Alıntı

18.8K 1.3K 185
                                    


ALINTI

Not: Bu akşam Yaşamın Pençesinde bölümüz sizlerle olacak. Kısa bir süre sonra Berdel'in bölümüyle yine sizlerle olacağız. Güzel bir alıntı oldu. Keyifli okumalar dilerim. :) Kendinize iyi bakın canlarım. <3 

"Hanzo... Hanzosun sen hanzo..." ağlamamak için alt dudağını ısıran kadın bir çocuk edasında kocasının ağına düşüp takılmıştı.

"Hep aynı şeyler hep aynı şeyler..." halinden memnun, Mizgin'i alt etmiş zafer mutluluğu ve delirtmenin de keyfi üzerinde tadını çatır çatır çıkarıyordu.

Yerinde sayıp çıldırmakla kalmamalıydı. Şeytana uysa; hemen şimdi boğazına yapışıp, dakikasında öldürecekti. Ama engeli vardı. Nihayetinde kalbinin sahibiydi. Bu durumda şeytana kulak asmamalıydı. Belki başka bir gün fikrini hayata geçirebilirdi..

Şuan uğraşması gereken şey kocasıydı. Onu delirtmesi gerekiyordu.

Yatakta kızıyla beraber uzanan Rezan Ağanın keyfine diyecek yoktu. Ama Mizgin ayakta çıldırıyordu. Bir şey bulmalıydı. Öyle bir şey söylemeliydi ki Rezan öfkeden delirmeliydi.

O kadar çok sinirliydi ki aklına gelen ilk şeyi söyledi Mizgin.

"İnek!"

Ortama bir an da bir sessizlik çöktü.

Nefesler tutulmuş, bakışların biri korkuyla donarken, bir anlamsızlıkla çatışmıştı. Rezan Şahmaran ağzından çıkanın tam olarak ne olduğunu çzömeye çalışırken, Mizgin ise gelecek tepkiyi bekledi.

Göz göze gelince Mizgin başparmağını iki dişinin arasına alarak ısırdı.

Sessiz ortamı Dilşa'nın cıvıltısı kahkahası bozdu.

Mizgin bozguna uğrarken, Rezan kızının kahkahasıyla kıkırdamıştı. Kendine engel oluşu birkaç saniye sürmüş, kahkahası tüm odaya yayılmıştı.

Baba kızdan aldığı çifte darbeyle öfke komasına girdi.

"İnek mi?" derken Dilşa'nın çenesinden yavaşça tutarak kendisine döndü. "Annen laf atma konusunda bir uzman kızım."

Mizgin daha fazla dalga geçmesine izin vermeyerek odadan çıkarak, kapıyı büyük bir hızla çarparken, kapının arkasından kocasının yükselen sesini duydu.

"Lan... Kapıyı kırdın kırdın..."

Onu dinlemek yerine aşağıya inip hayvan gibi ağlamak istedi. Ona iyi gelecek tek şey şuan ağlamaktı.

"Mizgin?"

Merdivenlerden inen Evin arkadaşının asık suratını görünce endişelendi.

"Ne var?" diye tersledi Mizgin.

"Ne oldu?" bebeğini kucağında dikkatlice tutuyordu.

"Yok bir şey."

"Var bir şey ne oldu söyle?

"Rezan öküzü..."

"Ne yaptı?"

"Ona inek dedim diye bana güldü." Hatırlamak istemiyordu. Kızıyla birliğini kurmuş ona meydan okuyor ve kazanıyordu.

Duyduklarıyla kıkırdayan Evin, Mizgin'in sinirlendiğini görünce hemen toparlandı. "Imm.. şey..kötü olmuş.."

"Kötü tabii..." Evin'i orada bırakıp ağlamak için giderken arkasında kalan arkadaşına döndü.

"Senin de gözünden bir şey kaçmıyor canım."

"Eh bir zahmet artık kaçmasın canım."

BERDELHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin