak isteyenler burada kalabilir. Diğerleri de artık odalarına gidebilir. İyi geceler." Bu güzel habere gülümseyip hızla kapıya ilerledim ve odadan çıktım. Issız Hogwarts koridorlarını hızla geçip Gryffindor ortak salonunun önüne vardığımda rahatlamıştım. İnsanların bana acıyan gözlerle bakması sinirimi bozmaya başlamıştı. Şifreyi söyleyip salona girdim ve seri adımlarla ilerleyip erkekler yatakhanesine çıktım. Odaya girdiğimde üzerimdeki quidditch cüppemi çıkarıp pijamalarımı giydim ve kendimi dört direkli karyolama attım. Çok uzun ve berbat bir gün geçirmiş ve psikolojik olarak çökmüştüm. Ve kendimi iyi hissetmemin en iyi yolu uyumaktı. Uyku her şeyin ilacıydı. 

*****

Sabah uyandığımda başım çatlıyordu. Gece pek iyi uyuyamamıştım. Saate baktığımda ağzımdan bir küfür kaçmıştı. Pazar günü erken kalkan tek geri zekalı bendim sanırım. Artık tekrar uyuyamayacağımı anladığımda yataktan kalkıp üzerimdeki pijamalarımı günlük kıyafetlerimle değiştirip odadan çıktım. Ortak salona indiğimde hiç beklemediğim biriyle karşılaştım. O da beni fark ettiğinde gülümseyip ayağa kalktı. "Günaydın Ronald." "Günaydın Lavender." dedim ve portreye ilerlemeye başladım. "Ron." Arkamdan gelen sesle ona döndüm. "Evet?" "Bir şey konuşabilir miyiz?" dediğinde ofladım. "Yine Pansy ile ilgili konuşacak..." "Hayır." dediğinde tek kaşımı kaldırmış ona bakıyordum. "Nereye gidiyorsun?" diye sorduğunda şaşırdım. "Bahçeye." dediğimde gülümsedi. "Yolda konuşabilir. Ve söz veriyorum kötü şeyler söylemeyeceğim." dediğinde bir süre düşündüm. Doğruyu söylüyormuş gibi görünüyordu. "Tamam." dedim ve birlikte portreden çıkıp boş koridorda yürümeye başladık. 

"Ben söylediğim şeyler için üzgünüm

Oops! This image does not follow our content guidelines. To continue publishing, please remove it or upload a different image.

"Ben söylediğim şeyler için üzgünüm. Yani sen ve Pansy hakkındakiler." dediğinde inanmamışçasına ona bakıyordum. Anlamış olacak ki gözlerini devirip ofladı. "Ben ciddiyim Ronald. Gerçekten çok üzgünüm. Seni seviyorum. Ve kıskandım. Söylediklerimi de bu yüzden söyledim, kıskandığım için. Beni öylece bıraktığında afallamıştım. Ve sonra seni onunla görünce öfkelendim." "Seni bir anda bıraktığım için üzgünüm Lavender ama biliyorsun ki ilişkimiz yürümüyordu ve en doğrusu kötüleşmeden bırakmaktı." dediğimde beni başıyla onayladı. Bu sırada yüksek kapılardan geçip serin sabah havasının hakim olduğu bahçeye çıkmıştık. Derin bir nefes alıp soğuk havayı içime çektim. Gerçekten iyi hissettiriyordu. Tekrar Lavender'a döndüğümde merakla bana baktığını gördüm. "Artık aramızda o yönden bir ilişki olmayacağını biliyorum Ronald. Ben sadece affedilmek istiyorum." dediğinde söylediklerinde gerçekçi olduğunu anlamıştım. Gülümseyip elimi omzuna koydum. "Sorun değil Lavender, seni affediyorum. Herkes ikinci bir şansı hak eder." dediğimde o da gülümseyip bana sarıldı. Bir anda şaşırsam da bende ona sarıldım. Birbirimizden ayrıldığımızda kocaman gülümsüyordu. "O zaman, sonra görüşürüz." dediğinde "Görüşürüz." dedim ve arkasından şatoya ilerleyişini izledim.  

Hogwarts Aşıkları (Dramione Ransy Hinny Nuna)Where stories live. Discover now