• b e ş i n c i •

Start from the beginning
                                    

Başımla onayladım.

"Uygun bir zamanda senden özür dileyeceğim."

Gülümsedim, en azından ben dedim diye şimdi özür dilemesi daha saçma olurdu.

"Burası mı?"

Binanın güzelliğinden bağırmamak için kendimi zor durdurdum.

"Burası," dedi Yoongi sunbae. "Hadi gel."

Bizi getiren arabadan eşyalarımızı alıp indiğimizde onu takip ediyordum. "Çok güzel görünüyor," dedim gülerek. "Fotoğaflardan daha canlı ve büyüleyici."

Binaya girdiğimizde beni bekleyen Nana'yı gördüm. Hızlıca elimdeki çantamı aldıktan sonra sıkıca bana sarılmıştı.

"Unni, sonunda geldin!"

Yoongi sunbae bize veda edip asansöre yöneldiğinde kendimi beş yıldızlı otelde gibi hissediyordum.

"Gel, sana odayı göstereceğim."

"Kimle kalıyorum?" diye sordum merakla.

"Tek başınasın."

"Ne?" diye bağırdım. "Neden?"

"Sen gelmeden önce odalar ikişerli olarak ayarlandı, son gelen sensin."

Harika, dedim içimden. Daha ne kadar şanssız ve tek başıma olabilirdim?

"Her yerde sizi gösteriyorlar, nasıl yakalandınız ki?" Asansöre geldiğimizde devam etti. "Woori normalde Yoongi'nin böyle şeylerde dikkatli olacağını söyledi."

Gözlerimi devirdim. "Yoongi sunbaeyi ne kadar tanıyor ki sanki?"

Kolumdan tutup beni asansöre soktu. "Ee, nasıl biri?"

"İyi işte."

Suratını buruşturdu. "Ağzından laf alınmıyor Maria."

"Neyse, bu katta mıyız?"

Başını sallayıp beni yeni odama doğru götürdü. "Akşam yemeği için saat yedide dördüncü kata geleceksin, istediğin bir şey olursa beni ara."

Başımla onay verip hızlıca yeni odama girdiğimde, "Oha!" diye bağırdım. Oda o kadar genişti ki kendi banyosu bile vardı! Gerçekten bir otel odasından farksızdı, hatta daha güzeldi.

Sırt çantamdan bornozumu bulup banyoya doğru ilerledim. Sıcak bir duş alıp dinlenmek istiyordum.

Grup için yazdığım şarkıyı mırıldanarak duşa girdiğimde mutlulukla gülümsedim. Son bir hafta içerisindeki en iyi günüm bugün olmalıydı.

Son birkaç günü düşündüm. Woori'yle basılan Yoongi sunbaeyi, sigara içtiğimiz ve el ele tutuşup emin adımlarla gazetecilerin yanına gittiğimiz zamanı. Sandığımın aksine kötü ya da kibirli biri değildi. Sadece her erkek gibi özür dilemek aklına gelmiyordu.

Kapıya vurulduğunda suyun akışını kestim ve hızlıca toz pembe bornozumu üstüme geçirdim.

Woori olmasın, dedim içimden. Onunla konuşmak istemiyordum.

"Geldim," diye bağırdım bir kez daha tıklanan kapıya. "Efen..dim?"

Yoongi sunbae gülümseyerek elini kaldırdığında gülümsemeye çalıştım. Ardından bakışları donuk suratımdan ıslak ve kısa bornozumda dolaştı ve öksürmeye başladı.

"Sonra geleyim ben."

"Dur!" diye seslendim. "İki dakika bekle."

Suratına kapattığım kapıyla şok olduğunu biliyordum fakat en az ben de onun kadar şaşkındım.

ave maria ❀ yoongi    ✅Where stories live. Discover now